başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kuruma kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurumca resen yapılması gerekmektedir....
başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kuruma kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurumca resen yapılması gerekmektedir....
Anılan Yasanın 5. maddesinde, 7. maddede belirtilen süre içinde kayıt ve tescillerini yaptırmayan sigortalıların hak ve yükümlülüklerinin, kayıt ve tescil edildikleri tarihi takip eden aybaşından itibaren başlayacağı belirtilmiştir. Yasanın 10. maddesindeki kayıtlar Kurum tarafından yapılacak olan tescil işlemleri için uygulama alanı bulmaktadır. Yargıtay'ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş kararları; Kurumun prim alacaklarını Bakanlar Kurulu kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi hâlinde, Bağ-Kur’un prim ödenmesine rağmen, sigortalıyı resen kayıt ve tescil etmemesi, yasanın kendisine yüklediği resen tescil yükümlülüğüne aykırılık teşkil ettiğinden, prim tevkifatının yapıldığı tarihi izleyen aybaşından itibaren sigortalı olarak kabulü gerektiği yönündedir....
Eldeki gibi sigortalılık hizmetleri ve ücret tespitine ilişkin davalarda elde edilecek hükmün uygulayıcısı konumundaki davalı Kurum tarafından yerine getirilebilmesi için, husumetin doğru kimselere yöneltilerek davaya devam edilmesi gereklidir. 10.05.2012 tarihinde davacıya ait işyerinde tutulan tutanak sonrasında davacı ile dava dışı ... arasında yapılan noter onaylı sözleşmenin farkedilmesi üzerine 5510 Sayılı Yasa'nın 86'ncı maddesi kapsamında kurumca resen tescil işlemi yapılması ve sözleşmenin yapılıdğı 31.10.2011 tarihi ile tespitin yapıldığı 10.05.2012 tarihleri arasında aylık 30 gün üzerinden re'sen tahakkuk ettirilen prim borcuna karşı aynı maddede sayılan prosedür işletildikten sonra süresi içinde açılan davada, sigortalı çalışmaları olduğu kurumca kabul edilen davadışı ...'un aslen davacı yanında çalışmadığı bu nedenle kurumca yapılan tahakkukun ve tescil işleminin iptali gerektiği iddiası ile eldeki davanın açıldığı anlaşılmaktadır....
bir tasarruf işlemi yapılamadığını, bu durumun müvekkili şirket aleyhine hak kaybına sebebiyet verdiğini, gelinen aşamada müvekkili şirket üzerinde kayıtlı gayrimenkullerin tasfiyesi gerçekleşmeden şirketin resen terkin edilmesi sonucu müvekkili şirketin hukuki menfaatlerinin tamamen ihlal edildiğinden bu mağduriyetin giderilmesi için şirketin ihya edilerek tescil edilmesi gerektiğini belirterek müvekkili şirketin ihyasını talep ve dava etmiştir....
Çekişmeli parsel Kula kadastro mahkemesinin 1991/121-285 sayılı kararı ile orman niteliğiyle 1993 yılında hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. 3402 Sayılı Yasanın 26/4 maddesi hükmüne göre “kadastro mahkemesinin yetkisi (görevi) her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağı düzenlendiği günde başlar.” Yine aynı yasanın 27/1. maddesine göre “Mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmazlara ilişkin davalar hakkında o taşınmaz için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevi sona erer ve davalara ait dosyalar mahkemesine resen devrolunur.” hükümleri getirilmiştir. Bir başka anlatımla; tesbit sırasında tutanak düzenlenmeyen taşınmazlara ilişkin davalara kadastro Mahkemesinde bakılamaz. Görev kamu düzenine ilişkin olup, temyiz edenlerin sıfatına bakılmaksızın yargılamanın her aşamasında gözetilmelidir....
Çekişmeli parseller Kula kadastro mahkemesinin 1991/48-1994/61 sayılı kararı ile orman niteliğiyle 1995 yılında Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. 3402 Sayılı Yasanın 26/4 maddesi hükmüne göre “kadastro mahkemesinin yetkisi (görevi) her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağı düzenlendiği günde başlar.” Yine aynı yasanın 27/1. maddesine göre “Mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmazlara ilişkin davalar hakkında o taşınmaz için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevi sona erer ve davalara ait dosyalar mahkemesine resen devrolunur.” hükümleri getirilmiştir. Bir başka anlatımla tesbit sırasında tutanak düzenlenmeyen taşınmazlara ilişkin davalara kadastro Mahkemesinde bakılamaz. Görev kamu düzenine ilişkin olup, temyiz edenlerin sıfatına bakılmaksızın yargılamanın her aşamasında gözetilmelidir....
Çekişmeli parseller Kula kadastro mahkemesinin 1991/125-286 ve 1991/124-284 sayılı kararları ile orman niteliğiyle 1994 yılında hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. 3402 Sayılı Yasanın 26/4 maddesi hükmüne göre “kadastro mahkemesinin yetkisi (görevi) her taşınmaz mal hakkında kadastro tutanağı düzenlendiği günde başlar.” Yine aynı yasanın 27/1. maddesine göre “Mahalli hukuk mahkemelerinde görülmekte olan kadastro ile ilgili ve henüz kesinleşmemiş bulunan taşınmazlara ilişkin davalar hakkında o taşınmaz için kadastro tutanağı düzenlendiği tarihte bu mahkemelerin görevi sona erer ve davalara ait dosyalar mahkemesine resen devrolunur.” hükümleri getirilmiştir. Bir başka anlatımla tesbit sırasında tutanak düzenlenmeyen taşınmazlara ilişkin davalara kadastro Mahkemesinde bakılamaz. Görev kamu düzenine ilişkin olup, temyiz edenlerin sıfatına bakılmaksızın yargılamanın her aşamasında gözetilmelidir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı tarafından, davalı aleyhine 24.12.2002 gününde verilen dilekçe ile noter satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 22.6.2005 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava; taşınmaz mal satış vaadi sözleşmesine dayalı tescil istemine ilişkindir. Kaynağını Borçlar Kanunun 22.maddesinden alan bu tür sözleşmeler Türk Medeni Kanunun 706. Borçlar Kanunun 231, Noterlik Kanunun 89.maddeleri hükmünce Noterlikte resen düzenlenmesi gereken geçerli resmi biçim koşuluna bağlı iki tarafa borç yükleyen ve kişisel hak sağlayan sözleşme türündendir....
K A R A R 1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı ...’nun diğer temyiz itirazlarının reddi gerekir. 2-Dava, davacının tarımsal faaliyeti nedeniyle resen tescil edildiği 01.01.1986 tarihinden 21.11.2008 dava tarihine kadar çakışan kısa süreli 506 sayılı Yasaya tabi çalışmaların dışında 2926 sayılı Yasa’ya tabi tarım ... sigortalısı olduğunun tespiti istemine ilişkindir. Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 1.1.1986 tarihinde resen 2926 sayılı Yasa’ya tabi tarım ... sigortalısı olarak tescil edildiği, 12.12.1975 tarihinden itibaren ... Ekicileri Kooperatifi, 4.1.1985 tarihinden itibaren de Ziraat Odası kaydının devam ettiği, 1.5.1989-15.8.1989 tarihleri arasında 105 gün 506 sayılı Yasa'ya tabi zorunlu sigortalı olduğu anlaşılmaktadır....