Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

GEREKÇE : Dava, sözleşmenin feshi nedeniyle yoksun kalınan kar ile sir kısım sözleşmesel alacakların tahsili davasıdır. Taraflar arasında 14/05/2010 tarihli sözleşme ile, davacı distribütörün, davalı ithalatçı firmanın ithal ettiği ürünleri kendi ad ve hesabına bölgede üreticinin markası ile satışının yapılması kararlaştırılmıştır. Bunun yanı sıra DMO'ya yapılacak satışların distribütörün kendi markası ile yapması düzenlenmiştir. Ayrıca sözleşmenin 4. Maddesinde rekabet etmeme koşulu, 6. Maddesinde reklam ve fuarlar, 13. Maddesinde tek satıcılık ve 16. Maddesinde sözleşmenin feshi düzenlenmiştir. Davalı tarafından davacıya çekilen Kartal 13. Noterliği'nin 13/09/2012 tarih ve 26551 YN'lu ihtarnamesi ile; sözleşmenin 4. Maddesine aykırı davranışların giderilmesi için 7 gün süre verildiği, verilen süre içerisinde aykırılık giderilmez veya hareketsiz kalınırsa aykırılığın devam ettiğinin kabul edileceği ve sözleşmenin feshedildiği ihtar edilmiştir....

Mahkemece, Asıl davada davanın kısmen kabulüne, Sözleşme güven ilkesine dayalı yapılan masraflarla ilgili istemin reddine, Kar mahrumiyeti istemi yönünden davanın kabulüne, 10.000,00-TL kar mahrumiyeti alacağının dava tarihinden itibaren yürütülecek avans faizi ile birlikte davacılar yararına davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, (fazlaya ilişkin istemin saklı tutulmasına), Birleşen İstanbul 14.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2012/70 esas sayılı dosyasında davanın kabulüne, 1.391.816,27-TL kar mahrumiyeti alacağının birleşen dava tarihinden itibaren yürütülecek avans faizi ile birlikte davacılar yararına davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, karar verilmiş; hüküm, davalılar tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, taraflar arasında düzenlenen 18.03.2009 tarihli sözleşmenin haksız fesih edildiği iddiası ile yoksun kalınan kar istemine ilişkindir. Mahkemece feshin haksız olduğu kabul edilerek fesihten sonra kalan sözleşme süresi için kar mahrumiyetine hükmedilmiştir....

    Bu durumda da davcaının yoksun kalınan kar iddiasıyla davalıdan talepte bulunması mümkün değildir. Kabule göre de; davacı yoksun kalınan kar istemini ,taraflar arasındaki sözleşmenin 29. maddesine dayandırmış ve ilk derece mahkemesince de bu maddeye göre hesaplama yapan bilirkişi raporu hükme esas alınarak yaızlı şekilde karar verilmişse de sözleşmenin 29. maddesi ve anılan maddede bahsi geçen 4735 sayılı Kamu İhale Sözleşmeleri Kanunu'nun 24. maddesi, iş eksilişine ilişkin olup işin sözleşme bedelinden % 80 daha az bir bedelle tamamlanması durumunda uygulanma kabiliyeti bulunan bu maddenin, sözleşmenin süresinden önce sonlandırıldığı ve bu nedenle işin tamamlanmadığı anlaşılan somut olay bakımından uygulama imkanı bulunmamaktadır....

      Maddesi hükmüne göre her bir davalının davacıya 10.000'er TL cezai şart ödemekle yükümlü olduğu, davacı tarafın diğer talepleri olan dekorasyon bedeli ve yoksun kalınan kar talebinin ise, ortakların yaptığı harcamaları karşılayacak seviyede gelir elde edemediği ve sürekli zarar eden bir işletme konumuna doğru gittiği göz önüne alındığında bu taleplerin reddi gerektiği gerekçesiyle; davanın kısmen kabulü ile, 10.000,00 TL ceza'i şartın davalı ... ... İnşaat Emlak Tic. Ltd Şti'nden; 10.0000,00 TL ceza'i şartın ise davalı ... Yılmazdan alınarak davacıya verilmesine, davacı vekilinin yoksun kalınan tazminat talebi ile dekorasyon bedelinin tahsiline ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiş; hüküm davalılarca temyiz edilmiştir. Dava, taraflar arasındaki adi ortaklık ilişkisinin sona ermesi nedeni ile uğranılan zararın tazmini istemine ilişkindir....

        Davalı-karşı davacı vekili ıslah dilekçesi ile; sözleşmenin haksız fesih edilmiş olması nedeni ile yoksun kalınan kâr yönünden 186.522,47-USD, hak ediş alacaklarından dolayı 275.111,80 USD ve damga vergisi yönünden ise 18.042,58-TL'nin davalıdan alınmasını istemiştir. GEREKÇE :Asıl dava, sözleşmenin haklı feshi nedeni ile uğranılan zararın tazmini, karşı dava ise iş bedelinin tahsili, sözleşmenin haksız feshi nedeni ile yapılan masraflar ve mahrum kalınan kârın tazmini istemine ilişkindir. Asıl ve karşı dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Asıl dava davacı yüklenici tarafından, karşı dava davacı taşeron tarafından açılmıştır. Mahkememiz tarafından taraf delilleri toplanmış, bilirkişi incelemesi yaptırılmıştır. Mahkememizce yapılan yargılama sonucu 30/06/2016 tarihinde; asıl davada, davanın reddine, karşı davanın kısmen kabulüne; hakedişlere ve fazla imalata ilişkin davada; 264.361,80-ABD Doları'nın davacı karşı davalı ...'dan alınarak davalı karşı davacı ....Ltd....

          Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 25/12/2014 tarih ve 2011/335-2014/559 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, davalı ile aralarında ticari vekillik sözleşmesi imzalandığını 20/04/2010 tarihinde davalı şirket tarafından yapılan kasa kontrolü sonucunda hiçbir mazeret gösterilmeksizin ve savunması da alınmadan sözleşmenin hukuka aykırı olarak feshedildiğini, bu nedenle maddi zararın oluştuğunu, ayrıca kardan da mahrum kaldığını ileri sürerek fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla sözleşmenin haksız feshi nedeniyle yoksun kalınan kar ve maddi tazminat olarak 10.000,00 TL ve ayrıca 2008-2009 ve 2010 yıllarına ait davalı şirket tarafından sözleşmeye...

            Noterliği kanalı ile 23/11/2010 tarihinde karşı tarafa bildirim yaptığını ve ihtarnamede 28/02/2011 tarihinin fesih tarihi olarak bildirildiğini, 9.b. maddesinin sözleşmenin feshi için mutlak olarak haklı bir neden aramadığını yalnızca süre şartına uymak koşulu ile müvekkili şirkete sözleşmeyi fesih hakkı verdiğini, basiretli bir tacir olan davacı yan altına imza attığı sözleşmenin ne anlama geldiğini bilmek zorunda ve bilebilecek durumda olduğunu, yerel mahkemenin taraflar arasında akdedilmiş hizmet sözleşmesinin feshe ilişkin ilgili hükmünü görmezden gelerek vermiş olduğu kararın hukuka aykırı ve dayanaktan yoksun olup kaldırılması ve davanın esastan reddi gerektiğini, Ayrıca sözleşmenin feshi için haklı nedenlerin de mevcut olduğunu, davacının davalı şirket çalışanlarından biri ile işbirliği yaparak haksız menfaat elde ettiğini, müvekkil şirketin Multi Development Türkiye isimli şirketin bir alt şirketi olup yönetim hizmetlerinin şirketin genel merkezi olan Multi Turkmall Yönetim Hizmetleri...

            Davacı, bağımsız bölümün süresinde teslim edilmemesi nedeni ile sözleşmeden dönme, ödenen bedelin iadesi, konut kredi sözleşmesinin feshi, ödenen taksitlerin faizi ile iadesi ve kira kaybının tahsili istemi ile eldeki davayı açmıştır. 19/12/2014 tarihli celsede davacı vekili; öncelikli taleplerinin sözleşmeden dönme olduğunu, aksi halde yoksun kalınan kira bedelinin tahsilini istediklerini bildirmiştir. Mahkemece, davacının sözleşmeden dönme hakkını süresinde kullanmadığı, davaya konu taşınmaz ve çevresi incelendiğinde davalı müteahhidin inşaatı bırakarak terk ettiği devam etmediği; bu durumda davacının davayı süresinde açtığı kabul edilse bile sözleşmeyi feshetmesinde hukuki yararının olmadığı gerekçesiyle davacının sözleşme feshinedair talebinin reddine ancak yoksun kalınan kira kaybının istenebileceği gerekçesi ile diğer taleplerin reddine, yoksun kalınan kira kaybının davalılardan tahsiline karar verilmiştir....

              Av. ... ile davalı vek. Av. ...'nın gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçelerinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin, davacının yükümlülüklerini yerine getirmesine rağmen, davalı tarafça haksız olarak feshedildiğini ileri sürerek, davacının sözleşmenin yerine getirileceği inancıyla yaptığı 181.199,28 TL masraf tutarı ile 20.000,00 TL mahrum kalınan kârın davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                nun 61,63 ve 6098 sayılı TBK'nun 77,79 maddeleri gereğince geçersiz sözleşme gereğince iadenin kapsamının tarafların sözleşme kapsamında aldıklarını iade ile sınırlı olduğu ayrıca yoksun kalınan karın istenemeyeceği, sözleşmenin geçersizliği nedeniyle sözlemeye bağlı fer'i koşul olan cezai şart koşulunun da geçersiz olduğu, bu nedenle istenemeyeceği, gerekçesiyle asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın ise, sözleşmenin iptali konusunda asıl dosyada karar verilmiş olduğundan davacıların mısır tablasının teslimi, yoksun kalınan kar ve cezai şart bedeline ilişkin taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm davalı- davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu