Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

tapu müdürlüğü ve ilgili kadastro müdürlüğü ile hukuk mahkemeleri yazı işleri müdürlüğünden sorulup, aynı Kanun'un 03.07.2005 tarihli ve 5403 sayılı Toprak Koruma ve Arazi Kullanımı Kanunu ile değiştirilen 14/2. maddesi hükmü gözetilerek sulu ve susuz olarak kazanılmış toprak miktarı belirlenip, Kanunun getirdiği sınırlamanın aşılıp aşılmadığı saptanmalı, yine çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde imar planı yapılıp yapılmadığı, imar planı yapılmış olması halinde ne zaman yapıldığı ve kesinleşip kesinleşmediği ve dava konusu taşınmazların imar planında ne şekilde tespit gördüğü araştırılmalı, bu hususlara ait belge ve tutanaklar ile haritalar temin edilerek dosya içerisine alınmalı ve taşınmazın hangi tarihte imar planı kapsamına alınıp alınmadığı net olarak belirlenmeli, tüm bu araştırmalardan sonra, taşınmazın zilyetlikle kazanılacak yerlerden olup olmadığı ve tespit tarihine veya taşınmazın imar planı kapsamında olması ve imar planının tespit tarihinden önce kesinleştiğinin anlaşılması...

    Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için Mahkemece, öncelikle, davaya konu taşınmazların yargılama sırasında yapılan imar düzenlemesinden önceki ve sonraki kadastro paftaları getirtilerek dosya ikmal edilmeli bundan sonra, önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı aracılığıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, imar öncesi ve sonrasına ait kadastro paftaları çakıştırılmak suretiyle dava konusu taşınmazların davanın açıldığı tarihteki çap ve yüzölçümü itibariyle yargılama sırasında yapılan imar uygulamasıyla oluşan hangi parsel sınırları içinde kaldığı ve tescil harici alanda bulunan taşınmaz olup olmadığı belirlenmeli, taşınmazların içinde bulunduğu yeni imar parsellerinin tapu malikleri farklı olduğu takdirde, bu parsellerin tapu malikleri de davaya dahil edilmeli, dava konusu olupta yargılama sırasında yapılan imar uygulamasıyla...

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi _ K A R A R _ Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanununun 41. maddesine dayalı olarak açılan sınır ve yüzölçümü düzeltilmesi isteğine ilişkindir. 2797 sayılı Yargıtay Kanununun 6723 sayılı Kanunun 21. maddesi ile değişik 60/3. maddesi gereğince, Yargıtay Birinci Başkanlık Kurulunun Hukuk Dairelerinin işbölümünü düzenleyen 30.01.2019 tarihli ve 2019/1 sayılı Kararına ve davanın açıklanan niteliğine göre temyiz inceleme görevi Yargıtay 16. Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle dosyanın sözü edilen görevli Yüksek Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 17.04.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....

        Keşifte orman sınır noktaları tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, orman kadastrosu ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastro haritasına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde ve aynı ya da yakın orman sınır hatlarında dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilmeli; tutanaklardaki anlatımlar değerlendirilmeli; tutanaklarla tahdit haritası arasında çelişki bulunup bulunmadığı belirlenmeli; çelişki bulunmakta ise çekişmeli parsel yönünden tahdit tutanakları ile haritalar arasındaki çelişki tahdit tutanaklarına değer verilmek suretiyle giderilecek şekilde müşterek imzalı, tereddüte mahal bırakmayacak, açıklamalı, krokili rapor alınmalı, yine...

          Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 9.2....

            Anılan yönetmeliğin 8.maddesi de aşağıdaki şekilde düzenlenmiştir; Sınırlandırma hataları; 1- Kadastro sırasında veya sonrasında yapılan işlemlerle geometrik durumu kesinleşmiş olan taşınmazlarda ölçü, tersimat ve hesaplama hataları dışında kalan; a)Taşınmaza kadastro sırasında uygulanan kayıt sınırlarının sabit sınır niteliğinde olması ve halen zeminde mevcut olmasına karşın buna aykırı sınırlandırma yapılmış olduğunun, b)Arazide değişmeyen sınır olduğunu gösteren demiryolu, kanalet, yol ve benzeri gibi değişmeyen ve sabit sınır niteliğinde olduğunu kesin olarak gösteren yapı ve tesisler bulunduğu ve bu yapı ve tesisler krokisinde gösterilmiş olduğu halde ölçü yapılırken bu sınırlara uyulmamış olduğunun, c)Kadastro öncesine ait tapu krokisine aykırı olarak ya da hatalı kroki ve plân esas alınarak sınırlandırma hatası yapılmış olduğunun, ç)Parsel cephe hattında kırıklar bulunduğu halde düz geçirilmiş ya da düz olduğu halde kırık noktalı geçirilmiş olduğunun, d) Birbirine sınır...

