Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Protokolde belirtilen taşınmazın müteveffa adına kayıtlı olması nedeniyle devri mümkün olmadığından sözleşme geçersiz sayılabilecek ise de, müteveffa sözleşmede devir bedeli olarak kararlaştırılan 80.000,00 TL'nin teminatı olan senedi icraya koymakla iradesini fesih yönünde kullanmadığını göstermiş, davalıda sözleşmede devir bedeli olarak gösterilen bedel tutarındaki bonoyu Ali Doğan Koç'a vermekle sözleşmenin bu hükmüne göre edimi yerine getirmiştir. Bu durumda müteveffa Ali Doğan Koç'un aldatıldığı gerekçesiyle sözleşmenin geçersiz olduğundan bahsedilemez. Sulh ve ibra sözleşmesinde hisse devir bedeline karşılık alınan diğer senetlerin ödenmemesi ise alacak davasının konusu olup protokolün geçersiz sayılmasını gerektirmez. Protokolün aksinin yazılı delille kanıtlanması gerektiğinden iddiaların tanıkla ispatı mümkün değildir....

ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2021/63 Esas KARAR NO : 2021/428 DAVA : Sözleşmenin İptali DAVA TARİHİ : 28/01/2021 KARAR TARİHİ : 27/05/2021 Mahkememizde görülmekte olan Sözleşmenin İptali davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ -İSTEM / Davacı vekilinin dava dilekçesinde ve özetle; müvekkilinin davalıya ticari merkezi ... adresinde bulunan ve ... Ticaret Sicili Müdürlüğünün... sicil numarasına kayıtlı bulunan ......

    Noterliği kanalıyla gönderdikleri 15.02.2001 tarihli ihtarname ile arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmesinin feshedildiğini yüklenici kooperatife bildirmişlerdir. Arsa payı devri karşılığı inşaat sözleşmeleri mahkeme kararı dışında ancak taraf iradelerinin fesih konusunda birleşmesi halinde feshedilmiş olur. Yüklenici kooperatif arsa sahiplerinin fesih bildirimlerine karşı itirazda bulunmuşlarsa da, yaptıkları imalât bedelinin tahsili için 09.08.2002 tarihinde dava açtıklarından tarafların sözleşmenin feshi konusunda iradelerinin birleştiği sonucuna varılmaktadır. Sözleşmenin feshi durumunda kusurları olmadığı anlaşılan LO ./.. s.2 15.H.D. 2008/7209 2009/4136 arsa sahiplerinin menfi zararlarının tazmini için dava açma hakları mevcuttur. Bu davanın fesih konusunda iradelerin birleştiği, diğer bir deyimle sözleşmenin feshedildiği tarihten itibaren BK’nın 126/IV. maddesindeki 5 yıllık zamanaşımı süresi içerisinde açılması mümkündür....

      tanzim tarihli arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesi düzenlendiği, adi yazılı şekilde düzenlenmiş bu sözleşmenin 22.05.1990 tarihinde yapılan tapu devri ile geçerli hale geldiği, Enez Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 1996/54 Esas 1998/15 Karar sayılı ilâmı ile Dairemizin 2004/6133 Esas 2005/4601 Karar sayılı bozma ilâmı gerekçesiyle sabit olmuştur....

        İcra takibinde 01.06.2004 tarihine kadar olan gecikme tazminatı talep edilmiş olduğundan mahkemenin tapu devri yapılmamış olması nedeniyle gecikme tazminatı istenemeyeceğine dair gerekçesi isabetli bulunmamaktadır. İcra takibine konu dönem bakımından gecikme olup olmadığının belirlenmesi gerekir. 14.4.2000 tarihli sözleşmede inşaatın anahtar teslim bitiş tarihi 14.04.2002 olarak kararlaştırılmış ve gecikme halinde ana sözleşmenin cezai hükümlerinin uygulanacağı belirtilmiştir. 05.03.1997 tarihli asıl sözleşmenin ikinci sayfa son paragrafında ise gecikme halinde geçecek her ay için 1000 dolar cezai şart ödeneceği öngörülmüştür. Davalı yüklenici cevabında sözleşme dışı işler yaptığını savunmuştur. Hükme esas alınan bilirkişi kurulu raporunda bu konuyla ilgili bir inceleme ve değerlendirme yapılmamıştır....

