Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yeni Esas) Esas sayılı dosyasından borçlu olmadıklarının tespiti ile takibin davacı müvekkil açısından iptalini, kötü niyetli olarak icra takibi başlatan davalının aleyhinde %20 kötü niyet tazminatı verilmesini, ücreti vekalet ile dava masraflarının karşı tarafa yükletilmesi yönünde karar verilmesini talep etmiştir. SAVUNMA VE KARŞI TALEP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Tarafların tacir sıfatı bulunmadığını, davacı yanın da taraflar arasındaki ilişkinin ticari iş olduğu yönünde bir iddiası bulunmadığını, dolayısıyla huzurdaki davada görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğunu, bu nedenle görevsizlik kararı verilmesini talep etmiştir. DELİLLER VE GEREKÇE : Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde, Dava; Davacının borçlu, davalının alacaklı sıfatlarının bulunduğu, İstanbul ... İcra dairesi... Esas ( eski ... ) sayılı dosya borcunun ödendiği iddiası ile davacının borçlu olmadığının tespiti ve takibin iptali talepli dava olduğu görüldü....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki borçlu olmadığının tespiti, takibin iptali ve bir kısım alacağın davalı idareden tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün duruşmalı olarak Yargıtay'ca incelenmesi, davacı vekilince verilen dilekçe ile istenilmiş ise de dosyada davetiye gideri bulunmadığından duruşma isteminin reddi ile incelemenin evrak üzerinden yapılmasına karar verilerek dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Dava, borçlu olmadığının tespiti, takibin iptali ve bir kısım alacağın davalı idareden tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekilince temyiz edilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelere, kararın dayandığı gerekçelere göre yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir....

      Borçlu, itirazın iptali davası açılmamış iken, itirazına konu borcu tamamen öderse, alacaklının itirazın iptali davası açmasına gerek kalmayacak ve böyle bir davayı açmakta hukuki yararı bulunmayacaktır. Zira, itirazın iptali davası açılmasında amaç, itiraz nedeniyle kanun gereğince kendiliğinden durmuş olan takibin devamını sağlamaktır. Takibin devamı yoluyla elde edilecek olan sonuç (alacağın tahsili), borçlunun tüm borcu ödemesiyle zaten gerçekleşmiş olacağına göre, gerçekleşmiş olan bu sonucu sağlamak üzere bir dava açılmasında hukuki yarar bulunmayacaktır. Bunun gibi, takibe konu borcun kısmen ödendiği durumlarda da, ödenmeyen borç tutarına yönelik itirazın iptali davasında, itirazdan sonra ödenmiş olan miktar bakımından itirazın iptalinin istenilmesinde hukuki yararın mevcut olmayacağı kuşkusuzdur....

        Mahkememizin 21/12/2020 tarihli celse ara kararı gereğince; Tarafların iddia ve savunmaları, sundukları deliller, ticari defter ve kayıtları, mutabakatlar, taşımalar, mailler ve dosya incelenerek davacının icra takibinden dolayı davalıya borçlu olup olmadığının tespiti konusunda rapor alınmasına karar verilmiş olup, Bilirkişi Mali Müşavir ...ve Taşıma Uzmanı ...'...

          -KARAR- Davacı, davalının kendisi aleyhine takip başlattığını, davalıya borcunu altmış(60) adet koyun vermek suretiyle ödediğini belirterek davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının itirazı üzerine takibin durduğunu, bu nedenle dava açmakta hukuki yararı olmadığını bildirerek davanın reddi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece, davalı tarafından başlatılan icra takibinin davacının itirazı sonucu durduğu, takibe devam edilebilmesi için davalının itirazın kaldırılması ya da itirazın iptali davası açması ve olumlu sonuç alması gerektiği, bu haliyle davacının dava açmakta hukuki menfaati bulunmadığı gerekçeleriyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. İİK’nun 72.maddesi uyarınca, borçlu icra takibinden önce veya takipten sonra borçlu olmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir....

            Eldeki davada davacı(borçlu) icra takibinin kesinleştiğini, kesinleştiğinden sonra borcu ödediğini ancak kötüniyetli olarak icra takibine devam edildiğini ve malları üzerine haciz konulduğunu bu nedenle icra takibinin iptali ile kötüniyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. İcra takibi başladıktan sonra, takibi sona erdirmek isteyen borçlu icra dairesinin banka hesabına ödeme yapmalıdır. Fakat borçlu icra takibi kesinleştikten sonra ödeme yaparsa alacaklının takibi geri alması, takipten vazgeçmesi gerekir. Buna rağmen alacaklı icra takibine “kötü niyetli” olarak devam etmek isterse diye borçluyu korumak amacıyla “icra takibinin iptali” yolu düzenlenmiştir. Borçlu icra mahkemesinden “itfa” nedeniyle takibin iptalini isteyebilir. Borçlu, takibin ertelenmesini veya zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasını da isteyebilir. Olayımızda borçlu borcun itfa sebebiyle takipten sonra sona erdiğini bildirmiş buna ilişkin alacağın ödendiğine dair imzalı belge sunmuştur....

              Davacının takipten kaynaklı borcunun bulunduğu miktarın düşülmesi ile borçlu olmadığı miktar mahkememizce hesaplanmış ve böylece Davanın Kısmen Kabulü kısmen reddi ile, davacının Kayseri Genel İcra Dairesi’nin ... sayılı dosyasındaki takip nedeni ile, 148,00 TL asıl alacak ve 9.537,25 TL işlemiş faiz olmak üzere toplam 9.685,25 TL davalıya borçlu olmadığının tespitine, fazlaya ilişkin talebin reddine, Kayseri Genel İcra Müdürlüğü'ne iptal edilen takip bedeli yönünden mahkememiz kararının bildirilmesi için müzekkere yazılmasına, davacı tarafça takibin haksız ve kötü niyetle yapıldığı ispatlanamadığından davacı tarafın tazminat talebinin İİK madde 72/5 gereğince reddine karar vermek gerekmiş ve hüküm kurulmuştur....

                madde 3’ün dikkate alınması gerektiğini belirterek ilgili icra dosyası nedeni ile davacının borçlu olmadığının tespiti ile tazminata karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür....

                Düzeltme isteğinin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dava, icra takibine konu edilen 108.000 TL bedelli bono dolayısıyla davacının davalılara borçlu olmadığının tespitine ilişkindir. Mahkemece; davanın kısmen kabulü ile davacının söz konusu bono dolayısıyla, davalı ...'a 68.000 TL borçlu olmadığının tespiti ile Erdek icra müdürlüğünün 2010/38 takip sayılı dosyası üzerinden takibin 68.000 TL lik kısmı üzerinden iptali ile takibin 40.000 TL üzerinden devamına, davalı ... yönünden kısmen kabulü ile davacının davalı ...'a 80.750 TL borçlu olmadığının tespiti ile Erdek icra müdürlüğünün 2010/38 takip sayılı dosyası üzerinden takibin 80.750 TL lik kısmı üzerinden iptali ile takibin 27.250 TL üzerinden devamına, karar verilmiştir....

                  Takip hukukundan doğan bu davada tespit edilecek husus, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazında haklı olup olmadığının belirlenmesidir. Henüz alacaklı tarafından itirazın iptali davasının açılmadığı bir evrede, borçlunun, itiraza konu borcu kısmen veya tamamen ödemesi mümkündür ve bunu engelleyen herhangi bir yasa hükmü yoktur. Borçlu, itirazın iptali davası açılmamış iken, itirazına konu borcu tamamen öderse, alacaklının itirazın iptali davası açmasına gerek kalmayacak ve böyle bir davayı açmakta hukuki yararı bulunmayacaktır. Zira itirazın iptali davası açılmasında amaç, itiraz nedeniyle kanun gereğince kendiliğinden durmuş olan takibin devamını sağlamaktır. Takibin devamı yoluyla elde edilecek olan sonuç (alacağın tahsili), borçlunun tüm borcu ödemesiyle zaten gerçekleşmiş olacağına göre, gerçekleşmiş olan bu sonucu sağlamak üzere bir dava açılmasında hukuki yarar bulunmayacaktır....

                    UYAP Entegrasyonu