Yönetimi adı altında bir yönetimin olmadığı hususunun tespiti ile müvekkil apartman hakkında işlem yapma yetkisinin sadece müvekkil apartman yönetimine ait olduğunun tespiti ve davacı ...Apartmanında bulunan ortak alanların kullanım hak ve yetkisinin davacıya ait olduğunun tespiti davasının kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca ONANMASI hakkında kapatılan (20. Hukuk) Daireden çıkan kararı kapsayan 24/02/2021 gün ve......
Birleşen davada davacı vekili, davalının kooperatifteki üyelik haklarını hisse devir sözleşmesiyle devraldığını, devir sözleşmesi sırasında davacının üye olduğunu ileri sürerek, devir tarihi itibariyle davalının üye olduğunun tespitine, davalı ile müvekkili arasında yapılmış devir sözleşmesine göre devrin anasözleşmeye ve yasaya uygun olduğunun tespitine ve müvekkilinin kooperatif üyesi olduğunun tespiti ile tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Birleşen davada davalı, davaya cevap vermemiştir. Mahkemece, bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda; davalı kooperatifin üyesi olan davalı ...'ın hissesini 27.10.2000 tarihinde noterde düzenlenen hisse senedi devir sözleşmesi ile davacıya devrettiği, davacının ilk devralan olduğu, söz konusu ortaklığı devreden ortak ...'...
nin kooperatif aleyhine çıkma payının tahsili için yaptığı icra dosyasının da getirtilip, aslının veya onaylı suretinin dosya içerisine konularak, gerektiğinde icra dosyası içinde davalı kooperatif vekili tarafından verildiği belirtilen dilekçe içeriğinde adı geçen davalı kooperatif yetkilisinin de isticvap edilmesi, davacının ortak olduğunun tespiti halinde bu ortaklığın sabit ödemeli mi yoksa normal statüde ortak mı olduğunun belirlenmesi, zımni üyeliğin oluşup oluşmadığının değerlendirilmesi gerekirken, anılan hususlar ve ilkeler üzerinde durulmadan, eksik incelemeye dayalı olarak yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, kararın bu nedenlerle davacı yararına bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 20.09.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Davacılar vekili, müvekkillerinin davalı şirketteki paylarının tespiti yönünde istemde bulunmuş ise de, dava dilekçesinden davacılar tarafından bu payın bilindiği, davalının cevabında bunun teyit edildiği ve davacıların paylarının şirket kayıtlarında da tescilli bulunduğu anlaşılmaktadır. O halde bu istem yönünden davacıların hukuki yararları bulunmamasına rağmen mahkemece tespit yönünde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, davacıların davalı şirkete ortak olduğunun tespiti istemi ile açtıkları davada davalı şirket dışındaki davalılara da husumet yöneltilemeyeceği ile davacılar vekilinin bazı davalılar yönünden davadan feragat etmiş olduğu hususları gözardı edilerek davada bu isteme yönelik talebin bu nedenle dahi diğer davalılar yönünden kabulü doğru bulunmamıştır....
Dava ortak gider alacağına yönelik başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Dosyada ki bilgi ve belgelerin incelenmesinde; anataşınmazın 1999 tarihli depremde zarar görmesinden sonra davacı tarafça ortak alanlara bir takım tadilat yapılmak sureti ile ödenen paranın diğer kat maliklerinden tahsilinin istenildiği anlaşılmakla; 634 sayılı Kat Mülkiyeti Kanununun 19. maddesine göre, kat malikleri, anagayrimenkulün bakımına ve mimarı durumu ile güzelliğini ve sağlamlığını titizlikle korumaya mecburdurlar. Ancak dış cephe ve diğer ortak alanlarda yapılan tadilatların kat malikleri kurulu kararına dayandığı görülmektedir. O halde mahkemece yapılan tadilatın anataşınmazın ortak yerlerinde mi yapıldığı yoksa davacıya ait bağımsız bölümleri mi kapsadığı ayrı ayrı açıklanmalıdır. Binanın statik açıdan korunması için zorunlu olan tadilatlar mı olduğu yoksa sadece faydalı onarım mı olduğunun da tespiti gerekmektedir....
Noterliği'nin 10370 yevmiye numaralı satış vaadi sözleşmesi ile sabit olduğunu, binanın yapımına dair masrafların davacılar tarafından ödendiğinin de dosyaya sunulan faturalar ve tanık beyanları ile anlaşıldığını belirterek taşınmazın tamamının mülkiyetinin davacılara ait olduğunun tespitine, aksi halde muhdesatın davacılara ait olduğunun tespitine karar verilmesini istemişlerdir. Açıklanan beyanlara göre dava, dava konusu taşınmazın mülkiyetinin tamamının davacılara ait olduğunun tespiti, aksi kanaat hasıl olduğu takdirde taşınmaz üzerindeki binanın davacılara ait olduğunun tespiti istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki üyeliğin tespiti-muazaranın giderilmesi davasının bozma kararına uyularak yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı ve müdahil vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. -K A R A R- Davacı vekili, müvekkilinin davalı kooperatifin ortaklığına kabul edilerek, kooperatife aidat ödemesine rağmen, davalının müvekkili hakkında ortak olmadığını iddia ederek muaraza yarattığını ileri sürerek, müvekkilinin davalı kooperatifin 121 no’lu üyesi olduğunun tespiti ile taraflar arasındaki muarazanın men’ine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının muaraza konusu kooperatif hissesini kimden devraldığının anlaşılmadığını, davacının hiçbir şekilde müvekkil kooperatifin üyesi olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir....
-2- 2017/3474 - 2018/2190 Davacının dava dilekçesindeki talebi; anataşınmazın ortak yerlerine yönelik yapılan haksız müdahalenin önlenmesine ilişkindir. Mahkemece otopark ihtilafına binaen kat maliklerinin böyle bir karar alabileceği gerekçesiyle davanın reddi usul ve yasaya aykırı olup bu konuda alınan bilirkişi raporu da bu hali ile yanlış sonuçlara yol açmaktadır. Mahkemece yapılacak iş anataşınmazın mimari projesi ve yönetim planı hükümlerinin keşfen mahallinde uygulanarak anataşınmazın varsa tahsis edilmiş otopark alanı ve ortak yerlerin tespit edilerek ayrıca dava konusu yerin otopark olduğunun tespiti halinde davacının talebinin yerinde olmadığı, dava konusu yerin otopark olmayıp ortak alan olduğunun belirlenmesi halinde ise davacının talebinin yerinde olacağı gözönünde bulundurularak karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiştir....
ile birlikte burada yaşadıklarını, ortak muris öldükten sonra da davacının burada yaşamaya devam ettiğini, davacının başka taşınmazının bulunmadığı gibi yaşlı olup başka taşınmaz satın alma imkanının bulunmadığını, dava konusu taşınmaz hakkında bir kısım mirasçılar tarafından Ödemiş Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 2017/1732 Esas sayılı dosyası ile ortaklığın giderilmesi davası açıldığını, ortaklığın giderilmesi davasında dava konusu taşınmazın aile konutu olması sebebi ile bu konuda talepte bulunduğunu 20/03/2018 tarihli celsede dava konusu taşınmazın aile konutu olduğunun tespiti için görevli ve yetkili mahkemede dava açma konusunda süre verildiğini belirterek İzmir ili Ödemiş İlçesi Bengisu Mah. 1230 ada, 139 parselde kayıtlı bulunan taşınmaz üzerinde mevcut konutun davacı ile ortak muris bulunan Hüseyin Erek'in aile konutu olduğnun tesptini talep ve dava etmiştir....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, ana gayrimenkule ait dava konusu alanın davacıya ait 11 numaralı bağımsız bölümün eklentisi olduğunun tespiti istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 1.6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (6100 sayılı Kanun) 369 uncu maddesinin birinci fıkrası ile 370 ve 371 inci maddeleri. 2.634 sayılı Kanun'un 19 uncu maddesi. 3....