WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalıların avukata verdikleri vekaletnameler varsa bunların ilgilisinden temin edilerek dosyaya konulması, aksi halde mahkeme kararı ile davacının temyiz dilekçesinin adı geçen davalılara tebliğ edilerek temyiz süreleride beklendikten sonra iadesi, 2-Dava konusu taşınmazın değerinin tespitinde esas alınan zeytin ürününün 2004 yılı itibariyle toptan satış fiyatını gösterir listenin Tarım İl Müdürlüğünden, Temin edilerek dosya içerisine konmasından sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 06.03.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi - Dava dilekçesinde, Kamulaştırma Yasasının 4650 Sayılı Yasayla değişik hükümleri uyarınca, kamulaştırma bedelinin tespiti ve taşınmaz malın idare adına tescili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Dava konusu taşınmazın değerlendirilmesine esas alınan 2. Mıntıka ...parsel sayılı taşınmaz 07.09.1987 tarihinde İskenderun Satış Müdürlüğü tarafından 1987/13 sayılı satış dosyası ile satışının yapıldığı anlaşıldığından, bu satış ile ilgili belgelerin ilgili Müdürlük ve Mahkemesi ile bu ihale neticesi yapılan devir işlemine ait tapu kaydı ve akit tablosunun Tapu Sicil Müdürlüğünden, 2-Dava konusu taşınmazın değerlendirilmesine esas alınan 2....

      Bu durumda her iki tapu kaydında satış tarihleri ve bedelleri yönünden oluşan bu çelişkinin giderilmesi için emsal taşınmazın 17.02.1999 ve 25.03.2004 tarihinde ayrı ayrı satışlarının yapılıp yapılmadığı ve bu satışların alıcı-satıcı, satış bedellerini gösteren tapu kayıtlarının ve satışları gösteren akit tablolarının Tapu Sicil Müdürlüğünden getirtilerek geri çevirme kararının yerine getirtilip getirilmediğinin mahkemece de denetlenmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 03.04.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        in el ürünü olmadığı, satış vaadi sözleşmesine konu satış bedelinin davalı tarafından davacıya iade edildiğine dair delil bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Dosya arasında bulunan 08.04.2009 tarihli ve ibraname başlıklı belgenin incelenmesinde; davalı satıcı ...'un satış vaadi konusu daireyi dava dışı ....'a satabileceği, bu satışa onay verildiği, ayrıca satışın bedeli olan 115.000 TL'nin elden alındığı ve davalı ...'dan hiç bir alacağı kalmadığı yazılarak davacı şirket kaşesinin altının şirket yetkilileri...ile Karım ... tarafından ayrı ayrı imzalandığı anlaşılmaktadır. Her ne kadar Mahkemece, söz konusu ibranamede davalı şirket yetkilisi Karım ... adına atılan imzanın adı geçene ait olmadığı ve davalı tarafından satış bedelinin davacıya ödendiği ispat edilemediği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; dosyada mevcut ticaret sicili kayıtlarından, 23.10.2008 tarihinden itibaren davacı şirket müdürlüklerine Karım ... ile ......'...

          Davacı ile davalı Önder arasındaki ilişkinin araç satışında vekalet ilişkisinden kaynaklandığından vekilin sorumluluğuna göre, diğer davalı Mustafa yönünden ise satış ilişkisi bağlamında satış bedelinin ödenip ödenmediği noktasında değerlendirilmesi gerekir. Davalı Mustafa satış bedelini kredi çekmek suretiyle ödediğini belirtmiş olup, noter huzurunda yapılan satış sözleşmesinde araç bedelinin ödendiği belirtilmiş olup, bunun aksini iddia edenin ispatlaması gerekmektedir. Buna göre araç satış bedelinin davalı Mustafa tarafından ödenmediği hususunun araç satış sözleşmesinde satış bedelinin nakten ödendiğinin belirtilmesi karşısında aksinin davacı tarafça aynı değerde belge ile yine davalıların davacı zararına birlikte hareket ettikleri iddiasının da yine davacı tarafından ispatlanması gerekmektedir....

            GEREKÇE ; Dava; ayıp nedeniyle alım-satım sözleşmesinden dönülerek, satış bedelinin iadesi ve uğranıldığı ileri sürülen maddi zararın tazmini istemine ilişkindir....

              Nisbi metoda göre; satış tarihi itibariyle satılanın, ayıpsız ve ayıplı değerleri arasındaki oranın, satış bedeline yansıma miktarı belirlenmektedir. Başka bir ifade ile satılanın, tarafların kararlaştırdıkları satış bedeli gözetilmeksizin, satış tarihi itibariyle gerçek ayıpsız rayiç değeri ile ayıplı haldeki rayiç değeri ayrı ayrı belirlenerek, bu iki değerin birbirine bölünmesi suretiyle elde edilecek oran, satış bedeline uygulanmaktadır....

                Başka bir deyişle, denkleştirici adalet kuralı gereğince iadeye karar verilirken, satış bedeli olarak verilen paranın alım gücünün, ifanın imkânsız hale geldiği tarihteki alım gücüne uyarlanması zorunluluğu bulunmaktadır. Satım bedelinin iade tarihindeki ulaştığı bedel belirlenirken ödenen paranın çeşitli ekonomik etkenler nedeniyle azalan alım gücünün enflasyon, ÜFE-TÜFE artış oranları, altın, işçi ücretlerindeki artış ve döviz kurlarındaki artış vs. ortalamaları göz önünde tutulmalıdır Eldeki davada, ilk derece mahkemesince, davacıların harici taşınmaz satış sözleşmesinde belirtilen satış bedelini ödediğini ispat edemediği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş ise de, imzası davalı tarafından inkar olunmayan 30/07/1982 tarihli sözleşmede 250.000 eski TL olan satış bedelinin tamamen davalı tarafından alındığı açıkça belirtilmiştir. Davalı ise satış bedelini davalıya iade ettiğine yönelik bir savunmada bulunmamıştır....

                - K A R A R - 1-Yargıtay ilamında belirtilen gerektirici sebeplere göre davalılar vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir. 2-Dava, ayıplı aracın iadesi ile satış bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Davacıya iadesine karar verilen malın kullanılmış olması nedeniyle davacının da fayda elde ettiği gözetilerek, faizin başlangıç tarihinin aracın iade tarihi olarak kabulünde zorunluluk vardır. Yerel mahkemece araç bedeline, satış tarihinden itibaren faiz uygulanmıştır. Davacının elinde bulunan aracın davalılara iadesi ile faize hak kazanılacağı gözetilmeden araç satış tarihinden itibaren faize hükmedilmesi isabetsiz olup, hükmün bu nedenle bozulması gerekirken, bu yön gözden kaçırılarak kararın onandığı anlaşıldığından davalılar vekillerinin bu yöne ilişkin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ......

                  parsel nolu taşınmazın satış tarihi (10.09.1998) itibariyle alıcısını, satıcısını, satış bedelini gösterir tapu kaydının Tapu Sicil Müdürlüğünden, 3-Emsal alınarak incelenen 6400 ada 176 parsel nolu taşınmazın bulunduğu sokak, cadde ve mahalle itibariyle 2008 yılı emlak vergisine esas asgari m² değerinin Belediye Başkanlığından, Getirtilmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere iadesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 19.07.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu