WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asıl davada davalılar vekili, müvekkilleri arsa sahipleri tarafından kısmen imal edilen inşaatın tamamlanması ve her türlü işin ifası için davacı yüklenici ile sözleşme imzaladıklarını, sözleşme öncesinde yapı denetim firmasından rapor alındığını, sözleşmeye göre inşaatın 31.05.2006 tarihinde teslim edileceğini, güçlendirme yapılacağının sözleşmede yazılı olduğunu ve yüklenici tarafından bilindiğini, teslim tarihi geldiği halde işin tamamlanmaması üzerine müvekkillerince 19.02.2007 tarihinde ihtar çekildiğini, mahkemece yapılan keşif neticesinde inşatın hiç ilerlemediğinin tespit edildiğini, yüklenicinin işi terkettiğini, bunun üzerine sözleşmenin feshedildiğini, başka bir yüklenicinin işe başladığını, davacının feshe karşı çıkmadığını savunarak, davanın reddini istemiş; karşı davasında ise sözleşmenin feshinin tespitine, bu kabul edilmez ise sözleşmenin feshine karar verilmesini talep etmiştir....

    Asliye Hukuk Mahkemesinin 2011/500 esas sayılı dosyası ile kira tazminatı istemek suretiyle BK'nın 106. maddesine göre seçimlik haklardan sözleşmenin ifası ve gecikme tazminatı hakkını kullandığından artık bundan dönerek sözleşmenin feshinin istenemeyeceğini, yaptırılan tespite itiraz ettiklerini, davacı tarafça verilen vekaletnamenin tescil yetkisi vermediğini, daireler teslim edilmediğinden kredi kullanamayıp finansman güçlüğü yaşandığını, müvekkilinin inşaatların tamamlanması için alt yüklenicilerle sözleşmeler yaptığını savunarak davanın reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; inşaatın tamamlanma seviyesinin % 41,43 olduğu, sözleşme ile yükleniciye verilen sürenin dolduğu, davacının sonsuza kadar bu sözleşme ile bağlı kalması ve sözleşmeyi ilelebet sürdürmesinin beklenemeyeceği, davacının BK'nın 106/.......

      - KARAR - Davacı vekili, taraflar arasındaki asıl ve ek arsa payı karşılığı inşaat sözleşmeleri uyarınca müvekkiline isabet eden iki adet bağımsız bölümün davalı tarafından 36 ay içinde teslimi gerekirken teslim edilmediğini, sözleşmenin ifasının mümkün olmadığını ileri sürerek, asıl ve ek sözleşmenin feshedildiğinin tespiti ile taşınmazın rayiç değeri olarak şimdilik 15.000,00 TL'nin davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, sözleşmede kararlaştırılan teslim süresinin dolmadığını, davanın erken açıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir....

        tarafından imzalanan taahüdün davalı şirketi bağlamayacağı gerekçesiyle kira tazminatına ilşkin talep reddedilmiş ise de taraflar arasındaki ana sözleşmenin 6. maddesinde akdin ifası 2011/14654-21170 dolayısıyla doğacak her türlü zarardan ... 'in müteselsil kefil olarak sorumlu olacağı belirtilmiştir. Dosya kapsamından ... 'in davalı şirket yetkilisi olduğu ve sözleşmeyi şirket kaşe ve namı altında imzaladığı görülmektedir. Yine 28.05.1998 tarihli ve teslimatın gecikirse aylık 4.000 DM kira tazminatı ödenmesine ilişkin ek sözleşme de şirket yetkilisi ... 'in imzaladığı ve aynı sözleşmede akdin ifası ile ilgili ödeme planı olduğu ve davacının bu ödeme planı çerçevesinde borcunu ifa ettiği anlaşılmaktadır. Öyle olunca ek sözleşmenind e davalı şirket tarafından benimsendiğinin kabulü zorunludur. Kaldi ki bir an için aksi düşünülse bile taşınmazın teslimi ile ilgili bir vade kararlaştırıldığına göre davalı geç teslimden dolayı mahkemece belirlenecek kira tazminatından sorumludur....

          -Terditli olarak açılan davada, sözleşmeye ve projesine göre eksik işlerin olduğu iddia edilerek sözleşmenin aynen ifası, olmadığı takdirde eksik ve ayıplı işler bedelinin davalıdan tahsili istenmiş, dava değeri ....000,00 TL gösterilmiş ve bu miktar üzerinden harç yatırılarak dava açılmıştır. Yapılan yargılama sonucunda dava kısmen kabul edilerek ....203,00 TL eksik ve ayıplı işler bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir. Davanın kabul edilen miktarına göre karar tarihinde yürürlükte olan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi'nin .../....maddesi uyarınca, davacı yararına hükmedilmesi gereken vekalet ücreti 400,00 TL olması gerekirken, maktu ....200,00 TL vekalet ücretine hükmedilmesi doğru olmamıştır. Öte yandan, yargılama giderlerinin taraflar arasında davanın kabul ve red oranına göre paylaştırılması gerekir....

            Ancak sözleşmenin objektif imkansızlığı söz konusu olduğu durumlarda geçersiz sözleşmenin ifası istenemeyeceğinden müspet veyahut menfi zarar söz konusu olamayacak sadece taraflar birbirlerine verdiklerini TBK'nın 77. Maddesi hükmüne dayanarak sebepsiz zenginleşme kurallarına göre geri talep edebileceklerdir. Somut olayda sözleşme yapıldığı sırada ifa imkansızlığı olup olmadığının belirlenmesi amacıyla dosya Bursa BAM 10....

            Sözleşmenin konusu, sözleşmenin birinci (1.) maddesinde açıklanmış olup; davalının tapulu taşınmazına, davacı tarafından kümes ve bakıcı evi inşaat işinin yapılmasıdır. İş bedeli, sözleşmenin 5. maddesi hükmünde gösterilmiş olup; inşaatın brüt maliyet bedelinin %10’u tutarında kararlaştırılmıştır. Davada; davalı iş sahibi tarafından haksız olarak sözleşmenin davacı yanca ifasına olanak verilmediği, bu kapsamda işin davacı tarafından yapılmasının engellendiğini ileri sürerek; 3.000,00 TL malzeme bedeli ve 7.000,00 TL de kâr payı olmak üzere toplam 10.000,00 TL’nin tahsili istenmiş ve 07.01.2012 tarihinde ise, ıslah yolu ile dava değeri artırılarak 36.562,00 TL’nin tahsiline karar verilmesi dava edilmiştir. 818 Sayılı BK’nın 356. maddesinin yollaması ile aynı Kanun’un 325. maddesi gereğince, eser sözleşmesinin iş sahibi tarafından haksız olarak feshi durumunda; yüklenici, olumlu zarar kapsamında iş sahibinden kâr kaybını talep edebilir....

              Davalılar sözleşmede öngörülen turizm işletme belgesinin bütün çabalara rağmen alınamadığını, durumun 15.11.2002 tarihli ihtarı ile davacıya bildirildiğini ve sözleşmenin feshinin ihbar edildiğini, açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece yanlar arasındaki 22.8.2002 günlü sözleşme şarta bağlı olduğundan, ancak taraflara atfı ... kusur olmaksızın sözleşme koşulları yerine getirilemediğinden açılan davanın reddine karar verilmiştir. Hükmü davacı temyiz etmiştir. Yanlar arasındaki 22.8.2002 tarihli sözleşmenin konusu İstanbul-Beşiktaş Kuruçeşme, 68 parselde bulunan A bloktaki bodrum kat 1 ve 2 numaralı bağımsız bölümlerin işletilmesidir....

                Mahkemece iddia, savunma, toplanılan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, taraflar arasında 17/08/2012 tarihinde sözleşme imzalandığı ve sözleşmenin ifası safhasına geçilmesine karşın davacıların sözleşme ile yüklendikleri taşıma işini gerçekleştirmedikleri, davacıların tacir olup, basiretli davranmak durumunda oldukları, kimsenin kendi kusuruna dayanarak hak iddia edememesinin de hukukun temel ilkelerinden olduğu, davacıların, sözleşme imzalandıktan sonra kendi kusurlarından kaynaklanan bir takım sebeplere dayanarak sözleşmenin geçersizliğini ileri sürmelerinin iyiniyet ve dürüstlük kuralına uygun olmadığı, davalı idarenin sözleşmenin feshinde ve kesin teminatı irat kaydetmede haklı görüldüğü gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir....

                  ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/356 Esas KARAR NO : 2021/494 DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 26/05/2021 KARAR TARİHİ : 23/06/2021 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekilinin dava dilekçesi özetle; taraflar arasında akdedilen sözleşmenin; haklı nedenle feshedilmiş olması nedeni ile sözleşmenin geçmişe etkili olarak tüm sonuçlarıyla birlikte iptaline ve sözleşme ilişkisi bulunmaması nedeniyle sözleşmenin ifası için davalı tarafa ödenen toplamda 110.583,40 TL'nin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile iadesine, davalının elinde bulunan 31/05/2021 tarihli 53.000 TL tutarlı senedin tarafımıza iadesine, bu taleplerimizin kabul görmemesi ve haklı nedenle sözleşmenin feshedildiği hususunda mahkemede kanaat oluşmaması halinde caymaya ilişkin cezai şart düşülerek geri kalan bedelin ödeme tarihinden itibaren işleyecek ticari...

                    UYAP Entegrasyonu