Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Şti'nin 3 ortağından biri olduğunu, müvekkilinin henüz 6 yaşında olup, velayeti altında bulunan çocuğu temsil edecek herhangi bir kimsenin şirkette söz hakkına sahip olmadığını, müvekkiline hiçbir kar verilmediğini ileri sürerek, müvekkilinin şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesine, ayrılma akçesinin hesabı ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının iddialarının doğru olmadığını, davacının küçük yaşta olmasının başlı başına şirketten çıkma talebi için yeterli olmadığını, haklı sebebin bulunması gerektiğini belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamından, davacı vekilinin hukuki sebep olarak sadece müvekkilinin yaşının küçüklüğüne dayandığı, yaş küçüklüğünün haklı sebep teşkil etmediği, kanunu temsilcisinin şirket faaliyetini her zaman takip etme imkanı olduğu gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir....

    Çıkma keyfiyetinin kooperatifin mevcudiyetini tehlikeye düşürmesi halinde ayrılmak istiyen ortağın, muhik bir tazminat ödenmesine dahi hüküm anasözleşmeye konulabilir." hükmünü, Ortaklıktan çıkmanın sınırlandırılması başlıklı 11/1. maddesi "Kooperatiften çıkma hakkının kullanılması, anasözleşme ile en çok 5 yıl için sınırlandırılabilir." hükmünü, 11/2. maddesi "Haklı ve önemli sebeplerle bu süreden evvel çıkabileceği hususunda ana sözleşmeye hüküm konulabilir." hükmünü, 11/3. maddesi "Bir ortağın hiçbir suretle kooperatiften çıkamıyacağına dair bağlamalar hükümsüzdür." hükmünü, Bildirme süresi ve çıkma zamanı başlıklı 12/1. maddesi "Çıkış, ancak bir hesap senesi sonu için ve en az 6 ay önceden haber verilerek yapılır....

      Yapı ve Ltd....

        Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; ortaklıktan çıkma kararının inşai nitelikte kararlar olduğunu, karar kesinleşmeden davacı ortağın ortaklıktan çıkamayacağını, ve ayrılma akçesi de ödenemeyeceğini, bu nedenle kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmiş, kararın kaldırılmasına ve davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Davalı tarafça istinafa karşı cevap dilekçesi sunulmamıştır. Bunun yanında davalı alacaklılar vekili 04/02/2021 tarihinde dilekçe ibraz ederek davalılardan T4 yönünden istinaf başvurusunu ve davayı kabul ettiklerini beyan etmiş, bu davalı alacaklı yönünden takibin iptaline karar verilmesini talep etmiş, diğer davalı T5 yönünden ise davayı kabul etmediklerini beyan etmiş, bu davalı alacaklı yönünden istinaf başvurusunun reddine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE: Uyuşmazlık, ilamlı takibe dayanak ilamın kesinleşmeden takibe konu edilip edilemeyeceği hususunda toplanmaktadır....

        Ankara Batı ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TÜRK MİLLETİ ADINA GEREKÇELİ KARAR ESAS NO : 2022/1102 KARAR NO : 2023/311 BAŞKAN : ÜYE : ÜYE : KATİP : DAVACI : VEKİLİ : DAVALI : VEKİLİ : DAVA : Ortaklıktan Çıkmaya İzin/Ayrılma Akçesi DAVA TARİHİ : 13/05/2022 KARAR TARİHİ: 10/03/2023 GEREKÇELİ KARARIN YAZILDIĞI TARİH : 14/03/2023 Yukarıda tarafları yazılı davanın mahkememizce yapılan açık yargılaması sonunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : TALEP :Davacı vekili mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; TTK madde 637/2 uyarınca müvekkilinin haklı sebeplerin varlığı nedeniyle davalı şirket ortaklığından çıkmasına izin verilmesini ve ayrılma akçesinin hesaplanarak müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir....

