Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra Müdürlüğü’nün 2009/2037 sayılı Takip dosyasında trafik kaydına 14.04.2009‘da haciz konulan .... plaka sayılı aracın üçüncü kişi tarafından 16.04.2008‘de noterde yapılan sözleşme ile satın alındığını, mülkiyetin hacizden önce davacıya geçtiğini belirterek istihkak iddiasının kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı (alacaklı) vekili, usulüne uygun davetiye tebliğine rağmen duruşmalara katılmadığı gibi cevap da vermemiştir. Mahkemece toplanan delillere göre: “dava konusu aracın trafik kaydına haciz konulmasından önce noterde yapılan sözleşme ile üçüncü kişi tarafından satın alındığı, mülkiyetin hacizden önce davacıya geçtiği“ gerekçesi ile davanın kabulü ile haczin kaldırılmasına karar verilmiş; hüküm, davalı alacaklı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

    tebliğ edildiği günün ertesi günü davalının makineyi davacıya teslim ettiğini, fakat makineyi ilişkin kurulumun gerçekleştirilmediğini ve makinenin çalıştırılmadığını, daha sonra davacının defalarda davalıyı arayarak makineyi çalışır vaziyete getirmesi gerektiğini bildirdiğini, davalı şirketin davacıdan 17/11/2018 tarihinde çalıştırıp iade etmek üzere makineyi teslim aldığını, davacının bu makineyi alıp kullanmak amacıyla teknik donanım sağlamak adına masraflar yaptığını, 20 Temmuz 2018 tarihi itibariyle temerrüde düşen davalı şirketin sözleşme gereği edimini ifa etmediğini belirterek, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla davacı şirketin tüm masraflar, kaybettiği kazançlar ve müspet zararlarından oluşan 1.000 TL'nin davalıdan alınarak davacıya verilmesini talep ve dava etmiştir....

      Mülkiyeti muhafaza sözleşmesi genel olarak, alıcıya teslim edilmiş olmasına rağmen, satılan şeyin mülkiyetini, belli bir şartın gerçekleşmesine kadar alıcıda saklı tutan bir sözleşme türü olup, taşınırlarda mülkiyetin intikalinin teslimle gerçekleşeceği kuralının bir istisnasıdır. Somut dava bu kapsamda ele alındığında; taraflar arasında davaya konu aracın satışına ilişkin olarak Kartal --.Noterliği'nin -- yevmiye nolu düzenleme şeklinde mülkiyetin saklı tutulması kaydıyla satış sözleşmesinin yapıldığı anlaşılmaktadır. Söz konusu sözleşme incelenmekle, Türk Medeni Kanunu'nun 764. Maddesinde öngörülen şekil şartlarını taşımakta olup, geçerli bir mülkiyeti muhafaza kaydıyla satış sözleşmesi mevcuttur....

        a, 7 ve 8 nolu bağımsız bölümlerin Suzan Güleren'e ait olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmişlerdir. Davalı ..., davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; hangi taşınmazların davacıya ait olacağının sözleşmede belirtilmediği, oran olarak anlaşıldığı, daha sonra yapılan ek protokolde yüklenici olarak ...'in imzası olmadığı, arsa sahiplerinden ...'ın da imzasının olmadığı, ek protokolün geçersiz olduğu, sözleşmede paylaşım saptanmamış olduğu ve protokolde imza noksanlığı bulunduğu bu nedenle gerersiz olduğu, davacıların davalarını ispat edemedikleri gerekçesi ile davanın reddine, ... yönünden ise kayıt maliki olmadığı ve aktif dava ehliyeti yokluğu nedeni ile reddine karar verilmiştir. Karar, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir....

          Aile Mahkemesi ise davacının talebinin mülkiyetin tespiti ve alacak davası olduğu mülkiyet ihtilafı davalarının genel hükümlere göre görüleceği ve davaya bakma görevinin asliye hukuk mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. HMK'nın 2/I. maddesinde "Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir." hükmü yer almaktadır. Somut olayda; davacı vekili, davalı adına kayıtlı olan ... Mahallesi 780 ada 30 parseldeki taşınmazın davacıya ait olduğunun tesbitine, Büyükşehir Belediyesinin kentsel dönüşüm projesi ile istimlaki sonucu ev ve arsa için ödenen 82.000.-TL paranın davalı eşden tahsili ile davacıya ödenmesini talep etmiştir. Davacı kamulaştırılan davaya konu taşınmazı kendisi tarafından haricen satın aldığını, ancak taşınmazın ......adlı kişiye ait olduğunu ve ....'nın kamulaştırma bedelinin....'...

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ DAVA TÜRÜ : MÜLKİYETİN TESPİTİ Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: Davacı ... ve arkadaşları, ... Köyü çalışma alanında bulunan ve kadastro sırasında tespit harici bırakılan taşınmazın bir bölümü hakkında irsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak miras hisseleri oranında mülkiyetin kendilerine ait olduğunun tespiti istemiyle dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, 26.06.2014 tarihli harita mühendisi bilirkişisi raporu krokisinde, (A) harfi ile (sarı renkli) gösterilen 11.825,00 metrekarelik kısmın, sulama barajı nedeniyle idarece el atılan tarih itibariyle mülkiyetinin; 1.970,83/11.825’şer hisse oranıyla davacılar Gazi, ... ve ...'...

              Mahkememizin 12/02/2021 tarihli duruşmasında dosyanın SMMM bilirkişisine tevdi ile taraf defter ve kayıtları üzerinde inceleme yapılarak uyuşulmazlık konusunda rapor düzenlenilmesinin istenilmesine karar verilmiş, bilirkişi ...04/05/2021 tarihli raporda; Davacı yan tarafından sunulan 2018 - 2019 yıllarına ait yevmiye defteri, defter-i kebir ve envanter defterlerinin kanuni süresi içinde açılış ve yevmiye defterlerinin kapanış tasdiklerinin yapıldığı; Davacı resmi defter kayıtlarında; takip tarihi itibariyle davalının davacıya 26.999,72.-TL tutarında borçlu olduğunun kaydedildiği görülmekle; Her ne kadar Davacı ...Ltd.Şti.'nin resmi defter kayıtlarında; takip tarihi itibariyle davalının davacıya 26.999,72.-TL tutarında borçlu olduğunun kaydedildiği görülmüşse de; dosya içeriğindeki cari hesap ekstresi kayıtlarında; takip tarihi itibariyle davalının davacıya 23.937,06.-TL tutarında borçlu olduğunun kaydedildiği görüldüğünden; takip tarihi itibariyle davalının davacıya 23.937,06....

                Mahkemece toplanan deliller doğrultusunda, davanın menkul malların aidiyetinin tespitine ilişkin olduğu, finansal kiralama sözleşmesinin 30.4. maddesinde kiracının sözleşme bitim tarihinde 37. maddedeki şartlar dahilinde malları satın alabileceği, mülkiyetin henüz davalı şirkete devredilmediği, bu yönüyle henüz finansal kiralama konusu olan ve ancak sözleşme şartları dahilinde tarafların ortak iradeleri ile mülkiyetinin devrinin mümkün olduğu anlaşılan makinaların mülkiyetinin davalıya geçtiği konusunda kesin bir delil olmadığı, dava dışı bankaya ait makinalarla ilgili her türlü mülkiyet hakkını ilgilendiren davada, ilgili bankanın taraf olarak yer alması zorunlu olduğu halde davada bulunmadığı, söz konusu malların diğer davalı ......

                  saptanması halinde mülkiyetin davacıya ait olduğunun tespitine karar verilmesinin düşünülmesi gereğine değinilmiştir....

                    mülkiyetinin müvekkiline ait olduğunun tespiti zorunluluğunun hasıl olduğunu beyan ederek, İş makinelerinin tescili ile ilgili esaslar gereğince, mülkiyetin müvekkili şirkete ait olduğunun tespitine karar verilmesini talep etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu