Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Celp edilen-----Esasa sayılı dosya ile icra takibi başlatıldığı, İcra takibinin 16.12.2014 tarihli protokole dayandırıldığı , dosyanın incelenmesinde, ---- davalı-borçludan tahsili için icra takibi başlatıldığı, davalı-borçlu vekili tarafından verilen ---- dilekçesinde, icra takibinde alacaklı konumunda bulunan şirkete, müvekkilinin böyle bir borcunun bulunmadığını, bu nedenle takibe, borca, ödeme emrine, işlemiş faize, faiz miktarına da itiraz ettiği ve takibin durdurulmasını talep etmesi üzerine takibin durduğu anlaşılmıştır. Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi sonucunda; uyuşmazlık İİK. 67 madde gereğince itirazın iptali davası olduğu anlaşılmıştır. Mahkememizin ---- tarihli duruşmada verilen ------yapılmasına karar verilmiştir. Dosya mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiştir....

    Borca itirazın incelenmesi yöntemini düzenleyen aynı Kanun'un 169/a maddesi uyarınca; ''İcra mahkemesi hakimi, itiraz sebeplerinin tahkiki için iki tarafı en geç otuz gün içinde duruşmaya çağırır. Hakim, duruşma sonucunda borcun olmadığının veya itfa veya imhal edildiğinin resmi veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile ispatı halinde itirazı kabul eder.''...

      İcra Müd. 2018/22322 E. sayılı dosyası üzerinden iflas yolu ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı tarafından takibe itiraz edildiğini, takibin durduğunu belirterek, öncelikle davalının malvarlığının Defter Tutulmak suretiyle tespitine, tespit olunacak malvarlığı unsurları üzerine tedbir şerhi konulmasına, davanın kabulü ile Davalı/Takip Borçlusunun borca ve takibe vaki itirazının kaldırılmasına, depo kararı verilmesine, depo kararının yerine getirilmemesi durumunda davalının iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; cari hesap üzerinde taraflarca mutabakat sağlanamadığını, taraflar arasındaki ticari ilişkide vadeli satış söz konusu olduğunu, malların 9 ay vadeli olarak satın alındığını, vade gelmeden takibin başlatıldığını, alacağın muaccel olmaması sebebiyle iflas takibine itiraz edildiğini belirterek davanın reddi istemiştir....

      İcra Müd. 2018/22322 E. sayılı dosyası üzerinden iflas yolu ile icra takibi başlatıldığını, ancak davalı tarafından takibe itiraz edildiğini, takibin durduğunu belirterek, öncelikle davalının malvarlığının Defter Tutulmak suretiyle tespitine, tespit olunacak malvarlığı unsurları üzerine tedbir şerhi konulmasına, davanın kabulü ile Davalı/Takip Borçlusunun borca ve takibe vaki itirazının kaldırılmasına, depo kararı verilmesine, depo kararının yerine getirilmemesi durumunda davalının iflasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; cari hesap üzerinde taraflarca mutabakat sağlanamadığını, taraflar arasındaki ticari ilişkide vadeli satış söz konusu olduğunu, malların 9 ay vadeli olarak satın alındığını, vade gelmeden takibin başlatıldığını, alacağın muaccel olmaması sebebiyle iflas takibine itiraz edildiğini belirterek davanın reddi istemiştir....

      İlk derece mahkemesi kararında özetle; takip dayanağı senette teminat amacıyla verildiğine ilişkin bir şerh bulunmadığı, bu sebeple davacı borçlunun teminat iddiasının borca itiraz niteliğinde olduğu, borca yönelik itirazın da İİK.'nın 169/a maddesindeöngörülen belgelerden herhangi biri ile ispat edilemediği, takip dayanağı senedin kambiyo vasfında olduğu, Şanlıurfa 3. İcra Müdürlüğünün 2021/392 Esas sayılı dosyası incelendiğinde; 26/02/2019 tarihinde ödeme emrine karar verildiği, ödeme emrinin 05/03/2019 tarihinde tebliğ edildiği, borca itirazın ödeme emrinin tebliğinden itibaren 5 gün yasal süresi içerisinde yapılmadığı anlaşılmakla borca itirazın süresinde açılmadığı anlaşıldığından reddine karar verildiği, işbu karara karşı davacı tarafça istinaf yoluna başvurulduğu görülmüştür. İstinaf başvuru dilekçesinde özetle; Teminat senetleri kayıtsız şartız borç ikrarı içermediğinden kambiyo senetlerine haciz yolu ile takibe konulamadığını. İlamsız takip yapılması gerektiğini....

