WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

B) Davalı Cevabının Özeti: Davalı vekili; davalı şirketin, davacının kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve yıllık izin ücretini ödemeye hazır olduğunu bildirdiğini, ancak davacının tazminatı almaya gelmediğini, ayrıca davacının sendika işyeri temsilcisi olmaması sebebiyle sendikal tazminat almaya hakkının olmadığını, davanın reddi gerektiğini savunmuştur. C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti: Mahkemece davanın kısmen kabulü ile kıdem ve ihbar tazminatları ile yıllık izin ücreti alacağının tahsiline, işyeri sendika temsilciliği tazminatının reddine hükmedilmiştir. D) Temyiz: Kararı taraflar temyiz etmiştir....

    Ancak yukarıda anılan 6356 sayılı yasa maddeleri çerçevesinde, her ne kadar 18.dönem TİS fesih tarihinde yürürlükte değilse de, yargı kararı ile kesinleşmek suretiyle 01.01.2018 tarihinden itibaren yürürlüğü kabul edildiğinden ve esasen 17.dönem TİS yürürlükte iken sendikanın yetkili olduğunun tespiti gerçekleştirilmiş olup bu konuda yalnızca yargı kararı beklendiğinden, fesih tarihi itibariyle 18.dönem TİS’in bağıtlanmamış olmasının sendikanın yetkili olmadığı ve davacının da sendika işyeri temsilciliği görevinin sona erdiği anlamına gelmeyecektir. Nihayetinde yargı kararı ile kesinleşmiş yetki tespitine göre 18.dönem TİS yürürlük tarihi itibariyle davacının sendika işyeri temsilcisi olduğunun kabulü gerekecektir. " şeklindeki tespit ve değerlendirmenin yerinde olduğunu, ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak 6356 sayılı yasanın 24/3 maddesi uyarınca yeniden hüküm kurulmasının gerektiğini belirterek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

    Temyiz Sebepleri Davalı vekili; cevap ve istinaf dilekçelerinde belirttiği sebeplerle Bölge Adliye Mahkemesi kararının ortadan kaldırılması istemi ile temyiz yoluna başvurmuştur. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, Sendika Yönetim Kurulu kararının iptali istemine ilişkindir. 2....

      Noterliğinin 31 Temmuz 2012 tarihli ihtarnamesi ile grev kararının 15.08.2012 tarihinde saat 10.00'da uygulanmasına karar verildiğinin bildirildiğini, üye işçilerden 66 kişinin 01.06.2012 tarihinde Notere başvurarak sendika üyeliğinden istifa ettiğini, noter tarafından bu hususun işverene bildirildiğini, istifa bildirimlerinin 01.07.2012 tarihi itibariyle geçerli hale geldiğini, 04.06.2012 tarihi İtibariyle ... üyesi olan 3 işçinin sendika üyeliğinden İstifa ettiğini, 04.07.2012 tarihi itibariyle 27 işçinin sendikadan istifa ettiğini, 05 07.2012 tarihi itibariyle 8 çalışanın sendikadan istifa ettiğini, Mayıs sonu itibariyle 104 kişi olan sendikalı işçilerin tamamının sendika üyeliğinden ayrılmış bulunduğunu, 15.08.2012 tarihinde ... yetkilileri tarafından davalı Şirket işyerinde "bu işyerinde grev vardır" pankartının asıldığını, dört grev gözcüsünün pankart yanında beklediğini, 2822 sayılı Kanun'un md. 51 uyarınca grevin sona erdirilmesi gerektiğini, yine sendikanın işyerinde çalışan işçilerin...

        Sendika 1 No.lu Şube Başkanlığı Yönetim Kurulunun dava konusu 30.06.2021 tarihli ve 2021/28 sayılı kararı, "Şube Yönetim kurulumuzun kararı ile aşağıda isim ve mağazası belirtilen işyeri sendika temsilcilerimizin işyeri sendika temsilcilik görevleri bugün itibari ile sona erdirilmiştir." şeklindedir. Davacı hukuka aykırı olduğu gerekçesi ile anılan kararın iptalini talep etmektedir. 2. Somut uyuşmazlıkta, davalı Sendika Tüzüğü'nün 41 inci maddesi uyarınca işyeri sendika temsilciliklerine atama yapılması yetkisinin şube yönetim kurullarına devredildiği, yine Tüzük'ün 32 nci maddesinde işyeri sendika temsilcilerini atama ve gerekli gördüğü hâllerde değiştirme yetkisinin Şube Yönetim Kurullarının görev ve yetkileri arasında sayıldığı görülmektedir. Temsilci olarak görev yapan kişiler, sendika zorunlu organ üyesi olmadığı gibi seçilmiş yönetici sıfatını haiz üyeler arasında da yer almamaktadır. 3....

          Zira Eğitim-Sen' in bir çok şubesinde 2 dönemden daha fazla süre yöneticilik yapan veya temsilci olarak bulunan sendika üyeleri vardır sendika genel merkezi bu hükmü uygulamamaktadır. yanı sıra, OHAL sürecinde sendika yöneticiliğine aday bulunmaması sebebiyle söz konusu bu amir hükmün uygulanmayacağı bizzat sendika genel merkezi tarafından dile getirilmiştir. Hukuki değildir, çünkü; seçme ve seçilme hakkı anayasa tarafından güvence altına alınmış bir haktır. Bu sebeple anayasayı bir sendika tüzüğü ile bertaraf etmek mümkün değildir. Bu açıdan da 2 dönem den daha fazla bir süre yönetim kuruluna seçilemeyeceği iddiası hukuka uygun değildir. Sendika tüzüğünde üyelerin belirtilen çoğunluğu sağlamaları durumunda her daim olağanüstü genel kurul düzenleyebilecekleri belirtilmiş olmakla birlikte bu konuda bir kısıtlama bulunmamaktadır....

          Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; işe iade davasının hak düşürücü süre içerisinde açılmadığını, davacının 24.03.2020 tarihinde sendika yöneticiliğinin sona ermesi nedeniyle işe başlama başvurusunda bulunduğunu, 31.03.2016 tarihi itibariyle emeklilik başvurusu yaptığı ve emekli olduğu, halen emekli aylığı aldığı, bu nedenle işe başlamasının uygun görülmediğini, davacının iş akdinin emeklilik nedeni ile 31.03.2016 tarihi itibariyle sona erdiğinin kabulü ile kıdem tazminatı ödenmesine karar verildiğini, 13.02.2020 tarihi itibariyle davacının sendikal yöneticilik görevinin sona ermesine rağmen 6356 sayılı Kanunun 23 üncü maddesine aykırı şekilde işe başlama başvurusunu yaptığını, yapılan feshin geçerli nedenle fesih olduğunu belirterek davanın reddini talep etmiştir. İlk derece mahkemesi kararının özeti: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; ''Davanın REDDİNE'' karar verilmiştir....

          Grevi uygulayan sendikanın, yetki tespiti için başvurduğu tarihte işyerindeki üyesi işçilerin dörtte üçünün sendika üyeliğinden ayrıldıklarının tespiti hâlinde, ilgililerden biri grevin sona erdirilmesi için mahkemeye başvurabilir. Mahkemece belirlenecek tarihte grevin sona ereceği ikinci fıkradaki usule göre ilan edilir." şeklinde düzenlenmiştir. Uyuşmazlık, yasal grevin üye kaybı nedeni ile mahkemece sona erdirilmesi halinde, sona erdirmenin sendikanın yetki tespitine etki edip etmeyeceği noktasında toplanmaktadır. Davacı vekili tarafından ; 75/6. Maddesine istinaden işyerindeki sendika üyesi işçilerin dörtte üçünün sendika üyeliğinden ayrıldığının tespiti ile sendikanın yetkisinin düştüğü ve grevin durdurulması talep edilmiştir. 6356 sayılı Yasanın 75. Maddesinin 6....

          Sanayi A.Ş. bakımından davanın bir aylık süre içinde açılmadığını, davacının Kroman ... yerindeki iş akdi, 15/05/2016 tarihinde feshedildiğini, ihbar ve kıdem tazminatının ödendiğini, davacının ibraname imzaladığını, akdin feshinde sendika faaliyet iddiasının gerçeğe aykırı olduğunu, sendika temsilcisinin atama görevinin sendikanın takdirine bırakılmış mutlak bir hak olduğunu, davacının Kroman iş yerinde sendika baş temsilciliği görevi süresince iş mahallerinde işçi gibi çalışması söz konusu olmadığını, diğer davalı ...'ın davacının iş akdini yasaya uygun olarak feshettiğini, dava dilekçesinde geçerli neden göstermeme, savunma almama gibi iddiaların yasaların ve uluslararası sözleşmelerinin açık hükümlerine aykırı olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

            Somut dosya kapsamında; İş yerinde uygulanan toplu iş sözleşmesinin olduğunun anlaşıldığı ve TİS'in dosya kapsamında yer aldığı, davacının sendika iş yeri temsilcisi olduğuna dair evrak suretinin de dosya arasında olduğu, davacının son bordrosunda sendika aidat kesintisinin yer aldığı ancak davacının sendika üyeliğine dair sendika üyelik fişinin dosya arasında bulunmadığı gibi davacının iş yeri sendika temsilcilik görevinin devam edip etmediği, bu görevi sona ermiş ise ne zaman sona erdiğine ilişkin bir belgenin dosya kapsamında yer almadığı anlaşılmıştır. Mahkemece yapılacak iş; ilgili sendikaya müzekkere yazılarak davacının sendika üyesi olup olmadığına ve davacının iş yeri sendika temsilcilik görevinin devam edip etmediğine, bu görevi sona ermiş ise ne zaman sona erdiğine ilişkin belgelerin celbinden sonra, yukarıda anılan 6356 sayılı Sendikalar Kanunu’nun 24....

            UYAP Entegrasyonu