Dava, sıra cetvelinde şikayet olunan ...'nin sırasına itiraza ilişkindir. Şikayet olunanın borçlusu aleyhine başlattığı takipte borçlunun yaptığı yetki itirazının dosyaya geç intikal etmesi karşısında şikayet olunan tarafından yapılan haciz işleminin geçersiz olduğu, haczin geçerli olması için haciz tarihinde takibin kesinleşmiş olmasının şart olduğu, şikayet olunan tarafından daha sonra geçerli bir haciz de konulmadığı halde bu hususun dikkate alınmaması doğru olmadığı gibi aynı sıra cetveline dayalı ve tarafları aynı olan ... İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2013/652 Esas sayılı dosyası ile eldeki dosya arasında bağlantı bulunduğundan her iki şikayetin HMK'nın 166. maddesi gereğince birleştirilerek birlikte görülmesi gerekirken bu hususda gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamıştır....
Buna karşılık gayrimenkulün aynına ilişkin olmayan (gayrimenkul üzerindeki kişisel "şahsi" haklara yönelik) ilamların icraya konulabilmesi için kesinleşmesine gerek yoktur. Somut olayda, takip dayanağı ilam, elatmanın önlenmesi istemine ilişkindir. Bu hali ile ilam taşınmazın aynı ile ilgili, kayıt ve sicillerde değişiklik yaratacak hüküm içermemektedir. Takibe dayanak hüküm, anılan madde kapsamında kalmadığından, icrası için kesinleşmesi şartı bulunmamaktadır. Bu durumda Mahkemece şikayetin reddi yerine, yazılı gerekçeyle kabulü ile takibin iptaline karar verilmesi doğru değildir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü. K A R A R Borçlu vekili, takip dayanağı ilamın, kesinleşmeden icraya konulamayacağını belirterek takibin iptalini talep etmiş, İcra Mahkemesince, ilamın gayrimenkulün aynına ilişkin olduğu, fer'i nitelikteki harç, vekalet ücreti ve diğer giderlerin kesinleşmeden icra olunamayacağı gerekçesi ile şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verilmiştir. Hüküm, alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK'nun geçici 3. maddesi yollamasıyla uygulanması gereken 1086 sayılı HUMK'nun 443/4. maddesi gereğince gayrimenkule ve buna ilişkin ayni haklara ilişkin hükümler kesinleşmedikçe icra edilemezler....
Oto Lastik Pazarlama Şubesi yönünden takibin iptaline, Diğer davacılar yönünden icra takibi yapılmasında hukuki bir engel bulunmadığından bu davacılar yönünden de davanın reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur..." şeklinde açıklanan gerekçeleriyle; Davanın kısmen kabul kısmen reddine, İstanbul 12.İcra Müdürlüğünün 2021/24088 esas sayılı takip dosyasında, borçlu Kolin İnşaat T4 A.Ş. Oto Lastik Pazarlama Şubesi yönünden takibin iptaline, diğer davacılar yönünden takibin iptaline yönelik talebin reddine. " karar verildiği görülmüştür....
İcra mahkemesinde icra takibine itiraz, icra takibinin veya ödeme emrinin iptaline yönelik şikayet bu dava kapsamı içine girmez. İİK'nun 169/1. ve 170/1. maddeleri gereğince borçlu tarafından icra mahkemesine yapılan itiraz ve mahkemece verilen kararın temyizi, satıştan başka icra muamelelerini durdurmadığı gibi tek başına da zamanaşımını kesmez. Aynı şekilde İİK'nun 22. maddesine göre; “şikayet, icra mahkemesince karar verilmedikçe icrayı durdurmaz.” Ancak icra mahkemesince takibin tedbiren durdurulmasına dair bir karar verilmişse zamanaşımı bu süre içerisinde işlemez. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 08/12/2020 tarih, 2019/17-855 Esas, 2020/1001 Karar sayılı kararında da açıkça "....ÖTE YANDAN, TAKİP ŞİKÂYET ÜZERİNE İCRA MAHKEMESİ TARAFINDAN İPTAL EDİLİRSE, İPTAL EDİLEN BÖYLE BİR TAKİP TALEBİ İLE ZAMANAŞIMI KESİLMİŞ OLMAZ. (Kuru, B.: İcra ve İflas Hukuku El Kitabı, Ankara 2013, s. 206; Sarı, M.: Takip Hukukunda Zamanaşımı, Ankara 2016, s. 45, 97)."...
"İçtihat Metni"İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Şikayet Yukarıda tarih ve numarası yazılı Mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki temyiz eden tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden Daire'ye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR Borçlu vekili, ilama dayalı olarak başlatılan takipte İcra Mahkemesi'ne başvurusunda; takibe dayanak ilamda yer almayan 3.200 TL ücret alacağının da tahsilinin istendiğini, talep edilen faizin de fazla olduğunu ileri sürerek takibin iptaline, bu talebi kabul görmediği takdirde icra emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiş, Mahkemece davacı tarafın takibin ilama aykırı olarak yapıldığı yönündeki şikayetin reddine, faiz hakkındaki şikayet yönünden 548.93 TL kısmın iptaline karar verilmesi üzerine, hüküm borçlu vekili ve alacaklı vekilince ayrı ayrı temyiz edilmiştir...
Davalı vekilinin istinaf dilekçesinde özetle; icra dosyası kapsamında yapılan tüm işlemlerin ve yapılan ihalenin de usulüne uygun olduğunu belirterek davacı yanın şikayet hakkını kötüye kullandıklarını, davayı açmalarında hukuki yararlarının bulunmadığını, ihtarnamenin davacıya usulüne uygun tebliğ edildiğini ve davacı tarafça ihtarnameye karşı süresinde itirazda bulunmamış olduğunu, bu nedenlerle davacının takibin iptalini veya talikini isteyemeyeceğini, yapılan ihale tamamlanıp, ihalenin feshi yargılaması sonucunda kesinleşmesi sonucunda davacının takibin iptalini talep edemeyeceğini belirterek istinaf başvurusunda bulunduğu görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Şikayet, takibin iptali istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....
(Pekcanıtez, Hakan / Şimil Cemil, İcra ve İflas Hukukunda Şikayet, İstanbul 2017 s.142) Özetle kesinleşmeden icraya konulamayacak bir ilamın kesinleşmeden icraya konulduğu bu nedenle takibin iptal edilmesi talebine yönelik şikayet kamu düzenine ilişkin olup ilama aykırılık şikayeti içerisinde yer aldığından süreye tabi değildir. Taşınmaz mal ile ilgili ayni haklara ilişkin kararlar ile kişiler ve aile hukukuna ilişkin kararlar dışındaki kesinleşmeden icraya konulamayacak kararların ilamlı icraya konu edilmesine yönelik şikâyetlerin yedi günlük süreye tabi olması gerektiğine ilişkin bir ayrımı haklı kılan bir yasal düzenleme bulunmamaktadır. Öte yandan takip konusu ilamın taşınmazın aynı ile ilgili olduğu iddia edilerek kesinleşmeden takip konusu yapılması nedeniyle takibin iptaline yönelik şikayetin İcra mahkemesince incelenmesi sonucu ilamın taşınmaz aynı ile ilgili olmadığı sonucuna varılır ise şikayetin süreden değil esastan reddine karar verilmesi gerekmektedir....
, 6502 sayılı Kanun'un 4/5. maddesi uyarınca nama düzenlenmesi gerekirken, emre düzenlenmesi nedeniyle geçersiz olduğunu, müvekkilinin yerleşim yeri Esenler olup, yetkili icra dairesinin Bakırköy İcra Daireleri olduğunu, müvekkilinin alacaklıya borcunun bulunmadığını, borca, faize ve fer'ilere itiraz ettiklerini, senet aslının icra dairesine teslim edilmediğini ileri sürerek şikayet ve itirazlarının kabulü ile takibin iptaline ve tazminata karar verilmesini istemiştir....
Men" şerhinin de konulduğunu, geminin seferden men edilemeyeceğini belirterek takibin iptaline, ihtiyati haciz işleminin iptaline, kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....