Taraflar sözleşmenin yüklenilmesini yasaklamış bile olsalar, sonradan bu yasağı kaldırarak sözleşmeyi yüklenilebilir hale getirebilirler" (Dr. Hasan Ayrancı Sözleşmelerin yüklenilmesi (Devri) Yetkin yayınları basım 2003 sf 95-96). TBK'nın 205/1. maddesi gereğince sözleşmenin devri, sözleşmeyi devralan ile devreden ve sözleşmede kalan taraf arasında yapılan ya da sözleşmede kalan tarafça onaylanan veya önceden verilen izne dayanılarak yapılan ve devredenin devrettiği sözleşmeden doğan taraf olma sıfatıyla birlikte bütün hak ve borçlarının devralana geçiren bir anlaşmadır. Sözleşmeyi devralan ile devreden arasında yapılan ve sözleşmede kalan diğer tarafça önceden verilen izne dayanan veya sonradan onaylanan anlaşma da sözleşmenin devri hükümlerine tabidir (TBK'nın 205/2. maddesi)....
Mahkemece, iddia, savunma, dosya kapsamı ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; kural olarak tapu devri içeren sözleşmenin geçerli olabilmesi için resmi şekilde yapılması gerektiği, ancak sözleşmeden sonra tapu devrinin yapılması halinde sözleşmenin geçerli hale geleceği, yüklenicinin teminat olarak kararlaştırılan iki adet bağımsız bölümün sözleşmede adı geçen ...'...
Davaya konu 22.03.2005 ve 11.07.2006 tarihli harici sözleşmeler resmi şekilde yapılmadığından geçersiz ise de, sözleşmede belirtilen tapuların devri davacılar adına yapıldığına göre artık geçerli hale gelmiştir. Geçerli hale gelen sözleşme de satışa konu dairelerin teslim tarihi 10/10/2006 olarak belirtilmiş, gecikme halinde davacılara her bir daire için 65.000 İngiliz Paundu ödeneceği hükmü düzenlenmiştir. O halde davacıların, bu hüküm gereğince geç teslim nedeniyle davalılardan gecikme nedeniyle uğradıkları zararın tazminini isteyebilecekleri açıktır. O halde mahkemece; tapu devri ile geçerli hale gelen sözleşmeler değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yanlış değerlendirme ile yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki alacak istemine ilişkin davada ... 1. Asliye Hukuk ile ... 4. Sulh Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: K A R A R Dava, taraflar arasındaki oyunculuk ve mali hakların devri sözleşmesinden kaynaklanan cezai şartın davalıdan tahsili istemine ilişkindir. ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesince, uyuşmazlığın kira sözleşmesinden kaynaklandığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. ... 4....
Yargılama süresinde davalı yanca davacı aleyhine aynı mahkemede açılan dava ile, davacının akdolunan "daire satış ve demir alım sözleşmesi" ne aykırı davranması nedeniyle müvekkilince sözleşmenin feshedildiğini, zira sözleşmede çeklerin tahsil edilemeyeceği yazılı olduğu halde davacı tarafın kendisine teslim edilen ilk çeki ciro ettiği gibi diğer iki çeki de mal teslim etmediği halde iade etmediğini son üç çekin üzerine ciro edilemez kaydı yazılarak teslim edilmek istenmesine rağmen bazıları teslim almayarak da sözleşmeyi ihlal eden davacının sözleşmenin üçüncü maddesi uyarınca 50.000,00 USD cezai şart karşılığı 89.350,00 TL ve ayrıca müvekkilinin uğradığı manevi zarar nedeniyle 5.000,00 TL'nin yasal faiziyle davacıdan tahsili talep ve dava edilmiştir. Davacı (karşı davalı) vekili davanın reddini savunmuştur. Mahkemece 2012/702 E-538 K.sayılı ilam ile birleştirme kararı verilmiştir....
