Davalı vekili davaya cevap dilekçesinde özetle; müvekkilinin 2016 tarihinde tahliye ettiğini, tahliye edildikten sonrası için talep edilen kira bedeline ilişkin 15.03.2016- 15.03.2018 tarih arası olup, bu tarihlerden önce kiralananı tahliye ettiğini belirterek, davanın reddine ve % 20 kötü niyet tazminata karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; mahkemece yapılan değerlendirmeler sonucunda; " davalının borcunun olmadığına yönelik itirazını kanıtlayacak, takibe konu borcunun olmadığına ilişkin İ.İ.K. 269/c maddesinde öngörülen belgeleri ibraz etmemiş ve kira ilişkisine itiraz edilmemiştir. Davalı taraf her ne kadar taşınmazı tahliye ettiğini, bu dönemdeki kira borcundan sorumlu olmadıklarını beyan etmiş ise de taşınmazı tahliye ettiklerine-anahtar teslimine ilişkin herhangi bir yazılı belge sunulmaması nedeniyle beyanına itibar edilmemiş; dolayısıyla itirazın kaldırılmasına, takibin devamına" karar verilmiştir....
İcra Müdürlüğünün 2022/9830 sayılı icra dosyasında, ödenmeyen kira bedeli farkı için 145,15 TL talep edildiği, icra takibinde "Haciz ve Tahliye" talep edildiği, itiraz için 7 gün, ödeme için 30 gün süre verildiği, ödeme emrinin borçlu kiracıya 06/10/2022 tarihinde tebliğ edildiği, ödeme emrine yasal süre içinde itiraz edilmediği ve takibin kesinleştiği, davanın 19/07/2022 tarihinde açıldığı, davalının 17/05/2023 tarihli dilekçesi ile yapılan haciz işlemine itiraz ettiğine ilişkin beyan dilekçesi sunduğu, İcra ödeme emrinin T.K'nun 21....
Nitekim Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 16/03/2021 tarih ve 2017/(6)8- 2340 Esas, 2021/261 Karar sayılı ilamında belirtiği üzere "Borçlu kiracı, ödeme emrine süresi içinde itiraz ederek icra dairesine bildirmesi gereken itiraz sebebini, yani kira borcunu ödeme emrinin tebliğinden (veya takipten) önce ödemiş olduğunu, icra mahkemesinde ileri süremez ve icra mahkemesi böyle bir itirazı inceleyemez. Bu hâlde, icra mahkemesinin inceleme yetkisi, İİK’nın 269/a madde hükmünde açıkça belirtildiği gibi, borçlu kiracının ihtar (ödeme) süresi içinde kira borcunu ödeyip ödemediği konusu ile sınırlıdır. İcra mahkemesinin, süresi içinde ödeme emrine itiraz etmemiş olan borçlunun ödeme emrinin tebliğinden önce kira borcunu ödeyip ödemediğini inceleme yetkisi yoktur. İcra mahkemesi, bu hususu ancak borçlu kiracının süresi içinde ödeme emrine itiraz ederek kira borcunu ödemiş olduğunu (icra dairesine) bildirmiş olması hâlinde ( İİK m. 269/c) inceleyebilir....
Takibe 20/05/2022 tarihinde ve yasal sürede davalı tarafından itiraz edilerek kiralarını tam ve düzenli ödemesine rağmen yeni ev sahibinin başka evinin de olmasına rağmen evi tahliye etmesini istediğini, tahliye isteminin haksız olduğunu bildirilmiştir. Davacı anılan tahliye taahhütnamesine dayalı olarak 06/05/2022 tarihinde icra takibi başlatmış olup, icra takibi yasal süresindedir. Tahliye taahhüdüne dayalı icra takiplerinde, dayanak tahliye taahhüdünün adi yazılı olması halinde imzaya ve tarihe açıkça itiraz edilmesi gerekir. Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kurulunun 04/12/1957 tarihli, 11/26 sayılı kararı uyarınca alacaklı, imzası ikrar olunsa bile tarihi inkar edilen tahliye taahhüdüne dayalı olarak itirazın kaldırılmasını isteyemez. Somut durumda, davalı tarafından takibe yapılan itirazında takibe konu tahliye taahhüdündeki imzayı ve tarihe açıkça itiraz edilmemiştir....
Borçlu-kiracı ödeme emrine itiraz etmek isterse ödeme emrinin tebliğinden itibaren (İİK’nın 269/son fıkrasında yazılı istisna hariç) yedi gün içinde itiraz sebeplerini icra dairesine bildirmelidir. İtiraz genel haciz yoluyla takip hükümlerine göre (m. 269/2, 62) yapılır. Ödeme emrine itiraz sebepleri kira sözleşmesine itiraz veya kira sözleşmesi dışındaki itirazlar şeklinde ikiye ayrılır. İİK’nın 269/b-1 maddesinde kira sözleşmesine itiraz ve sonuçları düzenlenmiştir. Kira sözleşmesine itiraz, borçlunun (alacaklının iddia ettiği) kira sözleşmesinin varlığını inkâr etmesidir, yani kabul etmemesidir (reddetmesidir). Alacaklı sözlü bir kira sözleşmesinin varlığını iddia ediyorsa, borçlunun böyle bir (sözlü) kira sözleşmesini inkâr etmesi (kabul etmemesi), kira sözleşmesine itirazdır. Alacaklı yazılı bir kira sözleşmesine dayanmakta ise, borçlu kiracının bu sözleşmede kendisine izafe olunan imzayı inkâr etmesi (kabul etmemesi) kira sözleşmesine itirazdır (İİK m. 269/b,1)....
Buna göre borçlu-kiracı ödeme emrine itiraz etmek isterse ödeme emrinin tebliğinden itibaren (İİK’nın 269/son fıkrasında yazılı istisna hariç) yedi gün içinde itiraz sebeplerini icra dairesine bildirmelidir. İtiraz genel haciz yoluyla takip hükümlerine göre (m. 269/2, 62) yapılır. Ödeme emrine itiraz sebepleri kira sözleşmesine itiraz veya kira sözleşmesi dışındaki itirazlar şeklinde ikiye ayrılır. İİK’nın 269/b-1 maddesinde kira sözleşmesine itiraz ve sonuçları düzenlenmiştir. Kira sözleşmesine itiraz, borçlunun (alacaklının iddia ettiği) kira sözleşmesinin varlığını inkâr etmesidir, yani kabul etmemesidir (reddetmesidir). Alacaklı sözlü bir kira sözleşmesinin varlığını iddia ediyorsa, borçlunun böyle bir (sözlü) kira sözleşmesini inkâr etmesi (kabul etmemesi), kira sözleşmesine itirazdır. Alacaklı yazılı bir kira sözleşmesine dayanmakta ise, borçlu kiracının bu sözleşmede kendisine izafe olunan imzayı inkâr etmesi (kabul etmemesi) kira sözleşmesine itirazdır (İİK m. 269/b,1)....
Km bulunan iş yerini tahliye etmesi hususunda tahliye emri düzenlendiğini, taşınmaz alacaklıya iptoğeğin paraya çevrilmesi yolu ile takip ile satılmış olup, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan satış neticesinde taşınmazın İİK 135/2 Madde gereğince tahliyesinin istenilmesi mümkün olmadığını, alacaklı tarafça yapılması gerekenin meni müdahele davası açmak olduğunu, alacaklı talebi ve icra memurluğunca tahliye emri düzenlenmesinin hukuka aykırı olduğunu, izah edilen nedenlerle tahliye emrine itiraz ettiğine dair der kanar verilmesini, yapılacak yargılama sonunda davanın kabulüne karar verilerek tahliye emrinin iptaline karar verilmesini, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. SAVUNMA:Dosya üzerinden karar verildiğinden davalının savunması alınmamıştır. DELİLLER: Havza İcra Müdürlüğü'nün 2018/497 Esas sayılı dosyası....
(BK 260.) maddesi gereğince 30 günlük ödeme süresinin dolması beklenmeden alacaklı tarafından icra mahkemesinden tahliye isteminde bulunulamaz. Somut olayda; örnek 13 nolu tahliye ihtarlı ve 30 gün ödeme süreli ödeme emri davalıya 04.05.2016 tarihinde tebliğ edilmiş, dava ise 12.05.2016 tarihinde açılmıştır. Alacaklılar vekili tarafından 30 günlük ödeme süresi dolmadan İcra Mahkemesi'nden tahliye isteminde bulunulduğundan tahliye isteminin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde tahliyeye karar verilmesi ve bu karara yönelik istinaf başvurusunun kabulü ile, Bölge Adliye Mahkemesince yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmesi doğru değil ise de, ret kararı sonuç itibariyle doğru olduğundan, tahliye talebinin reddi yönünden hükmün gerekçesi düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacı alacaklı tarafından davalı borçlu hakkında kira alacağı nedeniyle tahliye istekli olarak başlatmış olduğu icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine borçlu tarafından itiraz edilmesi üzerine davacı alacaklı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve tahliye isteminde bulunmuştur.Mahkemece duruşma açılmaksızın tensip ile birlikte davanın reddine karar verilmesi üzerine karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. İ.İ.K'nun 18.maddesinde;''İcra mahkemesine arzedilen hususlarda basit yargılama usulü uygulanır.Şu kadar ki, talep ve cevaplar dilekçe ile olabileceği gibi tetkik merciine ifade zaptettirmek suretiyle de olur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın kaldırılması ve tahliye İcra mahkemesince verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davacının davalı hakkında kira alacağının tahsili amacıyla tahliye istekli olarak başlatmış olduğu icra takibi nedeniyle düzenlenen ödeme emrine, davalının yasal sürede itiraz etmesi üzerine, davacı icra mahkemesine başvurarak itirazın kaldırılması ve kiralananın tahliyesi isteminde bulunmuştur....