Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

-Dava, davalı şirketin ....06.2009 tarihli genel kurulunda alınan kararların iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, 6762 sayılı TTK 334 ve 335. maddeleri gereğince yönetim kurulu üyelerine izin verilmesi konusunda oy kullanmamaları gerektiği gerekçesi ile genel kurulun .... maddesinde alınan kararın da iptaline karar verilmiş, davalı vekilinin temyizi üzerine Dairemizce yalnızca yönetim kurulu üyelerinden ... ...... yönünden anılan kararın iptali gerektiği sonucuna varılarak diğer bozma nedenleri yanında iki nolu bent kapsamında hüküm bu nedenle de davalı yararına bozulmuştur....

    Asıl davada davalı vekili, 26.01.2017 tarihli Yönetim Kurulu Kararı'nın TTK ve Şirket ana sözleşmesine uygun alındığını, sermaye azaltımına ilişkin Yönetim Kurulu Raporu'nun TTK uyarınca hazırlanan zorunlu/usulü işlem olduğunu ve butlan yaptırımına tabi bir işlem olmadığını, sermaye azaltımına ilişkin olağanüstü genel kurul kararının bilanço zararının (açığının) kapatılması amacıyla alındığını ve TTK ve şirket ana sözleşmesine uygun olduğunu, eşit işlem yapma borcu açısından bakıldığında gerek sermaye azaltımı gerekse de sermaye artırımı sürecinde tüm pay sahiplerinin eşit işleme tabi tutulduğunu,birleşen davada ise; 07.04.2017 tarihli sermaye artırımına ilişkin olağanüstü genel kurul kararları küçük pay sahipleri de dahil olmak üzere davacı dışındaki diğer tüm pay sahiplerinin olumlu oyu (%90) ile alındığını, Şirketin mali durumuda nazara alınarak yapılan sermaye artırımınında usulsüzlük olmadığı, davalı şirket pay sahiplerinin zarara uğratıldığı yönünde davacının iddiası dışında bir...

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "Davalının genel kurulun yapılması kararının alındığı yönetim kurulu toplantıya çağrısının usulüne uygun olmadığı, zira genel kurulu toplantıya çağırma yetkisinin TTK 390 maddesi uyarınca yönetim kurulunun devredilmez yetkilerinden olduğu ve toplantı kararında yönetim kurulunda 5 kişi olmasına ve toplantının bu 5 kişiden 3'ünün katılımı ve en az ikisinin olumlu oyu ile karara bağlanması gerekirken, bu lazimeye uyulmadığından toplantıya çağrının usulüne uygun olmadığına kanaat getirilmiştir....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "Davalının genel kurulun yapılması kararının alındığı yönetim kurulu toplantıya çağrısının usulüne uygun olmadığı, zira genel kurulu toplantıya çağırma yetkisinin TTK 390 maddesi uyarınca yönetim kurulunun devredilmez yetkilerinden olduğu ve toplantı kararında yönetim kurulunda 5 kişi olmasına ve toplantının bu 5 kişiden 3'ünün katılımı ve en az ikisinin olumlu oyu ile karara bağlanması gerekirken, bu lazimeye uyulmadığından toplantıya çağrının usulüne uygun olmadığına kanaat getirilmiştir....

        İcra Müdürlüğünün 2017/34461 E sayılı dosyaları ile icra takibi başlatıldığını, davalı takiplere itiraz ettiğini, takiplerin durduğunu, yapılan itirazların haksız olduğunu, dört farklı parselde kurulu olan fakat toplu yapıya geçilemeyen sitede. yıllardır birlikte yönetildiğini, oluşturulan genel kurul toplantılarında yönetim kuralları oluşturulduğunu, davalının da bu kurullara katılıp oy kullandığını, aidatların tahsili konusunda Oy verip ilgili kararları kabul ettiğini, denetçi ve yönetim kurulu üyesi olarak görev aldığını, dört parsel üzerine kurulu bir site olsa da her parsele ait yönetim planının aynı olması ve tüm bağımsız bölümlerin aynı usul ve esaslara tabi olması, 107 parseldeki 3 nolu bağımsız bölümün ortak sosyal tesis olarak kullanılması amacıyla tüm parsellerin müşterek metali olarak tapuya tescil edilmiş olması ve sitenin mesken sahipleri tarafından alınan kararlar uyarınca evveliyatından itibaren genel hükümlere göre birlikte yönetilmesinin sile sahipleri arasında sözleşmese...

        nin sermaye artırımına yönelik 29/03/2019 tarihli genel kurul kararı oluşan yeni pay durumuna dair ortakların bilgi sahibi olduklarına dair imzalı belgenin bulunmaması, buna dair kayıt içeren iştirak taahhütnamesinde yer alan imzaların dahi yönetim kurulu üyesi olan ortakların imzasını içermemesi, bunun yanında genel kurulun sermaye artırımına ilişkin kararının üç aylık süre içerisinde yönetim kurulunun şirket organının artırım iradesini içerecek şekilde tescil edilmemesi, var olan tescil başvurusunun şirket yönetim kurulu üyelerinin imzasını içermemesi sebebiyle geçerli ve sonuç doğuracak bir işlem olarak kabul edilemeyecek olması, ayrıca yönetim kurulu tarafından TTK'nın 457/1 maddesi uyarınca düzenlenen beyanın yönetim kurulu üyelerinin ait imzaları içermemesi sebebiyle yasaya uygun bir beyandan söz edilemeyeceği, bu hale göre; şirket sermaye artırım işleminin TTK'nın 456/3 ve 457/1 maddesinde yer alan geçerlilik koşullarını taşımaması, var olan eksiklerin tamamlanmamasının ve geçerlilik...

          nin sermaye artırımına yönelik 29/03/2019 tarihli genel kurul kararı oluşan yeni pay durumuna dair ortakların bilgi sahibi olduklarına dair imzalı belgenin bulunmaması, buna dair kayıt içeren iştirak taahhütnamesinde yer alan imzaların dahi yönetim kurulu üyesi olan ortakların imzasını içermemesi, bunun yanında genel kurulun sermaye artırımına ilişkin kararının üç aylık süre içerisinde yönetim kurulunun şirket organının artırım iradesini içerecek şekilde tescil edilmemesi, var olan tescil başvurusunun şirket yönetim kurulu üyelerinin imzasını içermemesi sebebiyle geçerli ve sonuç doğuracak bir işlem olarak kabul edilemeyecek olması, ayrıca yönetim kurulu tarafından TTK'nın 457/1 maddesi uyarınca düzenlenen beyanın yönetim kurulu üyelerinin ait imzaları içermemesi sebebiyle yasaya uygun bir beyandan söz edilemeyeceği, bu hale göre; şirket sermaye artırım işleminin TTK'nın 456/3 ve 457/1 maddesinde yer alan geçerlilik koşullarını taşımaması, var olan eksiklerin tamamlanmamasının ve geçerlilik...

          rağmen, şirketin kanunen bulunması gerekli organlarından olan yönetim kurulunun hala belirlenememiş olduğunu, esasen genel kurul toplansa dahi şirketin (pay sahipleri arasında yaşanan ve şirketin yönetimine dair derin fikir aykırılıkları nedeniyle şirket esas sözleşmesinde öngörüldüğü gibi oy birliği ile bir yönetim kurulunun belirlenmesinin mümkün görünmediğini, önceki yönetim kurulu üyelerinin görevlerinin 20.08.2017 tarihinde sona ermesi ve 07.10.2015 tarihli genel kurulda yapılan seçimin de genel kurul kararının iptali nedeni ile sonuçsuz kalmasından dolayı, şirketin yedi yıldan daha fazla süredir organsız kalması nedeni ile--------- tarafından uyarı ve ikaz yakısı gönderildiğini belirterek, pay sahiplerinin menfaatini sağlamak ve şirketin yönetim kurulunun teşekkül ettirilmesi adına genel kurulu olağanüstü toplantıya çağırmak üzere TTK m. 530/2 uyarınca şirkete kayyum atanmasını, şirketin mevcut durumunun kanuna uygun hale getirilebilmesi için en fazla üç ay süre verilmesini ve verilen...

            Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: -K A R A R- Dava, kat mülkiyetli ana taşınmazdaki ortak yerlerin davalı adına olan tapu kaydının iptali ile ortak yer olarak tapuya şerh verilmesi istemine ilişkindir. Tuzla Sulh Hukuk Mahkemesince, dava konusu beş adet taşınmazın değeri gözönünde bulundurularak Sulh Hukuk Mahkemesinin görev sınırını aştığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir. Tuzla 2. Asliye Hukuk Mahkemesi ise, Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan uyuşmazlıkların değerine bakılmaksızın Sulh Hukuk Mahkemesinde görüleceği, dava konusu ortak yerlere ilişkin davalarda da Sulh Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. ....

              DELİLLER : Tapu kaydı, Karar Defteri, Yönetim Planı, Bilirkişi incelemesi vs. v.s. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava, 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunundan kaynaklanan kat malikleri kurulu kararının iptali istemine ilişkindir. 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanunu 29 maddesinde, kat malikleri kurulu, yılda bir defadan az olmamak üzere yönetim planında gösterilen zamanlarda, eğer böyle bir zaman gösterilmemişse, her takvim yılının ilk ayı içinde toplanır. (Ek cümle: 14/11/2007- 5711/14 md.) Toplu yapılarda ise kurullar, en geç iki yılda bir defadan az olmamak üzere yönetim plânlarında gösterilen zamanlarda, böyle bir zaman gösterilmemişse, ikinci takvim yılının ilk ayı içinde toplanır....

              UYAP Entegrasyonu