Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

ye yönelik olup, diğer borçlular yönünden zamanaşımını kesmeyeceğini, somut olayda zamanaşımı süresinin 6 ay olduğunu beyanla kararın kaldırılması ile takibin şikayetçiler yönünden taliki veya iptaline karar verilmesi talep edilmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile, çekin ibraz tarihinin 03.02.2012 tarihinden önce oluşu dikkate alındığında takibe dayanak çek bakımından zamanaşımı süresinin 6 ay olduğu, takip dosyasında davalı-alacaklının 08.09.2014 tarihli haciz talebinden sonra, 10.04.2015 tarihli haciz istemine kadar geçen sürede 6 aylık zamanaşımı süresinin dolduğu, zira 23.10.2014 tarihli haciz talebi borçlulardan sadece Teksfil ......

    -YTL. değerindeki çek ödenmediği için ihtiyati haciz kararı alındığını ve icra takibine girişildiğini, hacze gidildiğinde davalının borcu kabul ederek ödeme taahhüdünde bulunduğunu, taahhüdü ihlal suçu nedeniyle dava açıldığını, ancak suçun yasal unsurları oluşmadığı için beraat kararı verildiğini, işlemden kaldırılan bu takibin müvekkilince yenilendiğini, davalının zamanaşımı nedeniyle yenilemeye itiraz ettiğini, icra mahkemesinin şikayeti kabul ederek icranın geri bırakılmasına karar verdiğini, söz konusu çek alacağı tahsil edilemediği için genel haciz yolu ile takibe girişildiğini, davalının haksız olarak itiraz ettiğini ileri sürmüş ve itirazın iptali ile % 40 icra inkar tazminatının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı söz konusu çekte keşidecinin kendisi olmadığını, cirantaya karşı bu çekin delil olamayacağını, davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

      İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davanın usulsüz tebliğ şikayeti ile birlikte açılan imzaya ve borca itiraz davası olduğunu, mahkemece 2019/174 Esasına kayden görülen davanın usulsüz tebliğ şikayeti dışındaki talepler yönünden tefrik edilerek yeni bir esasa kaydedildiğini, usulsüz tebligata ilişkin kararın kesinleştiğini, önceki dosyanın yargılaması sırasında 29/04/2019 tarihli duruşmada müvekkilinin hazır bulunmasına rağmen istiktap tutanağının düzenlenmediğini, dosyanın tefrik edilmesinden sonra müvekkiline imza örneği vermesi için İİK.nun 68/a maddesindeki koşulları içerir tebligat çıkarılmadığını, müvekkiline tebligat çıkarılmadan davanın usulden reddine karar verilemeyeceğini, ayrıca mazeret dilekçesi sunulduğu ve mazeret belgelendirildiği halde mazeretin dikkate alınmamasının usule aykırı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

      Aliye Hukuk Mahkemesi’nin ilamı, kamulaştırma bedel tespiti ve alacak davasına ilişkin olup, taşınmazın aynı ihtilaf konusu olmadığından takibe konulabilmesi için kesinleşmesi gerekmez. Ayrıca, ... Asliye Hukuk Mahkemesi 2010\168 Esas-2011\75 sayılı kararı ile davalılarından birinin de... (şikayete konu takibin alacaklısı) olduğu kişiler hakkında tespit edilen 536.128,00 TL'nın davalılar adına tapu kaydındaki hisseleri oranında ödenmek üzere ... T.C. Ziraat Bankası Şube Müdürlüğü'ne müzekkere yazılmasına karar verilmiş, hükmün davacı idare ve davalılardan ... vd. vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, vekalet ücreti ve alınan raporun hüküm kurmaya elverişsiz olması nedeni ile 11.10.2012'de Yargıtay 5 . Hukuk Dairesi tarafından bozulmuş, bozma kararına uyularak, ... Asliye Hukuk Mahkemesi 2013\135 Esas-2014\384 sayılı Kararı ile (şikayete konu takibin dayanağı ilam) davalılarından birinin de......

        Davalı alacaklılar vekili cevap dilekçesinde özetle; takibe konu ilk ilamın kaldırılması ile ilk takibin dayanaksız kaldığını ve halihazırda kapalı olduğunu, bu nedenle yeni ilama dayanarak yeni bir icra takibi başlattıklarını, mükerrerlik iddiasının reddi gerektiğini, takipte ilama uygun faiz talep ettiklerini beyanla şikayeti reddine karar verilmesini talep etmiştir. İlk derece Mahkemesi; ilk başlatılan takip dosyasında tahsili mümkün olan alacağın, makul bir neden olmaksızın yeni bir takip ile istendiği anlaşıldığından şikayetin kabulüne, İstanbul 30. İcra Müdürlüğü'nün 2022/14752 Esas sayılı dosyası ile başlatılan takibin iptaline karar vermiştir. Davalılar vekili istinaf dilekçesinde özetle; cevap dilekçesindeki beyanlarını tekrar ederek Mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....

        Sayılı dosyası ile yapılan takip, bonoya dayalı olup, davacı vekili takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının gerçekleştiği nedeni ile mahkememize başvurmuştur. Başvuru bu hali ile İİK.'nun 170/b maddesinin göndermesi ile aynı Kanun'un 71/2 ve 33/a maddelerine dayalı olarak takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde zamanaşımının oluşması nedeniyle icranın geri bırakılması talebine ilişkindir. 6762 Sayılı TTK'nun 690. maddesi yollaması ile uygulanması gereken aynı Yasa'nın 661/1.maddesi gereğince, bonoda keşideci ve onun gibi sorumlu olan aval verene karşı yapılacak takiplerde zamanaşımı süresi vadeden itibaren 3 yıldır. Somut olayda, takibin kesinleşmesinden sonraki dönemde işlemler yapıldığı dolayısıyla borçlunun zamanaşımı nedeniyle icra mahkemesine başvuru tarihine kadar 6762 sayılı TTK'nun 661/1.maddesinde öngörülen üç yıllık zamanaşımı süresinin dolmadığı ...ndan bahisle -Davacının zaman aşımı şikayetinin reddine.." karar verildiği görülmüştür....

        İTM'nin 2010/1002 Esas 2010/1024 Karar sayılı dosyasından verilen kararın icra mahkemesi kararı olması nedeniyle niteliği itibariyle zaman aşımını kesici bir etkisinin olmadığı, ancak, mahkemece 26.10.2010 tarihli kararla takibin iptaline karar verildiği, icra mahkemesi kararlarının infazı için kesinleşmesi gerekmediğinden, iptal kararının niteliği itibariyle takibin bu kararla birlikte durduğu, bu durma tarihine kadar ilk zaman aşımının kesildiği icra emri tebliği tarihinden itibaren 10 ay 18 gün geçtiği, kararın Yargıtay 12....

          Meskeniyet şikayeti derdest iken uyuşmazlık konusu taşınmaz icra müdürlüğünce 07/05/2015 tarihinde yapılan 1. açık arttırmada pay değeri alacağa mahsuben 52.000,00 TL bedelle ihale edilmiştir. 14/05/2015 tarihinde meskeniyet şikayeti derdest olduğu halde bundan bahsedilmeden İzmir 3.İcra Hukuk Mahkemesinde ihalenin feshi davası açılmış, 2015/426 E - 2015/447 K sayılı18/06/2015 tarihli kararıyla ihalenin feshi isteminin reddine karar verilmiştir. İhalenin feshi istemi reddedildikten sonra henüz kesinleşmeden davacı borçlunun meskeniyet şikayeti İzmir 2.İcra HM'nin 2015/45 E - 2015/409 K sayılı 28/07/2015 tarihli kararıyla kabul edilmiştir....

          Aile Mahkemesinin 2015/118 esas numarasını aldığı, borçlu tarafından itirazda bulunulduğu itirazın kaldırılmasına karar verildiği, yapılan yargılama sonunuda boşanma davasının reddine karar verildiği, kararın kesinleştiği, davacı T1 vekili tarafından 02.03.2020 tarihinde boşanma davasının reddi kararının kesinleşmesi sonrası ödenmiş nafakanın iadesinin talep edildiği, İstanbul 14....

          Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, Sanığın üzerine atılı 2004 sayılı İİK’nın 337/a maddesine aykırılık suçunun kovuşturmasının şikayet şartına bağlı olduğu, İİK’nın Onaltıncı Bab’ında düzenlenen bir kısım suçlar bakımından şikayet hakkının doğması için bu suçların niteliği gereği icra takibinin kesinleşmesi gerektiği, icra takibi kesinleşmeden yapılacak şikayetin, henüz doğmamış bir hakkın kullanımı niteliğinde olacağı ve icra takibinin sonradan kesinleşmesinin de bu şikayeti süresinde ve usulüne uygun yapılmış bir şikayet konumuna getirmeyeceği cihetle; CMK'nun 223/8. maddesinde soruşturma veya kovuşturma şartının gerçekleşmeyeceğinin anlaşılması halinde “davanın düşmesine” karar verileceğinin öngörülmesi, Somut uyuşmazlıkta; şikayetçi alacaklı tarafından borçlu şirket aleyhine, ... 5....

            UYAP Entegrasyonu