WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Taraflar arasındaki alacak/menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece "...Yüklenici ve arsa sahibi sıfatının birleşmiş olması nedeniyle taraflar arasındaki adi yazılı sözleşmenin geçerli olduğu bu nedenle davacının geçerli sözleşmeye istinaden tapu iptali ve tescil, rayiç bedel iadesi, ayıp nedeniyle oluşan değer kaybının iadesi ve gecikmeden kaynaklanan tazminat istemlerinde bulunabileceği anlaşılmaktadır. Ancak taraflar arasındaki sözleşmenin konusu ileride tamamlanacak olan projeden bir adet bağımsız bölüm alım ve satımına ilişkin olup bağımsız bölüme isabet eden arsa payının davacıya devri amaçlanmıştır. Mahkememizce yerinde yapılan keşfen inceleme ve alınan bilirkişi raporunda dava konusu bağımsız bölümünde içinde bulunduğu bloklardaki kaba inşaatın devam ettiği bazı katların henüz yapılmamış olduğu müşahede edilmiştir....

    Bu nedenle her bir dönem yönünden kıdem tazminatına hak kazanma koşullarının ayrı ayrı değerlendirilmesi gerektiği gözetildiğinde .../01/2001-25/.../2010 tarihleri arası dönemin emeklilik nedeniyle sona erdiği ve davacının bu dönem için, dönemin son bulduğu tarihteki ücret seviyesine göre kıdem tazminatı tazminatına hak kazandığı ancak .../.../2010-.../08/2013 tarihleri arası ikinci dönem yönünden ise sözleşmenin işçi tarafından haklı neden olmaksızın feshedildiği ve kıdem tazminatına hak kazanılamadığı anlaşılmaktadır. Ayrıca dava konusu yıllık ücretli izin alacağının kesintisiz çalışma kabul edilerek hesaplanması da isabetli olmamıştır. Anılan alacak her bir çalışma dönemi yönünden ayrı ayrı hesaplanmalı ve yukarıdaki açıklamalar ışığında işyeri devri bulunmadığı ve davalı alt işveren şirketin yalnızca .../.../2010-.../08/2013 tarihleri arası dönemden sorumlu olabileceği gözetilerek bir karar verilmelidir....

      Oysa 6098 Sayılı TBK m.237/2 düzenlemesi gereği taşınmaz malikinin başkasına alım hakkı tanıdığı sözleşmeler ile geri alım hakkını öngören sözleşmelerin resmi şekilde yapılması emredici bir şekilde geçerlilik şartı olarak öngörülmüş olduğundan ve sözleşmenin dava konusu edilen 6 ve 7. maddeleri taşınmazın devri ve geri alım hakkını içerdiğinden sözleşmenin dava konusu edilen 6 ve 7. maddelerinin şekil şartı eksikliği nedeniyle hükümsüz olduğu görülmektedir....

        Davacının, kendisine yönelik olarak açılmış olan ve kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan rücuan alacak davası nedeniyle açılan dava sonunda aleyhine kurulan ve kesinleşen hüküm gereği, icra marifetiyle ödemek zorunda kaldıkları, tazminat, mahkeme masrafları ve icra masraflarını işletme hakkı devir sözleşmesine dayanarak davalıdan istediği, kamulaştırmasız olarak el atılan taşınmazın tapu kaydının incelenmesine irtifak hakkı tesisinin ... Adına kaydına karar verildiği, İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 7.2. Maddesinin "Dağıtım faaliyetlerinin ... tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyetin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirilen her türlü iş ve işlemlerin bütün sorumluluğu ...'a aittir” hükmü gereğince, sözleşmeden önce ... tarafından yürütülen faaliyetler nedeniyle ileri sürülen hakkın ve tazminat isteminin kabulüne ilişkin, kesinleşmiş mahkeme kararı nedeniyle yapılan ödemeden iç ilişkide nihai olarak ... ın sorumlu olduğu anlaşılmaktadır....

          İnş.San.Tic.Ltd.Şti arasındaki sözleşmenin feshedilmesinden sonra ... İnş. San. Tic. Ltd. Şti. tarafından sözleşmenin devri mümkün değildir. Ancak arsa sahipleri ile protokolde adı geçen ... Yapı San. Tic. Ltd. Şti. arasında yeni arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmakla protokolde kararlaştırılan sözleşmenin devri ediminin gerçekleştirildiğinin kabulü gerekir. Bu nedenle protokolde kararlaştırılan edim gerçekleşmiş olduğundan, protokoldeki diğer yükümlülüklerin ve bu doğrultuda protokolün 8. maddesindeki davacıya karşı yerine getirilmesi gerekli olan yükümlülüğün de yerine getirilmesi gerekir. Bu kabulden hareketle uyuşmazlık hakkında bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....

