Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, orman kadastrosu ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastro haritasına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde ve aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilmeli, tutanaklardaki anlatımlar değerlendirilmeli, tutanaklarla tahdit haritası arasında çelişki bulunup bulunmadığı belirlenmeli, çelişki bulunmakta ise çekişmeli parsel yönünden tahdit tutanakları ile haritalar arasındaki çelişki tahdit tutanaklarına değer verilmek suretiyle giderilecek şekilde müşterek imzalı, tereddüte mahal bırakmayacak, açıklamalı, krokili rapor alınmalı, çekişmeli taşınmaz kesinleşen orman kadastro sınırları içinde bulunduğu...

    KÖYÜ 139 Ada 4 parsel sayılı taşınmazın mahkemenin 2007/50 esas sayılı dava dosyasında, orman yönetimi tarafından aynı iddia ile dava edildiği ve her iki parselin de aynı orman kadastro sınır hattı ile ilgili olduğu anlaşılmış olup, uzman orman bilirkişi tarafından kesinleşmiş orman kadastrosuna dayalı olarak yapılan uygulama ve araştırmada bir örneği dosyada yer alan orman kadastro haritasında dava konusu taşınmaz ile ilgili olan hatların, karara dayanak krokideki dava konusu taşınmazın bulunduğu yere ilişkin olarak gösterilen orman sınır noktalarını birleştiren hat ile çelişkili olduğu gözlenmiştir.Orman kadastro harita ve tutanakları ile çelişen bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulamaz Bu nedenle; mahkemece, öncelikle temyize konu dosya ile davaya konu parselin bitişiğindeki ......

      Bu nedenle; 3402 sayılı Kadastro Kanununun 17. maddesi gereğince orman sayılmayan, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan ve kamu hizmetine tahsis edilmeyen ve il, ilçe ve kasabaların imar planları kapsamında kalmayan araziden masraf ve emek sarfı ile imar ve ihya edilip tarıma elverişli hale getirilen (ev ve benzeri tesisler yapmak, dışarıdan toprak getirilerek tarıma elverişli hale getirmek imar ihya olarak kabul edilemez) ve imar - ihyanın tamamlandığı tarihten tescil davasının açıldığı ya da tesbit tutanağının düzenlendiği güne kadar 20 yıl süreyle zilyet edildiği ileri sürülerek tapuya tescili istenen taşınmazların Kadastro Kanununun 14. maddesinde yazılı diğer koşulların yanında niteliğinin, imar-ihya edildiğinin ve üzerinde sürdürülen zilyetliğin, başlangıç ve süresinin, kullanılıp kullanılmadığının ve tasarruf sınırlarının ne olduğunun takdirî delil olan yerel bilirkişi ve tanık sözleri yanında, gerçeğin bir resmî olan en eski tarihli hava fotoğrafı ile gerçeğin modeli olan...

        yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan ... fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, orman kadastrosu ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazların orman kadastro haritasına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde ve aynı ya da yakın orman sınır hatlarında, dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilmeli, tutanaklardaki anlatımlar değerlendirilmeli; tutanaklarla tahdit haritası arasında çelişki bulunup bulunmadığı belirlenmeli; çelişki bulunmakta ise çekişmeli parsel yönünden tahdit tutanakları ile haritalar arasındaki çelişki, tahdit tutanaklarına değer verilmek suretiyle giderilecek şekilde müşterek imzalı, tereddüte mahal bırakmayacak, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını...

          varsa haritasına göre kapsamı belirlenirken geniş kapsamlı kadastro paftasının ölçeği ile tapu kaydın dayanağı haritanın ölçekleri eşitlenerek yerel bilirkişi, uzman bilirkişi kurulu eliyle yerine uygulanmalı, uygulamada haritalarda tarif edilen belli poligon ve röper noktalar ile arz üzerindeki doğal ya da yapay sınır yerlerinden varsa değişmez nitelikte sınır yeri sayılabilecek kişi taşınmazlanndan yararlanılmalı, tapu kayıtlarının haritası yoksa tapu kayıtlarında ve vergi kaydında tarif edilen sınır yerleri esas alınmalı, tapu ve vergi kaydında tarif edilen sınır yerlerinden yerel bilirkişice bilinemeyen sınır yerleri bulunduğu takdirde bu konuda taraflara tanık dinletme olanağı sağlanmalı, uzman bilirkişiye tapu ve vergi kaydında tarif edilen sınır yerleri düzenleyeceği haritada ayrı ayrı işaret ettirilmeli, uygulamada tapu kaydında tarif edilen "kıraç" sınırlarının vergi kaydında tarif edilen orta viran sınır yerinin ise mevki veya köy sınır olduğu, anılan kayıtların kapsamının yüzölçümlerine...

            Keşifte orman sınır noktaları tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, orman kadastrosu ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastro haritasına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde ve aynı ya da yakın orman sınır hatlarında dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilmeli; tutanaklardaki anlatımlar değerlendirilmeli; tutanaklarla tahdit haritası arasında çelişki bulunup bulunmadığı belirlenmeli; çelişki bulunmakta ise çekişmeli parsel yönünden tahdit tutanakları ile haritalar arasındaki çelişki tahdit tutanaklarına değer verilmek suretiyle giderilecek şekilde müşterek imzalı, tereddüte mahal bırakmayacak, açıklamalı, krokili rapor alınmalı, toplanacak...

              ne olduğu, kim veya kimler tarafından, hangi tarihten beri ve ne şekilde kullanıldıkları, imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadıkları, böyle yerlerden iseler imar-ihyaya konu edilip edilmedikleri ve edilmişlerse imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, komşu parsellerin tutanak ve dayanakları uygulanmak suretiyle dava konusu taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri araştırılmalı ve bu yolla yerel bilirkişi ve tanık sözleri denetlenmeli: yerel bilirkişiler ve tanıkların beyanları arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı; ziraatçi bilirkişi kurulundan, taşınmazların evveliyatını, toprak yapısını, niteliğini ve zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden olup olmadığını, komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı; fen bilirkişisinden ise, keşfi takibe ve denetlemeye...

                uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle zilyetliğine ne zaman başlanıldığını ve dava konusu taşınmazın 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 17/2. maddesinde belirtilen orman içi açıklık vasfında olup olmadığını belirten müşterek imzalı, tereddüte mahal bırakmayacak şekilde, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli ve dosyadaki belgeler ile karşılaştırıldığında denetime elverişli rapor alınmalı; ayrıca keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazların öncesinin ne olduğu, kim veya kimler tarafından, hangi tarihten beri ve ne şekilde kullanıldığı, imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı hususları etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, komşu parsellerin tutanak ve dayanakları uygulanmalı; dava konusu taşınmazları sınır olarak nasıl nitelendirdikleri...

                  Dava konusu taşınmazların orman sayılan yerlerden olmadığının anlaşılması halinde keşifte dinlenecek yerel bilirkişi ve tanıklardan, taşınmazların öncesinin ne olduğu, kim veya kimler tarafından, hangi tarihten beri ve ne şekilde kullanıldığı, imar-ihya gerektiren yerlerden olup olmadığı, böyle yerlerden ise imar-ihyaya konu edilip edilmediği ve edilmiş ise imar-ihyasının hangi tarihte tamamlandığı hususları, her bir taşınmaz için etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, yerel bilirkişiler ve tanıkların sözleri varsa komşu parsellerin tutanak ve dayanağı belgelerle denetlenmeli, beyanları arasında doğabilecek çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılarak giderilmeye çalışılmalı; ziraatçi bilirkişilerden taşınmazların evveliyatını, toprak yapısını, niteliğini ve zilyetlikle mülk edinilebilecek yerlerden olup olmadığını komşu taşınmazlarla karşılaştırmalı şekilde açıklayan, bilimsel esaslara ve somut verilere dayalı, taşınmazların değişik yönlerden çekilmiş renkli...

                    En son verilen kaldırma kararımız doğrultusunda, mahkemece yeniden yapılan yargılama sırasında T15 ve T11 davaya dahil edilerek, davanın dahili davalılar T15 ve T11 yönünden kabulüne, yeni 202 Ada 150 (eski 1576) parselin yenileme kadastrosu tespitinin iptali ile, 20/11/2018 havale tarihli bilirkişi raporu ve eki krokisinde belirtilen sınır ve yüzölçümü ile 16.782,44 metrekare yüzölçümü ile tapuya tesciline; dava konusu diğer parsellerin uygulama tespiti gibi tesciline; davalı Kadastro Müdürlüğü yönünden husumet yokluğu nedeniyle davanın reddine karar verildiği; karara karşı dahili davalı T11 vekili tarafından istinaf yoluna başvurulduğu görülmüştür. 4)Yörede 1965 yılında yapılan tesis kadastrosu, 2015- 2016 yıllarında yapılan uygulama kadastrosu çalışmaları bulunmaktadır. 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/2- a maddesi uyarınca uygulama kadastrosu sırasında, davacı Hazineye ait eski 1576 parsel sayılı 16.650,00 m2 yüzölçümündeki taşınmaza, yeni 202 ada 150 parsel numarası verilerek...

                    UYAP Entegrasyonu