Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davalı vekili, davacı tasarımları ile müvekkilinin ürünlerinin benzer olmadığını, davacının tasarımlarının yeni olmadığını, nitekim bu konuda.....Fikri ve Sınai Haklar Hukuk Mahkemesi'nde hükümsüzlük davası açtığını, bu davanın beklenmesi gerektiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre, .........

    talebinin reddine karar vermek gerektiği." gerekçeleriyle; Asıl dava yönünden; asıl davacı tarafın dava tarihi itibariyle davalılara ait ..., ..., ... sayılı markalara yönelik hükümsüzlük talepleri söz konusu markalar asıl dava tarihi itibariyle tescilli olmadığından erken açılan hükümsüzlük taleplerinin reddine, Markaya yönelik tecavüz ve haksız rekabet açısından davacı tarafın dava konusu yaptığı ... markasına yönelik davalı tarafın ... ... markasının dava açılmadan öncede tescil müracaatı yapıldığı davadan sonra tescil edildiği mülga 556 sayılı KHK hükümlerine göre tescilli markanın hükümsüz sayılıncaya kadar kullanma hakkı olup, davalı taraf kullanımları kendi tescilli markası kapsamında olup yerinde olmayan tecavüz ve haksız rekabet yönündeki tüm taleplerin reddine, Birleşen 2015/168 sayılı hükümsüzlük talepli dava yönünden, davanın kısmen kabul kısmen reddi ile davacı tarafa ait ... markası dikkate alındığında davalıya ait ... sayılı ... markası benzer nitelikte olduğundan davalı...

      kullanıldığını, davalının kötü niyetli olarak 9 yıl sonra 2014/01241 sayılı “Marshall ambiance” markasını tescil ettirdiğini, davacı ve davalı şirketin tescillerinde yer alan Polisan ve Marshall ibarelerinin tanınan markalar olduğunu, dolayısı ile davalının davacı “ambians” markası ile birebir aynı markanın sahibi olmak istediğini, davalı şirketin “Marshall ambiance” markasına karşı hükümsüzlük davası açıldığını ileri sürerek, TPMK YİDK'in 2016-M-9022 sayılı kararının iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

        davalının önceki markasındaki mal ve hizmetlerden daha geniş olduğu, ayrıca başvuru markasının görsel olarak da önceki markalardan farklı olduğu, başvuru markasının önceki markaların tekerrürü olarak değerlendirmenin mümkün olmadığı, marka sahibinin zaman içerisinde yeni bir logo tasarlatarak markasını bir kez daha tescil ettirmesinin yaygın olarak karşılaşılan bir durum olduğu, kötü niyet nedeniyle hükümsüzlük talebinin yerinde olmadığı gerekçesiyle 2006/51784 sayılı markanın kullanılmama nedeniyle iptali talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, yargılama giderinin davalı üzerinde bırakılmasına; 2011/85858 sayılı markanın kötüniyet nedeniyle hükümsüzlük talebinin reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir....

          Dosya, davalıya ait .... tescil numaralı markanın, davacının "...." esas unsurlu markalarına benzerlik ve karıştırma ihtimali nedenleriyle hükümsüzlük koşullarının oluşup oluşmadığı hususlarında rapor tanzimi için bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi 07/06/2022 havale tarihli ayrıntılı ve gerekçeli raporunda; "davalı markası açısından SMK m.6/1 kapsamında hükümsüzlüğe ilişkin şartlar mevcut olup, değerlendirme ve Nihai Takdirin Mahkemeye ait olduğu" hususlarını tespit ve rapor etmiştir. Dava, davalı adına kayıtlı ... tescil numaralı markanın benzerlik ve karıştırma ihtimali nedeniyle hükümsüzlüğü talebine yöneliktir. SMK'nun 25.md'si hükümsüzlük hallerini düzenlemektedir. Buna göre 5.md'deki mutlak red; ve 6.md'deki nisbi red sebepleri hükümsüzlük sebebidir....

            Ancak davaya konu, 2013/28112 sayılı ve “hit sunglasses” ibareli marka başvurusu 27.03.2013 tarihinde yapılmış olup, mahkemece kötü niyete dayanak yapılan dava ise, 03.12.2013 tarihinde açılmış, 09.12.2014 tarihinde karara çıkmış ve 03.02.2015 tarihinde taraflarca temyiz edilmeyerek kesinleşmiştir.Bu hale göre, hükümsüzlük davasının açılma tarihinden yaklaşık 9 ay önceki bir tarihe tekabül eden marka başvurusunun hükümsüzlük kararının sonucunu etkisiz kılmak amacıyla yapılan kötü niyetli bir başvuru olduğu söylenemeyeceğinden mahkemece bu gerekçeyle YİDK kararının iptali yönünden davanın kabulüne karar verilmesi isabetli görülmemiş ve hüküm bu nedenle dava bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, davalı kurum vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davalı kurum yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalı Kurum'a iadesine, 03/02/2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

              A.Ş tarafından devralındığını, itiraza mesnet markaların yanında hükümsüzlük davasına konu olabilecek davacı Besler Gıda ve Kimya San. ve Tic. A.Ş'ye ait "Bizim" ve "Bizim Mutfak" ibareli markaların bulunduğunu, bu markaların da davalının markası ile benzer olduğu gibi itiraza mesnet ve davacı Besler Gıda ve Kimya San. ve Tic. A.Ş'ye ait markaların tanınmış marka olduğunu ileri sürerek YİDK kararının 556 sayılı KHK'nın 8/1-b,8/4 ve 9/b gereğince iptalini, bu arada davalı başvurusunun tescili halinde hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiş, yargılama sırasında davacı Besler Gıda ve Kimya San. ve Tic. A.Ş'nin davacı Güzel İş Gıda İmalat ve Paz. Ltd. Şti.'den devraldığı, davalının marka başvurusuna itirazda dayanak gösterilen markalar ile davacı Besler Gıda ve Kimya San. ve Tic. A.Ş'nin hükümsüzlük davasında dayandığı markaları davacı ...Ş tarafından devralınmıştır. Davalı TPMK vekili, YİDK kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir....

                Mahkemece, söz konusu markaların tescilinden itibaren işbu davanın konusu başvurunun yapıldığı tarihe kadar geçen 3 yıllık sürenin kazanılmış hak oluşturması için yeterli olmadığı, bu sürenin 556 sayılı KHK'nin 42. maddesi kapsamında dikkate alınan 5 yıllık hak düşürücü süreye ulaşması gerektiği görüşü benimsenerek davacının bu iddiası yerinde görülmemiş ise de, söz konusu 5 yıllık süre 556 sayılı KHK'nin 42. maddesi hükmüne dayalı olarak açılan hükümsüzlük davası aşamasında dikkate alınacak olup, kötüniyet halinde de böyle bir sürenin dikkate alınması mümkün değildir. Bu bakımdan önceki tarihlerde tescilli markalardan kaynaklanan müktesep hakkın varlığı her somut olayın özelliklerine göre değerlendirilmelidir....

                  M.) uyarınca tescilli markanın yenilenmeme sebebiyle koruma süresinin sona ermesinden itibaren iki yıl içinde başvurusu yapılan ve bu markayla aynı veya benzer olan ve aynı veya benzer mal veya hizmetleri içeren markalar hakkında, önceki marka sahibi tarafından, bu iki yıllık süre içinde markanın kullanılmış olması şartıyla hükümsüzlük isteminde bulunabileceği, davacı tarafça anılan maddeye dayanılarak hükümsüzlük isteminde bulunulduğu, istinaf ilamından sonraki duruşmada davacı tarafa delillerini sunmak üzere süre verilmiş ise de, davacı tarafından markanın kullanıldığına dair herhangi bir delil ibraz edilmediği, davacının davasını ispatlayamadığı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir. Karara karşı, davacı vekili istinaf kanun yoluna başvuruda bulunmuştur....

                    Dava, Mülga 556 sayılı KHK M. 7/1-b hükmüne dayalı hükümsüzlük istemine ilişkindir. Mahkemece, bozma öncesi 23/12/2004 tarihinde davalı adına sicile tescil edilen markanın hükümsüzlüğü bu tarihten itibaren işleyen 5 yıllık sürenin dolduğu 23/12/2009 tarihine kadar ileri sürülebilecekken davanın anılan süre içinde açılmadığı gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Bu kararın davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 28/11/2018 tarih, 2017/1772 E.- 2018/7440 K. sayılı ilamıyla; hükümsüzlük davası 5 yıllık hak düşürücü süreye tabi olmakla birlikte davalının tescilde kötüniyetli olduğu hususunun araştırılmadan karar verilmesi doğru görülmemiş, karar bozulmuştur. Bozma ilamına uyan yerel mahkemece, bu sefer mutlak red bakımından herhangi bir sürenin söz konusu olmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı davalı vekili temyiz etmiştir....

                      UYAP Entegrasyonu