      İcra mahkemesi dar yetkili olup, borca itiraz halinde ancak İİK'nun 169/a maddesi uyarınca inceleme yapabilir. Somut olayda, dairemiz bozma ilamından sonra mahkemece 05/06/2014 tarihinde imzası ikrar edilen belgeye dayanarak takibin durdurulması kararı verilmiştir, ancak adı geçen belgede '45.000.00 TL'lik bedelli senet alındığı, 20.000,00 TL'nin tahsil edildiği ,kalan alacağın 25.000,00 TL olduğu' nun belirtildiği, bu durumda tarafların kabulünde olan borç miktarının 25.000,00 TL olduğu, icra takibine konu alacak miktarının 27.200,00 TL olduğu dikkate alındığında, mahkemece, miktarı aşan 2.200,00 TL'lik kısım yönünden takibin durdurulmasına karar verilmesi gerekirken takibin tamamı yönünde hüküm tesisi isabetsizdir....

        İcra Müdürlüğü'nün 2020/6305 esas sayılı dosyası ile müvekkiline kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile takip yapıldığını, ödeme emrinin gönderildiğini, İİK 169'un göndermesiyle 168/5'de "borçlu olmadığı veya borcun itfa edildiği veya mehil verildiği veya alacağın zaman aşımına uğradığı veya yetki itirazını ile birlikte beş gün içinde icra mahkemesine" borca itiraz edebileceğinin belirlendiğini, madde metninde yer alan hususlardan birinin de borcun itfa edilmesi olduğunu, itfa sonucu doğuran durumların birininde takas olduğunu, dar yetkili icra mahkemesinin yargılama usulü göz önünde tutulduğunda, takip hukuku bakımından Yargıtay HGK'nun 12/10/1994 tarih ve 1994/251- 593 kararıyla yerleşik hale geldiğini, davalının ciro ettiği ve müvekkile teslim ettiği 260.000,-TL'lik çek mevcut olduğunu, bu çek ödenmediği için müvekkili tarafından İstanbul Gaziosmanpaşa 6....

        Mahkemece, itirazın kaldırılmasına ve takibin devamına karar verilmiş; davacının inkâr tazminatı isteği ile ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. Mahkemenin önüne gelen her davada, dava dilekçesindeki isteklerle ilgili olumlu veya olumsuz bir karar vermesi zorunludur. Mahkemece, davacının inkâr tazminatı isteği ile ilgili olumlu veya olumsuz bir karar verilmemesi hatalı olup, bozmayı gerektirmiştir. F) Sonuç: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı nedenlerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, 24.06.2013 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

          takibin devamına'' şeklinde karar verildiği, 15/11/2021 tarihli yeni ödeme emrinin borçluya 17/11/2021 tarihinde tebliğ edildiği, borçlu tarafça tebliğden itibaren 7 gün içinde itiraz edilmediği, alacaklı vekilince borçlunun yapmış olduğu itirazın yok hükmünde olduğu ve hukuki bir geçerliliğinin olmadığı belirtilerek, borçlu tarafından, 17/11/2021 tarihinde tebliğ edilen geçerli ödeme emrinine yasal 7 günlük süresinde itiraz edilmemiş olması nedeniyle takibin kesinleştirilmesinin talep edildiği,icra müdürlüğünce 29/11/2021 tarihinde ''Müdürlüğümüz dosyasında ödeme emri sehven tebliğ edilmiş ise de; borçlu vekili tarafından süresi içerisinde sehven gönderilen ödeme emrine itiraz edilmiş olmakla, itiraz nedeni ile takip durdurulmuş olup, borca itiraz vekil tarafından yapılmış olmakla, talep halinde ve masrafı verilmesi halinde borçlu vekiline ödeme emri tebliğine, alacaklı vekilinin kesinleştirme yapılması talebinin reddine dair karar verildi....

          Tüm bu sebeplerle davalı şirket aleyhine icra takibine başlanmış ancak davalı borçlu haksız olarak kötü niyetle borca itiraz etmiş ve takibin durmasına sebebiyet vermiştir. Oysaki ekte sunmuş olduğumuz evraklarda davalı şirketin müvekkile borcu olduğu açıktır. Kaldı ki davalı taraf borcu olduğunu kabul etmesi sebebiyle --------- ödemede bulunmuştur. Davalı şirketin icra takibine itiraz ederek takibi durdurmasında hiçbir haklı sebebi ve dayanağı bulunmamakta olup, iş bu itiraz kötü niyetlidir. Bu nedenlerle -------- sayılı dosyasında borca yönelik yapılan itirazın iptaline karar verilmesini, davalı-borçlunun ------ saydı dosyasına yapmış olduğu itirazın ------ yönünden iptaline ve takibin devamına karar verilmesini, dava konusu miktarın % 20 'sinden aşağı olmamak üzere lehimize icra inkar tazminatına hukmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ettiği görüldü. Taraflara tebligat yapılarak taraf teşkili sağlanmıştır....

            UYAP Entegrasyonu