Tapuya resen tescil veya terkinden sonra kamulaştırma bedeli kendilerine ödenir” hükmünün taşımakta olup, somut uyuşmazlıkta ise, davacının parmak izi ile onayladığı anlaşma tutanağının düzenleme tarihi 18.10.2019 olup, bu tutanak esas alınarak taşınmazların 31.12.2019 tarihinde idare adına tapuya tescil edildiği ve kamulaştırma bedelinin ise 22.02.2021 tarihinde malik adına bankaya yatırıldığı sabitse de, 6100 sayılı HMK' nin 206....
Davalı vekilinin temyizine gelince; 1- Dava tarihinin gerekçeli karar başlığına hatalı yazılması, 2-Dava konusu taşınmaza tespit ve tescil davasının açıldığı 02.04.2013 tarihine göre değer biçilmesi gerektiği düşünülmeden konusuz kalan tazminat davasına ilişkin dava tarihine göre değer biçilmesi, 3-Dava konusu taşınmazın tamamının yüzölçümü, geometrik durumu ve enerji nakil hattı güzergahı dikkate alındığında değer düşüklüğü oranının %10 olarak alınması gerekirken, mahkemece resen % 6 olarak alınmak suretiyle düşük bedel tespiti, 4-2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine 6459 sayılı Yasanın 6. maddesi ile eklenen hüküm uyarınca, dava dört ay içerisinde sonuçlandırılamadığından, tespit edilen kamulaştırma bedeline 03.08.2013 tarihinden, karar tarihine kadar geçen süre için yasal faiz yürütülmesi gerektiğinin düşünülmemesi, Doğru görülmemiştir....
Öte yandan, yasakoyucu, 26. madde ile sigortalılara, 3 ay içinde Kuruma başvurarak kayıt ve tescillerini yaptırmak yükümünü getirmiş, tescillerini yaptırmayanlar hakkında ise Kurumca resen tescil işleminin yapılacağı emredici şekilde kurala bağlanmıştır. 1479 sayılı Kanunda, 506 sayılı Kanun’un 79. maddesine paralel nitelikte bir düzenleme bulunmadığı için, kural olarak hizmet tespiti davası açılmasının mümkün olmadığını dikkate alan yasakoyucu sigortalılık niteliğini taşıdıkları hâlde Kuruma tescil edilmemiş kişilere zaman zaman tescil imkânı tanınmış ve ayrıca istek hâlinde primi ödenmek şartıyla geçmişteki çalışmaların değerlendirilmesi sağlanmıştır. Bu kapsamda, 02.08.2003 tarihli Resmî Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren 4956 sayılı Yasa ile 1479 sayılı Kanuna eklenen Geçici 18. maddesi, sigortalılık niteliğini taşıdıkları hâlde 04.10.2000 tarihine kadar kayıt ve tescilini yaptırmayanlara yeni bir imkân getirmiştir....
Diğer yandan re'sen tescil başlığını taşıyan 9. maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum'a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum'ca re'sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa'nın 36. maddesi kapsamında Kurum'un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür. Bu bağlamda 2. madde kapsamına girenlerin belirtilen şekilde prim borçlarının ürün bedellerinden tevkifat suretiyle kesilerek ...'a ödenmesi halinde kayıt ve tescil için Kurum'a başvuru olmasa dahi bahse konu biçimde prim ödenmesi suretiyle kayıt ve tescil konusundaki iradelerini ortaya koydukları tartışmasızdır. ...'...
Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür....
Diğer yandan resen tescil başlığını taşıyan 9.maddeye göre bu yasa kapsamında sigortalı sayılanların sigortalılıklarının başladığı tarihten itibaren 3 ay içinde Kurum’a kayıt ve tescilini yaptırmayanların tescil işlemlerinin Kurum’ca re’sen yapılması gerekmektedir. 2926 sayılı Yasa’nın 36.maddesi kapsamında Kurum’un prim alacaklarını Bakanlar Kurulu Kararı ile ürün bedellerinden tevkifat suretiyle tahsil etmesi mümkündür....
Şti' nin ... yılında tescil edildiğini, ... yılında adres ve durumunun tespit edilememesi nedeniyle üyeliğinin askıya alındığını ve adres durumunun tespit edilemediğini, ...tarihinde resen terkin edildiğini, Ticaret Sicil Gazetesinde yayımlanan ilana rağmen süresi içinde bildirimde bulunmadığından şirketin ... tarihinde ticaret sicilden resen terkin edildiğini, Antalya ticaret sicilinin yasal hasım konumunda olduğunu, aleyhe yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmemesini talep etmiştir. Dava; sicilden resen terkin edilen ... Şti ' nin ihyası istemine ilişkindir. Dosya içerisine, Antalya ... Asliye Hukuk Mahkemesinin ... Esas sayılı dosyası ile Ticaret Sicil Müdürlüğünden ihyası istenen şirkete ait sicil dosyası getirtilmiştir. Antalya ... ASHM'nin ... esas sayılı dosyasının incelemesinde; davacıların ..., ..., ..., ..., ... ve ..., davalının ......
Maddesi gereği tescil edilmiş hususlarda meydana gelen her türlü değişikliğin tescil ettirilmesi ve dolayısıyla şirketlerin adres değişikliğinin de tescil edilmesi gerektiğini, münfesih durumda olan şirketlerin müdürlükte tescilli adreslerine gönderilen ihtarnamelerin adreste tanınmama / adresten taşınma nedeni ile tebliğ edilmemiş olmasının tamamen ilgili şirketlerin basiretli bir tacir olarak davranmaması ve yasal yükümlülüklerini yerine getirmemesinden kaynaklandığını, dolayısıyla şirketlerin tescilli adreslerine gönderilen ihtarnamelerin 6102 sayılı TTK'nun geçici 7. Maddesinin 4....
Tescil edilecek hususların gerçeği tam olarak yansıtmaları, üçüncü kişilerde yanlış izlenim yaratacak nitelik taşımamaları ve kamu düzenine aykırı olmamaları şarttır" denilmek suretiyle ifade edildiğini, buna göre, yasal şartlar oluşmuşsa yapılan işlemle ilgili tescil kararı verildiğini, aksi halde tescil talebini gerekçe göstererek reddedildiğini, dava konusu olayda da Ticaret Sicil Müdürlüğünün 6102 sayılı TTKnun geçici 7.maddesi ile "Münfesih Olmasına veya Sayılmasına Rağmen Tasfiye Edilmemiş Anonim ve Limited Şirketleri ile Kooperatiflerin Tasfiyelerine ve Ticaret Sicil Kayıtlarının Silinmesine İlişkin Tebliği"hükümleri çerçevesinde işlem gerçekleştirildiğini, bu hükümler gereğince münfesih durumdaki ananomi ve limited şirketler ile kooperatiflerin sicil kayıtlarının ilgili düzenlemelerde belirtilen usulle resen terkin edildiğini, tesis edilen işlemde hukuka aykırılık bulunmadığını, davlı idarenin mahkeme hükmü olmaksızın bir şirketi tekrar sicile tescil yükümlülüğü bulunmadığını, davalının...
Sigortalılığın başlaması için öncelikle sigortalılık iradesi, başvurusu gerekmekle birlikte bazen de zorunlu sigortalılıkta Kuruma resen tescil görevi de yüklenmiştir. Kendi adına ve hesabına tarım sigortalılığı zorunlu sigortalılık olup bu konudaki yasal düzenlemelere göz atmak gerekmektedir. 2926 sayılı Kanunda üç türlü tescil şartı düzenlenmiştir. 1- Sigortalıların kayıt ve tescil yaptırması (m. 7), 2- Köy ve mahalle muhtarlarının bildirimi (m. 8), 3- Kurumun resen tescili (m. 9)....