İcra takibinden önce açılan menfi tespit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir." hükmüne yer verilmiştir. 2004 Sayılı İİK'nın 72. madde menfi tespit davalarında ihtiyati tedbir ile ilgili özel düzenleme olup davanın takipten önce veya sonra açılması, verilecek tedbirin şekli yönünden değişikliğe yol açmaktadır. 2004 Sayılı İİK'nın 72. maddenin 3. Fıkrasında "....İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez....
- K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında imzalanan finansal kiralama sözleşmesi gereğince müvekkilinin kullanımında olan otobüsün ihtiyati tedbir kararı üzerine yakalanıp davalıya yediemin olarak teslim edildiğini, malın iadesi için açılan davada itiraz üzerine ihtiyati tedbir kararının kaldırıldığını ve malın iadesi davasının müvekkili lehine red edildiğini, bunun üzerine davalının talebiyle tekrar başka dosyalardan ihtiyati tedbir kararları alındığını, itiraz üzerine bu ihtiyati tedbir kararlarının da kaldırıldığını belirterek fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla haksız ihtiyati tedbir kararı nedeniyle aracın kullanılamamasından doğan 10.000 TL maddi tazminatın ve uzun süre aracın bağlı kalmasından dolayı yapılan zorunlu onarım masrafları olan 3.500 TL nin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
tedbir kararının şartlarının oluşmadığını, ancak eldeki olayda davacının korunmayı gerektiren bir menfaatinin bulunmamasının yanında ihtiyati tedbir kararının çıkar dengesini davacı lehine bozduğunu, diğer tüm bölge katılımcılarının haklarının ihlal edilmesine neden olduğunu belirterek, öncelikle kararın icrasının durdurulmasına, ertesinde ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına; tedbir kararının kaldırılmasının reddi hainde teminat miktarına itirazın kabulüne, 1.500.000-TL teminatın mahkeme veznesine yatırılmasına karar verilmesini istemiştir....
İstinaf talebinde bulunan davacı tarafından, tahsis sözleşmesi iptal edilen işyerinin %40 hissesinin kendisine, %60 hissesinin ise kardeşine ait olduğunu, kardeşi ile ortaklığın giderilmesi davasının görüldüğünü, kardeşi Sebahattin'in usulsüz imzalar attığını, davalı kurum karşısında yetkisi bulunmadığını, tahsis işleminin iptali sonucunda büyük mağduriyete uğradığını, bu nedenle mahkemece verilen kararın hatalı olduğu, kararın kaldırılması talep edilmiş ise de; Mahkemece taraf delillerinin usulüne uygun olarak toplandığı, değerlendirilerek tartışıldığı, davalı T4'nın mevzuata uygun şekilde dava dışı şirket tarafından yatırım faaliyetine başlanılmaması üzerine tahsis kararının iptaline karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gibi tahsis işleminin dava dışı şirkete yapılması ve dava dışı şirketin sicilden terkin edilmesi karşısında mahkemece verilen kararın dosyada mevcut deliller kapsamında usul ve yasaya uygun olması nedeniyle başvurunun esastan reddine karar vermek gerekmiş...
İstinaf talebinde bulunan davacı tarafından, tahsis sözleşmesi iptal edilen işyerinin %40 hissesinin kendisine, %60 hissesinin ise kardeşine ait olduğunu, kardeşi ile ortaklığın giderilmesi davasının görüldüğünü, kardeşi Sebahattin'in usulsüz imzalar attığını, davalı kurum karşısında yetkisi bulunmadığını, tahsis işleminin iptali sonucunda büyük mağduriyete uğradığını, bu nedenle mahkemece verilen kararın hatalı olduğu, kararın kaldırılması talep edilmiş ise de; Mahkemece taraf delillerinin usulüne uygun olarak toplandığı, değerlendirilerek tartışıldığı, davalı T4'nın mevzuata uygun şekilde dava dışı şirket tarafından yatırım faaliyetine başlanılmaması üzerine tahsis kararının iptaline karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı gibi tahsis işleminin dava dışı şirkete yapılması ve dava dışı şirketin sicilden terkin edilmesi karşısında mahkemece verilen kararın dosyada mevcut deliller kapsamında usul ve yasaya uygun olması nedeniyle başvurunun esastan reddine karar vermek gerekmiş...
mahkemenin ihtiyati tedbirin reddine ilişkin kararının müvekkili lehine kaldırılarak ihtiyati tedbir taleplerinin teminatsız olarak kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....
GEREKÇE:Dava ortaklığın giderilmesi, ihtiyati tedbir talebi ise dava konusu taşınmazların tapu kayıtlarına devir ve temlikinin önlenmesi yönünde ihtiyati tedbir şerhi konulması istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiği, karara karşı davacılar vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesi gereğince; istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir. İhtiyati tedbir hususu 6100 sayılı HMK'nın 389 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. Buna göre; mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir....
Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir.” İİK'nun 72/4. maddesinde ise; menfi tespit davasının alacaklı lehine neticelenmesi halinde ihtiyati tedbir kararının kalkacağı, buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklının ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını, gösterilen teminattan alacağı ve alacaklının uğradığı zararın aynı davada takdir olunarak karara bağlanacağı hüküm altına alınmıştır. Kural olarak, borçlu tarafından İİK’ nun 72/3. maddesi koşullarında menfi tespit davası açılması halinde, alacağın %15’inden aşağı olmamak üzere teminat karşılığında mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya ödenmemesi istenebilir....
Gereği görüşüldü: İHTİYATİ TEDBİR TALEBİ VE SAFAHAT : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Taraflar arasında yapılan sözleşme gereğince müvekkiline kullanım için tahsis edilen alanı davalı tarafın taşınmazı teslim etmemesi sebebiyle kullanamadıklarını, müvekkilinin ticari hayatta sıkıntıya düştüğü ekonomik olarak zarara uğradığını, devrinin ve kiraya verilmesinin önlenmesi için sözleşmede Etimer Maden Tic. San. Aş tarafından müvekkiline tahsis edilen koordinatları belirtilen 7. Maddesindeki alan üzerine ihtiyati tedbir konulmasını talep etmiştir. Mahkemece 18.06.2021 tarihli ara karar ile ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, bu karara karşı davacı vekilince istinaf yasa yoluna başvurulmuştur. HMK'nun "İncelemenin Kapsamı" başlıklı 355. maddesinde "İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak, bölge adliye mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir." düzenlemesi bulunmaktadır....
İhtiyati tedbirde asıl olan ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve bir ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyati tedbirin temel şartlarını oluştururlar.Madde de bu iki hususa yer verilmiş ihtiyati tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyati tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir . Tedbir talebinin kabulü ve ya reddi bir kısım genel ilkeler konularak hakime bırakılmış, ancak ihtiyati tedbirin uyuşmazlık konusu hakkında verileceği düzenlenmiştir ....