Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 31.01.2013 gününde verilen dilekçe ile iştirak halindeki mülkiyetin müşterek mülkiyete çevrilmesi ve ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; iştirak halindeki mülkiyetin müşterek mülkiyete çevrilmesi talebinin hukuki yarar şartı olmadığından reddine, ortaklığın giderilmesi talebinin kabulüne dair verilen 26.12.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalı ...'...

    haciz yönünden alacaklının satış talebinin reddi yönünde işlem tesis edildiği, alacaklının, satış talebinin reddine ilişkin icra memurluk işleminin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; icra hukukunda, haczin yenilenmesine ilişkin hukuki müessese bulunmadığı, 23.01.2015 tarihinde uygulanan haczin, ilk haczin devamı niteliğinde olmayıp, yeni bir haciz işlemi olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....

      Davalı ... vekili, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi gereğince Hazinenin harçtan muaf olduğu halde bu hususun kararda belirtilmediğini, taşınmazların satış bedeli üzerinden binde 11,38 oranında nispi karar ve ilam harcından Hazinenin muaf olduğunun tavzih yolu ile düzeltilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davalı ... vekilinin tavzih talebinin reddine karar verilmiştir. Tavzih talebinin reddi kararını davalı ... vekili temyiz etmiştir. Somut olayda; mahkemece her ne kadar hüküm sonucunun 3. bendinde "Satışına karar verilen taşınmazların satış bedeli üzerinden hesaplanacak binde 11,38 nispi karar ve ilam harcının paydaşlardan ... kaydındaki ve veraset ilamındaki payları oranında ayrı ayrı alınarak hazineye gelir kaydına" karar verilmiş ise de, hüküm sonucunun 8. bendinde davalı ...'nin harçtan muaf olduğu belirtilmiştir....

        (Muhalif) KARŞI OY Dairemizin 22.09.2020 tarihli ve 2019/4316 Esas, 2020/5279 Karar sayılı bozma ilamında yer alan muhalefet şerhinde belirtilen farklı gerekçelerle bozulması görüşünde olduğumdan davalı-birleştirilen davada davacı ... vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile sayın çoğunluğun karar düzeltme talebinin reddi kararına katılamıyorum....

          İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, İİK'nın 150/e maddesine göre, takip tarihi itibariyle satış isteme süresinin ödeme veya icra emrinin tebliği tarihinden itibaren 2 yıl olduğunu, 06/05/2011 tarihinde satış talep edilerek avans yatırıldığını, ancak o dönemde UYAP olmadığı için bu sırada yapılan işlemlere ilişkin evrakın yalnızca fiziki dosyasında bulunduğunu, satış avansının sehven 2009/9557 Esas sayılı dosyaya alındığını, satış talebinin de sehven aynı dosyaya girmiş olabileceğini, icra dairelerinin talep olmadan işlem yapmadığını, oysa uzun süredir takipte satışa hazırlık işlemlerinin yapılmasına devam edildiğini, satış talebi olmadan bu işlemler yapılamayacağı gibi icra müdürlüğünün talep olmadan yatırılan satış avansını da kabul etmeyeceğini, satış talebinin yalnızca fiziki dosyada bulunması nedeniyle kaybolması, dosyadan düşmesi veya üçüncü kişiler tarafından alınmasının da kuvvetle muhtemel olduğunu, bir dosyada satış avansının alacaklı tarafından...

          Gerekçe ve Sonuç Gerekçesiz hakimin reddi talebinin sehven kısa kararda değerlendirilmediği, tebligat usulsüzlüğü iddiasının ancak ilgilisi tarafından ileri sürülebileceği, tebliğ işlemlerinde bir usulsüzlük olmadığı, İİK'nın 150/e maddesine göre süresinde satış istendiği, başkaca fesih nedeni de bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine ve ihale bedelinin %10'u oranında 15.250,00 TL para cezasının şikayetçi borçludan tahsiline karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur. B.İstinaf Sebepleri Borçlu, 1.Hakimin reddi talebi hakkında yasal gereğinin yapılmadığını, 2:Osman Selim Teomanlı'ya satış ilanı tebliğ edilmediğini, Av. ...'...

            Mahkemece, davacının satış bedeline ilişkin talebinin kabulü ile; 400,00-TL’nin satış tarihi olan 7 Temmuz 1987 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, davacının ödediği vergilere karşılık talep ettiği bedel yönünden bu talebinin atiye bırakılmış olması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına, davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalıların aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, vekalet sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkindir....

              Bir başka anlatımla icra müdürlüğünün takdir hakkını kullanarak kıymet takdiri yapılmamış olması yada bir başka sebeple satış talebini reddetmesi düşünülemez. Somut olayda, alacaklının talebi ile satışa konu aracın 05.03.2015 tarihinde fiili haczinin gerçekleştirildiği, fakat aracın hurda olduğundan bahisle kıymet takdirinin yapılmasına yer olmadığına karar verildiği, 14.12.2015 tarihinde ise aynı icra müdürlüğü tarafından, alacaklının talebi ile aracın kıymet takdirinin yapıldığı görülmektedir. Alacaklının 16.12.2015 tarihinde satış harcını yatırarak 17.12.2015 tarihinde satış talep ettiği fakat icra müdürlüğünce, sadece, alacaklı tarafından yapılan satış talebinin süresi içerisinde ise kabulüne, değilse reddine karar verilmesi gerekirken; yapılan kıymet takdirinin haber verilmeden yapıldığı, verilen ilk karara uyulmadığı gerekçeleri ile anılan satış talebinin reddolunduğu anlaşılmıştır....

                İlk derece mahkemesince davanın ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş, karar davacı vekili tarafından istinaf edilmiştir. İlk derece mahkemesince, araç satış sözleşmesinde araç sahibinin davacı dışında bir şirket olduğu, satış suretiyle devir yapıldığı, dava konusu taşınmazın da pasif maliklerinin davacı dışındaki gerçek ve/veya tüzel kişiler olduğu, devrin satış yoluyla gerçekleştiği, bağış iddiasının yaklaşık ispat ölçüsünde ispatlanamadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir. Dosya içeriğine, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre; ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbir talebinin reddi kararı usul yönünden hukuka uygun olduğundan davacı vekilinin istinaf başvurusunun esastan reddine karar verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur; HÜKÜM : Yukarıda açıklanan gerekçeler ile; 1- Fethiye 3....

                Maddesine göre alacaklı yapılmasını talep ettiği muamelelerin masrafını peşin ödeyeceği bu durumda satış talebinin geçerli olabilmesi için öncelikle satış talebi ile birlikte satışla ilgili yeterli gider avansını dosyaya yatırması gerektiği, satış talebi satış avansının yatırıldığı tarihte yapılmış sayılacağı, masrafın yatırılmak kaydıyla alacaklının satış talebinde bulunmaması durumunda satış talebi geçerli olup, hüküm ve sonuçlarını doğurması için icra müdürlüğünün kararına ihtiyacın olmayacağı, somut olayda alacaklı tarafından imha edilen dosyaya masrafın yatırıldığı belli ise de, alacaklı tarafından satış talebinde bulunulup, bulunulmadığı belli olmadığı, taraflarca dosyanın ihyası yönünde herhangi bir başvuruda bulunulmadığı anlaşılmakla, sistemden yatırılmış satış avansının satış talebi olarak değerlendirilip İİK 106 ve 110....

                UYAP Entegrasyonu