Anılan hükümden de anlaşılacağı üzere, taraflar arasında düzenlenen sözleşme davalı bankaya, kredi kullanan kişiye sigorta yaptırma veya borçludan hayat sigortası yaptırmasını isteme zorunluluğu getirmediği, kullanılan kredinin ticari olduğu, hayat sigortası yapılmasının kredi borçlusunun ihtiyarında olduğu, yukarıda anılan sözleşme hükmü kapsamında davalı bankanın, hayat sigorta poliçesini yaptırma yetkisi var ise de, yaptırmaya ilişkin herhangi bir yükümlülüğünün bulunmadığı, bu anlamda davacı bankanın herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığı anlaşılmaktadır. Diğer taraftan, davacılar murisinin hayat sigorta poliçesinin düzenlenmesi yönünde davalı bankaya başvurduğuna ilişkin dosyaya sunulan bir bilgi ve belge de bulunmamaktadır....
HAYAT EMEKLİLİK ANONİM ŞİRKETİ - VEKİLİ : Av. DAVA : Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 22/06/2022 KARAR TARİHİ : 16/02/2023 Mahkememizde açılan davanın açık muhakemesi sonunda ; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin müşterek murisi...'ın Türkiye İş Bankası A.Ş. Orhangazi Şubesi'nden 2 adet kredi kullandığını, bu kredileri teminen hayat sigortası poliçesi düzenlendiğini. Davalı ... Hayat Emeklilik A.Ş. sigorta şirketince kredi işlemleri yapılırken, krediler süresince olası bir ölüm halinde kredi borcu, faiz ve masrafları teminat altına alındığını. Müvekkillerinin murisinin 12.02.2022 tarihinde vefat ettiğini. Müvekkillerinin poliçe bedellerinin tazmini için davalılara müracaatta bulunduğunu. Sigorta şirketince bir kısım ödemeler yapıldığını ancak poliçe ile teminat altına alınan ödemelerin yapılmadığını....
Şubesinden (... müşteri numarası) ile 02.03.2020 tarihinde kredi kullanmıştır, akabinde murisin ölümü üzerine ilgili bankaca hayat sigortası yapılmadığı gerekçesi ile müvekkilterimden muris ... kullandığı kredinin ödenmesi istenmiş hayat sigortası yapılmadığı belirtilmiştir, olayın paniği ile müvekkillerimce kredinin ilk taksidi olanı 98.750.00 banka baskısı ile ödenmek zorunda kalmıştır ancak müvekkillerce yapılan araştırma da bankanın kredinin ödeme müddeti içerisinde kredi sözleşmesi ve sigorta taahhütnamesi ile yetkilendirildiği halde davalının sorumluluğunu yerine getirmeyerek hayat sigortası yaptırmadığını, bu nedenle ölüm sonrası bankaya ödeme yapmak zorunda kaldıklarını, davalı banka tarafından, sözleşme tarihi ve takip eden yıllarda,kredi borçlusu adına hayat sigortası yerine eğitim sigortası yaptırılıp sigorta primlerinin de tahsil edildiğini, bu şekilde mağduriyetlerine neden olunduğunu, davalı banka basiretli tacir gibi davranma yükümlülüğü ve mevzuat hükümleri doğrultusunda...
Dosyadaki davalılar murisinin sağlık raporları ve murisin sigorta sözleşmesi düzenlenmeden önce imzalamış olduğu hayat sigortası soru formundan, davalılar murisinin, beyninde kitle bulunması gibi çok ciddi bir rahatsızlığının bulunduğunu bilmesine rağmen hayat sigortası soru formundaki "hiç bir önemli hastalık geçirmediği; , "şimdi tamamen sıhattemi" sorularına yanlış cevap vererek sigorta sözleşmesinin imzalanmasını sağladığı bu yüzden hayat sigortasından faydalanmaması gerektiği, bu nedenlede davanın kabulüne karar verilmesi gerektiği halde, bu veriler karşısında itibar edilmemesi gereken bilirkişi raporlarına dayanılarak davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirdiğinden dairemiz çoğunluğunun onama kararına katılamıyorum....
