Somut olayda, borçluya gönderilen örnek 10 ödeme emri tebligatının tebliğ edilmeden 12.06.2014 tarihinde iade edildiği, borçlunun 12.06.2014 tarihinde takip dosyasından fotokopi alması üzerine 24.06.2014 tarihli icra müdürlüğü kararı ile borçlunun takibi öğrendiği kabul edilerek, borçlu hakkındaki takibin kesinleştirildiği, alacaklının 24.06.2014 tarihli talebiyle kıymet takdiri yapıldığı, 28.10.2014 tarihli talebiyle taşınmazın satışına ilişkin 100. madde yarar bilgilerinin toplanmasına karar verildiği görülmüştür. Borçluya ödeme emri tebliğ edilip takip kesinleştirilmeden yapılan işlemler doğru değildir. Çünkü İİK'nun 61. maddesine göre ödeme emri tebliği ile borçlu itiraz ve şikayet hakkını kullanabilir. Bu husus kamu düzenine ilişkin olup süresiz şikayete tabidir. Borçluya usulsüz de olsa daha önce yapılmış bir ödeme emri tebligatı olmadığından olayda 7201 sayılı Yasa'nın 32. maddesinin uygulanma imkanı da bulunmamaktadır....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmek suretiyle kararın kaldırılması talebiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava; tasarrufun iptali davası sonucu verilen haciz ve satış yetkisi nedeniyle takipte taraf olmayan 3. kişi tarafından takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığı, borçlu şirketin yasal temsilcisi öldüğünden öncelikle şirkete kayyım atanması gerektiği iddiasıyla açmış olduğu şikayet davasıdır. Gölcük İcra Müdürlüğünün 2012/4548 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı T3 tarafından dava dışı borçlu Şura Mühendislik Elektrik Elektronik Telekominikasyon İnş. Taahhüt San. Tic. Ltd. Şti. Aleyhine toplam 33.164,23 TL alacak için ilamsız icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleştiği, alacaklı tarafından Gölcük 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/889 esas sayılı dosyasında, borçlu Şura Mühendislik Elektrik Elektronik Telekominikasyon İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmek suretiyle kararın kaldırılması talebiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava; tasarrufun iptali davası sonucu verilen haciz ve satış yetkisi nedeniyle takipte taraf olmayan 3. kişi tarafından takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığı, borçlu şirketin yasal temsilcisi öldüğünden öncelikle şirkete kayyım atanması gerektiği iddiasıyla açmış olduğu şikayet davasıdır. Gölcük İcra Müdürlüğünün 2012/4544 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı T3 tarafından dava dışı borçlu Şura Mühendislik Elektrik Elektronik Telekominikasyon İnş. Taahhüt San. Tic. Ltd. Şti. aleyhine toplam 48.034,36 TL alacak için ilamsız icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleştiği, alacaklı tarafından Gölcük 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/889 esas sayılı dosyasında, borçlu Şura Mühendislik Elektrik Elektronik Telekominikasyon İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmek suretiyle kararın kaldırılması talebiyle istinaf kanun yoluna başvurmuştur. Dava; tasarrufun iptali davası sonucu verilen haciz ve satış yetkisi nedeniyle takipte taraf olmayan 3. kişi tarafından takibin kesinleşmesinden sonraki devrede borcun zamanaşımına uğradığı, borçlu şirketin yasal temsilcisi öldüğünden öncelikle şirkete kayyım atanması gerektiği iddiasıyla açmış olduğu şikayet davasıdır. Gölcük İcra Müdürlüğünün 2012/4546 esas sayılı dosyasının incelenmesinde, alacaklı T3 tarafından dava dışı borçlu Şura Mühendislik Elektrik Elektronik Telekominikasyon İnş. Taahhüt San. Tic. Ltd. Şti. aleyhine toplam 70.381,54 TL alacak için ilamsız icra takibi başlatıldığı, takibin kesinleştiği, alacaklı tarafından Gölcük 2. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2013/889 esas sayılı dosyasında, borçlu Şura Mühendislik Elektrik Elektronik Telekominikasyon İnş. Taah. San. ve Tic. Ltd....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki mükerrer takibin iptali uyuşmazlığından dolayı yapılan inceleme sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile ... 7.İcra Müdürlüğü'nün 2021/6458 Esas sayılı takibin iptaline karar verilmiştir. Kararın alacaklılar tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince alacaklıların istinaf başvurusunun kabulü ile ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına ve şikayetin reddine hükmedilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafça temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi ... tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. ŞİKAYET Borçlu şikayet dilekçesinde; takibe konu hakem heyeti kararında hüküm altına alınan alacaklar açısından birden fazla takip yapıldığını belirterek mükerrer takibin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. II....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2012/274 Esas, 2013/128 Karar sayılı ilamıyla hükmolunan yargılama giderleri ve vekalet ücreti alacağının tahsili için ............sayılı dosyası ile takip başlatılmış, borçlu takip konusu ilamın menfi tespite ilişkin olduğu, kesinleşmeden takibe konu edilemeyeceği iddiasıyla takibin iptalini talep etmiş, Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm davalı- alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. ......... sayılı dosyasında; alacaklı ...... tarafından borçlu ...... aleyhine...... sayılı ilamına istinaden yargılama giderleri ve ilam vekalet ücretinden oluşan 11.634,60 TL.nin tahsili talebiyle 31.5.2013 tarihinde takip başlatılmıştır. İcra emri tebligatı borçlu ....... 5.6.2013 tarihinde tebliğ edildiği halde 7 günlük şikayet süresi geçirilerek 13.6.2013 tarihinde takibin iptali istenmiştir. Şikayetin süreden reddi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde sonuca gidilmesi doğru değildir....
O halde şikayetin kabulü ile şikayetçi hakkındaki takibin iptali gerekirken bu yönden de ret kararı verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazının kısmen kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda açıklanan nedenle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 428. maddesi uyaırnca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4. (HMK m.297/ç) ve İİK'nun 366/3. maddeleri gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 10 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, 26.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de: Alacaklı tarafından iki adet bonoya davalı olarak kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla başlatılan takibe karşı, borçlunun takip konusu bonoların protesto edilmediğini beyan ederek takibin iptali talebiyle süresinde icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece, şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği ve ayrıca alacaklı aleyhine asıl alacak üzerinden % 20 tazminata hükmedildiği görülmüştür....
İcra Müdürlüğünün 2013/11075 E. sayılı dosyasında sıra cetveli düzenlendiğini, sıra cetvelinin usul ve yasaya aykırı olduğunu, müvekkilinin haczinin şikayet olunanın haczinden önce olduğunu, şikayet olunanını alacaklı olduğu takip dosyasında şikayet olunan vekilince, takip talebinde gösterilen faiz miktarının hatalı olduğu bildirilerek borçluya muhtıra gönderilmesinin talep edildiğini, şikayet olunanın bu talebiyle, takip talebinde istediği faiz miktarını değiştirdiğini, bu nedenle borçluya yeni bir ödeme emri gönderilmesi gerektiğini, bu tebliğ yapılmadığından takibin kesinleşmediğini, müvekkilinin alacaklı olduğu takip dosyasında ödeme emrinin tebliğden itibaren 5 gün içinde borçlu tarafından itiraz edilmediğinden takibin ve ihtiyati haczin kesinleştiğini, sıra cetvelini düzenleyen icra müdürlüğünce ödeme süresinin beş gün yerine on gün kabul edilerek müvekkilinin takibinin daha sonraki bir tarihte kesinleştiğini kabul etmesinin ve haczedilen paranın tamamının şikayet olunana verilmesinin...
tamamının şikayet olunana verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek, sıra cetvelinin iptalini talep ve şikayet etmiştir....