            Protokolde belirtilen taşınmazın müteveffa adına kayıtlı olması nedeniyle devri mümkün olmadığından sözleşme geçersiz sayılabilecek ise de, müteveffa sözleşmede devir bedeli olarak kararlaştırılan 80.000,00 TL'nin teminatı olan senedi icraya koymakla iradesini fesih yönünde kullanmadığını göstermiş, davalıda sözleşmede devir bedeli olarak gösterilen bedel tutarındaki bonoyu Ali Doğan Koç'a vermekle sözleşmenin bu hükmüne göre edimi yerine getirmiştir. Bu durumda müteveffa Ali Doğan Koç'un aldatıldığı gerekçesiyle sözleşmenin geçersiz olduğundan bahsedilemez. Sulh ve ibra sözleşmesinde hisse devir bedeline karşılık alınan diğer senetlerin ödenmemesi ise alacak davasının konusu olup protokolün geçersiz sayılmasını gerektirmez. Protokolün aksinin yazılı delille kanıtlanması gerektiğinden iddiaların tanıkla ispatı mümkün değildir....

            İcra takibinde 01.06.2004 tarihine kadar olan gecikme tazminatı talep edilmiş olduğundan mahkemenin tapu devri yapılmamış olması nedeniyle gecikme tazminatı istenemeyeceğine dair gerekçesi isabetli bulunmamaktadır. İcra takibine konu dönem bakımından gecikme olup olmadığının belirlenmesi gerekir. 14.4.2000 tarihli sözleşmede inşaatın anahtar teslim bitiş tarihi 14.04.2002 olarak kararlaştırılmış ve gecikme halinde ana sözleşmenin cezai hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir. 05.03.1997 tarihli asıl sözleşmenin ikinci sayfa son paragrafında ise gecikme halinde geçecek her ay için 1000 dolar cezai şart ödeneceği öngörülmüştür. Davalı yüklenici cevabında sözleşme dışı işler yaptığını savunmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda bu konuyla ilgili bir inceleme ve değerlendirme yapılmamıştır....

              Devralan kişinin aynı yasanın 8. maddesindeki koşulları taşıması halinde üyeliği iktisapta herhangi bir mahsur olmadığı için kooperatif yönetiminin bu devri reddetme hakkı yoktur. Davaya konu payın bulunduğu kooperatif özel statülü bir kooperatif olmadığına, herhangi bir kısıtlılık hali ileri sürülmediğine göre yine davacı tarafından dava konusu kooperatif hissesinin devrine ilişkin sözleşme kapsamında keşide edilen bonolarda lehdar olarak dava dışı kooperatifin yer almış bulunmasına göre, taraflar arasındaki sözleşmenin imzalanmasının kooperatif payının devri için yeterli olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, dava konusu kooperatif hissesinin noter aracılığı ile satışına ilişkin sözleşmenin geçerli bir satım sözleşmesi olduğunun kabulü zorunlu olup, davacı da, geçerli olan bu satış sonrası davalı satıcının taşınmazın rayiç değerinden sorumlu olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmıştır....

                dan intikal eden / edecek miras hakkından kardeşi ... lehine feragat ettiğini, oysa mirastan feragatın hüküm doğurabilmesi için her iki tarafın da katıldığı bir sözleşme niteliğinde olması gerektiğini, mirasbırakan ... hayatta değilken mirastan feragat sözleşmesi yapılamayacağını ileri sürerek bahsi geçen sözleşmenin iptalini talep etmiştir. II. CEVAP Davalılar ... ve ... vekili cevap dilekçesinde; dava konusu sözleşmenin iptalinde davacının hukuki yararının olmadığını, sözleşmenin mirasbırakan ...'ın terekesine ilişkin kısmının TMK'nın 677 nci maddesi uyarınca miras payının devri niteliğinde olduğunu ileri sürerek davanın reddini istemiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile miras payı devri sözleşmesine konu edilen mirasbırakana ait taşınmazların 30.12.2010 tarihinde ... mirasçılarına intikal ettirildiğini, davalı ...'...

                  UYAP Entegrasyonu