Sulh Hukuk Mahkemesinin 07/02/2019 Tarih 2018/1536 Esas 2019/180 Karar sayılı kararına karşı, davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş ve dosya istinaf incelemesi yapılmak üzere dairemize gönderilmiş olup dosya heyetçe incelendi; A)DAVACININ İSTEMİNİN ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 2820 sayılı kanunun 19 ve 20. maddeleri ve parti tüzükleri uyarınca olağan genel kurullarını iki defa üst üste yapmayan siyasi parti il ve ilçe teşkilatlarının 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunun 121 maddesi gözetilerek, 5253 sayılı Dernekler Kanunu 'nun 36. maddesi aracılığıyla Türk Medeni Kanunu 'nun 87. maddesinin 5. bendi uyarınca kendiliğinden dağılma halinin ve buna bağlı olarak hukuki varlığının sona erdiğinin tespitinin Sulh Hukuk Mahkemesinden istenebileceğini, ilgili kanun uyarınca iki defa üst üste genel kurul toplantısını yapmayan davalı Parti'nin kendiliğinden dağılma halinin ve hukuki varlığının sona erdiğinin tespitine karar verilmesini...
Ancak; 1-2820 sayılı Siyasi Partiler Yasası’nın partilerde “seçimlerin yapılması” başlıklı 21 nci maddesinde , “Siyasi partilerin genel merkez, il ve ilçe organları seçimleri ile il kongresi ve büyük kongre delegelerinin seçimleri, yargı gözetimi altında gizli oy ve açık tasnif esasına göre aşağıdaki şekilde yapılır” (2820, m.21/1) ve “26 Nisan 1961 tarihli ve 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun bu Kanuna aykırı olmayan hükümleri, önseçimlerde ve kullanılacak parti seçmen kütükleri hakkında da uygulanır” (2820, m.39) düzenlemelerinin yer aldığı, 2820 sayılı Yasanın 21 ve 39 ncu maddeleri ile 298 sayılı Yasanın 16/7 ve 20/7 nci maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Yasa hükümlerinin siyasal partilerin il ve ilçe seçimleri bakımından da uygulanabilirliğini ortaya koyduğu ve bu düzenlemelerin, partinin iç oylamalarının da kamusal yön kazandığına işaretle, konunun 298 sayılı Yasa kapsamında...
İlk genel kurul toplantısının kanunda öngörülen sürede yapılmamış ve zorunlu organların oluşturulmamış olması, 3. Borç ödemede acze düşmüş olması, 4. Tüzük gereğince yönetim kurulunun oluşturulmasının olanaksız hâle gelmesi, 5. Olağan genel kurul toplantısının iki defa üst üste yapılamaması, hallerinde her ilgili, sulh hâkiminden, derneğin kendiliğinden sonra erdiğinin tespitini isteyebilir." hükmüne yer verilmiştir. Somut olayda; Siyasi Partiler Kanununun 31. maddesine göre "Siyasi partilerin merkez teşkilatı ..... il merkezinde; il ve ilçe teşkilatları, ilgili il ve ilçe merkezlerinde; belde teşkilatları, il ve ilçe merkezleri hariç olmak üzere, belediye teşkilatı olan yerlerde; yan kuruluşları ve yurtdışı temsilcilikleri ise tüzüklerinde belirtilen yerlerde bulunur." hükmü karşısında derneklere atıf yapan 2820 sayılı Kanunun 121. maddesi ve TMK'nın 87/5. maddesi uyarınca derneğe ilişkin hükümler siyasi partiler hakkında uygulanacak olup ... .......
Partideki görevinden ve üyeliğinden Beşiktaş 5. Noterliğinin 24165 yevmiye nolu ihtarnamesi 29.11.2011 tarihinde istifa ettiğini, bu tarihten sonraki prim borçlarından sorumlu tutulamayacağını, siyasi partiler adına yapılan harcamaların siyasi parti tüzel kişiliği adına yapıldığını belirterek Ulucanlar Sosyal Güvenlik Merkezi tarafından 02.08.2017 tarihinde ... Parti adına düzenlenen ve tarafına tebliğ edilen ... numaralı ve ... takip nolu ödeme emirlerinin iptal edilmesini, bu ödeme emirlerinden dolayı borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir . Birleşen ... 5. İş mahkemesi dosyası ile de davacı vekili; müvekkiline gönderilen 2013/038514 - 073524 - 090879 - 2014/038290, 2015/021106 takip numaralı ödeme emirlerinin iptalini talep etmiştir. II.CEVAP Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; hak düşürücü süre, görev, husumet ve zaman aşımı itirazında bulunarak, davanın reddini talep etmiştir....
Partiler Kanunu'nun 21. maddesi kapsamında ...... kongre üyelerinin seçimi sürecinde seçim hakimince verilen bir karara ilişkin olmayıp, seçim süreci tamamlanıp kesinleştikten sonra parti tüzüğü ve yönetmeliği uyarınca şartları oluşmasına rağmen olağanüstü kongre talepleri parti organlarınca yerine getirilmediğinden, mahkemece seçim gündemli olağanüstü kongre yapılmasına karar verilmesi talebine ilişkin olduğu anlaşılmaktadır. 2820 sayılı ...... Partiler Kanunu'nda parti ...... olağanüstü kongresinin nasıl yapılacağına ilişkin bir düzenleme bulunmamaktadır. Ancak, anılan Yasa'nın 121. maddesinde Türk Medeni Kanunu'nun ve Dernekler Kanunu'nun bu kanuna aykırı olmayan hükümlerinin ...... partilerin her kademedeki kongreleri için de uygulanacağı belirtilmiştir. 5253 sayılı Dernekler Kanunu'nda ...... teşkilatının genel kurulunun nasıl yapılcağına dair bir hüküm bulunmamaktadır....