          Devralan kişinin aynı yasanın 8. maddesindeki koşulları taşıması halinde üyeliği iktisapta herhangi bir mahsur olmadığı için kooperatif yönetiminin bu devri reddetme hakkı yoktur. Davaya konu payın bulunduğu kooperatif özel statülü bir kooperatif olmadığına, herhangi bir kısıtlılık hali ileri sürülmediğine göre yine davacı tarafından dava konusu kooperatif hissesinin devrine ilişkin sözleşme kapsamında keşide edilen bonolarda lehdar olarak dava dışı kooperatifin yer almış bulunmasına göre, taraflar arasındaki sözleşmenin imzalanmasının kooperatif payının devri için yeterli olduğu anlaşılmaktadır. Hal böyle olunca, dava konusu kooperatif hissesinin noter aracılığı ile satışına ilişkin sözleşmenin geçerli bir satım sözleşmesi olduğunun kabulü zorunlu olup, davacı da, geçerli olan bu satış sonrası davalı satıcının taşınmazın rayiç değerinden sorumlu olduğunu ileri sürerek eldeki davayı açmıştır....

            Davacının, kendisine yönelik olarak açılmış olan ve kamulaştırmasız el atma nedeniyle açılan rücuan alacak davası nedeniyle açılan dava sonunda aleyhine kurulan ve kesinleşen hüküm gereği, icra marifetiyle ödemek zorunda kaldıkları, tazminat, mahkeme masrafları ve icra masraflarını işletme hakkı devir sözleşmesine dayanarak davalıdan istediği, kamulaştırmasız olarak el atılan taşınmazın tapu kaydının incelenmesine irtifak hakkı tesisinin ... Adına kaydına karar verildiği, İşletme Hakkı Devir Sözleşmesinin 7.2. Maddesinin "Dağıtım faaliyetlerinin ... tarafından yürütüldüğü dönemde bu faaliyetin yürütülmesi amacıyla gerçekleştirilen her türlü iş ve işlemlerin bütün sorumluluğu ...'a aittir” hükmü gereğince, sözleşmeden önce ... tarafından yürütülen faaliyetler nedeniyle ileri sürülen hakkın ve tazminat isteminin kabulüne ilişkin, kesinleşmiş mahkeme kararı nedeniyle yapılan ödemeden iç ilişkide nihai olarak ... ın sorumlu olduğu anlaşılmaktadır....

              Bir iş görerek eseri meydana getirmek ve meydana getirilen eseri iş sahibine teslim etmek (arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmelerinde, binayı sözleşmeye, amacına ve fen ve sanat kurallarına uygun imal ederek arsa sahibine teslim etmek) yüklenicinin ana borcudur. Kural olarak da aslolan sözleşmenin kararlaştırıldığı şekilde eksiksiz ifasıdır. Aksi halde, sözleşmeden beklenen yararlar dengesi bir taraf aleyhine bozulur. Böyle bir durumda da bir taraf edimini yerine getirmiş kabul edilemez; Yukarıda belirtilen ilkeler ve yapılan açıklamaların ışığında somut olayın arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi hükümleri çerçevesinde incelenip değerlendirilmesi gerekmektedir. Somut olayda, dava dışı arsa sahipleri tarafından mahkemenin 1998/156 esasında kayıtlı dava dosyasında sözleşmenin feshinin dava konusu yapıldığı da anlaşılmaktadır....

                Makine arasında 13/07/2016 tarihli taşeron sözleşmesi imzalanmış, sözleşmenin konusu 1.maddede, işin bedeli 2.maddede, ödemenin şekli 3.maddede ayrıntıları ile belirtildikten sonra sözleşmenin 13.maddesinde de bu sözleşmeden kaynaklanacak uyuşmazlıklar için Ankara Mahkemeleri'nin yetkili olduğu kararlaştırılmıştır.18/07/2016 tarihinde taraflar arasında düzenlenen iş yeri teslim tutanağı ile eser sözleşmesi uygulamaya geçirilmiş, işin 14/09/2016 tarihinde ve 60 takvim günü içerisinde bitirilmesi kararlaştırılmıştır. Asıl işverenin dava dışı ... Yapı Sanayi Ticaret AŞ olduğu, ... Projesi'nin yapımı ile ilgili olarak ... AŞ ile davacı ... Makine arasında 13/05/2017 tarihli sözleşme imzalanmıştır. Sözleşmenin 3.maddesinde belirtildiği gibi davacı yüklenicinin yapacağı iş ......

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi _K A R A R_ Dava, sözleşmenin tarafları arasında geçmekte olup, arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi nedeniyle konulan ipoteğin fekki işlemine ilişkin olduğundan, 2797 sayılı Yargıtay K.nun 14.maddesi gereğince temyiz incelemesi 15.Hukuk Dairesine ait bulunmaktadır. Yukarıda belirtilen nedenle dosyanın görevli sözü edilen Yüksek Daire Başkanlığına gönderilmesine, 26.06.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu