Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: Anayasa ve uluslararası sözleşmelerden doğan haklarının ihlal edildiği, FETÖ/PDY ile bir bağının olmadığı, kendisine savunma hakkı tanınmadığı, sendika üyeliğinin talimatla olmadığı, sendikanın faaliyetlerini yasal olarak sürdürdüğü, Bank Asya'daki hesap hareketlerinin hisse senedi alımına ilişkin olduğu, bankanın faaliyetlerinin yasal olduğu ileri sürülmektedir. Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır. Danıştay Tetkik Hakimi : … Düşüncesi: İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir....
Temyiz İsteminde Bulunan Davacının İddialarının Özeti: FETÖ/PDY ile bir bağının olmadığı, Bank Asya'da örgüt talimatıyla hesap açmadığı, para yatırmadığı, Bank Asya'nın bankacılık faaliyetlerinin yasal olduğu, sendika üyeliğinin talimatla olmadığı, sendikanın faaliyetlerini yasal olarak sürdürdüğü, ilgili sendikadan kendi isteği ile ayrıldığı, isnat edilen eylemlerin kanunlarda suç olarak tanımlanmadığı, tanık ifadelerinin hükme esas alınamayacağı, irtibat ya da iltisak için delil teşkil etmeyeceği ileri sürülmektedir.Öte yandan 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname'nin Anayasa'ya aykırı olduğu ileri sürülerek itiraz yoluyla Anayasa Mahkemesi'ne başvurulması istenilmektedir. Davalı İdarenin Savunmasının Özeti: Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır. Danıştay Tetkik Hakimi : … Düşüncesi: İdare Dava Dairesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir....
Davacı idare, davalı sendikanın öğrenciler tarafından kurulduğunu ve emek-sermaye ilişkisi içinde olmayanların sendikal faaliyet hakkı olmadığını belirterek, davalı sendikanın faaliyetine son verilmesine ve kapatılmasına karar verilmesini istemiştir. Yerel mahkeme, çalışanlar için getirilen haktan öğrenci statüsündeki davalı sendika üyelerinin yararlanamayacağı gerekçesiyle davayı kabul etmiştir. Dosyadaki belgelerden davalı sendikanın... Valiliği aleyhine idare mahkemesinde dava açtığı ve davalı sendikanın tüzelkişilik kazanmadığı ve objektif ehliyeti bulunmadığından bahisle davasının reddedildiği anlaşılmaktadır. Bu idari davanın kesinleşip kesinleşmediği ise belli değildir. Şu durumda yerel mahkemece davalı sendikanın tüzel kişilik kazanıp kazanmadığının da irdelendiği bu davanın kesinleşmesinin beklenmesi ve varılacak sonuca göre karar vermek gerekirken eksik incelemeye dayalı olarak verilen kararın bozulması gerekmiştir....
kuruluşuna ilişkin belgelerin Ankara Valiliğine verilmesinden sonra Valilikçe, adı geçen Sendikanın faaliyetinin durdurulmasına yönelik olarak bir ay içinde iş mahkemesine başvurulmadığından 4688 sayılı Kanun'un 15. maddesine aykırı da olsa önceden izin almaksızın serbestçe kurularak tüzel kişilik kazanmış olan bir sendikanın, mahkeme kararı olmadan faaliyetine son verilmesine ya da tüzel kişiliğin yok hükmünde kabulüne ve buna bağlı olarak üyelerinin sendikal faaliyette bulundukları gerekçesiyle disiplin cezasına çarptırılmalarına hukuken olanak bulunmadığı, Aksi düşüncenin kabulünün, Kanun'da öngörülen kuruluş koşullarının gerçekleşmemesi durumunda, koşulları gerçekleşmediği halde kurulan sendikanın faaliyetinin durdurulması hususunda İş Mahkemelerine tanınan yargı yetkisinin, yürütme yetkisini kullanan idarelerce kullanılması sonucunu doğuracağı, bu nedenle davacıya atfedilen fiilin tamamıyla sendikal faaliyete ilişkin olduğu, davacının, mahkemece hakkında kapatma kararı verilmeyen...
edildiğini, sendika ile aralarında hukuki ilişki bulunmayan kendilerinden herhangi bir şekilde mal ve hizmet alımı yapılmamış 3.kişilere karşılıksız olarak ödemeler yapıldığı, usulsüzlükleri gizlemek amacıyla bir çok muhasebe hilesine başvurduklarının açıklandığını, sendikanın T....
Sigortanın sigorta acenteliğini yaptığını, 02/10/2003 - 30/05/2013 tarihleri arası dönem içerisinde müvekkili sendikaya ait araç ve taşınmaz malların sigorta işlemleri, poliçe düzenlenmesi, araçların kasko sözleşmeleri, zorunlu trafik sigortası ve zorunlu mali mesuliyet sigortaları ve diğer aracılık faaliyetlerinin ...'ye ait ... Sigorta Acenteliği tarafından yapıldığını, sendikanın araç ve taşınmaz sigorta primlerinin davalı ...'ye ait olan sigorta acenteliğine ödeme işlemlerinin ... ve ... tarafından yapıldığını, muhtelif dönem ve zamanlarda ödemeler yapıldığını, ... Yeminli Mali Müşavirlik A.Ş. tarafından davacı sendikanın banka kayıtları ve ... Sigorta - ......
İdare Mahkemesince 4708 Yapı Denetimi Hakkında Kanunun "Denetim faaliyetinin durdurulması ve izin belgesinin iptali" başlıklı 8. maddesinde, 23/04/2015 tarihli, 29335 sayılı Resmî Gazetede yayımlanarak yürülüğe giren 6645 sayılı Kanunun 32. maddesi ile değişiklik yapılarak davacı lehine olan hükümler getirdiği ve yapı denetim şirketlerinde görev alan denetçi mimar ve mühendislerin denetim faaliyetlerinin yasaklanabileceğine dair bir hükme yer verilmediği gerekçesiyle dava konusu işlemin iptaline karar verilmiştir. Dava konusu işlem Çevre ve Şehircilik Bakanlığının … ve … sayılı, … tarihli oluru ile tesis edilmiş olup, 23/04/2015 tarihli kanun değişikliğinden önceki dönemde Kanun'a aykırı fiil nedeniyle uygulanan idari yaptırıma ilişkindir....
İş Sendikasının hakim olduğunu ve bu sendika ile davalı arasında Toplu İş Sözleşmesi imzalandığını, Sendikanın TİS sürecinde işverenden yana tutum sergilemesi üzerine sendikanın eliştirilip başka bir sendikanın örgütlenmesi için çalışma başlattıklarını, bu nedenle işine son verildiğini iddia ederek feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmesini istemiştir B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili, feshin davacının davranışlarından kaynaklanıp geçerli nedene dayandığını, davacının uyarılara rağmen temizlik ve hijyen kurallarına uymadığını, sendikal nedenlerle fesih iddiasının asılsız olduğunu, savunarak davanın reddini istemiştir....
Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 05/04/2023 tarih ve 2022/60 E. sayılı ara kararı ile; davacı vekilinin davaya konu 4154 ada 4 ve 5 parsel sayılı taşınmazlardaki davalının inşaat faaliyetlerinin durdurulması yönünde ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: Temyize konu kararda; davacının denetim faaliyetlerinin geçici olarak durdurulması işleminin, 4708 sayılı Kanunun 8.maddesi uyarınca tesis edilmiş olduğu ancak anılan maddede 24.04.2015 tarihinden itibaren geçerli olacak şekilde yapılan değişiklikle yapı denetim şirketlerinin faaliyetlerinin doğrudan geçici olarak durdurulması ve izin belgelerinin iade edilmesine yönelik bir hükme yer verilmemiş ve madde de belirtilen hallerin tespiti halinde bakanlıkça kaydının tutulması gibi cezaların öngörülmüş olması, fiilin işlendiği tarih itibariyle yürürlükte bulunan mevzuat ile daha sonra yürürlüğe giren mevzuat hükümleri farklı ise, idari yaptırım uygulanacak olan kişilerin lehine olan mevzuat hükmünün dikkate alınması gerektiği, denetçi lehine hüküm doğurduğu açık olduğundan dava konusu işlem, 6645 sayılı Kanun'un yürürlüğe girdiği 24.04.2015 tarihinden önce tesis edilmiş olmakla birlikte, davacı şirketin iddia edildiği gibi 4708 sayılı Kanunun 2.maddesinin...