K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki diğer temyiz itirazlarının reddine, 2-Dava: davalı Kurumca davacı tarafça işe giriş bildirgesi düzenlenmemesi, işyeri bildirgesi verilmemesi, aylık prim bildirgesi düzenlenerek verilmemesi ile ücret bordrosu düzenlenmemesi nedenlerine dayalı olarak tahakkuk ettirilen idari para cezalarının tahsili için gönderilen ödeme emrinin ve takibin iptali ile borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece davacıya gönderilen ödeme emrinin dayanağını oluşturan idari para cezası düzenlenmesine ilişkin idari işlemin İdare Mahkemesince iptal edildiğinden bahisle, 2009/10243 sayılı takip dosyası üzerinden yürütülen takibin iptaline ve davacının borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş ve bu karar süresinde davalı tarafça temyiz edilmiştir....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2021/32 Esas KARAR NO : 2021/330 DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/01/2021 KARAR TARİHİ : 08/04/2021 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili Şirket tarafından işletilen----- plakalı araçlar ile gerçekleştirilen------- nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla İstanbul Anadolu ----- İcra Müdürlüğü ----Esas Sayılı dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, davalının müvekkili şirkete borcu olmadığını öne sürmek suretiyle borcun tamamına itiraz ettiğini, İtiraz konusu alacak hakkında takibin devamı amacıyla işbu dava ikame edildiğini, yapılan itirazın haksız ve yersiz olduğunu, itirazının iptali ile takibin...
Dava konusu uyuşmazlık ortak gider alacağından kaynaklı icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Kat Mülkiyeti Kanununun 20. maddesi gereğince kat maliklerinden her biri aralarında başka türlü anlaşma olmadıkça anagayrimenkulün ortak yerlerini koruma, güçlendirme ve onarım giderleriyle ortak tesislerin işletme giderlerine ve giderler için toplanacak avansa kendi arsa payları oranında katılmakla yükümlüdürler. Dosyadaki bilgi ve belgelerin incelenmesinden davalının mantolama işlemine başlamadan önce borca konu bağımsız bölümleri sattığı ve yargılama süresi içerisinde de mantolama işlemine başlanmadığı anlaşılmıştır. Mantolama işleminin yapıldığı tarih itibariyle de faydalanan maliklerin bu borçtan sorumlu olacağı gözetilerek, davalının borcun doğduğu tarih itibariyle kat maliki ve borçlu olmadığının tespiti ile davanın reddine karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile davanın kısmen kabulüne ilişkin karar verilmesi doğru görülmemiştir....
Sayılı dosyasının birleştirilmesine karar verilmesini, takip dosyasına konu çekten dolayı davacı müvekkillerinin davalıya borçlu olmadığının tespitine, İİK m. 72/5 uyarınca uğranılan zarar nedeniyle takip konusu alacağın %20'si oranında zararın davalıdan tahsilini, yargılama masrafları ile vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. CEVAP: Dava henüz taraf teşkili aşamasındadır. GEREKÇE: Dava, icra takibi sonrası açılan kambiyo senedinden dolayı İİK'nın 72/1. maddesi uyarınca borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. ... 19. Asliye Ticaret Mahkemesinin .... Esas sayılı dava dosyası üzerinde yapılan incelemede davacı tarafın ...Tic. Ltd. Şti., davalısının ...Tic. Ltd. Şti olduğu, 24/02/2023 tarihinde açılan davada ... 37. İcra Dairesi'nin ... esas sayılı icra takibi sonrası açılan kambiyo senedinden dolayı borçlu olunmadığının tespitinin istenildiği ve yargılamanın devam ettiği anlaşılmıştır....
-TL tutar üzerinden müvekkili aleyhine takibe girişilmiş ise de müvekkilinin davalı ile hiçbir hukuki ilişkisi bulunmadığını belirterek bono nedeni ile davalıya borçlu olmadığının tespitiyle takibin iptaline ve % 40 oranında tazminatın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacı iddialarının doğru olmadığını bildirerek, davanın reddi gerektiğini savunmuş ve % 40 oranında tazminatın davacıdan tahsilini istemiştir. Mahkemece ; davacının oğlu ile davalı arasındaki altın alışverişi kapsamında davacının oğlu ....' nın satın aldığı altınlar karşılığında takip tarihi itibarıyla 40.250.-TL borçlu olduğu, bunun dışında borçlu olmadığının kanıtlandığı gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, davaya konu takipten dolayı davacının 40.250.-TL borcunun bulunduğu ve geriye kalan 69.750.-TL'lik borcunun olmadığının tespitine, 69.750....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO :2021/686 Esas KARAR NO:2022/827 DAVA:İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ:20/10/2021 KARAR TARİHİ:11/10/2022 Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: DAVA DİLEKÇESİ: Davacı vekili dava dilekçesinde; davacı tarafın davalıdan muhtelif tarih ve numaralı faturalara dayanan cari hesaptan kaynaklı alacağından dolayı taraflarınca .... İcra Müdürlüğü'nün ......
Davalının ---- tarihinde takipten feragat ettiği ve takibin bu şekilde kapatıldığı anlaşılmıştır. Mahkememizce ön inceleme duruşmasının 08/12/2021 tarihinde yapıldığı, davalının ön inceleme duruşma tarihinden önce takipten feragat etmesi nedeniyle davanın ön inceleme duruşmasından önce konusuz kaldığı anlaşılmakla, harç ve vekalet ücreti 1/3 oranında hesaplanarak konusuz kalan dava hakkında karar vermeye yer olmadığına, İİK'nun 72/5 maddesi uyarınca tazminat verilebilmesi için alacaklının kötü niyetli olduğu açıkça ispatlanamadığından kötü niyet tazminat talebi reddedilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....
Takip tarihinden sonra fakat ödeme emrinin tebliğinden önce borcun haricen alacaklının banka hesabına yatırılmak suretiyle ödendiği, davanın kısmi ödeme nedeniyle itirazın iptali ve takibin devamına ilişkin olduğu noktaları çekişmesiz ve dosya kapsamı ile de sabittir. Takip konusu borcun takipten sonra, fakat ödeme emrinin tebliğinden önce ödenmesi borçluyu temerrütten kurtarmakla birlikte itiraz sonucu takip tamamen durmuş olduğundan ve İİK'nın 15/1 nci ve 59/1 nci madde hükümleri gereğince takip masrafları ve vekalet ücreti yönünden borçlu sorumlu olacağından; davacı alacaklının, takip masrafları, icra giderleri, vekalet ücreti, faiz vb. yönünden duran takibin devamı için itirazın iptali davası açmasında hukuki yararı vardır. Buna göre, mahkemece; itirazın iptali davasının kısmen kabulüne karar verilmiş olması usul ve kanuna uygun olduğundan, Adalet Bakanlığının yerinde görülmeyen kanun yararına temyiz talebinin reddi gerekir....
Temyiz Sebepleri Davalı vekili temyiz dilekçesinde özetle; gayri nakdi kredilerin temlik dışı olduğunu, temlik itibariyle alacağın temlik kapsamı dışında olduğundan husumet yönünden bozulması gerektiğini, takipten sonra iki adet gayrimenkulün satılarak borcun bittiğini ve takibin kapatıldığını, takibin rehin açığı belgesine dayandığını bu belgenin davalı bakımından geçerli olmadığını, davalıya tebliğ edilen borç kat ihtarı olmadığını, borçlu asilin borç miktarının belirlenirken takipten önceki ödemelerinin değerlendirilmediğini, davalının kefilliğinin hukuki nitelendirilmesinin yapılmadığını, muacceliyet ve zamanaşımı itirazlarının değerlendirilmeden karar verildiğinden hukuka ve yasalara aykırı kararın bozulmasını istemiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ipotek belgesinde verilen kefalet nedeniyle davalının kredi sözleşmesi kapsamında kefilliğinden kaynaklı alacağa dayalı yapılan takibe itirazın haklı olup olmadığı hususuna ilişkindir. 2....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Tüm dosya kapsamına göre; davacı aleyhine bono alacağından dolayı iflas yoluyla takip başlatıldığı, takibin kesinleşmesinden sonra alacaklı tarafın takip yolunu haciz olarak değiştirdiği, ödeme emrinin tebliği üzerine davacı tarafın takibe konu bonoları 19.500,00 TL lik kısmının takipten önce ödendiğini ileri sürerek itiraz ettiği, 19.500,00 TL lik ödemenin davalı tarafından kabulünde olduğu, takipten önce yapılan ödemelerin takipten düşürülmediği, hüküm kurmaya elverişli kapsam ve sonucuna itibar edilen 19/11/2020 tarihli bilirkişi raporuna göre fazla istenilen 19.500,00 TL asıl alacak ve 289,04 TL asıl alacağa bağlı feriler yönünden İİK 169/a maddesi kapsamında takibin durdurulmasını ve davalı aleyhine tazminata hükmedilmesinde yasaya aykırılık bulunmadığı görülmekle istinaf talebinin esastan reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....