a) 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 70. maddesinde, siyasi partilerin beşbin liraya kadar olan harcamalarının makbuz veya fatura gibi bir belge ile tevsik edilmesinin zorunlu olmadığı, ancak bütün harcamaların yetkili organ veya merciin kararına dayanmasının şart olduğu, ancak yetkili organca onaylanan bütçede öngörülmüş bulunmak kaydıyla beşbin lirayı aşmayan harcamalar ile genel tarifeye bağlı giderler için ayrıca karar alınmasına gerek olmadığı, 74. maddesinde siyasi partilerin mali denetiminin Anayasa Mahkemesince yapılacağı, denetimde harcamaların gerçek mahiyetinin esas alınacağı, şekle ve usule ilişkin eksikliklerin, harcamaların kabul edilmemesini gerektirmeyeceği, siyasi parti hakkında kapatma kararı verilmiş olması halinde de kapatma kararının verildiği tarihe kadar olan döneme ilişkin hesapların Anayasa Mahkemesi tarafından denetlenerek karara bağlanacağı öngörülmüş, 76. maddede ise kanun hükümlerine aykırı olarak bağış kabul ettiği, mal veya gelir edindiği Anayasa Mahkemesince...
Aynı Kanun'un "Dilekçeler üzerine ilk inceleme" başlığını taşıyan 14. maddesinin 3/c bendinde, dilekçelerin ehliyet yönünden inceleneceği; 6. fıkrasında ilk incelemeye ilişkin hususların ilk incelemeden sonra tespit edilmesi halinde davanın her safhasında 15. madde hükmünün uygulanacağı; ''İlk inceleme üzerine verilecek karar'' başlığını taşıyan 15. maddenin 1/b bendinde de, 14. maddenin 3/c bendinde yazılı hallerde davanın reddine karar verileceği düzenlenmiştir. 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu'nun ''Genel Başkan'' başlığını taşıyan 15. maddesinde; partiyi temsil yetkisinin genel başkana ait olduğu; kanunlardaki özel hükümler saklı kalmak kaydı ile parti adına dava açma ve davada husumet yetkisinin, genel başkana veya ona izafeten bu yetkileri kullanmak üzere parti tüzüğünün göstereceği parti mercilerine ait olduğu kurala bağlanmıştır....
Bir siyasi parti il ve ilçe başkanı olan sanıkların, siyasi faaliyet görünümü altında gerçekleştirdikleri eylemleri, bu ilkeler çerçevesinde ve iletişimin tespiti, teknik ve fiziki takip tutanakları ve tüm dosya kapsamına göre değerlendirildiğinde salt siyasi faaliyet kapsamında görülemeyeceği anlaşıldığından eylemlerin bir bütün halinde silahlı terör örgütünün hiyerarşik yapısına dahil üyesi olma suçunu oluşturacağına ilişkin kabul de bir isabetsizlik görülmemiş ve sanıklar müdafiinin bir siyasi partinin yetkilileri olarak yürütülen siyasi faaliyetlerin suç sayılarak cezalandırılamayacağına ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....
Siyasi Partiler Yasası’nın partilerde “seçimlerin yapılması” başlıklı 21 nci maddesinde , “Siyasi partilerin genel merkez, il ve ilçe organları seçimleri ile il kongresi ve büyük kongre delegelerinin seçimleri, yargı gözetimi altında gizli oy ve açık tasnif esasına göre aşağıdaki şekilde yapılır” (2820, m.21/1) ve “Seçimler sırasında sandık kurulu başkan ve üyelerine karşı işlenen suçlar. Devlet memurlarına karşı işlenmiş gibi cezalandırılır” (2820, m.21/son) düzenlemeleri yer almaktadır. Bu son düzenleme, konunun değerlendirilmesinin, TCY’nın 114 ncü değil, 298 ... Yasa’nın 133 vd. maddeleri kapsamında değerlendirilmesine işaret etmektedir. 298 ... Yasanın 1 nci maddesindeki düzenleme parti içi seçimlerin 298 ... Yasa kapsamında olduğunu açıkça düzenlememekle beraber, 298 ......
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacıya ait fotoğrafın seçim otobüsü afişinde aşağılayıcı ifadeler eşliğinde sergilenerek halkın göreceği şekilde dolaştırılması fiiliyle davacının kamoyu nezdinde küçük düşürülmek istendiği, davacının fotoğrafının bu şekilde kullanılmasının MK'nın 24 ve TBK'nın 58. ve FSEK 86. maddelerine aykırılık oluşturduğu, Siyasi Partiler Kanunu 71. maddesinin işbu davada uygulama imkanının bulunmadığı, seçim propagandasının parti adına yapılması ve otobüsün de MHP'ye ait olması nedeniyle posterin ilçe teşkilatı tarafından genel merkezin bilgisi dahilinde kullanıldığı sonuç ve kanaatine varıldığı, davacının taleplerinin makul olduğu ve müteselsil talep bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulü ile davacıya ait fotoğrafların ve fotoğraf eşliğinde verilen içeriğin davalılar tarafından kullanımın önlenmesine, talep edilen 10.000 TL manevi tazminatın 5.000 TL'sinin davalı ...'nden 5.000 TL'sinin de davalı ...'...