Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

faizi ile takibe konu edildiğini ve ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiğini, borçlunun itirazı üzerine takibin durduğunu, itirazın haksız olduğunu beyanla, haksız itirazların iptali ile takibin devamını, davalının %20'den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

    Davalı borçlu olduğu takip dosyasına ilişkin İİK'nın 71/1.maddesine dayalı olarak icra mahkemesinde şikayette bulunmamış, icranın geri bırakıldığına ya da itfa nedeniyle takibin iptaline dair bir karar ibraz etmemiştir. Diğer taraftan, davalının takas iddiasına karşı takibe yönelik ödeme iddiasını defi yoluyla ileri sürülebileceği kabul edilse dahi takibin şekline göre İİK'nın 71/1.maddesi uyarınca itfa iddiasının alacaklının noterden tasdikli veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile borçlu tarafından kanıtlanması gerekmektedir....

    İSTİNAF TALEBİ VE SEBEPLERİ: Davacı vekili tarafından 13/09/2021 tarihinde sunulan istinaf dilekçesi ile; mahkemenin taraflar arasında gerçekleşen whatsap mesaj kayıtlarını delil olarak görmeyerek davalının yazışmalarda borcunu ikrar etmesine rağmen bu delile itibar etmediğini, oysa mesaj gönderen hattın davalının tek yetkilisi olduğu şirkete ait bulunduğunu, söz konusu mesajların yazılı delil başlangıcı sayılarak tanıklarının dinlenmesi gerekirken mahkemece tanık dinletme taleplerinin reddedildiğini, mesaj kayıtlarının delil olarak değerlendirilmemesine rağmen gerekçe içinde çelişkiye düşecek şekilde mesaj içeriğine mahkemece girilerek borç ifasının itirazi kayıt ileri sürülmeksizin kabul edilmesi sebebiyle faiz istenemeyeceğinin kabul edildiğini, kaldı ki durum ve koşullardan aksinin anlaşılması halinde alacaklının asıl borca bağlı ferileri talep edebileceğini, itirazi kaydın öne sürülmesinin herhangi bir şekle tabi tutulmadığını, bu yönden de mesaj kayıtlarının yazılı delil başlangıcı...

    nedeni ile takibin iptali ile davalının %20'den aşağı olmamak kaydı ile inkar tazminatına mahkum edilmesini istemiştir....

    ın İİK'nun 333/a 5237 sayılı TCK'nun 62, 52/2.maddeleri gereğince 5 ay hapis ve 2.000.00TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına karar verildikten sonra, aynı mahkemece, Karşıyaka 2.İcra Hukuk Mahkemesinin 20.8.2009 tarih ve 2009/470-599 sayı ile zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasına karar verilmesi nedeniyle kambiyo hukukuna yönelik takibin devamı olanağı kalktığı gerekçesiyle 11/11/2009 gün ve 2007/673 esas, 2008/518 ek sayılı kararı ile sanık hakkında verilen cezanın İİK'nun 354.maddesi gereğince düşürülmesine karar verilmiş ise de; İİK'nun 354.maddesindeki "Kanunun bu babında yazılı suçlardan takibi şikayete bağlı olanların müştekisi feragat eder veya borcun itfa edildiği sabit olursa dava ve bütün neticeleriyle beraber ceza düşer" şeklindeki düzenleme karşısında, davanın ve cezanın tüm neticeleriyle birlikte düşürülmesine karar verilebilmesi için müştekinin feragati veya borcun itfa edilmiş olmasının gerektiği gözetilmeksizin yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olduğundan...

      Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu hakkında başlatılan ilamlı icra takibinde, borçlunun.......2014/4740 Esas sayılı dosyası ile hakkında başlatılan icra takibine konu......31.12.1999 tarih ve 662 nolu kredi borç senetinin zamanaşımına uğradığından bahisle İİK'nun 33/a maddesi gereğince zamanaşımı nedeniyle icranın geri bırakılmasını ve takibin iptalini tale ttiği,mahkemece şikayetin kabulü ile icranın geri bırakılmasına karar verildiği görülmektedir....

        İcra Müdürlüğünün 2012/4515 Esas sayılı icra dosyasında işlemiş ve işleyecek nafaka alacaklarından feragat ettikten sonra ... 2. İcra Müdürlüğünün 2015/1341 Esas sayılı dosyası ile nafaka alacağı için takip başlattığını belirterek takibin durdurulmasını talep etmiştir. Mahkemece itirazın kabulüne karar verilmesi üzerine, hüküm alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İİK'nun 33/1. maddesinde; icra emrinin tebliği üzerine borçlu yedi gün içinde dilekçe ile icra mahkemesine başvurarak borcun zamanaşımına uğradığı veya imhal veya itfa edildiği itirazında bulunabilir. İtfa veya imhal iddiası yetkili mercilerce re'sen yapılmış veya usulüne göre tasdik edilmiş, yahut icra dairesinde veya icra mahkemesinde veya mahkeme önünde ikrar olunmuş senetle tevsik edildiği takdirde icranın geri bırakılmasına karar verileceği hükmü düzenlenmiştir....

          Borçlunun icra mahkemesine başvurusu, İİK'nun 169/a maddesine dayalı borca itiraz olup, İİK'nun 169/a-1 maddesi gereğince; borcun olmadığı veya itfa veya imhal edildiği resmî veya imzası ikrar edilmiş bir belge ile kanıtlandığı takdirde mahkemece itiraz kabul edilir. Dairemizin yerleşik içtihatlarına göre de, borcun olmadığı, itfa veya imhal edildiğine dair belgenin, takip konusu borç sebebiyle verildiğinin kabul edilebilmesi için, belgede takip dayanağı senede açıkça atıfta bulunulması zorunludur. Somut olayda, senetlerin tahsilatına ilişkin olarak borçlunun sunduğu dekontlarda, takip konusu senetlere açıkça atıf olduğu gibi, söz konusu dekontların düzenlendiği, alacaklı bankanın da kabulündedir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından borçlu şirket aleyhine ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla ilamlı icra takibi yapıldığı, borçlunun takibe yönelik şikayetleri ile birlikte borcun kısmen itfa edildiğini belirterek takibin iptali talebiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemenin icra emrinin henüz borçlu şirkete tebliğ edilmediğinden ve mahkemeye başvurmakta hukuki yararın bulunmadığından bahisle istemin reddine karar verdiği anlaşılmaktadır....

              İİK'nun 33/1 maddesine göre boçlu icra emri tebliği üzerine yedi gün içinde zamanaşımı, imhal ve itfa itirazında bulunabileceğinden Mahkemenin zamanaşımı ve takipten önceki itfa itirazlarına yönelik ret kararı doğru olduğundan, sair temyiz itirazları yerinde değil ise de, ilama aykırı fazla nafaka istendiğine ilişkin şikayetin, ilama aykırılık nedeni içinde değerlendirilmesi gerekir. Bu nedenle anılan başvuru İİK'nun 16/2. maddesine göre süresiz şikayete tabidir (HGK'nun 21.06.2000 tarih, 2000/12-1002 sayılı kararı)....

                UYAP Entegrasyonu