Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 26.10.2005 gününde verilen dilekçe ile ipoteğin kaldırılması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28.12.2006 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne duruşma isteminin dava değeri yönünden reddine karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, ipoteğin terkini istemiyle açılmıştır. Mahkemece dava kabul edilmiş, kararı davalı temyiz etmiştir. İpotek kişisel bir alacağın teminat altına alınması amacını güden ve bir taşınmaz değerinden alacaklının alacağını elde etmesini sağlayan sınırlı bir ayni haktır.İpotek tesisi için rehin edilecek taşınmaz maliki ile alacaklı arasındaki anlaşmanın (rehin sözleşmesi) Türk Medeni Kanunu’nun 856. maddesi uyarınca tapu siciline tescil edilmesi gerekir....

    Şubesinden kullandıkları taşıt kredisinin 5.taksit tutarını ekonomik sebeplerden dolayı ödeyemediklerini, davalı bankanın rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takip yaptığını, aracın haczedilip, muhafaza altına alınması üzerine fazladan 18.532.47 TL.icra dosyasına ödeme yapıldığını iddia ederek fazlaya ilişkin talep ve dava hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 8.000.00 TL.nin faizi ile istirdadına karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili cevabında, davaya konu icra dosyasında davacı şirketin sıfatı bulunmadığını, davacı şirketin itirazı üzerine açılan itirazın kaldırılması davası sonucunda hüküm tesis edildiğini, takip işlemlerinin bu mahkeme kararına göre yürütüldüğünü, bu nedenle husumet ve derdestlik itirazı ile zamanaşımı itirazında bulunduklarını, davacı şirketten hukuka aykırı olacak şekilde herhangi bir tahsilat yapılmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....

      nin, takibe konu taşınmazda ipotek hakkının bulunduğunu, taşınmaz üzerindeki menkullerin ipotek kapsamında kaldığını, alacaklının alacağına mahsuben satışa iştirak edemeyeceğini ileri sürerek icra müdürlüğüne başvurduğu, icra müdürlüğünce esas dosyaya yapılması gerektiği gerekçesi ile istemin reddedildiği, üçüncü kişinin, icra müdürlüğünün ret kararını şikayet konusu yaptığı, talimat icra mahkemesince şikayet edenin başvurusu hacizlerin kaldırılması olarak değerlendirilip, işin esası incelenerek talebin reddine karar verildiği görülmektedir. Üçüncü kişi ...'nin icra mahkemesine başvurusu, taşınmaz üzerinde bankanın rehninin bulunması ve rehnin haciz tarihinden önce olması nedeni ile alacaklının alacağına mahsuben satışa iştirak ettirilmemesine ilişkindir. Başvuru bu haliyle işin esasına ilişkin olup, asıl icra mahkemesine yapılması gerekir. Dolayısıyla talimat mahkemesine yapılan başvuru sonuç doğurmaz....

        Konkordato talep eden vekili; müvekkili şirketin malvarlığı yeterli olmasına rağmen likidite sıkıntısı yaşamasının konkordatoya başvurmalarının temel nedeni olduğunu, şirketin stoklarında bulunan taşınmazların satışı ile elde edilecek gelir ve borçların vadelendirilmesi ile borçlarının ödenebilir hale geleceğini belirterek geçici mühlet kararı verilmesini talep etmiş, ayrıca tedbiren rehnin paraya çevrilmesi yolu ile takiplerde malların muhafaza altına alınmasını ve satışının durdurulmasını talep etmiştir.İlk derece mahkemesi 27/09/2022 tarihli kararı ile borçlu şirket lehine 27/09/2022 tarihinden itibaren üç aylık geçici mühlet kararı vermiş, ayrıca İİK'nın 295 maddesi uyarınca; mühlet sırasında rehinle temin edilmiş alacaklar nedeniyle rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takip başlatılabileceğine veya başlamış olan takiplere devam edilebileceğine ancak bu takip nedeniyle muhafaza tedbirlerinin alınmamasına ve rehinli malın satışının yapılmasının tedbiren önlenmesine karar vermiştir....

          İcra Müdürlüğünün 2009/25026 esas sayılı dosyası yönünden borçlu olunmadığının tespiti ile 34 XX 424 plakalı araçtan rehnin kaldırılması istemine ilişkin olduğu görülmüş; 6100 sayılı HMK'nın 114/1- ı. maddesi gereğince aynı konuda görülmekte olan dava olması halinde eldeki davanın derdestlik nedeniyle dava şartı yokluğundan usulden reddine...' dair karar verildiği görülmüştür. İSTİNAF TALEBİNDE BULUNAN: Davacı vekili istinaf talebinde bulunmuştur. İSTİNAF NEDENLERİ: Davacı avukatı tarafından verilen 07/02/2023 tarihli istinaf kanun yoluna başvuru dilekçesinde özetle; Davacı vekili istinaf dilekçesiyle; Müvekkilinin davalı bankadan sadece ticari değil, birçok tüketici kredisi de kullandığını, Bu kredilerin tüketici kredisi olan kısımları ile ilgili İzmir 7....

          Kararı, asıl davada davacı, birleşen davada davalı vekili temyiz etmiştir. 1- Asıl dava, limited şirket hisse devir sözleşmesinin güvencesi olarak düzenlendiği ileri sürülen rehin sözleşmesinin geçersizliğinin tespiti, davacı şirket aracı üzerine konulan rehnin kaldırılması, rehnin paraya çevrilmesi yoluyla girişilen icra takibi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti ve %20 oranında tazminata hükmedilmesi istemlerine; birleşen dava ise, menkul rehninin paraya çevrilmesi yoluyla girişilen icra takiplerine itirazın iptali istemine ilişkin bulunmaktadır....

            . - K A R A R - Davacı vekili, bedeli paylaşıma konu iki araç üzerine müvekkili tarafından 14.11.2007 tarihinde haciz konulduğunu, davalının ise borçlu ile anlaşarak muvazaalı bir şekilde, 07.11.2007 ve 15.11.2007 tarihlerinde rehin sözleşmesi yaptıklarını, rehnin paraya çevrilmesi yoluyla takipte borçlunun icra dairesine gelerek tebligatları bizzat tebellüğ ettiğini, aracın borçlunun elinde haczedilmesi nedeniyle rehnin MK’nun hükümlerine uygun olmadığını, rehin şerhinin müvekkilinin haczinden sonra trafik siciline kaydedildiğini belirterek davalıya sıra cetvelinde ayrılan payın müvekkiline tahsisine ve davalının sıra cetvelinden çıkarılmasına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, alacağın gerçek olduğunu, rehnin noterden düzenlendiği tarihte geçerli şekilde tesis edildiğini, rehin tutarlarının müvekkil alacağını karşılamadığını belirterek davanın reddini savunmuştur....

              -K A R A R- Şikayetçi vekili, dava dışı borçlu...’ya ait aracın satışından sonra düzenlenen sıra cetvelinde müvekkili banka lehine tesis olunan rehnin dikkate alınmadığını ileri sürerek, sıra cetvelinin iptaline karar verilmesini talep ve şikayet etmiştir. Şikayet olunan vekili, şikayetin reddini savunmuştur. Mahkemece, şikayetin reddine dair verilen karar, şikayetçi vekilinin temyizi üzerine Yargıtay 19. Hukuk Dairesi'nin 20.04.2006 tarih ve 1535 Esas, 4280 Karar sayılı ilamı ile; mahkemece devre ilişkin protokolün ibrazı sağlanarak kapsamının belirlenmesi ve rehnin borçlunun bankaya olan diğer borçlarının da teminatını teşkil ettiği iddiası karşısında rehin sözleşmesinin celbi ile tüm delillerin bir arada değerlendirilerek karar verilmesi gerektiği belirtilerek bozulmuş, mahkemece direnilmesi üzerine bu kez Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nca bozma kararı yerinde görülmekle direnme kararının bozulmasına karar verilmiştir....

                Şti ile davalı banka arasında imzalanan "Ticari Taşıt Kredisi ve Rehin Sözleşmesi" uyarınca rehin tesis edildiğini, davalı bankaya olan kredi borcunun ödenmesine rağmen rehnin kaldırılmadığını ileri sürerek araç üzerindeki rehnin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davaya konu araç üzerindeki rehnin kaldırıldığını, davanın konusuz kaldığını savunarak davanın reddini istemiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; dava tarihi itibariyle davacının dava açmakta haklı olduğu, davacı yararına yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği yönündeki Yargıtay bozma ilamına uyularak bozma ilamı ve bozma kapsamı dışında kalıp kesinleşen esas hakkında hüküm tesisine mahal bulunmadığına, davacı yararına yargılama giderleri ile vekalet ücretine karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....

                  Trafik Şube Müdürlüğü'ne göndermiş olduğu 10.09.2009 tarihli yazıda araç üzerine banka lehine konulmuş olan rehnin kaldırıldığı belirtilmiştir. Dosya içindeki bilgi ve belgelerden,..... hakkı sahibi banka rehninin kaldırılıp kaldırılmadığı anlaşılamamaktadır. Bu durumda; ilgili banka şubesinden, kredi alacağının ve dain-mürtehin kaydının devam edip etmediği, devam ediyorsa davaya ve tazminatın davacıya ödenmesine muvafakat edip etmedikleri, rehin kaldırılmış ise rehnin kaldırılma tarihi ve aracın kaydı üzerinde başkaca takyidatlarının bulunup bulunmadığının da sorularak, alınacak yazının evraka eklenmesi, ondan sonra temyiz incelemesi yapılmak üzere birlikte gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 10.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu