WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davalı tarafın kendi ticari defterlerinde dava konusu alacakla ilgili mahsup işlemini 01/02/2011 tarihinde yaptığı, ancak bu mahsup işleminden davacı tarafı haberdar etmediği, 6098 sayılı TBK’nın 143/1 (eski BK.’nin ise 122.) maddesi uyarınca takasın ancak borçlunun takas iradesini alacaklıya bildirmesiyle vaki olacağı, davalı borçlu şirketin davacı alacaklıya takas iradesini bildirmeksizin bizzat kendi ticari defterlerinde takas mahsup işlemini yapmasının hukuki manada takas def’i olarak ileri sürülme sayılmayacağı, davalının takas def’ini ileri sürdüğü tarihin 25/09/2014 tarihli borca itiraz tarihi olduğu, dolayısıyla davalının takas def’ini ileri sürdüğü tarih olarak belirttiği 01/02/2011 tarihinin takas mahsup tarihi olarak kabul edilemeyeceği kanaatine varıldığı, davalının takas def'inde bulunduğu tarihin 25/09/2014 olduğu kabul edildiğinden, davacı şirketin davalı taraftan olan...

    Hal böyle olunca, Dairemizce mahkemece takas mahsupla ortadan kaldırılamayacak olan davacı alacağının kabulüne karar verilmesi gerektiğine işaret edilmesi gerekir. Saygıdeğer çoğunluğun davalının takas mahsup talebinin iş bu davada kabulünün mümkün olmadığını saptadığı halde davanın reddine karar verilmesi gerektiği yönünde oluşan kararına gerekçesini saptayamadığım için muhalifim. Mahkemece, davalının takas mahsup savunması iş bu davaya mahsus olarak kabul edilmeyerek davanın kabulü gerekirken yazılı şekilde karar verilmesini doğru bulmadığımdan farklı nedenle bozma yapılması görüşündeyim.17.05.2017...

      Takas ve mahsup bir defidir. Bu itibarla, ileri sürülmedikçe kendiliğinden dikkate alınamaz. Takas, karşılık dava olarak ileri sürülebileceği gibi, def'i olarak da ileri sürülebilir. Takasın def'i olarak ileri sürüldüğü davada, takas ve mahsup sonucu kalan ve hüküm altına alınan miktar üzerinden yargılama harcı alınacak, takas ve mahsup def'i sebebi ile reddedilen miktar üzerinden ileri süren yararına vekâlet ücreti ve yargılama giderine karar verilecektir. Bu genel açıklamalar ışığında olmak üzere, Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma eksik ve hüküm kurmaya yeterli bulunmamaktadır....

        HGK'nun 12.10.1994 tarih ve 1994/251- 593 sayılı kararında da benimsendiği üzere, icra mahkemesinde takas ve mahsup iddiası kural olarak; 1- Takasa konu alacağın İİK'nun 68. maddesindeki belgelere dayalı bulunması, bu alacakla ilgili olarak icra takibi yapılmış ve takibin kesinleşmiş olması, 2- Alacağın ilama bağlanması hallerinde nazara alınabilir. Bu istem, takibin her safhasında ileri sürülebilir. Borçlu takas talebini icra mahkemesine beyan edebileceği gibi, bu başvurusunu icra dairesine de yapabilir. Bu istem, takibin her safhasında bildirilebileceğinden herhangi bir süreye de tâbi bulunmamaktadır. Yerleşik Yargıtay içtihatları da bu yöndedir. Tarafların ilamdan kaynaklı ve herhangi bir nedenle yapılan takipte kesinleşmiş alacakları takas mahsup konusu yapılabilir. İlamdan kaynaklanan alacağın, takas mahsup edilebilmesi için icra takibine konu edilmesi şartı da yoktur....

        Takas talebinin mutlaka karşı dava şeklinde ileri sürülmesi zorunlu olmayıp, savunma olarak da ileri sürülmesi olanaklıdır. Takas ve mahsup birbirinden farklı kavramlardır. Mahsupta, birbirinden ayrı ve bağımsız iki alacak mevcut olmayıp, alacak miktarından belli olgular dolayısıyla indirme talebi bulunmaktadır. Alacaktan indirilecek olan meblağ bir karşı alacak değildir. Mahsup, alacağın gerçek miktarını belirlemek üzere yapılan bir işlemdir. Mahsup itirazının karşı dava olarak ileri sürülmesine gerek olmadığı gibi, ayrı bir davada istenmesi zorunluluğu da bulunmamaktadır. Takasta ise birbirinden bütünüyle ayrı ve bağımsız, karşılıklı iki alacak (borç) vardır. Ayrıca takas edilecek alacakların muaccel, dava edilebilir olması ve takas hakkının kanunla veya tarafların yapmış oldukları bir sözleşmeyle ortadan kaldırılmaması gerekir. Bu alacak sahiplerinden her biri takas ileri sürebileceği gibi, bu yola gitmeksizin alacaklarını ayrıca dava konusu edebilirler....

          Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 12/10/1994 tarihli 1994/251- 593 sayılı kararında da benimsendiği üzere, icra mahkemesinde takas ve mahsup iddiası kural olarak, takasa konu alacağın İİK'nın 68. maddesindeki belgelere dayalı bulunması, bu alacakla ilgili olarak icra takibi yapılmış ve takibin kesinleşmiş olması, alacağın ilama bağlanması hallerinde nazara alınabilir. Bu istem, takibin her safhasında ileri sürülebilir. Tarafların ilamdan kaynaklı ve herhangi bir nedenle yapılan takipte kesinleşmiş alacakları takas mahsup konusu yapılabilir. İlamdan kaynaklanan alacağın, takas mahsup edilebilmesi için icra takibine konu edilmesi şartı yoktur. Para alacaklarının tahsili ve takas edilebilmeleri için kesinleşmeleri de gerekmez....

          Takas ve mahsup bir defidir. Bu itibarla, ileri sürülmedikçe kendiliğinden dikkate alınamaz. Takas, karşılık dava olarak ileri sürülebileceği gibi, defi olarak da ileri sürülebilir. Takasın defi olarak ileri sürüldüğü davada, takas ve mahsup sonucu kalan ve hüküm altına alınan miktar üzerinden yargılama harcı alınacak, takas ve mahsup defi nedeni ile reddedilen miktar üzerinden ileri süren yararına vekâlet ücreti ve yargılama giderine karar verilecektir. Taraflar arasındaki uyuşmazlık, işveren tarafından yapılan kısmi ödemenin işçinin hangi alacağına mahsup edileceği noktasında toplanmaktadır. I. Normatif Dayanak Uyuşmazlığın normatif dayanağı Borçlar Kanununun 84–86 maddeleridir. Borçlar Kanununun 84 üncü maddesinde “Borçlu faiz veya masrafları tediyede gecikmiş değil ise kısmen icra eylediği tediyeyi resülmale mahsup edebilir....

            Dosya arasında bulunan ... 2.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2003/69 esas sayılı dava dosyasının incelenmesinde, eldeki dosyanın davacısı ...’in, davalı şirketin bankadan aldığı krediyi ödememesi üzerine kendisinin ödediğini ileri sürerek 5.484.999.999 TL’nın davalı şirketten tahsilini istediği, davalı şirketin eldeki dava dosyasındaki gibi beyanda bulunarak davacı ve eşinin borçlarını kendisinin ödediğini savunduğu ve takas mahsup talebinde bulunduğu, mahkemece yapılan yargılama sonunda davalının takas-mahsup talebinin yerinde olmadığı kabul edilmek suretiyle davanın kabulüne karar verildiği ve Yargıtay denetiminden geçerek 17.5.2005 tarihinde kesinleştiği anlaşılmaktadır. Davalının eldeki dava dosyasındaki takas-mahsup talebinin az yukarıda belirtilen dava dosyasında da ileri sürdüğü ve aynı belgeleri sunduğu ve bu savunmasının kabul görmediği değerlendirildiğinde, takas-mahsupa ilişkin savunması hakkında kesin hüküm bulunduğunun kabulü zorunludur....

              -TL para cezasının davacıdan alınmasına, 2-Davalı vekilinin takas mahsup talebine ilişkin karar düzeltme istemine gelince; Davalı, hakkında kira ve alt yapı katılım paylarının tahsiline yönelik yapılan icra takibi üzerine kiralanana yapmış olduğu faydalı ve zorunlu gider bedellerinin takas / mahsubunu talep etmiş karar düzeltmeye konu bozma ilamında ise taraflar arasındaki kira ilişkisi halen devam etmekte olduğundan talep edilen imalat ve dekorasyon bedellerini kiralananın tahliye edildiğinde ve tahliye sonrasında kiraya veren tarafından kaldırılması istenmeyip benimsenmesi durumunda talep edebilileceği ve davalının takas / mahsup talebine konu ettiği harcama kalemlerinin muaccel hale geldiğinden söz edilemeyeceğinden takas mahsup koşullarının oluşmadığına karar verilmiş ise de davalı tarafından yapılan faydalı ve zorunlu masrafların dava konusu kiralanana olmayıp davacıya ait bir başka taşınmaza kira ilişkisi dışında yapıldığı bu seferki incelememizden anlaşılmış olup takas ve mahsup...

                Takasın defi olarak ileri sürüldüğü davada, takas ve mahsup sonucu kalan ve hüküm altına alınan miktar üzerinden yargılama harcı alınacak, takas ve mahsup defi nedeni ile reddedilen miktar üzerinden ileri süren yararına vekâlet ücreti ve yargılama giderine karar verilecektir. Somut olayda, cevap dilekçesinde takas öne sürülmemiştir. Davacı vekili savunmanın genişletilmesine açık bir şekilde muvafakat etmemiştir. Takas iddiası birleşen bir karşı dava ile de öne sürülmediğine göre mahkemenin bu davada takas edilmesi talep edilen alacağı dikkate alarak hüküm kurması mümkün değildir. Öte yandan davalılar cevap dilekçesinden sonra ayrı ayrı sundukları dilekçe ile takas mahsup iddia etmişler ise de somut olayda mahsup edilecek bir alacak söz konusu olmayıp, takas öne sürülmesi gereken bir karşı alacak iddia edilmektedir....

                  UYAP Entegrasyonu