Mahkememizce yapılan yargılama sonunda, taraflar arasında Taşeron Sözleşmesi, Protokol ve ipotek işlemi olduğu hususunda anlaşmazlığın bulunmadığı, anlaşmazlığın söz konusu alacağın zaman aşımına uğrayıp uğramadığı ve miktarı noktasında olduğu, bu çerçevede yapılan incelemede davalı ... tarafından diğer davalının borçlarından dolayı davacı lehine verilen 900.000,00-TL bedelli ipotekte açıkça davacının davalıdan doğmuş ve doğacak bütün alacakları için ipotek verildiği, bu nedenle taraflar arasındaki protokolden kaynaklı alacağında ipotek ile teminat altına alındığı, 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 850. ve 864. maddeleri göz önüne alındığında rehinle temin edilen alacağın zaman aşımına uğrayamayacağının açıkça yazdığı, mevcut olayımızdaki protokolden kaynaklanan alacak ipotek ile teminat altına alındığından zaman aşımı işlemeyeceği anlaşılmış ve davalının alacağın zaman aşımına uğradığı yönündeki itirazına mahkememizce itibar edilemeyeceği anlaşılmış ve 624.958,21-TL alacak yönünden davacının...
Bu haliyle alacağın taraflar arasında düzenlenen protokole dayandığı, davalı tarafın protokolden kaynaklanan yükümlülüklerinden 6.000,00- TL'sini T5 banka kanalıyla ödediğini iddia ettiği, yani davalıların 6.000- TL'lik yapılan kısmi ödemelerin de söz konusu ödemeye mahsuben yapıldığını savunduğu; Buna dair ödeme makbuzunu dosyaya sunamamış ise de, kısmi ödeme yapıldığı iddia olunan davacının yapılan ödemeyi inkar etmediği, fakat davalı tarafça ödenen 6.000,00 TL'nin protokolden önce başka bir alacak için yapıldığını takip konusu alacak için yapılmadığını savunduğu, bu hususta davalının hazırladığı yemin metnini mahkeme huzurunda okuyarak davacının yemin ettiği görülmüştür....
Asliye Hukuk Mahkemesince; davanın limited şirketin tasfiyesine ilişkin protokolden kaynaklanan tapu iptal tescil terditli olarak alacağın tahsili taleplerine ilişkin olduğu, uyuşmazlığın, Özemek Halı ve Mobilya San. ve Tic. Ltd. Şti.'nin tasfiyesine ilişkin 06.12.2014 tarihli protokol hükümlerinin yerine getirilmediği iddiasına dayandığı, 6102 sayılı TTK'nun 4/1- a maddesi uyarınca limited şirketin tasfiyesi nedeniyle ortağın alacağından kaynaklanan davaların mutlak ticari davalardan olduğu, anılan Kanunun 5/2 maddesi uyarınca da tüm ticari davalara bakmakla görevli mahkemenin Asliye Ticaret Mahkemesi olduğu gerekçesiyle karşı görevsizlik kararı verilmiştir. Dava; limited şirketin tasfiyesine ilişkin protokolden kaynaklanan tapu iptali ve tescil, terditli olarak alacağın tahsili taleplerine ilişkindir. Taraflar arasında düzenlenen 06.12.2014 tarihli protokol ile taraflar hissedarları oldukları Özemek Halı ve Mobilya San. ve Tic. Ltd. Şti.'...
Bu bağlamda; uyuşmazlık; tacirler arasında imzalanan ön protokolden kaynaklanan cezai şart alacağının tahsili için başlatılan takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davanın açıklanan bu niteliğine göre, temyiz inceleme görevi Yüksek Yargıtay 19. Hukuk Dairesinindir. Ne var ki dosya, Yüksek Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin 18.10.2017 günlü ve 2017/4691 E. 2017/7037 K. sayılı görevsizlik kararı ile Dairemize gönderilmiş olduğundan, 23.07.2016 tarihinde yürürlüğe giren 6723 Sayılı Yasanın 21. maddesi ile değiştirilen 2797 Sayılı Yargıtay Kanununun 60/3 maddesi uyarınca temyiz incelemesini yapacak daire belirtilmek üzere dosyanın Hukuk İşbölümü İnceleme Kurulu'na gönderilmesine, 14.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Gıda A.Ş.nin abone olduğu ... borcundan dolayı davalıların taksitlendirme protokolü imzaladıklarını, bu protokolden kaynaklanan borcun ödenmemesi üzerine başlatılan takibe davalılarca itiraz edildiğini belirterek itirazın iptaline, takibin devamına ve icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir. Davalılar davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, iddia, savunma ve benimsenen bilirkişi raporu doğrultusunda davalıların abone olmadıkları, bu nedenle sadece imzaladıkları bono bedelinden sorumlu oldukları gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. İcra dosyasında bulunan 29.12.2004 tarihli taksitlendirme protokolünün her iki davalı tarafından imzalanarak dava dışı ... Gıda A.Ş.nin davacıya olan borcunu ödemeyi kabul ettikleri anlaşılmaktadır. Mahkemece bu yön gözetilmeden davalıların sadece bono bedelinden sorumlu oldukları şeklinde hüküm kurulması doğru görülmemiştir....
Hukuk Dairesi Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Uyuşmazlık ve hüküm, anlaşmalı boşanma davasında hakim tarafından onaylanmamış ve hükme geçirilmemiş olan 11.07.2012 havale tarihli protokolden kaynaklanan tapu iptal ve tescil isteğine ilişkin olup, inceleme görevi Yargıtay Başkanlar Kurulunun 10.01.2020 tarihli ve 1 sayılı kararı ile hazırlanan, 23.01.2020 tarihli ve 2020/1 sayılı kararı ile Yargıtay Büyük Genel Kurulunca kabul edilen, 28.01.2020 tarihli ve 31022 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak 01.02.2020 tarihinde yürürlüğe giren Hukuk Dairelerine ilişkin iş bölümü uyarınca Yargıtay 8. Hukuk Dairesine aittir. Ne var ki; dava dosyasının inceleme görevinin Dairemize ait olduğu gerekçe gösterilerek Yargıtay 8....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI: Mahkemece, davalının protokolden kaynaklanan 74.000-TL borcunun 21.700-TL kısmını 02/10/2015 tarihinde, 2.200-TL'lik kısmını 22/12/2015 tarihinde banka aracılığıyla, 4.350-TL kısmını ise 30/10/2015 tarihinde Bakırköy ... İcra Müdürlüğü dosyasına ödediği, bu şekilde protokolden kaynaklanan borcun 28.500-TL'lik kısmının takip öncesi yapılan ödemelerle sona erdiği, takip tarihi itibariyle talep edilebilecek alacak miktarının 45.750-TL olduğu, davalının takip tarihi olan 25/12/2015 tarihinden iş bu davanın açıldığı 08/11/2016 tarihine kadar yaptığı 31.500-TL tutarındaki ödeme yönünden dava açılmasında hukuki yarar bulunmadığı, davacının dava tarihi itibariyle itirazın iptali davasına konu edebileceği bakiye alacağının 14.250-TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir....
İddianın ileri sürülüş biçimine ve dosya kapsamına göre, dava, hizmet alım sözleşmesinden kaynaklanan taraflar arasında imzalanan protokolden kaynaklı alacak istemine ilişkindir. İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi Başkanlar Kurulu'nun İş bölümüne ilişkin kararı gereğince " 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu’nun ikinci kısmında yer alan ve diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmeler ile özel kanunlara göre yapılıp diğer dairelerin görevine girmeyen sözleşmelerden kaynaklanan davalar sonucu verilen hüküm ve kararlar"a ilişkindir. Buna göre, somut uyuşmazlığa ilişkin istinaf başvurusunu değerlendirme görevinin HSK'nın 564 ve 586 sayılı işbölümü kararları gereğince İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. 19. veya 46 Hukuk Dairesinin görev alanında kaldığı, iş bölümü yönünden Dairemizin görevli olmadığı anlaşılmakla aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. K A R A R : Yukarıda açıklanan gerekçelerle; 1- Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE 2- Dava dosyasının İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 18. 19. veya 46....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki davada Aydın 1.Aile ve Denizli 2.Aile Mahkemeleri’nce ayrı ayrı yetkisizlik kararı verilmesi nedeni ile dosyada son karar Bölge Adliye Mahkemeleri’nin faaliyete geçmesinden sonra verilmiş ise de iki farklı Bölge Adliye Mahkemesi’nin yargı çevresinde kalan Mahkemelerce karşılıklı olarak yetkisizlik kararı verilmiş olması ve 5235 sayılı Kanunun 36/3. maddesi gereğince Bölge Adliye Mahkemeleri Hukuk Dairelerinin görevinin yargı çevresi içerisinde bulunan Adlî Yargı İlk Derece Hukuk Mahkemeleri arasındaki yetki ve görev uyuşmazlıklarını çözmek olduğundan yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, anlaşmalı boşanma davasında düzenlenen protokolden kaynaklanan tapu iptal ve tescil istemine ilişkindir. Aydın 1....
Bilirkişi raporunda dava tarihi itibariyle hasar prim oranının %102,16 olduğunu, dava tarihi itibariyle hasar prim oranını %75 olması için yeni depo priminin 549.030,67 TL olduğunu, sigorta protokolünden kaynaklanan alacağın 145.966,40 TL olduğunu bildirmiştir. Alınan iki rapor arasında çelişki bulunduğundan talimat yoluyla yeniden rapor alınmasına karar verilmiştir. Bilirkişi sigorta uzmanı öğretim üyesi Abdulnaim Temür tarafından düzenlenen 27/06/2021 tarihli raporda özetle; yapılan hesaplamaya göre hasar prim oranının %75 i geçmiş olması nedeniyle sigorta şirketinin protokolden kaynaklanan alacak talebinin haklı olduğunu, alacağın miktarının 503.078,10 TL olduğunu, karşı dava yönünden iade prim tutarının 106.533,82 TL olduğunu ve bu rakamın sigorta tarafından mahsup edildiğini, mahsup edilen prim tutarından sonra davacı sigorta şirketinin alacağının 396.544,28 TL olduğu sonucuna varıldığını bildirmiştir....