"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, davacının 2926 sayılı Yasaya tabi sigortalı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmün, davalı Kurum tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dava, 01.04.1994 tarihinden itibaren 2926 sayılı Yasaya tabi sigortalı olan davacının bu sigortalılığının, 09.10.1990-25.04.1996 tarihleri arasında 1479 sayılı Yasaya tabi sigortalı olması nedeniyle Kurum tarafından iptali dolayısıyla, 1479 sayılı Yasaya tabi sigortalılığının sona ermesinden sonra 25.05.1996 tarihinden itibaren devam ettiğinin tespiti istemine ilişkindir....
Belirtilen açıklamalar ışığında somut olaya dönüldüğünde, mahkemece uyulan bozma ilamı sonrası, davacının temyiz aşamasında sunmuş olduğu belgeler nazarında, 20.10.2000 ve 20.08.2002 tarihli kesintilerin davacı adına aktarıldığının davalı Kurum tarafından kabul edildiği, 17.04.2012 tarihli tarım sigortalı bilgileri belgesinde, davacının 01.02.2003-16.04.2012 tarihleri arasında tarım sigortalı kabul edildiği, 09.02.2016 tarihli belgede ise Tarım Bağ-Kur hizmetinin bulunmadığı, Kurumun 02.02.2016 tarihli yazısında, 01.11.2000 tarihli tevkifata dayalı olarak sigortalılığının başlatıldığı, 16.04.2012 tarihinde geliri düşük belgesi ile talebinden dolayı sigortalılığının durdurulduğu, ziraat odası kaydı devam ettiği, tescil tarihi itibariyle prim ödemesi olmadığından 01.11.2000 tarihi itibariyle 5510 sayılı Kanunun geçici 17. maddesine istinaden 19 terk kodu ile durdurulduğu, 01.05.2008 tarihinde tekrar başlatıldığı, Ek/2 muafiyet belgesine istinaden 16.04.2012 tarihinde sigortalılığının sona...
Tarım Bağ-Kur sigortalılığının tespiti için öncelikle bir prim kesintisinin (tevkifat) bulunması gerekir. Yine bu prim kesintisini (tevkifatı) takip eden yıllarda, tarımsal faaliyete ilişkin olarak, hangi tarımsal ürünlerin yetiştirildiği, nereye satıldığı veya teslim edildiği, bu ürünlerden prim kesintisinin yapılıp yapılmadığı gibi hususlar da somutlaştırılarak belirlenmelidir. Öte yandan ilk prim kesintisini izleyen yıllarda, prim kesintisi (tevkifat) veya ürün tesliminin bir iki yıla kadar olan süre dışında süreklilik arzettiği hallerde tarımsal faaliyetin sürekli olduğu kabul edilip, bu yıllar için de tespit kararı verilmesi gerekmektedir. Yukarıda belirtildiği gibi Tarım Bağ-Kur sigortalılık tespiti için esas olan prim kesintisi veya ürün tesliminin yani tarımsal faaliyetin sürekli olmasıdır. Sonradan ödenen primlerle yada salt ziraat odası ve kooperatif kaydı gibi belgelerin bulunması ile sigortalılık hakkı kazanılamaz....
Eldeki davada mahkemece ilk kez verilen 14.03.2013 tarihli karar, Dairemizin bozma ilamı ile “…Kamu düzenine ilişkin olan eldeki davada; davacının isteminin öncelikle 1479 sayılı Yasanın 24 ve 25. maddelerine göre, Bağ-Kur sigortalılığının tespiti istemi olarak değerlendirilmesi gerektiği, mahkemece, yukarıdaki açıklamalar ışığında davacının 1479 sayılı Yasanın 24. ve 25. maddesi kapsamında Bağ-Kur sigortalılığının araştırılması, elde edilecek sonuca göre karar verilmesi,” gereğine işaret edilerek, bozulmuştur. Mahkemenin, Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen şekilde inceleme ve araştırma yaparak, yine, o kararda belirtilen hukuki esaslar gereğince hüküm verme yükümlülüğü doğar....
Bilindiği gibi 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 sayılı Kanunla aile reisliği kavramı kaldırılmış, 2926 sayılı Kanunun aile reisliği kavramını içeren 2. maddesi 24.07.2003 gün ile 4956 sayılı Kanunun 48. maddesi ile Medeni Kanundaki düzenlemeye paralel olarak değiştirilmiştir. ... sigortalılığının yasal dayanağını oluşturan 2926 sayılı Kanunda, bildirimsiz kalan sigortalılar için 506 sayılı Kanunun 79 ve 5510 sayılı Kanunun 86. maddesinde öngörülen "hizmet tespiti" davasına koşut bir düzenlemeye yer verilmemiştir. Anılan düzenlemede, kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin kayıt ve tescil edildikleri tarihi takiben başlayacağının hükme bağlanmış olması karşısında, kayıt ve tescil, yada tescil yerine geçen iradi prim ödemesi veya prim tevkifatı öncesine isabet eden tarımsal faaliyet ve buna dayalı "... sigortalılığının tespiti" söz konusu olamayacaktır....
K A R A R Davacı dava dilekçesinde; 506 ve 2925 sayılı kanunlara göre sigortalılığının bulunduğunu askerlik borçlanması ile birlikte yasal süreyi tamamladıktan sonra yaşlılık aylığı için talepte bulunduğunu ancak talebinin kurum tarafından olumlu değerlendirmediğini beyan ederek 01/11/2007 tarihinden itibaren 506 sayılı yasaya göre yaşlılık aylığına müstahak olduğunun tespitini talep etmiştir. Mahkemece, davacının davasının kabulü ile davacının 01/04/2004 - 30/06/20006 tarihleri arasında 506 sayılı kanun 85. maddesine göre isteğe bağlı sigortalılığının geçerli olduğunun tespiti ile davalı kurumun aksine işleminin iptaline, davacının 01/11/2007 tarihi itibariyle 506 sayılı kanuna göre yaşlılık aylığına hak kazandığının tespitine karar verilmiştir....
Dava, 2926 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılığının tespiti istemine ilişkindir. Mahkeme, davanın kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki belgeler okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının REDDİNE, Davacının, tespitine karar verilen 2926 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılığından dışlanan 506 sayılı Kanun kapsamındaki sigortalılığının bittiği 30.11.2000 tarihinin; maddi yazım hatası sonucu 30.01.2000 olarak yazılmış olması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. Ne var ki; bu aykırılığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, karar bozulmamalı, Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu’nun 438. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır....
"İçtihat Metni"Mahkemesi : İş Mahkemesi Dava, Bağ-Kur sigortalılığının tespiti ile primleri yatırılmasına rağmen sigortalı kabul edilmeyen sürelerin tespit ve tescili istemine ilişkindir. Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle, davacının 506 sayılı Yasaya tabi ..'...
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :İş Mahkemesi Davacı, 31.10.1990-26.11.1990 tarihleri arası ... hizmetinin tespiti ile 26.11.1990 tarihinden sonraki ... sigortalılığının iptaline karar verilmesini istemiştir. Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir. Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi K A R A R Dava, davacının 506 sayılı Yasa'ya tabi çalışması nedeni ile 18.2.1998-17.5.2006 tarihleri arasında kalan esnaf Bağ-Kur sigortalılığının iptali ile SSK sigortalılığının geçerli olduğunun tespiti istemine ilişkin olup mahkemece davanın kabulüne karar verildiği, Hükmün Dairemizce 2011/995 E, 2012/17219 K. ve 11.10.2012 günlü ilamı ile bozulduğu, 05/07/2012 gün ve 6352 sayılı Yasa ile 5521 sayılı Yasaya eklenen geçici 2.maddesi uyarınca yapılan incelemeye ve Dairemiz bozma ilamı gerekçesindeki açıklamalar gözetildiğinde mahkemenin direnme kararı yerinde görülmediğinden talebin 10 gün içinde Yargıtay Hukuk Genel Kuruluna iletilmesi gerektiği anlaşılmıştır....