WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkili ile davalı arasında 24.03.1997 tarihinde arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi imzalandığını, davalının sözleşmeye konu arsanın yetmişbeş paydaşından birisi olduğunu, sözleşme kapsamında davalıya bir dairenin tahsis edildiğini, buna rağmen davalı tarafça diğer paydaşların da muvafakatlarını almak suretiyle arsanın halen müvekkiline devredilmediğini ileri sürerek, sözleşmenin iptali ile feshine, bu taleplerinin kabul edilmemesi halinde sözleşmenin yok hükmünde olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

    Davalı vekili; sözleşmenin ilk senesinde sözleşmeden beklenen menfaatin sağlandığını, taahhüt edilen hedef alım rakamının sene bazında gerçekleştiğini, ancak sözleşmenin 6. maddesi uyarınca müvekkilinin kullanımına verilen şarap soğutma dolabının sözleşmenin bitiş tarihinden önce 21.07.2009 tarihinde davalı tarafından haksız şekilde iade alınması nedeniyle satışların düştüğünü, bu nedenle sözleşme ile hedeflenen satış rakamına ulaşılamamasında davalının ağır kusurunun ve kötüniyetinin olduğunu belirterek, davanın reddini savunmuştur....

      Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Sözleşmenin iptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı sözleşmenin iptali davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, yeni malikin davalı kiracı ile önceki malik kiralayan arasında yapılan kira sözleşmesinin geçersiz olduğunun tespiti ile tapudaki şerhin kaldırılması ve tahliye istemine ilişkindir. Mahkemece davalının yetki itirazının kabulü ile kiralanan taşınmazın ... ilçesi sınırları içinde olduğundan yetkisizlik kararı verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dava dilekçesinde, davalının önceki malik ile yapılan 16.8.2000 tarihli kira sözleşmesi ile ... ilçesi ... ada ... parselde bulunan ... Blok ... nolu bağımsız bölümde kiracı olduğunu, sözleşmede kiralananın sadece konut amacıyla kullanılacağının belirtildiğini ancak ......

        Dava, taraflar arasında yapılan, elektronik bilet satışına ilişkin 18.04.2014 tarihli "Kullanım Koşulları" başlıklı sözleşmenin 2. ve 13. , 25.04.2014 tarihli "Hizmet Koşulları" başlıklı sözleşmenin 15. ve 26.04.2014 tarihli " Kullanıcı Sözleşmesi" başlıklı sözleşmenin 2. ve 13. maddelerinin haksız şart olduğu iddiası ile açılmış olup, sözleşmenin bu hükümlerinin iptali istenilmiştir. Taraflar arasındaki uyuşmazlığın, özel hukuk sözleşmelerinden kaynaklandığı anlışılmaktadır. Davada kamu hukukundan kaynaklanan ve idari yargıda görülmesi gereken idari bir işlem veya hizmet söz konusu değildir. Bu nedenle taraflar arasındaki uyuşmazlığa özel hukuk hükümlerinin uygulanması gerekli olup, davada görevli mahkeme de adli yargı mahkemeleridir. O halde mahkemece, işin esası incelenerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, davada idari yargının görevli olduğundan bahisle görevsizlik kararı verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir....

          Kurumu arasında yapılan sözleşmenin bitiş tarihine kadar yürürlükte kalacağının kararlaştırıldığını, müvekkilinin üzerine düşen tüm edimlerini yerine getirdiğini, davalının ....04.2011 tarihli ihtarnamesi ile dava dışı idare ile yaptığı sözleşmenin ........2010 tarihinde sona erdiğini ve taraflar arasındaki sözleşmenin de bu tarih itibariyle sona erdiğinin bildirildiğini, müvekkilinin sözleşmede belirlenen ....010.000 TL bedelin eksik ödenen tutarından dolayı alacaklı olduğunu, davaya konu hizmet bedeline ilişkin fatura düzenlendiğini fakat faturanın iade edildiğini, müvekkilinin faturanın tahsili için ... takibine geçtiğini ve davalının haksız itirazı üzerine takibin durdurulduğunu ileri sürerek itirazın iptali ile ...-inkar tazminatının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....

            Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davacı tarafça açılan sözleşmenin feshi, tapu iptali – tescil, maddi ve manevi zarar istekli davanın devam ettiği, yapılan herhangi bir yapının bulunmadığı, temel atılmadığı, taşınmazın mülkiyeti davalıda olsa da, davacıların arsa üzerindeki dükkanları boşaltmadığı ve davalı tarafça böyle bir talepte bulunulmadığı, sözleşmenin feshi halinde davacı tarafın olumsuz zararlarının giderilmesi için talepte bulunabileceği, kira gelirine ilişkin talebin ise sözleşmenin ifası nedeniyle müspet zarar kapsamında kaldığından istenemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar temyiz etmiştir....

              Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali, tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın tazminat yönünden karar verilmesine yer olmadığına, sözleşmenin iptali yönünden kabulüne yönelik olarak verilen hüküm, davalı vekilince temyiz edilmiştir. Mahkemece 19.06.2015 tarihli Ek Kararla süresinde yapılmayan temyiz isteminin reddine karar verilmiş olup, ek kararın süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                KARAR Davacı, davalı ile aralarında 10.500 TL bedelli devre tatil sözleşmesi yaptıklarını,devre tatilden bugüne kadar yararlanmadığını ileri sürerek sözleşmenin iptali ile 10.500 TL nin tahsilini istemiştir. Davalı, tapu kaydının davacı adına tesis edildiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, sözleşmeye konu taşınmazın tapuda davacıya devredildiği, sözleşmenin iptali halinde tapunun da iptalinin gerekeceği, bu durumun taşınmazın aynına ilişkin bulunduğu, taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu gerekçesiyle dava dilekçesinin yetki yönünden reddine, dosyanın Tüketici Mahkemesi Sıfatıyla Afyonkarahisar Asliye Hukuk Mahkemesi'ne gönderilmesine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....

                  "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 13.01.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil, birleşen dava sözleşmenin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; tapu iptali ve tescil davasını kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen 15.06.2011 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı-karşı davacılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacılar, 26.3.1986 tarihli usulüne uygun olarak düzenlenmiş gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi ile davalıların murisi Emine Arıcı‘dan 211, 347, 620, 722, 1531, 1631, 1633 ve 1635 parsel sayılı taşınmazlardaki hissesini satın aldıklarını, bedelini peşin ödeyip o tarihten beri kullandıklarını belirterek davalıların murisine ait hisselerin iptali ile 1/3 er payla adlarına tescilini istemişlerdir....

                    O halde dava konusu olayda sözleşmenin az yukarda açılanan (i) maddesi hükmü gereğince davalı tarafından yapılan fesih işlemi, sözleşmeye uygun olup, davacının sözleşmeye aykırı davranması, sözleşmenin ilgili hükümlerinin uygulanmasını gerektirdiğinden, davalı tarafından yapılan fesih işleminin iptali istemi ile açılan bu davanın reddine karar verilmesi gerekirken, kabul edilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde iadesine, 23.6.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                      UYAP Entegrasyonu