Maddeye aykırı olarak sözleşmenin feshine ilişkin ihtar çekilmeyeceği kararlaştırılarak yasanın emredici hükümlerine aykırı bir durum yaratıldığını, bu bağlamda, sözleşmenin 14.2 maddesinin kesin hükümsüz olarak kabul edilerek, davalı şirket tarafından müvekkil şirkete ulaşan bir fesih iradesini yansıtan bir beyan olmadığından sözleşmenin hala devam ettiğinin kabulü gerekeceğinden sözleşmenin bitim tarihinin yaklaştığını, T1 ve T3 tramvay hatları vagonların dış yüzey reklam alanlarının kiraya verilmesi ve reklam alanlarının açıkhava reklam yönetim, satış ve bilgi sistemi ile tanıtım ve pazarlama faaliyetinin yürütülmesi işi sözleşmesinin devri hakkında sözleşmenin 5.8 maddesi uyarınca ......... veya ..........
Şti arasındaki hukuki ilişkinin bir kira ilişkisi olmadığı, sözleşmenin ticari işletmenin devri niteliğinde olduğu, bu işletmenin devrinin gizli yapıldığı ve ilan edilmediği, dolayısıyla adı geçen davalıların işletmenin devri nedeniyle birlikte sorumlu oldukları, diğer davalı M.. K..'e husumet düşmediği, davacının dava tarihi itibari ile alacak miktarının ....... TL olup, ...... TL işlemiş faiz alacağı bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ........TL alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte (...... tarihli raporda hesaplanan faiziyle birlikte) davalılar A........I....... S....... Ltd. Şti ile E........T....... T....... Ltd. Şti'nden müştereken ve müteselsilen tahsiline, davalı M.. K.. açısından açılan davanın husumet yokluğu sebebiyle reddine karar verilmiş, hüküm davalı E......T......T...Ltd. Şti vekilince temyiz edilmiştir. .../... Davacı, davalılardan A........
ye devretmesinden bir müddet sonra, müvekkili ortaklığa getirmiş olduğu ve şahsi olarak alacaklısı konumunda bulunduğu para miktarını talep etmesi üzerine ... ... tarihli sözleşmenin başlığının dahil şirket devri sözleşmesi olmasına rağmen ve sözleşmenin içeriğinin de tamamıyla müvekkilinin sahibi bulunduğu %50 hissesinin ... daire ......
kalması kaydıyla davacının 03.08.2009 tarihli sözleşmeden kaynaklanan alacak ve cezai şart toplam miktarlarından 50.000,00 TL'lik kısmın borçlu temerrüt tarihi olan 31.01.2012 tarihinden başlayacak avans faizi ile birlikte tahsiline, sözleşmenin yerine getirilmesinden kaynaklanan müvekkillinin manevi zararlarının giderimi için 200.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiş, ıslah dilekçesi ile 800.000,00 TL asıl alacak, 80.000,00 TL cezai şart ve 200.000,00 TL manevi tazminat olmak üzere toplamda 1.080.000,00 TL'nin tahsilini talep etmiştir....
Davacı taraf bilirkişi raporu doğrultusunda davasını ıslah etmiş, ıslah harcını da yatırmış olması nedeniyle ıslah talebi kapsamında değerlendirme yapılmıştır. Her ne kadar davalı taraf, davalı şirketin sözleşmede yer alan kefaletinin geçersiz olduğunu, borçlanılan miktarın belli olmadığını ileri sürmüş ise de; sözleşmenin 5.6.2 hükmü gereğince davalı şirketin şirket hisselerinin devri yönünde ...'ün ödeme yükümlülüklerini yerine getirmesi açısından gayri kabili rücu ve koşulsuz olarak garanti ibaresiyle sözleşmeyi imzaladığı, dolayısıyla söz konusu sözleşme maddesinin kefalet değil TBK 128.maddesinde düzenlenen garanti sözleşmesi olduğu ve bu bağlamda davalı şirketin hisse devrine ilişkin ödemeden sorumlu tutulması gerektiği mahkememizce değerlendirilmiştir. Her ne kadar davalılar vekili, davacı tarafından müvekkilleri aleyhine Bakırköy .........