İş Mahkemesinin 08.09.2009 tarihli kararıyla, iptali talep olunan şube genel kurulunun, merkez yönetim kurulu kararıyla iptaline karar verildiği gerekçesiyle, karar verilmesine yer olmadığı yönünde hüküm tesis edilmiş, mahkeme kararı Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 17.11.2009 tarihli kararıyla onanmıştır. Bu suretle, davacının üçüncü görevinin de, seçildiği genel kurulun 16.07.2009 tarihli merkez yönetim kurulu kararı ile iptal edilmesi neticesinde, bu tarihte son bulduğu anlaşılmıştır....
Tebliğ edilen karar yönetim kurulunca verilmiş ise ortak üç aylık süre içinde genel kurula da itiraz edebilir. Bu itiraz, ilk toplanacak genel kurula sunulmak üzere, yönetim kuruluna noter aracılığı ile tebliğ ettirilecek bir yazı ile yapılır. Genel kurula itiraz edildiği takdirde yönetim kurulunun çıkarma kararı aleyhine itiraz davası açılamaz. İtiraz üzerine genel kurulca verilecek karara karşı itiraz davası hakkı saklıdır. Üç aylık süre içinde genel kurula veya mahkemeye başvurmak suretiyle itiraz edilmeyen çıkarılma kararları kesinleşir" hükmüne yer verilmiştir....
İşyeri Sendika temsilciler kurulu üyelerinin seçimine, adaylarda aranacak niteliklere, gerektiğinde görevden alınmalarına, kurulun çalışma yöntemine, görev ve yetkilerine ilişkin esaslar bir Yönetmelik ile saptanır." 3. Sendika Tüzüğü, Sendika Yönetim Kurulu kararı ile ihdas edilen İşyeri Sendika Temsilcileri ve İşyeri Temsilciler Kurulu İle Şube Temsilciler Kurulu Yönetmeliği (Sendika Seçim Yönetmeliği). 4. Mahkemeye erişim hakkının açıklandığı, Anayasa Mahkemesinin 14.12.2023 tarihli ve B. No: 2019/15865 ... kararının ilgili kısmı şöyledir: "... 16. Anayasa'nın 36. maddesinin birinci fıkrasında, herkesin yargı mercileri önünde davacı veya davalı olarak iddiada bulunma ve savunma hakkına sahip olduğu belirtilmiştir. Dolayısıyla mahkemeye erişim ..., Anayasa’nın 36. maddesinde güvence altına alınan hak arama özgürlüğünün bir unsurudur. Diğer yandan Anayasa'nın 36. maddesine "... yargılanma" ibaresinin eklenmesine ilişkin gerekçede, ...'...
Temyiz Sebepleri Davacı vekili; dosyada toplanan yazılı deliller yeterince değerlendirilmeden eksik inceleme ile karar verildiğini, sendika üyeliğinin kabulüne ilişkin Sendika Yönetim Kurulu kararı dosyaya celp edilmeden verilen kararın eksik incelemeye dayandığını, davalı Sendikaya üye olduğu iddia edilen işçilerin üyeliklerinin geçerli olup olmadığının tespiti bakımından aynı işkolunda başka bir sendikaya da üye olup olmadıkları hususunun araştırılmadığını, çoğunluğun gerçekte var olup olmadığı hususunda gerekli incelemenin yapılabilmesi için dosyanın uzman bir bilirkişi heyetine tevdi edilmesi gerektiğini belirterek temyiz başvurusunda bulunmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 6356 sayılı Kanun'un 41 inci ve devamı maddeleri kapsamında yetki tespitine itiraz istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1. 2709 sayılı ......
Alınan bilirkişi kurulu raporu, gerekçeli, denetlenebilir, dosya içeriğine uygun ve uyuşmazlığı çözmeye yeterli görüldüğünden, itirazlar yerinde görülmemiş; mahkememizce de benimsenmiş ve hükme esas alınmıştır. Buna göre kooperatif üyeliğinden ihraç kararının iptali istemi yönünden yapılan incelemede; 1163 sayılı Kooperatifler Yasasının 16. maddesi uyarınca kooperatif üyeliğinden çıkarılmaya yönetim kurulunca karar verilmesi halinde, kararın ilgiliye tebliğinden itibaren 3 aylık süre içerisinde genel kurula itiraz edilebileceği ve itirazın yönetim kurulunca ilk toplanacak genel kurula sunulması yasal zorunluluktur. Somut olayda davacının, üyelikten çıkarılmaya ilişkin yönetim kurulu kararına karşı yasal 3 aylık sürede noter aracılığı ile itiraz ettiği ancak, yönetim kurulunca itirazın genel kurula sunulmadığı dolayısıyla, üyelikten çıkarılmaya ilişkin dava konusu yönetim kurulu kararının yasaya aykırı olduğu anlaşılmakla bu konudaki istemin kabulüne karar vermek gerekmiştir....
Olağanüstü genel kurulda da genel kurula çağrı yönetim kurulu tarafından yapılmaktadır (2821 sayılı SK m. 12/5, 6356 sayılı STİSK m. 12/5) Ancak burada olağanüstü genel kurula gidilmesine dair yönetim kurulu kararı kurucu nitelikte olup yönetim kurulu kararının bulunmaması genel kurulun oluşumunu sakatlayacağı gibi genel kurulun hukuki dayanaktan yoksun olmasına neden olur. Zira olağanüstü genel kurul ancak yönetim kurulu veya denetleme kurulunun gerekli gördüğü hâllerde ya da genel kurul üye veya delegelerinin beşte birinin yazılı isteği üzerine toplanabilir (2821 sayılı SK m. 12/4, 6356 sayılı STİSK m. 12/4 )....
ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2022/780 Esas KARAR NO : 2022/792 DAVA : Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz DAVA TARİHİ : 02/11/2022 KARAR TARİHİ : 08/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Ticaret Sicil Memurunun Kararına İtiraz davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacılar vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkillerim ... sicil no.su ile müdürlüğünüze kayıtlı ... A.Ş.’nin Yönetim Kurulu üyeleri olduğunu, ... A.Ş....
Dosya kapsamına göre; davacılar --- %13 oranında, --- --- %37 oranında pay sahip oldukları ve--- ayrıca şirketi müştereken temsile yetkili olduğu, ---20/03/2019 tarihli ve ---sayılı kararına göre ---ile dava dışı şirket ortağı ----, 15.11.2020 tarihine kadar müşterek temsile yetkili kılındığı, şirket yönetim kurulunun----oluştuğu, --- yönetim kurulu başkanı olduğu,--- şirket aleyhinde olduğu iddia edilen fiilleri sebebiyle davacıların ortağı olduğu şirketin yönetim kurulunun toplanamadığı, davalı şirketin yönetim kurulu temsilcilerinin görev sürelerinin 15.11.2020 tarihinde sona erdiği, yönetim kurulunun yeniden oluşturulması için şirketin yönetim kurulu başkanı ve müşterek imza yetkilisi olan --- yevmiye numaralı ihtarnamesi ile genel kurul gündemi belirlemek ve genel kurulu toplantıya çağırmak üzere 25.03.2022 tarihinde şirket adresinde bulunması için ihtarname gönderildiği, ihtarnamenin tebliğ edildiği, şirket yetkilileri---- toplantıya katıldığı, ancak şirket yönetim kurulu başkanı...
ın işyeri sendika temsilcisi olmadığı, sendikanın Kartal Şubesi Şube Mali sekreteri olarak sendikanın şube yönetiminde görev aldığını, bu nedenle davacının sendika temsilcisi bulunduğuna dair beyanları ve bunun üzerine geliştirdiği tüm iddiaların gerçeği yansıtmadığını, diğer taraftan davacının işyeri sendika temsilcisi olsa dahi iş akdinin feshi sendikal faaliyeti nedeniyle değil, aşağıda açıklandığı üzere özelleştirme Yüksek Kurulu ve Yönetim Kurul Kararlarındaki kriterlere uyması sebebiyle olup, kritere uyan tüm işçilerle birlikte yapılan Yargıtay kararlarına uygun bir uygulama olduğunu savunarak haksız ve yasal dayanaktan yoksun davanın reddine karar verilerek, yargılama giderleri ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yükletilmesini talep etmiştir....
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davalı kooperatifin yönetim kurulu seçimine ilişkin 07.04.2012 tarihli genel kurulda alınan kararların iptal edildiği, aynı kooperatifin 12.04.2014 tarihinde yönetim kurulu üyelerini seçtikleri ve seçime ilişkin maddenin iptali isteminin reddedilerek Yargıtay incelemesinden geçerek kesinleştiği, dava tarihi itibariyle usulüne uygun seçilmiş yönetim kurulu bulunduğu, yönetim kurulu seçimine ilişkin kararların iptaline kadar toplantıya çağırmalarında usulsüzlük bulunmadığı, görev süresinin dolması,seçimin iptali ya da butlanına karar verilmesinin o yönetimin çağrısı ile toplanan genel kurulda alınan kararların iptalini doğurmayacağı gerekçesiyle açılan davanın reddine karar verilmiştir. İlk derece mahkemesi kararına karşı davacı tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine, Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 23....