nin emek ve sermayesi ile yapıldığını, mirasbırakanın bu taşınmaz için sadece arsa değeri kadar satış bedeli talep ettiğini, aksi kabul edilse dahi semenin mutlaka para olması gerekmediğini, mirasbırakan ve eşinin vefatlarına kadar kendileri ile birlikte yaşadığını, tüm ihtiyaçlarını karşıladıklarını belirterek, davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, temliklerin muvazaalı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, kararın davalılar vekili tarafından istinafı üzerine, ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesince; başvurunun kısmen kabulüne, davanın kabulüne karar verilmesinin doğru olduğu ancak davacıların miras payları oranında tapu kaydının iptali ile davacıların miras payları oranında adlarına tescili, kalan kısmın davalılar üzerinde bırakılması yönünde hüküm kurulması gerektiği belirtilerek hükmün kaldırılmasına ve davanın bu şekilde kabulüne karar verilmiştir....
Maddesi gereği hakimin tarafların iddia ve müdafaalarıyla bağlı olup fazlasına veya başka birşeye hükmetmesi mümkün olmadığı halde, mahkemece davacının talebi incelenip ulaşılan sonuca gore, karar verilmesi gerekirken davacı talebi dışına çıkılarak, semenin indirilmesi yönünde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir. 2-Bozma nedenine göre, tarafların sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir. SONUÇ:Yukarıda 1. bentte açıklanan nedenlerle hükmün davacı yararına BOZULMASINA, 2. bent gereğince davacıların ve davalının sair temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yerolmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, 14.12.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, murisin ölmeden önce yaklaşık oniki yıl kadar özel bakıma muhtaç olması ve davalının da murise bakması, semenin illa ki para olmasının şart olmadığı, murisin bakım karşılığında minnet duygusu ile taşınmazları devrettiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili ( davacı ... hariç ) tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hakimi ...'ın raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. ./.. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacıların (davacı ... hariç) temyiz itirazı yerinde değildir. Reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 4.00.-TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 22.12.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. .......
Mahkemece, tüm mirasçıların taraf olmadığı davada ehliyetsizlik iddiasının dinlenemeyeceği, muris muvazaasına dayalı istek bakımından ise mirasbırakana davalı tarafça bakıldığının ve bir miktar satış bedeli ödendiğinin anlaşıldığı, semenin mutlaka para olmasının gerekmeyip temlikin muvazaalı olduğunun kanıtlanamadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla,Tetkik Hakimi ...’un raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü. -KARAR- Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; davacıların yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı 8.20 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacılardan alınmasına, 07/11/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Mahkemece, toplanan deliller, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre, davacının davalıdan satın aldığı makineden yeterli verimi alamadığı, öncesinde yaptığı başvuru ve yapılan tamiratların arızayı gideremediği, halen arızanın devam ettiği, davacının somut olayın özelliği gereği akdi feshetmede haklı olduğu, davacının makineyi teslim ederek satım bedelini davalıdan alma hakkının doğduğu, satım bedelinin sipariş formu ve davacının beyanı dikkate alınarak 19.100,00-TL bulunduğu, birlikte teslim kuralı gereği davalının ancak emtianın iadesi anında temerrüde düşeceği, teslim masraflarından davalının sorumlu olacağı gerekçesiyle davanın kabulüne, davalının davacıya sattığı makinenin, davacı tarafından davalıya teslimi halinde ödenen 19.100,00-TL semenin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, malın teslimi anından itibaren bu alacağa avans oranı üzerinden temerrüt faizi uygulanmasına, teslime ilişkin masrafların da davalı tarafından karşılanmasına karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından...
A.Ş adına kayıtlı olduğu, satıcının teslim borcunu yerine getirdiğini veya şeyi tevdi ettiğini ispat etmedikçe semenin ödenmesini talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dosyadaki yazılara kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenden alınmasına, 06/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Semenin bir başka ifadeyle malın bedelinin ise mutlaka para olması şart olmayıp belli bir hizmet ya da emek de olabileceği kabul edilmelidir. Hal böyle olunca, asıl davanın kabulüne, birleşen davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere hüküm tesis edilmesi doğru değildir'', gerekçesi ile bozulmuştur. Davalı-birleşen dosyanın davacısı ...'in karar düzeltme isteği üzerine yeniden yapılan incelemede, davalı-birleşen dosya davacısının, muhtesatın aidiyetinin tespiti isteği bakımından olumlu ya da olumsuz bir hüküm kurulmamış ise de bu konuda daha önce temyiz itirazı bulunmadığından Dairece bozma sebebi yapılmamıştır. Öte yandan, davalı-davacının karar düzeltme dilekçesinde yazılı diğer nedenler HUMK'un 440.maddesinde gösterilen dört halden hiçbirine uymamaktadır. Bu nedenle, 6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollamasıyla karar düzeltme isteğinin REDDİNE, davacı (birleşen davalı) ...'...
Mahkemece yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; taraflar arasındaki uyuşmazlığın 19.06.2012 tarihli ve 9.975,77-TL'lik faturadan kaynaklandığı, bu faturanın davacı tarafın ticari defterlerine kaydının yapılmadığı, çekin bir ödeme vasıtası olduğu, kural olarak mevcut bir borcun tediyesi amacı ile verildiğinin kabulü gerektiği, 818 saylı BK'nun 182 (6098 sayılı TBK'nun 207/2) maddesine göre, aslolan peşin satış olup, peşin satışta mal ve semenin aynı anda verildiği yönünde yasal karinenin mevcut olduğu, davacı tarafça belirtilen bu kuralın ve yasal karinenin aksi iddia edildiğinden bu yöndeki iddianın davacı tarafça yazılı bir delil ile kanıtlanması gerektiği, somut olayda ispat külfetinin davacıda olduğu, taraflar arasında malların daha sonra teslim edileceğine dair yazılı sözleşme olmaması halinde mal bedelinin ödenmiş olmasının, malın da aynı anda teslim edilmiş olduğuna karine teşkil edeceği, aksini iddia eden davacının bu iddiasının usulüne uygun delillerle kanıtlanmadığı gerekçesiyle...
Mahkemece, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, aracın 107.730 km kullanılması ve araçtaki arızanın giderilmesi karşısında, davacının sözleşmeden dönmekte haklı olarak kabul edilemeyeceği, BK'nın 202/2.maddesi gereğince semenin 15.000 TL tenzilinin yeterli olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 15.000 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş, hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Davacı araçtaki arıza nedeniyle aracın bedelinin iadesini ve zararının tazminini istemiştir. Mahkemece alınan bilirkişi kurulunun 17.02.2014 tarihli ek raporunda, aracın 107.730 km'de ve garanti kapsamında olduğu, şanzıman arızası bulunmakla birlikte şanzımanın değişmesi halinde arızanın giderilebileceği bildirilmiş ancak raporda bu değişimin maliyeti tespit edilmemiştir. Mahkemece 15.000 TL bedelde indirim yapılması yönündeki kabulü doğru değildir....
Dosyada mevcut kasko sigorta poliçesinde, “Ayrıca, her bir hasarda sigortacının sorumlu olduğu bedel üzerinden %5 oranında tenzili muafiyet uygulanır.” hükmü yer almakta olup, davacı vekili de takipte %5 oranında tenzili muafiyet uygulayarak talepte bulunduğundan, bu husus gözetilerek karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı yararına BOZULMASINA ve aşağıda dökümü yazılı 1,25 TL kalan harcın temyiz eden davacıdan alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 26.9.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....