Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İİK.nun 4949 Sayılı Kanunla değiştirilen 363/1.maddesinin son cümlesindeki kesinlik sınırının aynı kanunun ek 1.maddesinin 1.fıkrası uyarınca 01.01.2016 tarihinden itibaren artırılan miktarı dikkate alındığında uyuşmazlık konusu değerin 6.310,00 TL.yi geçmediği anlaşıldığından mahkeme kararının temyiz kabiliyeti yoktur.Temyiz dilekçesinin (REDDİNE), 2-Borçlunun temyiz itirazlarının incelenmesine geçildi: Alacaklı tarafından borçlu hakkında genel haciz yoluyla ilamsız icra takibine başlandığı, örnek 7 numaralı ödeme emrinin tebliği üzerine borçlunun icra mahkemesine başvurunda, itirazın iptali davasında yetkisizlik nedeniyle itirazın iptali talebinin reddine karar verildiği alacaklının HMK'nun 20. maddesine aykırı şekilde 2 haftalık sürede gönderme talebinde bulunmadığından takibin açılmamış sayılmasına karar verilmesi talebiyle birlikte takip talebiyle ödeme emrinin birbiriyle uyuşmadığından ödeme emrinin iptalini talep ettiği ayrıca itirazın iptali talebi reddedildiğinden yeniden harç...

    Somut olayda, borçlunun, icra dosyasındaki taraf sıfatına, alacak ve tüm ferilerine süresinde icra dairesinde itiraz ettiği ve aynı zamanda borçlu sıfatı ile hatalı olarak tarafına gönderilen ödeme emrinin ve takibin iptali talebiyle icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar, mahkemece, borçlunun başvurusu borca itiraz olarak nitelendirilerek, ilamsız takipte tüm itirazların icra dairesine yapılması gerektiğine ve borçlunun icra müdürlüğüne itirazı sonucu takibin durduğundan bahisle icra mahkemesine başvurusunda hukuki yararı bulunmadığına hükmedilmiş ise de, borçlunun icra mahkemesine başvurusu İİK'nun 58/2. maddesi kapsamında şikayet niteliğindedir. O halde mahkemece, yukarıda açıklanan nedenlerle şikayetin esasının incelenerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsizdir....

      nın borçlu olduğu kredi sözleşmesinin teminatını oluşturduğunu belirterek takibin iptali talebiyle İcra Mahkemesi'ne şikayet yoluna başvurduğu, mahkemece dosya üzerinde yapılan incelemede istemin kabulüne ve takibin iptaline karar verildiği anlaşılmaktadır. Somut olayda, öncelikle mahkemece ipotek borçlusunun şikayetinin mahiyeti dikkate alınarak şikayet hakkında duruşma açılıp taraf teşkili sağlanarak taraflar çağrıldıktan sonra taşınmaz üzerindeki ipoteğin takibe dayanak yapılan kredi sözleşmesinden kaynaklanan borcun teminatını oluşturup oluşturmadığı tespit edilip değerlendirildikten sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekir iken eksik incelemeyle yazılı şekilde dosya üzerinden karar verilmesi isabetsizdir....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından yazılı kira sözleşmesi ile kiralanan taşınmazın kira süresinin bitmesi nedeniyle tahliyesi talebiyle ilamsız icra takibine başlandığı, borçluya örnek 14 numaralı tahliye emrinin tebliğ edildiği, borçlunun sair itirazları ile birlikte geçerli bir tahliye taahhütnamesi olmadığından bahisle takibin geçersizliğini ileri sürerek takibin iptali istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece şikayetin kabulü ile takibin iptaline karar verildiği görülmektedir....

          Her iki takip dosyası incelendiğinde; şikayet konusu dosya ile ... 20.İcra Müdürlüğünün 2012/8305 Esas sayılı dosyanın aynı ilama dayandıkları, ilk başlatılan takipte talep edilmeyen ilam vekalet ücretinin şikayete konu takipte talep edildiği, bunun dışındaki alacak kalemlerinin aynı olduğu anlaşılmaktadır. Somut olayda, şikayete konu takipte talep edilen dayanak ilam vekalet ücreti dışındaki kalemler mükerrer takibe konu edilmiştir. Şikayet konusu edilen 19. İcra Müdürlüğü'nün 2012/7865 Esasa kayıtlı sonraki takibin vekalet ücreti dışındaki alacak kalemleri yönünden iptali gerekirken yazılı şekilde sonuca gidilmesi isabetsizdir.SONUÇ: Davacı-borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile Mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....

            İcra Müdürlüğü'nün 2015/860 Esas sayılı takip dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi yapıldığı, borçlu tarafından diğer borca ve faize ilişkin şikayet nedenleri yanında ... 7. İcra Müdürlüğü'nün 2013/3805 Esas sayılı takip dosyasında mevcut bir takip olup mükerrer takip yapıldığını ileri sürerek takibin iptali talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece istemin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.Somut olayda, alacaklı tarafından ... 7. İcra Müdürlüğü'nün 2013/3805 Esas sayılı dosyasında ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibine başlandığı, borçlu tarafından takibin iptali talebiyle icra mahkemesine başvurulduğu, ......

              Borçlu şirketin, yukarıda ifade edilen, iddiası, İİK'nun l69. maddesi kapsamında borca itiraz niteliğinde olup, bu iddianın kabulü halinde aynı Kanun'un 169/a-5. maddesi gereğince takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken, başvurunun İİK'nun 170/a maddesi kapsamında şikayet olarak vasıflandırılarak takibin iptali yönünde hüküm tesisi isabetsiz olup, mahkeme kararının bu nedenle bozulması gerekir ise de, yapılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını zorunlu kılmadığından kararın düzeltilerek onanması gerekmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile ...11....

                ASLİYE HUKUK (İCRA HUKUK) MAHKEMESİ TARİHİ : 31/05/2022 NUMARASI : 2022/29 ESAS 2022/34 KARAR DAVA KONUSU : Takibin Taliki Veya İptali KARAR : Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararı aleyhine süresi içinde davacı borçlu vekili Av....

                Şikayet yoluyla icra mahkemesinden takibin iptali istenemez. O halde mahkemece, borçlunun icra mahkemesine yaptığı başvurunun hukuki sonuç doğurmayacağı gerekçesiyle istemin reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklıların temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 22.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  Somut olayda, borçlunun, icra dosyasındaki taraf sıfatına, alacak ve tüm ferilerine süresinde icra dairesinde itiraz ettiği ve aynı zamanda alacaklı vekilinin yetkisi olmadan icra takibini başlattığı ve azledildiğine ilişkin belgelere dayanılarak takibin iptali talebiyle icra mahkemesine başvurduğu anlaşılmaktadır. Borçlunun sunmuş olduğu belgeler incelendiğinde geçerli bir azilname olmadığı görülmektedir. Her ne kadar, mahkemece, borçlunun başvurusu borca itiraz olarak nitelendirilerek, ilamsız takipte tüm itirazların icra dairesine yapılması gerektiğine ve borçlunun icra müdürlüğüne itirazı sonucu takibin durduğundan bahisle icra mahkemesine başvurusunda hukuki yararı bulunmadığına hükmedilmiş ise de, borçlunun icra mahkemesine başvurusu İİK'nun 58/2. maddesi kapsamında şikayet niteliğindedir....

                    UYAP Entegrasyonu