Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalılar, 337 ve 386 numaralı parsellerdeki hissenin tamamını, 359 numaralı parseldeki hissenin ise yarısını 27.10.1993 tarihli taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile ...’a devir eden davacının bu parsellere yönelik isteminin reddi gerektiğini, elbirliği mülkiyetinin de sona ermediğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalılardan ... temyiz etmiştir. Dava, satış vaadi sözleşmesine dayanan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanununun 22. maddesinden alan taşınmaz satış vaadi sözleşmeleri, Borçlar Kanununun 213. maddesi ile Türk Medeni Kanununun 706. ve Noterlik Kanununun 89. maddesi hükümleri uyarınca noter önünde re’sen düzenlenmesi gereken, bir başka anlatımla geçerliliği resmi şekil şartına bağlı kılınan, tam iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türüdür....

    vekaletnameyi verdiklerini ancak diğer davalıların devir işlemine yanaşmadıklarını belirterek, 34 XX 535 plakalı aracın mülkiyetinin tarafına olduğunun tespiti ve tüm mirasçılar adına olan tescil kaydının iptali ile adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    Dava, arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı olarak tapu iptali tescil, mümkün olmazsa bağımsız bölümün bedeli ile cezai şart ve kira kaybının tahsili istemlerine ilişkindir. Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi BK'nun 355 ve davamı maddelerinde düzenlenen ... sözleşmesinin bir türüdür. Bu sözleşme ile yükleniciye inşaat yapımı, arsa sahibine de yapılan iş karşılığı olarak taşınmaz malda pay mülkiyetinin devri borcu yüklenmiştir. Somut olayda, davalı yüklenici, 15.01.2007 tarihli düzenleme şeklinde gayrimenkul satış vaadi ve arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ile davacının 59/115 payına sahip olduğu arsanın 65/100 payının davacı ve dava dışı ... tarafından devri karşılığında arsa üzerinde beş bağımsız bölümlü bina yapmayı taahhüt etmiş, davacı arsadaki 59/115 payını 06.07.2007 tarihinde yükleniciye tapuda devretmiştir....

      Asıl dava, yolsuz tescile dayalı aracın mülkiyetinin tespiti ile davacı adına tescili, birleşen dava, araç bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, asıl davada davalı ...'a karşı açılan davanın pasif husummet yoktuğundan reddine, davalı ...'e karşı açılan davanın kabulüyle aracın kaydının iptali ile davacı adına tesciline, birleşen davadaysa; karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş; hüküm, davalı ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili, davacının ... Oto Ticaret Merkezinde ......

        Medya'dan 30/05/2006 tarihli 84.000 TL'lik fatura karşılığı Opel araç teşhir platformunu satın almış olduğu, böylece tarafların beyanları, fatura içeriği ve fotograflardan davalının siparişi üzerine projenin ... firması tarafından davacıya yaptırıldığı ve davacının buluş sahibi olduğunun anlaşıldığı, bununla beraber davalıya yapılan devrin buluşun fikri mülkiyetinin devri şeklinde olduğu ve buna dair davalı tarafından ödenen bedelin anılan patent konusu takla atan platformun fikri mülkiyetinin devri için piyasa raiçlerine uygun bir bedel olduğu,buluşun hizmet ilişkisi içinde meydana getirildiği, davacının buluşun üzerindeki haklarını devrettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. Dava, incelemesiz patent hükümsüzlüğü, bu talebin kabul edilmemesi halinde patent hakkının davacıya devrine ilişkin olup,mahkemece yazılı gerekçe ile davanın reddine karar verilmiştir....

          "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki araç mülkiyetinin tespiti ve tescili istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davalı ... adına olan kayıt ve tescilin iptali ile mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespitine ve davacı adına kayıt ve tesciline, davalı ... yönünden ispatlanamayan davanın reddine dair verilen 06/04/2021 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davalı ... vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. K A R A R Davacı, kendisine ait olan ...plaka sayılı Mercedes Vito marka aracını ihtiyacı nedeniyle satmak üzere ikinci el araç alım-satımına aracılık eden sahibinden.com isimli internet sitesine ilan verdiğini, davalılardan ...'...

            Zira adı geçen yasa kapsamında, mahkemelere bu yönde tanınmış bir yetki bulunmamakta olup, bu yöndeki taleplerin, çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, araç mülkiyetinin tespiti olarak değerlendirilmesi gerekmektedir. Somut olayda, ileri sürülüşe göre davalı, geçersiz sözleşme ile davacıya araç satmıştır. Geçersiz sözleşmeye konu... plaka sayılı aracın mülkiyeti davacıya intikal ettirilmediğine göre davalı bu durumda aldığını iade etme durumundadır. Ne var ki, davacı dava dilekçesinde ödediği bedeli talep etmemiştir. Bu nedenle geçersiz sözleşmeye dayanara kamyonun mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespitine de karar verilemez....

              ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 21/11/2019 NUMARASI : 2019/366 ESAS-2019/480 KARAR DAVA KONUSU : DAVAYA KONU ARACIN MÜLKİYETİNİN TESPİTİ VE TESCİL TALEBİ KARAR : Antalya 5....

              "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi -K A R A R- Dosya içeriğine göre dava, taraflar arasında sözleşme ilişkisi bulunmayan araç mülkiyetinin tesbiti istemine ilişkindir. Başkanlar Kurulu Kararı ve Yargıtay Yasasının 14. maddesine göre temyiz inceleme görevi Yüksek 4.Hukuk Dairesine aittir. Bu nedenlerle dosyanın anılan Daire Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE 27.10.2011 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                A.Ş. tarafından başlatılan icra takibinde haczedilen aracın mülkiyetinin davacıya ait olduğunun tespiti ve araç üzerindeki haczin kaldırılması istemine ilişkin olup, hükmü temyiz edenler arasında sözleşme ilişkisi bulunmamasına göre kararın temyizen incelenmesi görevi Yargıtay 4. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 4. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 22.11.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu