Davalı bankanın sözleşmede yer verdiği hayat sigortası yaptırma zorunluluğuna dair düzenleme ile kendi alacağını-kredi bedelinin tahsilini teminat altına alma amacı taşıdığı, kredi kullananın sigorta poliçesi yaptırmasında sigorta primi ödeme yükümlülüğü altına girdiği anlaşılmıştır....
A.Ş sigorta şirketine 20211826 poliçe numaralı......
CEVAP : Davalı vekili, davacıların murisinin müvekkili bankadan ticari nitelikte kredi kullandığını, teminatın rehin bulunduğunu bu nedenle kredi için hayat sigortası yaptırması zorunluluğunun bulunmadığını, murisin hayat sigortası yapılmasını talep etmediğini, başka sigorta şirketinden de hayat sigortası yaptırmadığını, ikinci kredi kullanımında kaza sigortası talebinde bulunulduğunu, kaza sigortası yapıldığını, kaza sigortasının maluliyet durumunu kapsadığını, murisin ölümünün akciğer kalp yetmezliğinden kaynaklandığını, kaza sigortasının kaza riskine karşı yapıldığını, kredi ödeme planında hayat sigortası prim ödemelerinin yer almadığını, murisin bakiye borcunun davacılar tarafından ödenmesinde müvekkili bankanın sorumluluğu bulunmadığını savunarak davanın reddine karar verilmiştir....
Davalı vekili 13/04/2021 havale tarihli cevap dilekçesinde özetle; davacılar tarafından muris Elife Temiztürk tarafından kullanılan krediye ilişkin olarak düzenlenen hayat sigortası kapsamında ödeme yapılmasına yönelik alacak ve menfi tespit davası açıldığını ancak murisin vefat tarihinde aktif bir hayat sigorta poliçesi bulunmadığını, davanın reddinin gerektiğini, sigorta poliçesinin, Avivasa Emeklilik ve Hayat AŞ ile davacıların murisi arasında düzenlendiğini, bu nedenle Avivasa Emeklilik ve Hayat A.Ş.'...
Somut uyuşmazlıkta, sigorta poliçelerinin davacı banka tarafından açılan kredilere teminat olarak düzenlendiği anlaşılmaktadır. Tüketici kredisi sözleşmesinde ve tüm sigorta poliçelerinin üzerinde kredi veren bankanın adına dain ve mürtehin kaydı bulunacağı yazılı olup sigorta şirketinin menfi yanıtına karşı, davacı banka lehtar olduğu sigorta poliçesindeki hakları talep ettiğinde, sigorta şirketinin ona karşı ileri sürebileceği bir defi ve itiraz hakkı bulunmamaktadır. Davalıların murisi, bankadan kullandığı krediye teminat oluşturmak üzere bankanın talebiyle hayat sigortası yaptırmıştır. Esasen kredi veren bankanın talebi ile tüketici tarafından yaptırılan hayat sigortası, tüketicinin kendi isteğiyle yaptığı bir sigorta olmayıp, bankanın talebi üzerine kredi alacağına teminat oluşturmak üzere yapılan bir sigortadır. Sigorta poliçesinde, tüketici sigortalı, banka lehtar ve sigorta poliçesini düzenleyen sigorta şirkedir. Poliçenin dain ve mürtehini bankadır....
somut olayda ATK raporunda ifade edildiği üzere dosya kapsamında illiyet bağının bulunmadığının kabulü halinde TTK 1439/2 ve Hayat Sigortası Genel Şartları C.3.3....
-TL tutarında kredi kullandığını ve bu miktar üzerinden 23.06.2010 tarihinde hayat sigortası yaptırdığını, 2.000,00.- TL borç kaldığında bankanın “yeniden 4.000,00 TL kredi vermeyi, bunun 2.000,00.- TL’si ile bankaya olan borcunu ödemesini” teklif ettiğini, ... Topal’ın da bu teklifi kabul ettiğini ve 20.04.2011 tarihinde bu krediyi kullandığını, prosedür gereği de hayat sigortası yapıldığını, ... Topal’ın 01.07.2011 tarihine vefat ettiğini, mirasçıları olan müvekkillerinin, kredi borcunun ödenmesi amacıyla davalı sigorta şirketine başvurduklarını, ancak davalının “... Topal’ın, sigorta sözleşmesinin düzenlenmesi sırasında kanser tedavisi gördüğünü bildirmediği, gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu” gerekçesi ile ödeme yapmadığını, ......
Mahkemece sigortanın yalnızca ferdi kaza sigortası olduğu ve ölüm sebebinin kaza olmaması nedeniyle sigorta bedelinin ödenemeyeceği gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Ne var ki, davalı ... şirketince düzenlenen X-L konut sigortası poliçesinden poliçenin genel hayat sigortası mahiyetinde olduğu, bedeli ayrıca ödenmesi koşuluyla ferdi kazayı da kapsar şekilde sigortanın genişleyeceği, davacılar murisinin kalp krizi nedeniyle vefat etmesi durumunun da genel hayat sigortası çerçevesinde kaldığı aşikardır....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2023/34 Esas KARAR NO : 2024/419 DAVA : Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı) DAVA TARİHİ : 16/01/2023 KARAR TARİHİ : 10/06/2024 Mahkememizde görülmekte olan Sigorta (Hayat Sigortası Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkillerinin murisinin hayatta iken kullandığı krediler için davalı nezdinde ... sigortası yaptırdığını, murisin vefat etmesine karşılık davalının bir kısım kredi borcunu ... sigortası teminatından karşılarken bir kısmını ise " sigortalılık başlangıç tarihinden önce mevcut bulunan felç rahatsızlığından kaynaklı bir vefat olması nedeniyle karşılamayı reddettiğini, davalının red beyanının hukuka aykırı olduğunu, murisin beyanının usulüne alınmadığını rahatsızlığını gizlemesi gibi bir durumun söz konusu olmadığını belirtmiş ve ödenmek zorunda kalınan kredi bedellerinin davalıdan tahsilini talep etmiştir....
Davalı banka vekili cevap dilekçesinde; kredinin teminatı olarak hayat sigortası yapıldıktan sonra sigorta koşullarında ortaya çıkan değişikliğin sigorta şirketi ve onun acentesi konumundaki banka şubesince bildirilmediğini, davalı sigorta şirketinin göreve ilişkin itirazlarına itibar edilemeyeceğini, murisin ... doğumlu olup sigorta başlangıç tarihi olarak sigorta sertifikasının yazıldığını tarihte 70 yaş 256 günlük olduğunu, 71 yaştan gün aldığı halde davalılar tarafından hayat sigortası koruması altına alındığını, primin 50-75 yaş arasına göre ödendiğini, davalıların kendi iç düzenlemeleri gereği sigorta süresinin bitim tarihi olan ... tarihinden sonra hayat sigortası kapsamında yer alamayacağını bildirmediklerinden ağır kusurlu olduklarını, poliçeden doğan haklarının iadesi istendiğinden husumetin acente vasfındaki banka ile sigorta şirketine birlikte yöneltilmesi gerektiğini savunmuştur. .......