            Keşifte orman sınır noktaları tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, orman kadastrosu ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastro haritasına ve 2/B haritasına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde ve aynı ya da yakın orman sınır hatlarında dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilmeli; tutanaklardaki anlatımlar değerlendirilmeli; tutanaklarla tahdit haritası arasında çelişki bulunup bulunmadığı belirlenmeli; çelişki bulunmakta ise çekişmeli parsel yönünden tahdit tutanakları ile haritalar arasındaki çelişki tahdit tutanaklarına değer verilmek suretiyle giderilecek şekilde müşterek imzalı, tereddüte mahal bırakmayacak açıklamalı, krokili rapor...

              konusu alanda 1977, 1985, 1999, 2004 ve 2011 tarihli hava fotoğraflarının hepsinde kullanım mevcudiyetinin davacı tarafından iddia edildiği gibi olduğu, fen bilirkişisinin raporuna ekli krokide A harfi ile gösterilen yerin mücavir parsellerle hiçbir şekilde bütünlük arzeden geometriye sahip bir alanın bulunmadığı, dava konusu edilen alanda zilyetliğin bulunduğu, keşif mahallinde dinlenen mahalli bilirkişi ve davacı tanıklarının beyanlarının bu bulguları teyit eder nitelikte olduğu, dava konusu edilen ve A harfi ile gösterilen alanın 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 17. maddesi kapsamında kadastro tespit tarihinden geriye dönük olarak imar-ihya yolu ile ıslah edilen kültür arazisi niteliği taşıdığı, mücavir parsellerle sınır hatlarının görünebilir olduğu ve davacının senetsizden kazandığı taşınmazların 40/100 dönüm normunu aşmadığı, bu haliyle davacının 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14. maddesindeki ve 4721 sayılı TMK'nın 713/1 maddesindeki şartları sağladığı gerekçesiyle davanın kabulüne...

              Mahkemece yapılan yargılama sonunda, dava konusu 102 ada 29, 30 ve 31 parsel sayılı taşınmazların uygulama tespitlerinin iptali ile 04.01.2016 tarihli bilirkişi raporuna ek krokide gösterilen sınırlar esas alınarak 102 ada 29 parselin 6.713,20 metrekare, 102 ada 30 parselin 779,43 metrekare ve 102 ada 31 parselin 5.675,61 metrekare yüzölçümü ile tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 22/a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna itiraz niteliğindedir. Bu tür davalarda husumetin, yapılan tespit sonucunda, itiraz edenin taşınmazları aleyhine yüzölçümü artan ya da lehine ortak sınır değiştirilen taşınmazların maliklerine yöneltilmesi gerekir. Ancak, uygulama kadastrosu sonucunda lehine sınır değişikliği yapılan veya yüzölçümü artan taşınmaz veya taşınmazların bulunmaması halinde ise Kadastro Müdürlüğüne husumet yöneltilerek de dava açılabilir....

                Keşifte orman sınır noktaları tutanak ve haritalarda yazılı mevki, yer, kişi isimleri ile açı ve mesafelere göre, orman kadastrosu tutanak ve haritalarının düzenlenmesinde kullanılan hava fotoğrafları ve memleket haritalarından yararlanılarak, değişik açı ve uzaklıklardaki en az 6-7 adet orman sınır noktası bulunup röperlenmeli, orman kadastrosu ile ilgili sınır noktaları aynı ölçeğe çevrilerek, çekişmeli taşınmazın orman kadastro haritasına göre konumu genel kadastro paftası üzerinde ve aynı ya da yakın orman sınır hatlarında dava konusu edilen parseller varsa, bunların tümü birleşik harita üzerinde gösterilmeli; tutanaklardaki anlatımlar değerlendirilmeli; tutanaklarla tahdit haritası arasında çelişki bulunup bulunmadığı belirlenmeli; çelişki bulunmakta ise çekişmeli parsel yönünden tahdit tutanakları ile haritalar arasındaki çelişki tahdit tutanaklarına değer verilmek suretiyle giderilecek şekilde müşterek imzalı, tereddüte mahal bırakmayacak nitelikte açıklamalı, krokili rapor alınmalıdır...

                  UYAP Entegrasyonu