Sigorta Şirketi tarafından T-... poliçe numarası ile hayat sigortası yaptırıldığını, kullanılan kredi sebebiyle 111.740,00.TL müvekkillerine ait ... ... şubesindeki ... nolu hesaba bloke konularak tahsil edildiğini, Adana 7. Noterliği'nin 13/12/2017 tarih ve ... sayılı ihtarnamesiyle davalıdan talepte bulunduklarını ancak ihtara cevap verilmediğini, müvekkili murisinin kredi kullanılırken hayat sigortası yaptırdığını ve vefat nedeniyle kredi borcu hayat sigortası kapsamında davalı tarafından ödenmesi gerekirken müvekkillerinden tahsil edildiğini, davalı ... şirketi tarafından ödenmesi fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile 1.000,00.TL tazminatın yasal faizi ile birlikte iadesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davalı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiş, ayrıca 23/07/2020 tarihli ıslah dilekçesi ile dava değerini 112.643,00.TL arttırarak toplam 113.643,00.TL tazminatın faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir....
poliçesinin vefat teminatlı hayat sigortası olduğunu, tüketici kredisi ile bir bağı olmadığının belirtildiğini, 17.500,00 TL tutarlı 60 ay vadeli olan tüketici kredisi sözleşmesinin eki olan aynı tutarda ve aynı vadede yapılan hayat sigortasının krediden bağımsız olduğunun kabulünün hayatın olağan akışına ve hukuka aykırı olduğunu, davacının murisinin, bankadan kullandığı krediye teminat oluşturmak üzere bankanın talebiyle hayat sigortası yaptırdığını, esasen kredi veren bankanın talebi ile tüketici tarafından yaptırılan hayat sigortası, tüketicinin kendi isteğiyle yaptığı bir sigorta olmayıp, bankanın talebi üzerine kredi alacağına teminat oluşturmak üzere yapılan bir sigorta olduğunu, tüketici kredi sözleşmesi ve vakıf emeklilik ve hayat sigortasının süresi 60 ay olup her ikisinin bedeli de 17.500 TL olduğunu, bu durumda hayat sigortasının borç veren bankanın talebi ile kredi sözleşmesinin teminatı olarak yapıldığının kabulü gerektiğini, davalı Türkiye Vakıflar Bankası ile Vakıf Emeklilik...
bir birildirimde bulunmadıklarını uzun süreli kredi hayat sigortası poliçesi teminatları ödemediği için Akbank TAŞ. tarafından müvekkiller aleyhine Sivas 1....
Şubesinden 29.01.2010 tarihinde kredi çektiğini ve bu kredi ile birlikte hayat sigortası yaptırdığını, muris...'ın 29.12.2011 tarihinde akciğer kanseri nedeni ile vefat ettiğini, davalı bankaya yapılan müracaat üzerine murisin daha öncesinden hastalığını bildiğini ve hayat sigortası kapsamının dışına çıktığını ve bu nedenle işlem yapamayacaklarını bildirdiklerini, oysaki murisin hastalığını öğrendiği tarih ve buna ilişkin raporun hayat sigortası ve kredi işleminden sonraki bir tarih olduğunu, davalı tarafça gönderilen 01.03.2012 tarihli ihtarname ile borcun bu kez mirasçılarından talep edildiğini ileri sürerek murisin hastalığını daha önceden bildiğinden bahisle 5.600,00 TL tutarındaki kredi borcunun mirasçılardan istenilmesi nedeni ile bu kredi borcundan dolayı borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere ve benimsenen bilirkişi raporuna göre; davanın kısmen kabulü ile 3.896,62 TL'nin 27/06/2013 tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, davacının fazlaya ilişkin talebinin reddine, karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, hayat sigortasından kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. TTK'nın 1487. maddesi gereğince, hayat sigortası ile sigortacı, belli bir prim karşılığında sigorta ettirene veya onun belirlediği kişiye, sigortalının ölümü veya hayatta kalması halinde, sigorta bedelini ödemeyi üstlendiği hüküm altına alınmıştır. Bu itibarla; sigorta şirketinin, poliçe limitiyle sınırlı olarak sorumluluğu sözkonusudur....
İstikrar kazanmış içtihatlarında; tüketici kredisine bağlı olarak hayat sigortasının yapılması, kredi sözleşmesinde sigorta poliçesinin üzerinde bankanın adına dain ve mürtehin kaydı bulunacağının yazılı olması ve sigorta teminat süresi içerisinde kredi borçlusunun ölmüş olması halinde sigorta şirketinin menfi yanıtına karşı hukuki yollar banka tarafından tüketilmeden mirasçıya karşı takip başlatılamayacağı, aksi durumda vaktinden evvel açılan davanın usulden reddine karar verilmesi gerektiği öngörülmüştür. Somut olayda; davalılar murisinin kullandığı kredi sebebiyle hayat sigortası düzenlendiği, söz konusu düzenlenen sigorta poliçesindeki tazminat üzerinde bankanın rehin hakkı olacağının taraflarca kabul edildiği görülmektedir. Sigorta poliçesi incelendiğinde; poliçe döneminin 15/03/2020 ile 15/04/2023 olduğu, dosya kapsamındaki nüfus kaydı ve ölüm belgesinden murisin sigorta poliçesi dönemi içinde 27/10/2021 tarihinde vefat ettiği anlaşılmaktadır....