Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

SAVUNMA: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı vekilince takibin dayanağı ve dava dilekçesinin ekinde yer alan kira sözleşmesi ile tahliye taahhütnamesinde yer alan tahliye tarihi kira sözleşmesi ile aynı tarihte düzenlendiğini, müvekkilinin tahliye edilebilmesi için tahliye tarihinin sonradan doldurulduğunu, tahliye taahhütnamesinin İİK.nun 68. maddesinde sayılan belgelerden olabilmesi için noterlikçe düzenlenmesi veya düzenlenen tahliye taahhütnamesinin noterlikçe onaylanması gerektiğini, davacının geçerli olmayan bir tahliye taahhütnamesini işleme koyduğunu belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Konya 8. İcra Müdürlüğünün 2022/6016 Esas sayılı dosyası, İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: Davalı borçlunun icra müdürlüğüne yaptığı itirazının tahliye taahhüdü ile kira kontratının aynı tarihte düzenlendiği iddiasını içerdiğinden, bu hususun yargılamayı gerektirmesi nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir....

Davacı 06.08.2020 tarihinde başlattığı icra takibi ile 23.06.2020 düzenleme, 02.08.2020 tahliye tarihli tahliye taahhütnamesine dayanarak kiralananın tahliyesini istemiş, tahliye emrinin davalıya tebliğ edilmesi üzerine, davalı kiracı süresinde verdiği itiraz dilekçesinde tahliye taahhüdünün 01.10.2018 başlangıç tarihli sözleşme ile aynı gün imza edildiğini, boş kısımların (tahliye ve taahhüt tarihi, isim) takip yapan tarafından doldurulduğunu belirterek tahliye taahhütnamesine ve takibe itiraz ettiğini bildirmiştir. İcra takibine dayanak oluşturan tahliye taahhüdü noterlikçe tanzim veya tasdik edilmiş değildir. Bu halde alacaklı İİK'nun 275.maddesi ve 04.12.1957 tarih, 11/26 sayılı YİBK gereğince ancak, tarih ve imzası ikrar olunmuş tahliye taahhüdüne dayalı olarak itirazın kaldırılmasını isteyebilir....

Davacı 06.08.2020 tarihinde başlattığı icra takibi ile 23.06.2020 düzenleme, 02.08.2020 tahliye tarihli tahliye taahhütnamesine dayanarak kiralananın tahliyesini istemiş, tahliye emrinin davalıya tebliğ edilmesi üzerine, davalı kiracı süresinde verdiği itiraz dilekçesinde tahliye taahhüdünün 01.10.2018 başlangıç tarihli sözleşme ile aynı gün imza edildiğini, boş kısımların (tahliye ve taahhüt tarihi, isim) takip yapan tarafından doldurulduğunu belirterek tahliye taahhütnamesine ve takibe itiraz ettiğini bildirmiştir. İcra takibine dayanak oluşturan tahliye taahhüdü noterlikçe tanzim veya tasdik edilmiş değildir. Bu halde alacaklı İİK'nun 275.maddesi ve 04.12.1957 tarih, 11/26 sayılı YİBK gereğince ancak, tarih ve imzası ikrar olunmuş tahliye taahhüdüne dayalı olarak itirazın kaldırılmasını isteyebilir....

Kiralayan alacaklı, ilamsız tahliye takip talebinde kiranın ödenmesinden başka, kiracının tahliyesini İİK'nın 269/1. maddesi gereğince istemek zorundadır. Böylece kiralayan kira bedeli için genel haciz yolu ile takiple tahliye takibini birleştirir. Takip talebi örneğinin 7 nolu bölümünün karşısındaki boşyere tahliye talebinin yazılması gerekir. Ayrıca 9 nolu bölümde de bu talebin yeniden haciz ve tahliye şeklinde tekrarlanması gerekir. Dosyada mevcut, icra takip dosyasındaki takip talepnamesinin incelenmesinden talepte tahliye isteğinin yer almadığı görülmektedir. Tahliye talebi olmayan takibe dayalı olarak, icra müdürlüğünce borçluya 13 örnek ödeme emri gönderilemez. Gönderilmiş olsa bile alacaklı, böyle bir ödeme emrine dayanarak İcra Mahkemesinden taşınmazın tahliyesini isteyemez. Bu durumda mahkemece, tahliye talebi bulunmayan takip talepnamesine dayalı olarak açılan tahliye davasının reddine karar verilmesi yerindedir....

İcra Müdürlüğünün 2014/18303 esas sayılı takip dosyası ile müvekkiline (İİK 135/2.md. uyarınca) tahliye emri gönderildiğini, tahliye emrinin 23/11/2018 tarihinde Tebligat Kanununa aykırı olarak usulsüz tebliğ edildiğini, müvekkilinin tahliye emrinden 07/12/2018 tarihinde haberdar olduğunu, tahliye emrinde itirazın hangi merciye yapılacağının belirtilmediğini, tahliye emrinin usulüne uygun olarak düzenlenmediğini, Adana 1....

olan bir durum olduğunu, icra müdürlüğünün harca esas miktarı doğru hesapladığını, davacının mecurdan tahliye edilmesi için mahkeme kararının 07.10.2020 tarihinde verildiğini davacının ise tahliye kararı tarihinden 4 ay sonra mecurdan ancak tahliye edildiğini, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasını savunmuştur....

Bunun üzerine icra memuru bir tahliye emri tebliği suretiyle taşınmazın on beş gün içinde tahliye ve teslimini emreder. Tahliye emrinde: Kiralayanın ve kiracının ve varsa mümessillerinin isim, şöhret ve yerleşim yerleri ve mukavele tarihi ve kiranın yenilendiğine veya uzatıldığına dair bir itirazı varsa yedi gün içinde daireye müracaatla beyan etmez ve itirazda bulunmaz veya kendiliğinden tahliye etmezse zorla çıkarılacağı yazılır'' düzenlemesi yer almaktadır. Yine İİK'nun 274. maddesinde ''İtiraz etmek isteyen kiracı itirazını tahliye emrinin tebliğinden itibaren yedi gün içinde dilekçe ile veya şifahen icra dairesine bildirir. Bu suretle yapılan itiraz tahliye takibini durdurur. 63, 64 ve 65 inci maddeler hükmü tahliye takiplerinde de caridir" düzenlemesi bulunmaktadır. İİK'nun 275. maddesinde ise "İtiraz vukuunda kiralayan icra mahkemesinden itirazın kaldırılmasını isteyebilir....

Bunun üzerine tahliye işlemlerine devam edilmiş ve davalı vekilinin 17/02/2022 tarihli beyan dilekçesinden anlaşılacağı üzere taşınmaz tahliye edilmiştir. Sonradan konusuz kalmış olsa da davacının tahliye emrinin iptaline yönelik şikayeti haksızdır. Bu nedenle tahliye emrinin iptali istemi yönünden karar verilmesine yer olmadığına dair karar vermekle birlikte davalı lehine vekalet ücretine hükmedilmiştir.Davacının şikayeti usulsüz tebligat yönünden haklı, sonradan konusuz kalmış olsa da tahliye emrinin iptali istemi yönünden haksızdır. Bu nedenle kabul ret oranı 1/2 olarak kabul edilmiştir....

CEVAP: Davalı vekili ise davacı tarafın iddialarının doğru olmadığını, iş bu davanın davacı tarafça takibi sürüncemede bırakmak amacıyla kötü niyetli olarak açıldığını, davacının taşınmazı davalının sıkışık durumundan yararlanarak çok düşük bir bedelle satın aldığını, davacının taşınmazı satın alırken üzerindeki kiracıları da bildiğini, ancak tahliye sırasında taşınmazın değer kazanacağını düşünerek tahliye ve tahliye masraflarını önemsemediğini, davacının taşınmazı sorunsuz bir şekilde teslim alabilmek için davalıyı kullanmak istediğini ve satış bedelini tamamen nakit ödemeyerek 50.000 TL'lik kısmı için takip ve davaya konu bonoyu düzenleyeceğini ve tahliye edilmemesi halinde yaptığı ve yapacağı tahliye masraflarını bono bedelinden mahsup edeceğini ifade ettiğini, davalının da durumu sıkışık olması nedeniyle bu şartı kabul ettiğini, taşınmazın devri ile birlikte davalının taşınmaz üzerinde hukuki bir tasarruf hakkı bulunmadığını ve tahliye yoluna gitmesinin mümkün olmadığını, tahliye...

    olan tahliye emirlerinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....

    UYAP Entegrasyonu