Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, taraflar arasında imzalanan sözleşmenin, davalı yanca gereği gibi ifa edilmemesinden kaynaklanan zararının, davalıdan tazminine ilişkin alacak davasıdır. İhtilaf, davacının davalıdan alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti noktalarında toplanmakta olup, alacak miktarının tespiti ve belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür....

    TBK m.147/1-6'da, yüklenicinin yükümlülüklerini ağır kusuruyla hiç ya da gereği gibi ifa etmemesi dışında, eser sözleşmesinden doğan alacakların 5 yıllık zamanaşımına tabi olduğu açıkça belirtilmiştir. Davacının sözleşmeyi feshetmesi ile birlikte davacının eser sözleşmesinin gereği gibi ifa edilmemesinden kaynaklı zararlarını ve bu kapsamda işin üçüncü kişilere yaptırılmasından kaynaklı zararlarını fesih tarihinden itibaren 5 yıl içerisinde talep etmesi gerekmektedir. Ancak, davacı, eldeki davayı fesih tarihinden itibaren 5 yıllık sürede açmadığından ve cevap dilekçesi ile zamanaşımı defi ileri sürüldüğünden; davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      zararının sözleşmenin zamanında ifa edilmemesinden kaynaklandığını ileri sürerek, sözleşmenin geriye etkili şekilde feshine, şimdilik 500,00 TL menfi zarar, 500,00 TL cezai şart alacağı ile her bir davacı için 5.000,00 er TL manevi tazminatın faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        nden yakıt alabilmesi için müvekkiline ait akaryakıt istasyonu üzerinde, anılan dava dışı şirket lehine intifa ve ipotek tesis ettirdiğini, aynı şirkete 200.000 TL bedelli teminat mektubu verdiğini, ayrıca sözleşme bedelini ödemek için 2.500.000 USD kredi kullandığını, davalı tarafın ise sözleşme gereklerini yerine getirmediğini, sözleşmenin ifası için kendilerine gönderilen ihtarnameye ise taraflar arasındaki sözleşmenin geçersiz olduğundan bahisle cevap verdiklerini, söz konusu sözleşmede satıcı olan davalıların yükümlülüklerini yerine getirmemeleri halinde 500.000 TL cezai şart ödeyeceklerinin düzenlendiğini ileri sürerek, 500.000 TL cezai şart, 141.460 TL kapora bedeli, 88.500 TL araç bedeli, 1.000 TL sözleşmenin ifa edileceğine inanılarak yapılan masraf ve 1.000 TL sözleşmenin ifa edilmemesinden kaynaklanan zarar olmak üzere toplam 731.960 TL'nin davalılardan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, 23.09.2011 tarihli dilekçesi ile davasını ıslah ederek 5.000 TL cezai şartın...

          Maddesindeki düzenlemeden kaynaklanmıştır: burada alacaklının sözleşmenin hükümsüzlüğünden kaynaklanan zararının tazmini söz konusudur. Çünkü sözleşme fesih edilerek hükümsüz olduktan sonra tekrar sözleşmeye dayanarak borcun ifa edilmemesinden doğan zarardan söz edilemez; istenilecek zarar menfi zarardır. Menfi zarar kavramına şunların gireceği kabul edilmektedir (Tandoğan, age., s. 427-428): Sözleşmenin yapılmasına ilişkin giderler: Harçlar, posta giderleri, noter ücreti gibi; Sözleşmenin yerine getirilmesi ve karşılık edanın kabulü için yapılan masraflar; Sözleşmenin yerine getirilmesi dolayısıyla uğranılan zarar: gönderilen şeyin yolda kaybolması gibi; sözleşmenin geçerliğine inanılarak başka bir sözleşme fırsatının kaçırılması dolayısıyla uğranılan zarar; hükümsüz sayılan sözleşmeyle satın alınan şey, örneğin o zaman başkasından 100 liraya alınabilirken şimdi 120 liraya alınabilmesi; başka bir sözleşmenin yerine getirilmemesi dolayısıyla uğranılan zarar; dava masrafları....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Tarih ve numarası yukarıda yazılı hükmün incelenmesi sırasında Özel Daireler arasında meydana gelen görev uyuşmazlığının giderilmesi istenilmekle, 2797 sayılı Yasa uyarınca toplanan Başkanlar Kurulu'nca dairelerin görevsizlik kararlarıyla dava dosyası incelenerek gereği görüşüldü: Dava, kat karşılığı inşaat sözleşmesinin ifa edilmemesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Uyuşmazlığın bu niteliği itibariyle hükmün temyiz inceleme görevi Yargıtay 23.Hukuk Dairesine aittir. S O N U Ç : 23.Hukuk Dairesinin görevsizlik kararının KALDIRILMASINA, dosyanın bu Daireye gönderilmesine, 31.10.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              K A R A R Davacı kurum, 35.000 adet nevresim takımı için yapılan ihaleyi davalı şirketin kazanarak 16.9.2005 tarihinde sözleşme imzalandığını, davalı yanın sözleşme gereğince edimini ifa etmediğinden, sözleşmenin 27.12.2005 tarihinde fesih edilerek teminatın hazineye gelir kayıt edildiğini, ihtiyacın karşılanması için yeni ihale yapıldığını yapılan ihale sonucunda ilk ihaledeki ikinci en iyi tekliften 145.250,00 YTL fazla ödenerek 9.11.2006 tarihinde yeni sözleşme imzalandığını, 4735 sayılı yasa ve BK hükümleri gereğince bu fark bedelden davalı yanın sorumlu olduğunu ileri sürerek, 145.250,00 YTL nin davalıdan faizi ile tahsilini istemiştir. Davalı, davanın zaman aşımına uğradığını sözleşmenin ifa edilmemesinden davacı yanın daha fazla kusurlu olduğunu, birinci ihale ile ikinci ihale arasında uzun bir süre geçtiğini buda zararın büyümesine sebep olduğunu belirterek davanın reddini dilemiştir....

                Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının katılacağı ilk turun yeterli katılım olmadığından gerçekleştirilemediğini, davacının seçimlik hakkını diğer bir tura geçiş yaparak kullandığını, bu turun da korona virüsü salgını nedeniyle iptal edildiğini, korona virüs salgının mücbir sebep olduğunu, bu süreçte davalı şirketin sözleşmenin hiç veya gereği gibi ifa edilmemesinden doğan zararlardan sorumluluğunun bulunmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir. Mahkemece yapılan yargılama neticesinde 10/12/2020 tarihli kararla; "(...) davacı tarafça davalıdan 17.000,00- TL tur ücreti, 400 Euro vize ücretleri, 100- TL iptal edilen uçak biletleri olmak üzere toplam 20.101,48- TL talep edebileceği tespit edilmiş olup davacının talebinin 19.736,88- TL olduğu gözetilip taleple bağlı kalınarak bu tutar yönünden kabul kararı verilmiştir....

                Turizm İşletmecilik Ticaret Ltd.Şti'.ne sattıklarını, açmış oldukları dava sonucunda taşınmazın tapunun .../...’sinin maliki olduklarını, buna rağmen müvekkiline teslimi gereken ... villanın zilyetliğini teslim alamadığını ileri sürerek, 02.....1992 tarihinden dava tarihine kadar geçen süre için ecrimisil, kullanmadan kaynaklanan yıpranma gideri, hor kullanmadan doğan tazminat, yoksun kalınan faydaların tazmini, sözleşmenin gereği gibi ifa edilmemesinden doğan zararın tazmini, villaların eski hale dönüştürülmesi için gerekli bedel ve manevi tazminat talebinde bulunmuştur. Mahkemece, davanın reddine dair verilen karar davacılar vekili ile bir kısım davalılar vekilinin temyiz istemi üzerine ... .... Hukuk Dairesince bozulmuş, bozmaya uyan mahkemece, 245.803,92 TL ecrimisil bedelinden 225.739,645 TL'nin tüm davalılardan, bakiye kısmın davalı ... Turizm ve Otelcilik A.Ş. dışındaki davalılardan, 270.650,302 TL eski hale dönüştürme bedelinin ve 82.120,......

                  nin sözleşmede yer almayıp, şirketin yetkili organları tarafından sözleşmenin imzalanmadığı, davalı şirketin sözleşmenin tarafı olmadığı, sadece sözleşmenin konusunu oluşturduğu, bu itibarla ayrı bir tüzel kişiliği olan davalı şirkete, sözleşmenin konusunu oluştursa dahi bu sözleşmeden dolayı herhangi bir yükümlülük yüklenemeyeceği, bu itibarla sözleşmede taraf sıfatı bulunmayan ve ayrı bir tüzel kişiliği olan davalı şirketin bu sözleşmenin ifa edilmemesinden sorumluluğunun ve davalı şirketin pasif husumet ehliyetinin bulunmadığı gerekçesiyle, davalı ...Ş. hakkında açılan davanın husumet nedeni ile reddine, diğer davalı ... yönünden ise dosyanın tefrikine ve ayrı bir esas üzerinden yargılamaya devam edilmesine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

                    UYAP Entegrasyonu