Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davacı, davalının kaçak elektrik kullandığından bahisle aleyhine genel haciz yoluyla icra takibine girişmiştir. Davalının borca itiraz ettiği ve bu nedenle takibin durduğu gerekçesiyle itirazın iptali isteminde bulunmuştur. İcra İflâs Yasası'nın 62/1. maddesi uyarınca "borçlu ödeme emrinin tebliğinden itibaren 7 gün içinde icra dairesine itirazını bildirmeye mecburdur" Aynı Yasanın 66/1. maddesine göre "müddeti içinde yapılan itiraz takibi durdurur, itiraz müddetinde değilse alacaklının talebi üzerine icra müdürü takip muamelelerine alacağın tamamı için devam eder" Somut olayda davalı (borçlu)'ya ödeme emri 01.07.2003 tarihinde tebliğ edilmiş, borçlu itiraz süresi 08.07.2003 günü dolduğu halde 09.07.2003 tarihinde borca itiraz etmiştir. O halde icra takibine davalının itirazı süresinde değildir. Bu haliyle davacı alacaklı icra dairesinden takip muamelelerine devam edilmesini İcra İflâs Kanunu 66. maddesi gereğince isteyebilir....

    İcra Dairesi'nde yapılmış, itiraz üzerine eldeki dava ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi nezdinde açılmıştır. Davalı taraf süresi içerisinde verdiği icra takibine itiraz dilekçesinde, öncelikli olarak icra dairesinin yetkisine itiraz etmiştir. İtirazın iptâli davasının dinlenebilmesi, geçerli bir icra takibinin bulunmasına bağlıdır. Gerek icra takibine itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine, gerekse cevap dilekçesinde mahkemenin yetkisine itiraz edilirse, mahkemenin yapacağı iş öncelikli olarak icra takibinde yetkili icra dairesini belirlemektir. Mahkemenin yetkisine süresi içerisinde yetki itirazında bulunulmamış olsa bile, davalı tarafça süresi içerisinde verilen icra takibine itiraz dilekçesinde icra dairesinin yetkisine itiraz edildiğinden, öncelikle takibin yetkili icra dairesinde yapılıp yapılmadığı belirlenmelidir. Davalının yerleşim yeri "..." olup, taraflar arasında sözleşme ilişkisinin kabul edilmesi halinde dahi sözleşmenin ifa edileceği yer "..." ilidir....

      Somut uyuşmazlıkta davalının icra takibine konu borcun tamamına itirazı bulunmamakta olup, aksine ödenmeyen bakiye borç bulunduğu kabulündedir. Davalının itirazı alacaklı bankanın yapılan bir kısım ödemeleri alacaktan mahsup etmemesine yöneliktir. Bu durumda davalının icra takibine yönelik itirazı kısmi itiraz niteliğindedir. İİK'nun 62/4 maddesinde ise kısmi itirazın ne şekilde yapılacağı hükme bağlanmıştır. Anılan madde; " Borcun bir kısmına itiraz eden borçlunun o kısmın cihet ve miktarını açıkça göstermesi lazımdır. Aksi takdirde itiraz edilmemiş sayılır." hükmünü içermektedir. Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında somut olaya gelindiğinde, icra takibine kısmi itirazda bulunan davalının itiraz ettiği borç miktarını açıkça itiraz dilekçesinde belirtmediği görülmüştür....

      Mahkemece, toplanan delillere göre, mahkemenin yetki alanı içerisinde başlatılan bir icra takibi bulunmadığından davanın usul yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, TTK.nun 1301.maddesinden kaynaklanan tazminatın rücuen tahsili için başlatılan icra takibine karşı yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı ... şirketi, Şişli 1.İcra Müdürlüğü’nün 2006/8302 Esas sayılı takip dosyası ile davalılar aleyhinde icra takibinde bulunmuş, davalılar icra dairesinin yetkisine itiraz etmemiş, sadece borca itiraz etmiştir. Borca itiraz üzerine duran icra takibine karşı, itirazın iptali istemi ile açılan iş bu dava HUMK.’ndaki genel yetki kuralları uyarınca, davalıların ikametgahı olan yetkili Bakırköy Sulh Hukuk Mahkemesi’nde açılmıştır. İİK.nun 67.maddesine dayanan ve İcra Dairesinin yetkisine itiraz olmayan itirazın iptali davasının, takibin yapıldığı İcra Dairesinin yetki çevresinde görüleceğine dair bir usul hükmü de yoktur....

        - K A R A R - Davacı vekili, davalı ile müvekkili arasında düzenlenen protokole göre alacaklı olduklarını, alacağın tahsili için yapılan icra takibine davalının itiraz ettiğini ileri sürerek 2010/8389 esas sayılı icra takibine yapılan itirazın iptalini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, icra takibinin iptal edildiğini beyan ederek davanın reddini istemiştir. Mahkemece davacı yanca başlatılan 2010/8389 esas sayılı icra takibinin iptal edilmesi sonucu davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle, konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davalı lehine nispi vekalet ücretine hükmedilmiş, karar davacı vekilince temyiz edilmiştir. İtirazın iptali davasının şartlarından birisi, usulüne uygun olarak ilamsız icra takibi yapılması ve bu icra takibine süresi içinde yapılan itiraz sonucu takibin durmasıdır. Somut olayda davacı yanca başlatılan 2010/8389 esas sayılı takip ilamsız icra takibi olmayıp kambiyo senetlerine özgü yol ile başlatılan kambiyo yolu ile takiptir....

          müvekkiline ----- kaldığını, davalının adına tahakkuk ettirilen faturalardaki bedelleri ödeme süreleri geçmiş olmasına rağmen ödememiş olması nedeniyle davalı aleyhine ------ dosyası üzerinden icra takibi başlatıldığını, davalının itirazı üzerine takibin durduğunu, Sayın Mahkemece yapılacak olan yargılamada delilleri ve ekte sundukları cari hesap ekstresi gereğince müvekkilinin davalıdan alacaklı olduğunun, davalının itirazında haksız olduğunun ve kötüniyetli olarak icra takibine itiraz ettiğinin görüleceğini, dava konusu alacağın likit olduğunu, davalının icra takibine yaptığı itirazının haksız ve kötüniyetli olması nedeniyle davalının İcra ve ----- maddesi gereğince takip tutarının %20'sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesi gerektiğini, alacağın sabit olduğunu ve davalının icra takibine haksız olarak itiraz ettiğinin sabit olduğunu, bu nedenle davalının icra dosyasına haksız itirazının alacağın tahsilini geciktireceğini, yargılama sonunda tahsil imkanının...

            beyan etmesine rağmen fatura borcu ödenmediğini, bu nedenle davalı borçlu şirket aleyhine icra takibine geçildiğini, ancak davalı şirketin icra takibine haksız olarak itiraz ettiğini, bu nedenle icra takibinin durdurulmasına karar verildiğini, itiraz dilekçesinde ödemeye ilişkin herhangi bir belge dosyaya sunmadığını, icra takibine itiraz sonrasında kendilerince Arabuluculuğa başvurulduğunu, ancak anlaşılamadığını beyan ederek davanın kabulüne, usul ve yasaya uygun icra takibinin devamına, icra takibine haksız itiraz eden davalı borçlu aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili bankanın davalılardan ... lehine, diğer davalı ... ve dava dışı ...' ın müşterek borçlu ve müteselsil kefaletleriyle açılıp kullandırdığı kredi borcunun ödenmediğini, alacağın tahsili için girişilen icra takibine davalıların itiraz ettiklerini belirterek, itirazların iptaline, takibin devamına, % 40' tan az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar vekili, icra takibine dava dışı kefil ... adına itiraz edilecek iken, sehven davalılar adının itiraz dilekçesine yazıldığını, esasen itirazın ... adına olduğunu bildirerek davanın reddini istemiş, yargılama sırasında icra dosyasından davalılar adına yapılan tüm itirazlardan vazgeçmiştir....

                Sayılı dosyası ile davalılar ve müvekkil...karşı alacağını tahsil amacıyla icra takibine giriştiğini, dava dışı....tarafından .... İcra Müdürlüğü... Sayılı dosyası ile başlatılan icra takibine davalılar ..... itiraz ettiklerini, işbu icra dosyasının borcunu ciranta müvekkili.......'nın ödemek zorunda kaldığını, icra dosyasına yapılan ödeme sonrası senedi.......'dan geri aldığını, icra takibine dayanak senedin borcunun bu zamana kadar ödenmemiş olup, davacı müvekkilin ...... İcra Müdürlüğü'nün ..........

                  icra takibine herhangi bir sebep veya somut delile dayanmaksızın itiraz etmesi yalnızca tahsilâtı geciktirmek amacıyla yapılan haksız ve kötü niyetli bir itiraz olup bu itiraz ile söz konusu icra takibini durdurduğunu, bu bağlamda, kötü niyetli ve haksız itirazı ile icra takibinin durmasına neden olan davalı aleyhine, itirazın iptali ile takibin devamına ve alacağın asgari %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu