sözleşmenin fesih edildiğinin müvekkiline bildirildiğini, davalının sözleşme gereklerini yerine getirmediği gibi haksız olarak sözleşmeyi feshettiğini belirterek sözleşmenin haksız feshedilmiş olması nedeniyle müspet zarar bedeli olarak imalatı bitmiş henüz hakedişe bağlanmamış iş karşılığı 50.000,00 TL, sadece bu iş üretilmiş ancak montajı ve kullanımı gerçekleşmemiş elektronik mekanik malzemeler bedeli 50.000,00 TL olmak üzere 100.000,00 TL, yoksun kalınan kar bedeli 50.000,00 TL, teşvik belgesi nedeniyle muaf olduğu karar pulu ve damga vergisinin haksız yere kesilmesi nedeniyle toplam 50.000,00 TL olmak üzere şimdilik 200.000,00 TL'nin haksız fesih tarihinden itibaren avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
KARAR Davacı eczacı olduğunu, davalı kurum sigortalıları ile hak sahiplerine reçete muhteviyatı ilaçlarının karşılanması amacıyla sözleşme yapıldığını, davalının ... karnelerinde yolsuzluk ve küpür ticareti yapıldığı gerekçesi ile 25.10.2001 tarihli ... ile soruşturma başlatıp alacağın ödenmemesi ve sözleşmenin askıya alınmasına karar verdiğini, işlemin haksız olup 04.10.2002 tarihinde askı işleminin kaldırılarak yeni sözleşme imzalandığını, olayla ilgili olarak dava dışı doktor hakkında ceza davası açılıp beraat kararı verildiğini,askı işlemi nedeniyle davalı kurum mensuplarına satış yapamamaktan zarara uğradığını, şahsiyet haklarına tecavüz edildiğini iddia ederek; 2.500 YTL yoksun kalınan kar,8.266 YTL alacağının geç ödenmesinden faiz zararı ve 100.000 YTL manevi tazminatın davalıdan alınmasını istemiştir....
Noterliğinin 13/02/2017 tarih ... yevmiye nolu ihtarnamesi ile tek satıcılık bölgesindeki bazı firmalara da ürün verdiğinin tespit edildiği bu nedenle tek satıcılık sözleşmesinin 3.2 maddesi gereğince 100.000 euro cezai şart ile yine sözleşmenin aynı hükmü gereğince sözleşmenin haksız feshi nedeniyle 200.000 TL uğranılan zarar ve mahrum kalınan kar talep edildiğini davalı şirketin müvekkiline gönderdiği ihtarname ile tek satıcılık sözleşmesindeki imzanın davalı şirket yetkilisine ait olmadığını sözleşme ve yazışmaların şirket yetkilisinin bilgisi ve muvafakati dahilinde olmadığını iddia ettiğini, beyan ettiği sonuç olarak telafisi imkansız zararlara sebebiyet verilmemesi için davalının menkul ve gayri menkulleri ile 3. Kişilerdeki hak ve alacakları üzerinde teminatsız olarak talep miktarınca ihtiyati haciz konulmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....
iş yapamaz hale gelmesinden dolayı kardan yoksun kaldığını ileri sürerek şimdilik yoksun kalınan kardan 380.000.- TL ve yatırım giderlerinden 20.000.- TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir....
A.Ş'nin 01/01/2009 tarihli sözleşmeyi feshetmesiyle birlikte, davalı ile davacı arasındaki sözleşmenin de kendiliğinden sona erdiğini, öte yandan sözleşme ve eki niteliğindeki diğer protokollerde sözleşme bedelinin iadesine ilişkin hüküm bulunmadığını, kar mahrumiyeti talep koşullarının oluşmadığını, kabul anlamına gelmemek üzere, mahkemece bir bedele hükmedilecekse bile davacının talebinin, davalının ekonomik mahvına neden olacak ölçüde fahiş olduğunu belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, toplanan deliller ve tüm dosya kapsamına göre, dava, bayilik sözleşmesinin haksız feshinden doğan tazminat istemine ilişkin olup, dosya kapsamındaki sözleşmelerin incelenmesinden, taraflar arasındaki sözleşmenin, davacı ile dava dışı ......
yerine getirdiğini, davacı tarafça üstlenilen iş, sözleşmenin------- işin süresinin belirlendiğini ancak davacı taşeronun iş programının gerisinde kalması ve işi süresinde bitiremeyeceğinin tespiti üzerine kendisince de protokolün imzalanması suretiyle kabul ettiği üzere sözleşmenin müvekkilince haklı nedenle feshedildiğini, bu nedenle davacının kar mahrumiyeti talep hakkı bulunmadığını, hakediş belgeleri ve pursantaj kayıtları celp edildiğinde davacının işi tamamlama oranı ve dolayısıyla sözleşmenin müvekkilince haklı nedenle feshedildiğinin tespit edilebileceğini, sözleşmenin feshi akabinde davacının sözleşme ile yerine getirmediği işlerin müvekkilince gerçekleştirildiğini, bu çerçevede değerlendirildiğinde davacının kar mahrumiyeti talep hakkının bulunmadığının açıkça görüldüğünü, davacı imzalanan fesih protokolü ile davalı müvekkilinin sözleşmeyi feshini kabul ettiğini ve bu çerçevede tarafların hak ve yükümlülüklerinin belirtildiğini, davayı asla kabul anlamına gelmemekle birlikte...
haklı ya da haksız feshedilmediğini, olağan fesih suretiyle fesih öneli verilerek feshedildiğini ve fesih öneli süresinde davacının sözleşme ilişkisinin tasfiye edildiği sonucuna varılmış olduğu, Davalının, davacının sözleşmenin feshi nedeniyle uğradığını iddia ettiği haksız feshe bağlı zararlardan sorumlu olmayacağını, Davacı yanın huzurdaki davada duran varlıklar yönünden ileri sürdüğü alacak talebinin yerinde olmadığını, zira davacı şirketin, duran varlıkların büyük kısmını devir sözleşmesi ile devir ettiğinin anlaşıldığını, Davacı yanın yatırımlardan kaynaklı masraflar ile reklam masrafları ve ferilerine ilişkin taleplerinin rapor içerisinde yer verilen nedenlerle yerinde olmadığını, Davacı yanın, karlılık oranları yönünden davalı şirketçe zarara uğratıldığından bahsedilmesinin, yine rapor içerisinde yer verilen nedenlerle yerinde olmadığını, Davacı yanın, feshin haksız olduğu ve davalı yanın bu haksız feshi nedeni ile 19.01.2012 - 25.04.2015 tarihleri arasındaki dönemde elde edebileceği...
- K A R A R - Davacı vekili, davalı ile 19.06.2010 tarihli 5 yıl süreli bayilik sözleşmesi ile satış taahhütnamesi akdedildiğini, davalı yanın taahhütlerini yerine getirmeyerek eksik ürün aldığını, sözleşmeyi ise süresinden önce haksız olarak feshettiğini belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla yıllık asgari alım taahhüdüne aykırı davranılması nedeniyle 5.000 TL cezai şart alacağı ile haksız fesih nedeniyle 20.000 TL kar mahrumiyeti alacağının davalıdan tahsilini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, satış taahhütnamesindeki imzanın müvekkiline ait olmadığını, taahhütnamenin ağır koşullar içerdiğini, sözleşmenin haklı nedenlerle feshedildiğini, davacı tarafından gönderilen ürünlerin ayıplı olduğunu, fazla tahsilat yapıldığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davalı vekili tarafından istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı vekili Avukat ... ile davalı vekili Avukat ... geldi. Temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü: - K A R A R - Dava, eser sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle bakiye imalât bedeli, yoksun kalınan kar, malzeme bedeli alacaklarının tahsili istemine ilişkin olup mahkemece ıslah gözetilerek davanın kısmen kabulüne dair verilen karar, davalı vekilince süresi içinde temyiz edilmiştir....
GEREKÇE : Dava, sözleşmenin feshi nedeniyle yoksun kalınan kar ile sir kısım sözleşmesel alacakların tahsili davasıdır. Taraflar arasında 14/05/2010 tarihli sözleşme ile, davacı distribütörün, davalı ithalatçı firmanın ithal ettiği ürünleri kendi ad ve hesabına bölgede üreticinin markası ile satışının yapılması kararlaştırılmıştır. Bunun yanı sıra DMO'ya yapılacak satışların distribütörün kendi markası ile yapması düzenlenmiştir. Ayrıca sözleşmenin 4. Maddesinde rekabet etmeme koşulu, 6. Maddesinde reklam ve fuarlar, 13. Maddesinde tek satıcılık ve 16. Maddesinde sözleşmenin feshi düzenlenmiştir. Davalı tarafından davacıya çekilen Kartal 13. Noterliği'nin 13/09/2012 tarih ve 26551 YN'lu ihtarnamesi ile; sözleşmenin 4. Maddesine aykırı davranışların giderilmesi için 7 gün süre verildiği, verilen süre içerisinde aykırılık giderilmez veya hareketsiz kalınırsa aykırılığın devam ettiğinin kabul edileceği ve sözleşmenin feshedildiği ihtar edilmiştir....