          - K A R A R - Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatif üyesi iken, 2010 yılı genel kurulunda aldığı karar gereğince davalı kooperatiften ayrılma kararını davalıya bildirdiğini, davalının 05.05.2011 tarihli cevabi yazısı ile kooperatif anasözleşmesinin 23/6 ve Birlik anasözleşmesinin 8. maddelerine göre 2011 yılında olağanüstü genel kurul yaparak ayrılma kararı alınması gerektiğini belirterek, yönetim kurulunun 03.05.2011 tarihli kararı ile ayrılma talebini reddettiğini, buna rağmen 31.03.2012 tarihli genel kurul toplantısında alınan karar uyarınca yönetim kurulunun ayrılma taleplerini gerekçe göstererek müvekkilinin üyeliğine son verildiğini bildirdiğini ileri sürerek, davalı üst birliğinin 31.03.2012 tarihli genel kurulunda alınan üyelikten çıkarma için yetki verilmesine ve çıkarılan ortaklara yalnızca, sermaye payının ödenmesini içeren maddelerinin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            kurulunun 26/06/2015 tarihinde toplandığını ve davalı ortağa durumun yazılı olarak tebliği, şirketten çıkma isteğini bildirmemesi halinde ortaklıktan çıkarılması için dava açılması yolunda karar alındığını, bu kararın ihtarname ile davalıya bildirildiğini, ancak davalının çıkma yolunda bir irade göstermediğini ileri sürerek davalının müvekkili şirketten çıkarılmasına, ayrılma akçesinin hesaplanıp kendisine ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir....

              temsil ve yönetim yetkilerine sahip olan birleştirilen dosyada davalı ortaklar arasında, şirketin yönetimi konusunda ciddi bir güvensizlik ve anlaşmazlık ortamı meydana geldiği, tarafların eşit hisseye sahip oldukları, mevcut sermaye yapısı ile şirketin karar ve yönetim mekanizmalarının bu güvensizlik ortamı içerisinde sağlıklı bir şekilde yürütülmesinin imkansız hale geldiği, ne var ki, davalı şirketin halen faaliyetini sürdürdüğü ve birleştirilen dosyada davalı ortakların bu şirket faaliyetini devam ettirme isteğinde bulundukları, davacının şirketteki ayrılma payı bedelinin 15/01/2013 tarihi itibariyle 430.129,52 TL olduğu gerekçeleriyle davacının ortaklıktan çıkma (ayrılma) talebinin kabulü ile 430.129,52 TL çıkma (ayrılma) payı bedelinin kararın kesinleşmesinden sonra davalı ......

                ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 11/01/2019 NUMARASI : 2016/334 ESAS, 2019/8 KARAR DAVA KONUSU : Ayrılma Payı Alacağı KARAR : İnegöl 3.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin (Asliye Ticaret Mahkemesi Sıfatıyla) 11/01/2019 tarih 2016/334 Esas 2019/8 sayılı kararının istinaf incelemesi neticesinde; TALEP : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin 17/10/1975 tarihinde sermaye payının tamanını ödemek suretiyle davalı kooperatifin 226 nolu üyesi olduğunu, müvekkilin kooperatife üye olduğu tarihten itibaren kooperatif üyelerine sağlanan olanaklardan yararlanamadığı gibi dağıtılması gereken kar payları da dağıtılmadığından ortaklıktan ayrılmaya karar verdiğini, noter ihtarı ile davalı kooperatifin müvekkilin ayrılma kararını onayladığını, ancak davalının ortaklıktan ayrılma payını müvekkile ödemediğini bu sebeple 10.000 TL ortaklıktan ayrılma payını davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                O halde yapılacak olan iş davacı ve davalı karşı davacı tarafların ortaklıktan haklı sebeple çıkma istemlerinin incelenerek ortaklıktan ayrılma konusunda haklı sebeplerin davacı ya da davalı ortak lehine gerçekleşip gerçekleşmediğine bakmak , ortakların birisi yönünden gerçekleşiyor ise haklı sebebin gerçekleştiği ortak yönünden davanın kabulü ve karar tarihine en yakın tarihte yapılacak hesaplamaya göre ayrılma payı alacağının ödenmesine ve diğer ortağın davasının reddine karar vermek, her iki ortak yönünden de haklı sebebin varlığı ispat edilemiyor ise her iki davanın da reddine karar vermekten ibaret olup mahkememizce inceleme buna göre yapılmıştır....

                  UYAP Entegrasyonu