Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü'nün 2009/10134 esas no'lu dosyasının yer aldığını, sıra cetvelinin 1. ve 3. sırasına itiraz ettiklerini, zira 1588 sayılı dosyada taşınmaza 08.08.2006 tarihinde haciz konulduğunu, 23.06.2008 tarihinde satış talebinde bulunulduğunu, daha sonra haczin yenilendiğini, satışa hiç başlanmadığını, bir defa satış istemekle haczin hiç düşmeyeceğinin kabulünün mümkün olmadığını, satış istendiğinde zamanaşımının kesildiğini ancak sonra tekrar başladığını, bu nedenle önceki hacizlerin düşmüş olduğunu, son haciz tarihinin 03.04.2013 olduğunu ve bu haczin kendi hacizlerinden sonra olduğunu, yine 10134 esas sayılı dosyada ise haciz tarihinin 14.11.2011 olduğunu, 11.09.2013 tarihinde satış talep edilerek 300,00 TL avans yatırıldığını, başka bir işlem yapılmadığını, satış talebinin kabulünün satışa hazırlık işlemleri tamamlanmadan yapılması nedeniyle geçersiz olduğunu, yatırılan satış avansının da yetersiz olduğunu ileri sürerek, düzenlenen sıra cetvelinin 1. ve 3. sıralarının iptaline...

    Mahkemece paydaşlığın satış suretiyle giderilmesine karar verilmesi halinde satışın nasıl yapılacağının ve satış bedelinin ne şekilde dağıtılacağının hüküm sonucunda gösterilmesi gerekir. Satışına karar verilen taşınmaz; a)Paylı mülkiyet hükümlerine konu ise satış bedelinin paydaşların tapudaki payları oranında, b)Elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi olması halinde satış bedelinin mirasçılık belgesindeki paylar oranında, c)Hem paylı, hem de elbirliği mülkiyeti halinin bir arada bulunması halinde ise satış bedelinin tapudaki ve mirasçılık belgesindeki paylar nazara alınarak dağıtılmasına karar verilmesi gerekir....

      Mahkemece, şikayetin reddine dair verilen karar, şikayetçi vekilinin temyiz istemi üzerine Dairemizin 28.03.2014 tarih ve 1763 E., 2381 K. sayılı ilamıyla, mahkemece, şikayet olunanın alacaklı olduğu dosyada 21.04.2005 tarihli talep üzerine konulan 11.05.2005 tarihli ilk hacizden sonra 03.11.2006 tarihinde satış avansı yatırılarak satış talebinde bulunulduğu tespit edilmiş ise de, geri çevirme kararı üzerin getirtilen şikayet olunanın icra dosyası fotokopilerinden bu satış talebine yönelik satış avansının yatırıldığına ilişkin herhangi bir belgeye rastlanılmadığı, yine ......

        Davada dayanılan 26.07.2000 tarihli sözleşmede satış bedelinin davacı tarafından davalıya ödendiği yazılı ise de davacı mahkeme önündeki beyanında (ikrarında) aslında bedel ödemediğini, satış vaadi sözleşmesinin bağış maksadıyla yapıldığını belirtmiştir. Yukarıda sözü edildiği üzere taşınmaz satışında semen (satış bedeli) de satış aktinin asgari objektif unsurları arasındadır. Soruna taşınmaz satış vaadi sözleşmesi açısından bakılırsa semen, satışı vaat olunan taşınmazın bedeli, kısaca vaat alacaklısının karşı edimidir. Gerçekten Borçlar Kanununun 217. maddesinin yaptığı gönderme nedeni ile aynı yasanın satım ve trampa sözleşmelerine uygulanacak 182. maddesinde “satım bir akittir ki onunla satıcı satılan malı alıcının iltizam ettiği semen mukabilinde…” denmek suretiyle satış bedelinin satım akitlerinde sözleşmenin temel unsurlarından olduğu ifade edilmiştir. Somut uyuşmazlıkta davacı satış bedelinin ödenmediğini ikrar ettiğinden sözleşmenin karşı edimini yerine getirmemiştir....

          İİK'nun 127. maddesi gereğince satış ilanının bir suretinin borçluya tebliği zorunludur. Ancak satış ilanının tebliğ edilmediği ve usulsüz tebliğ edildiği iddiası, ancak ilgilisince ileri sürülebilir. Taşınmaz malikine ve diğer hissedarlara tebligat yapılmamış olması, şikayetçi borçlulara değil, tebligat yapılmayan ilgilisine şikayet hakkı verir. Mahkemece, satış ilanının malike tebliğ edilmemesi nedenine dayalı olarak satış kararının iptaline karar verilmesi doğru değildir. Somut olayda, satışa konu 1009,1048,1148,1080 parsel sayılı taşınmazların tapu kaydının incelenmesinde; taşınmazların ... adına kayıtlı olduğu ve 3088 sayılı Yasanın uygulama yönetmeliğinin 24. maddesine göre toplulaştırma alanına alındığına ilişkin Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı ... Genel Müdürlüğü lehine beyana ilişkin kayıt düşüldüğü görülmüştür....

            Bu durumda, satış talebinin geçerli olabilmesi için satış talebi ile birlikte bir miktar avansın da yatırılması gerekir. Satış talebi, satış avansının yatırıldığı tarihte yapılmış sayılır. Masrafı yatırılmak kaydıyla alacaklının satış talebinde bulunması durumunda, satış talebi geçerli olup hüküm ve sonuçlarını doğurması için icra müdürlüğünün kararına ihtiyaç yoktur. Somut olayda; alacaklı tarafından masrafı yatırılarak satış talebinde bulunulduğu, icra müdürlüğünce, "...satış avansı yatırılmış ise de; hacizli taşınmazın kıymet takdiri yapılmamış olup, kıymet takdiri kesinleşmediğinden şu aşamada satış talebinin reddine..." şeklinde karar verildiği görülmektedir....

              Şöyle ki; Dava konusu taşınmaza emsal alınarak incelenen 59 ada 7 parsel sayılı taşınmazın 08.02.2010 olan satış tarihli alıcısı, satıcısı, satış bedeli ve miktarını gösterir tapu kaydı ile akit tablosu istenildiği halde emsalin 09.05.2011 tarihli satış akit tablosunun geldiği anlaşılmıştır. Dava konusu taşınmaza emsal alınarak incelenen 59 ada 7 parsel sayılı taşınmazın 08.02.2010 olan satış tarihli alıcısı, satıcısı, satış bedeli ve miktarını gösterir satış akit tablosunun ve ilk tesis tarihinden itibaren tüm tedavülleriyle birlikte (satış yapılmışsa satış bedellerini de gösteren) tapu kaydının tapu müdürlüğünden getirtilip dosya içerisine konulmasından ve istenilen hususun yerine getirildiğinin mahkeme hakimince bizzat denetlenmesinden sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere gönderilmesi için dosyanın mahkemesine yeniden GERİ ÇEVRİLMESİNE, 14.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                Davalı alacaklı T3 vekili duruşmadaki beyanında özetle; davacı vekili tarafından daha önce aynı konuda Erdemli İcra Hukuk Mahkemesi ve Adana 1.İcra Hukuk Mahkemesinde davalar açıldığını ve reddedildiğini, öncelikle davanın derdestlik nedeniyle reddine karar verilmesini, ayrıca taşınmazlar üzerine 22.06.2012 tarihinde haciz konulduğunu ve 04.01.2013 tarihinde yasal süresi içerisinde satış talep edilerek satış avansının dosyaya depo edildiğini, davanın dayanağı olmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, alacaklı vekilinin 04/01/2013 tarihinde "15 ve 45 parsel sayılı taşınmazlarla ilgili satış işlemlerinin yapılması için satış avansının dosyaya depo edilmesini talep ederim" şeklindeki beyanının satış talebini içerdiği ve satış avansını yatırdığı, satış talebinin süresinde yapıldığı belirtilerek, şikayetin reddine karar verilmiştir....

                sözleşmesine dayalı tapu iptali tescil ve satış vaadi sözleşmesinin iptali isteğine ilişkindir....

                  İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI; Mahkemece, davacı T1'ya satış ilanının tebliğ edilmediği, Yargıtay 12. Hukuk Dairesinin yerleşmiş içtihatları gereğince satış ilanının tebliğ edilmemesinin başlı başına ihalenin feshi sebebi olduğu, Kozan Sulh Hukuk Mahkemesi Satış Memurluğunun 2020/2 sayılı satış dosyasına konu Adana İli, Kozan İlçesi, Bağtepe Mahallesi 142 ada 2 parsel sayılı taşınmazın satışına ilişkin ihalenin ihale şartlarına uygun olmadığı belirtilerek, açılan davanın kabulü ile Kozan Satış Memurluğunun dava konusu Adana İli, Kozan İlçesi, Bağtepe Mahallesi 142 ada 2 parsel sayılı taşınmaz ile ilgili 2020/2 satış numaralı dosyasında 26/04/2021 tarihinde yapılan ihalenin feshine karar verilmiştir....

                  UYAP Entegrasyonu