İşin mahiyetine göre, bu seviyedeki fesih geriye etkili sonuçlar meydana getirir. Kural olarak eser sözleşmesi, sözleşmedeki hak ve borçların karşılıklı olarak bütünüyle yerine getirilmesi suretiyle sona erer. Fesih ise, sözleşmeyi sona erdiren özel bir durumdur. Geriye etkili fesihte taraflar, sözleşmenin yapıldığı tarihteki mal varlığına dönerler. Dolayısıyla ileriyi etkili fesihte olduğu gibi geriye etkili fesihte sözleşmenin getirildiği fiziki seviyeye paralel talepte bulunulamaz. Geriye etkili fesihte yüklenici yaptığı inşaatın seviyesine uygun parasal istemde bulunabilir ise de ne yüklenici ve ne de onun halefi durumundaki üçüncü kişiler bir bakıma eserin bedeli olan bağımsız bölüm tescili isteyemez....
davalının taahhüt ettiği yakıt alım miktarını yaklaşık 6 ayda gerçekleştirdiği, davacının bu yöndeki fesih sebebini yerinde olmadığı, ayrıca sözleşmenin 3.10 maddesindeki fesih sebebinin incelenmesinde ise, maddenin müşterinin sözleşme süresi içinde Shell taşıt tanıma sistemini kullanmaması veya sistemden çıkıp bu işi başka bir kurum ile yapması halinde cezai şart bedelinin davacı lehine doğacağı, davalının Shell taşıt tanıma sistemini kullandığı, yakıt alım taahhüdünü yerine getirdiği, alım işini başka bir kurum ile yapmasının ancak sistemden çıkması ile birlikte hüküm doğuracağının sözleşmede düzenlendiği, davalının sistemden çıkmadığının anlaşılması karşısında bu fesih sebebinin de davacı lehine kabul edilemeyeceği, sözleşmenin davacı tarafından feshedilmesinin geçersiz olduğu kanaatlerine varılmakla, davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin feshinin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. K A R A R Davacı, eczacı olduğunu ve davadışı Emekli Sandığı ile arasındaki sözleşmenin reçetelerdeki usulsüzlükler nedeniyle karşı tarafça feshedildiğini ve davalı SSK Genel Müdürlüğünün de bu feshin kendisine ihbar edilmesi neticesinde aralarındaki sözleşmenin 5. maddesine göre sözleşmeyi tek taraflı olarak feshettiğinden bahisle fesih işleminin iptalini ve muarazanın giderilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; karar davacı tarafından temyiz edilmiştir....
KARAR Davacı, eczacı olduğunu, Kurum ile imzalamış olduğu ilaç teminine ilişkin sözleşmesinin 2 yıl süre ile feshedildiğinin 03.01.2011 tarihli yazı ile bildirildiğini ancak fesih işleminin haksız olduğunu ileri sürerek sözleşmenin feshi işleminin iptali ile sözleşmenin devamına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın konusuz kalması nedeni ile esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına, dava açılmasına sebebiyet verdiği anlaşılmakla davalının yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinden sorumlu tutulmasına karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, eldeki dava ile haksız fesih işleminin iptali ile sözleşmenin devamına karar verilmesini talep etmiştir....
Davacının portföy tazminatı dışında ki kar kaybı ,iş akdine son verilen işçilere ödenen tazminatlar ,bankaya ödenen faiz ve komisyon zararları sözleşmenin davalı tarafından haksız fesih edildiği temeline dayalı talepler olup yukarıda yazıldığı üzere haksız fesih değil,süreli sözleşmenin yenilenmeyeceğine yönelik fesih bildirimi yapıldığı sabit olmakla bu taleplerin reddine karar verilmesinde isabetsizlik görülmemiştir. Açıklanan nedenlerle istinaf nedenleri yerinde görülmeyen davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmiştir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki sözleşmenin iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü. KARAR Davacı, davalı kurum ile ilaç teminine ilişkin olarak 2011 yılını kapsayan sözleşme imzaladıklarını, eczanesinde 23.2.2011'de yapılan aramada 259 adet sağlık raporunun bulunduğu iddiasıyla sözleşmenin 6.3.2. maddesi gereği sözleşmenin 3 ay süre ile feshine karar verildiğini, fesih işleminin hukuka aykırı olduğunu ileri sürerek, sözleşmenin feshinin iptaline karar verilmesini istemiştir. Davalı, fesih sebebinin raporların kuruma tekrar fatura edilmesinden değil, raporların eczanede bulundurulmasından kaynaklandığını, davacının sözleşme şartlarına uymadığını savunarak davanın reddini dilemiştir....
Mahkememizin kararı gereği rapor tanzim edilmesine karar verilmiş olup, Davalı tarafından daha sonra gönderilen noter ihtarında fesih iradesini yenilediğinden ve aynı zamanda sözleşmeyi eylemli olarak sona erdirdiğinden, artık sözleşmenin feshinin şekle aykırık nedeniyle geçersiz olduğu, sözleşmenin geçerli olarak devam ettiği yönünde bir görüşe varılmasının mümkün olmayacağı, taraflar arasındaki sözleşmede, davacının belirli bir satış hedefini gerçekleştirmesine veya aracılık ettiği müşterilerin borçlarını taahhüt ve garanti ettiğine ilişkin herhangi bir taahhüde rastlanmadığı, davalı tarafından da bu yönde bir somut delil sunulmadığı, bu bakımdan yapılan fesih bildiriminin haklı nedene dayanmadığı, taraflar arasındaki sözleşme haklı nedenle feshedilmediğinden davacının uğramış olduğu zararların tazmin edilmesi gerektiği, taraflar arasındaki sözleşmede açıkça, haksız fesih durumunda, “fesih tarihine kadar doğan alacaklar fesih tarihi itibariyle muaccel olur” hükmüne yer verildiğinden,...
ilgili icra takiplerine itirazları üzerine davacının itirazın iptali davaları açtığını, alacak iddiasına dayalı söz konusu itirazın iptali davaları devam etmekte iken davacının fesih iddiasına dayalı tazminat istemli dava açmasının yasaya aykırı olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine, talebin kabul edilmemesi halinde davanın ......
Davalı işveren, iş sözleşmesinin askıya alındığını, sözleşmenin feshedildiği kabul edildiği takdirde dava açma süresinin geçmiş olduğunu, 2010 yılı kampanyasında çalışmak üzere mevsimlik işçilerin 9-20 Ağustos tarihleri arasında kayıt yaptırmaları gerektiğinin bildirildiğini, davacının da belirtilen tarihler arasında kayıt yaptırması halinde çalışabileceğini belirterek davanın reddine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur. Mahkemece iş sözleşmesinin belirli süreli olmasını gerektiren objektif koşulların bulunmadığı, fesih bildiriminin yazılı yapılmadığı gerekçesi ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya içeriğine göre davalıya ait işyerinde mevsimlik işçi olarak çalışan davacı ile her yıl belirli süreli iş sözleşmesi yapılmış ise de, iş sözleşmesinin belirli süreli olmasını gerektiren objektif koşullar bulunmamaktadır. Bu nedenle sözleşmenin belirsiz olduğunun kabulü doğru ise de, bu sonuç davacının mevsimlik işçi olduğu gerçeğini değiştirmez....
ile taraflar arasındaki sözleşmenin feshedildiği, davalının ihtarnamesi sonrası kendine sözleşme sebebi ile ödenmesi gerken 14.649,00 TL geçmiş aylara ait borcu ve haksız fesih nedeniyle kalan aylara ait 11.800 TL ödemesi gerektiği bildirilmiş ancak davalı şirketçe 14.649,00 TL geçmiş dönem borcu ödenmiş davaya konu ceza şart olan 11.800 TL nin ise ödenmediği bunun üzerine icra takibi başlatıldığını, davalının yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına karar veirlmesini talep ve dava etmiştir....