Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

KARAR Davacı, davalıdan fatura karşılığı 7.091,06 TL bedelle muhtelif mobilyalar satın aldığını, yatak odası takımının tamamen ayıplı çıktığını, teknik servisin 2 defa geldiğini, ancak onarım, değişim veya bedel iadesi yapmadıklarını ileri sürerek; ürünün davalıya iadesini ve satış bedelinin faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, davanın kabulüne, 6502 sayılı yasanın 11/1-a maddesi uyarınca davacının ürünleri iadesi koşuluyla 6.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava konusu ürünün davacının elinde olduğu uyuşmazlık konusu değildir....

    Bilirkişiler, raporda aracın boyasının fabrikasyon olduğunu, boya kabarmalarının dış etkenlere bağlı olarak oluşmadığını, dava konusu ayıbın kullanım hatasından kaynaklanmadığını ve aracın bu haliyle gizli ayıplı olduğunu tespit etmişlerdir. Dava, aracın boyası ile ilgili ayıp iddiasına ilişkin olduğuna göre oluşturulan bilirkişi heyetinde ehil bilirkişi olarak kimya mühendisinin bulunması gerekir. Hükme esas alınan bilirkişi raporu ehil bilirkişilerden oluşmayan bir heyetten alınmış olup bilimsel verilere dayalı olarak hazırlanmamıştır. Hal böyle olunca; mahkemece, kimya mühendisinin de olduğu bilirkişi heyetinden bilimsel verilere dayalı ve denetime açık rapor alınarak hüküm kurulması gerekirken usule uygun olarak oluşturulmamış bilirkişi heyetinden alınan ve yetersiz olduğu anlaşılan rapor esas alınarak hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

      Davalı vekili cevabında, davacıdan satın alınan kimyasal maddelerin ayıplı çıktığını, ayıplı ürünlerin davacı tarafından geri alınmaması nedeniyle müvekkili şirketin zarara uğradığını, alacağın likit olmadığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna göre; taraflar arasındaki ticari ilişki nedeniyle davalının, davacıya borçlu olduğu, davalının malların ayıplı olduğu yönündeki iddiasına ilişkin delil sunmadığı gibi malların iadesine ilişkin fatura ve belge de ibraz etmediği, davalının takiple temerrüde düşürüldüğü, alacağın likit bulunduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI ÖZETİ: İlk derece mahkemece "...Somut olayda, aracın sağ ön yolcu koltuğundaki ısıtma sisteminin arızalı olduğu, genleşme tankının ve radyonun arızalı olduğu iddia edilmiştir. Dava konusu araç üzerinde inceleme yapılması amacıyla talimat mahkemesi aracılığıyla keşif yapılmış, keşif sonrası dosyaya sunulan 22.03.2021 tarihli bilirkişi raporu ile, aracın sağ ön koltuk ısıtmasının ve koltuk düğmesinin çalışmadığı, genleşme tankı ve eklentilerinde hasar olduğu, yedek anahtarının da teslim edilmediği belirlenerek, bu ayıpların gizli ayıp niteliğinde olduğu, ayıpların onarım bedelinin 12.050.00 TL olduğu, satış tarihi itibariyle bu bedelin 9.200,00 TL olduğu belirlenmiştir. Davacının davalıya 31.10.2019 tarihli ihtarname ile, araçtaki ayıpların davalıya bildirildiği görülmüştür....

        Asliye Hukuk (Ticaret) Mahkemesi'nin 27/02/2019 tarih 2018/144 Esas - 2019/107 sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde; TALEP: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketten ham madde niteliğinde demir ürünü satın alarak, karşılığında dava konusu 04/02/2018 tarihinde çeki keşide ederek davalıya verdiğini, ancak satın alınan ürünlerin ayıplı çıktığını, yapılan görüşmeye rağmen malın geri alınmadığını, çekin icraya konulması halinde gerçekte var olmayan bir borcun tahsilinin söz konusu olabileceğini belirterek çekin iptaline karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı iddialarının doğru olmadığını, ayıplı olduğu iddia edilen ürünün davacıya 25/09/2017 tarihli irsaliye ile teslim edildiğini, ayıbın 4 ay boyunca fark edilmeyerek, çekin ibraz süresi yaklaştığında fark etmemenin mümkün olmayacağını, ayıp hususunda herhangi bir ihtarname, yazılı mail, görüşme vs. olmadığını belirterek davanın reddini talep etmiştir....

        KARAR Davacı, davalıdan satın aldığı koltuğun ayıplı çıktığını, kumaştaki ayıbın giderilmesi için davalıya teslim ettiği malın, onarım sonrası bu kez de koltuğun diğer parçaları ile renk farkının oluştuğunu gördüğünü ileri sürerek, ayıplı mal için ödediği bedelin iadesini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun çerçevesinde ayıp nedeniyle seçimlik hakların kullanılması istemine ilişkindir. Mahkemece onarımdan sonra yeni ayıpların ortaya çıktığının davacı tarafından ispatlanamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....

          Davacının davalıdan 28.9.2006 tarihinde satın aldığı aracının sürekli arızalanması ve sorunların halen devam etmesi nedeniyle aracın ayıpsız misli ile değişimi için eldeki davayı açmıştır.Davacının aracı ile ilgili olarak davalı tarafından düzenlenen iş emirlerinde davacının pek çok kez tamir için geldiği ve her gelişinde araçta parça değişimi yapıldığı gözlenmiştir.Mahkemece aldırılan bilirkişi raporunda,iş emirleri ve davacı iddiaları konusunda yapılan incelemede,koltuk kılıfının değişiminin 4 yıllık kullanıma göre normal olduğu,kapı ve cam krikolarının tamamının topluca değiştirilmesi gerektiği,araçta sarsılma şikayetine rastlanmadığını,diğer arıza ve onarımların küçük tamirler olduğu veya kullanım hatası veya rutin bakım işlemi olduğu belirtilmiştir.Karara esas alınan bilirkişi raporunda hangi arızaların kullanımdan kaynaklandığı,hangilerinin rutin bakım olduğu hususları açıkça belirtilmeyerek topluca bir değerlendirme yapılmıştır.Bahsedilen bilirkişi raporu karar vermeye elverişle...

            Davacının dava dilekçesinde talep etmediği, ıslah dilekçesi ile talep ettiği, kararın C bendindeki altınlar yönünden ret kararı doğru olmakla birlikte mehir senedinde belirtilen koltuk takımının yıpranma payı dikkate alınarak belirlenen değer üzerinden verilen karar da doğru olduğundan davacının tüm istinaf talebinin reddine, davalının istinaf talebinin kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

            a, ... marka çamasır makinası bilgisayar ve koltuk takımının kendisi ...'a, yemek odası takımının da davacı ...'a ait olduğunu belirterek istihkak iddiasının kabülü ile haczin kaldırılmasını, %15 tazminatın tahsilini dava ve talep etmiştir. Davalı alacaklı vekili, haczin borçlunun adresinde ve huzurunda yapıldığını, davacıların borçlunun babası eşi ve kardeşleri olduğunu, aynı konuda davacı ... tarafından açılan 2007/243 E sayılı davanın reddedildiğini belirterek davanın reddini, %40 tazminatın tahsilini savunmuştur. Davalı borçlu ... Büyükşahin haczin huzurunda yapıldığını, istihkak iddiasına itiraz etmediğinden davada taraf olamayacağını, dava konusu mahcuzların davacı eşi ... ile evlenmeden önce alındığını, mahcuzlardan sadece ... marka bulaşık makinasını çeyiz olarak getirdiğini, bu makinanın da babası davacı ... tarafından iade edilmek üzere kendisine verildiğini, diğer mahcuzların eşi ...'la evlendiğinde evde olduğunu, bunlardan bir kısmının 2002 yılında, bir kısmının ise ...'...

              "İçtihat Metni" Mahkemesi :Sulh Hukuk Mahkemesi Tarih :06/10/2010 Nosu : 1454/1079 - K A R A R - Davacının tacir olmamasına, uyuşmazlığın davacının satın aldığı koltuk takımı vs.den dolayı fazla ödeme yapıldığı iddiasına dayalı istirdat istemine ilişkin bulunmasına göre Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından verilmiş olan kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 3.Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 07.02.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                UYAP Entegrasyonu