İcra emrinin borçluya tebliği tarihi olan 13.04.2012 tarihinden itibaren, Aile Mahkemesi'nin tedbir kararının devam ettiği 12.06.2013-25.12.2014 tarihleri arasında satış isteme süresinin durduğu, alacaklının satış talebini geri aldığı 20.02.2015 tarihi itibariyle 2 yıllık satış isteme süresinin dolmadığı ve satış talebinin 2 yıllık sürenin sonuna kadar yenilenebileceği anlaşılmaktadır.O halde, Mahkemece, yukarıda açıklandığı üzere 2 yıllık satış isteme süresinin dolmaması nedeniyle istemin reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle hüküm tesisi isabetsiz ise de; sonuçta istem reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir.SONUÇ: Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366. ve HUMK'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 27,70 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar...
İcra Müdürlüğü'nün 2021/6468 esas sayılı dosyasındaki 12/04/2021 tarihli yakalama talebinin reddi işlemini şikayete ilişkinken; Bursa 10. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2022/247 Esas sayılı dosyasında ise Bursa 11. İcra Müdürlüğü'nün 2021/6468 esas sayılı dosyasındaki 12/04/2021 tarihli satış talebinin reddi işlemini şikayete ilişkindir. Bu durumda, yukarıda belirtilen bilgilere göre, derdestlikten söz edilemeyeceği açık olduğundan, ilk derece mahkemesince tarafların iddia ve savunmaları değerlendirilerek sonuca göre bir karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. Davacının sair istinaf başvuru sebepleri bu safhada değerlendirilmeksizin istinaf talebinin kabulü ile HMK'nun 353/1- a-6 maddesi gereğince ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına, davanın esasının incelenerek yargılamaya devam edilmesi için dosyanın kararı veren ilk derece mahkemesine gönderilmesine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulması cihetine gidilmiştir....
Şikayet edilen vekili, cevap dilekçesinde, şikayetçinin dosyalarından konulan hacizlerin satış taleplerinin İcra Müdürlüğü'nce red edilmesi nedeniyle düştüğünü savunarak, şikayetin reddine karar verilmesini istemiştir. Mahkemece davanın görevsizlik nedeniyle reddine dair verilen karar, taraf vekillerinin temyizi üzerine, Dairemizin 30.09.2015 tarih ve 2015/3758 E., 2015/6117 K. sayılı kararıyla, şikayetçinin itirazının şikayet edilenin alacağının aslına değil haczinin düştüğüne ilişkin olduğu, alacağın esası ile ilgili bir itiraz bulunmadığı, ihtilafın İcra Hukuk Mahkemesinde sıra cetveline şikayet olarak görülmesi gerektiği gerekçesiyle bozulmasına karar verilmiş, bozmaya uyularak yapılan yargılama sonunda, süresinde şikayet yoluna başvurulmayan satış talebinin reddi kararlarının kesinleştiği, bu nedenle satış talebinin geçersiz olduğu ve haczin düştüğü gerekçesiyle, şikayetin reddine karar verilmiştir. Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir....
Bu durumda, alacaklı tarafından süresinde satış istenmiş ve avansı da daha evvel yatırılmış olmakla diğer satış şartlarının oluşup oluşmadığı ya da kıymet takdiri yapılmamış olması sonucu etkilemez. O halde mahkemece, satış talebinin yasal süresinde olduğu anlaşıldığından şikayetin kabulüne karar verilmesi gerekirken reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 24.05.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı ... vekili, 492 sayılı Harçlar Kanunu'nun 13/j maddesi gereğince Hazinenin harçtan muaf olduğu halde bu hususun kararda belirtilmediğini, taşınmazların satış bedeli üzerinden binde 11,38 oranında nispi karar ve ilam harcından Hazinenin muaf olduğunun tavzih yolu ile düzeltilmesini talep etmiştir. Mahkemece, davalı ... vekilinin tavzih talebinin reddine karar verilmiştir. Tavzih talebinin reddi kararını davalı ... vekili temyiz etmiştir. Somut olayda; mahkemece her ne kadar hüküm sonucunun 3. bendinde "Satışına karar verilen taşınmazların satış bedeli üzerinden hesaplanacak binde 11,38 nispi karar ve ilam harcının paydaşlardan ... kaydındaki ve veraset ilamındaki payları oranında ayrı ayrı alınarak hazineye gelir kaydına" karar verilmiş ise de, hüküm sonucunun 8. bendinde davalı ...'nin harçtan muaf olduğu belirtilmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 31.01.2013 gününde verilen dilekçe ile iştirak halindeki mülkiyetin müşterek mülkiyete çevrilmesi ve ortaklığın giderilmesi talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; iştirak halindeki mülkiyetin müşterek mülkiyete çevrilmesi talebinin hukuki yarar şartı olmadığından reddine, ortaklığın giderilmesi talebinin kabulüne dair verilen 26.12.2013 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: Dava, ortaklığın giderilmesi isteğine ilişkindir. Mahkemece, ortaklığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmiştir. Hükmü, davalı ... temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalı ...'...
haciz yönünden alacaklının satış talebinin reddi yönünde işlem tesis edildiği, alacaklının, satış talebinin reddine ilişkin icra memurluk işleminin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece; icra hukukunda, haczin yenilenmesine ilişkin hukuki müessese bulunmadığı, 23.01.2015 tarihinde uygulanan haczin, ilk haczin devamı niteliğinde olmayıp, yeni bir haciz işlemi olduğu gerekçesiyle şikayetin reddine karar verildiği anlaşılmaktadır....
(Muhalif) KARŞI OY Dairemizin 22.09.2020 tarihli ve 2019/4316 Esas, 2020/5279 Karar sayılı bozma ilamında yer alan muhalefet şerhinde belirtilen farklı gerekçelerle bozulması görüşünde olduğumdan davalı-birleştirilen davada davacı ... vekilinin karar düzeltme talebinin kabulü ile sayın çoğunluğun karar düzeltme talebinin reddi kararına katılamıyorum....
Gerekçe ve Sonuç Gerekçesiz hakimin reddi talebinin sehven kısa kararda değerlendirilmediği, tebligat usulsüzlüğü iddiasının ancak ilgilisi tarafından ileri sürülebileceği, tebliğ işlemlerinde bir usulsüzlük olmadığı, İİK'nın 150/e maddesine göre süresinde satış istendiği, başkaca fesih nedeni de bulunmadığı gerekçesi ile şikayetin reddine ve ihale bedelinin %10'u oranında 15.250,00 TL para cezasının şikayetçi borçludan tahsiline karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde borçlu istinaf başvurusunda bulunmuştur. B.İstinaf Sebepleri Borçlu, 1.Hakimin reddi talebi hakkında yasal gereğinin yapılmadığını, 2:Osman Selim Teomanlı'ya satış ilanı tebliğ edilmediğini, Av. ...'...
Mahkemece, davacının satış bedeline ilişkin talebinin kabulü ile; 400,00-TL’nin satış tarihi olan 7 Temmuz 1987 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya ödenmesine, davacının ödediği vergilere karşılık talep ettiği bedel yönünden bu talebinin atiye bırakılmış olması sebebiyle karar verilmesine yer olmadığına, davacının manevi tazminat talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının tüm, davalıların aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, vekalet sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkindir....