Dosya kapsamından ve UYAP'tan alınan nüfus kayıtlarında yapılan incelemede; davacının eşinin TC kimlik numaralı 2011 yılında öldüğüne dair kayıt bulunan Rifat Yıldırım olduğu, Rifat Yıldırım'ın babasının TC kimlik numaralı 1967'de ölüm kaydı bulunan Ömer Yıldırım olduğu, Ömer Yıldırım'ın annesinin TC kimlik numaralı 1939 tarihinde ölüm kaydı bulunan Mahmut kızı Ayşe Yıldırım olduğu, Ayşe Yıldırım'ın eşinin TC kimlik numaralı Hüseyin ve Ayşe oğlu Ahmet olduğu, nüfus kaydından sorulması üzerine Ayşe Akgül ad ve soyadında 15 kişinin bulunduğu, ayrıca Ali eşi Ayşe Akgül olarak 2006050072 TC kimlik numaralı eşi Ali Akgül olan 1955 ölüm kaydı bulunan Ahmet ve Meryem kızı Ayşe Akgül'ün nüfusa kayıtlı olduğu anlaşılmıştır....
Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmekte olan 2012/38 Esas sayılı 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma konusu irtifak hakkı bedelinin tespiti ve bu hakkın davacı idare adına tescili davasında, davacı tarafa yetki belgesi verildiği belirtilmiş ise de, anılan yetki belgesinin UYAP ortamında bulunmadığı anlaşıldığından, yetki belgesinin dosya içersinde bulunmadığı taktirde temini, 2-Dava konusu 796 parsel sayılı taşınmazın çap kaydı (mülkiyet durumunu gösterir tapu kaydı) , sicil kaydının oluşumuna dayanak olan kayıt ve belgelerin, kadastro tespit tutanağı ve dayanağı belgeleri (eski türkçe olması halinde bugünkü türkçeye çevrilmiş suretleri) ile birlikte ilgili Tapu Müdürlüğünden getirtilmesi, 4-a)Taşınmazın bulunduğu ... köyünde " ..." isminde kişi veya kişilerin nüfusta kayıtlı olup olmadığının tespiti ile mevcut ise nüfus kayıtlarının ilgili Nüfus Müdürlüğünden temini, b) Mahalli bilirkişilerin beyanı üzerine kök muris olduğu...
Bu bağlamda, davacının Latif ve Meren'in çocuğu olup olmadığı hususunda (her ne kadar baba olduğu söylenen Latif'in nüfus kaydı yoksa da; mezarının mevcut olup olmadığı belirlenip) ilgililerin DNA testi yaptırılıp iddianın kanıtlanması durumunda nüfusta kaydı olmayan baba Latif yönünden tespit, anne Meren yönünden ise tescile karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile davanın reddi doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 14.11.2013 gününde oybirliğiyle karar verildi....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı dava dilekçesinde, nüfusta Nurşen Mermer ve ... olarak mükerrer kaydı bulunduğunu, bu iki kişinin aynı kişi olduğunun tespiti ile...TC nolu ... kaydının iptali istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: 25/04/2014 tarihli celsede davacı vekili, ... isimli birinin gerçekte olmadığını, ya...kaydının silinmesini ya da. .. ile ...lı'nın aynı kişi olduğunun tespiti suretiyle.... kaydının silinmesini talep ettiklerini belirtmiştir. Dosyadaki bilgi ve belgelere göre ...'in 06/09/1963 tarihinde hastanede doğduğu, 09/09/1963 tarihinde nüfusa tescil edildiği anlaşılmaktadır. Bu durumda....'in aynı kişi olduğu mahkemece kabul edildiğine göre, mükerrer kayıt olan ...'...
Aynı kanunun 39. ve Nüfus Hizmetleri Kanunun 35/1.maddesi uyarınca " Kesinleşmiş mahkeme hükmü olmadıkça nüfus kütüklerinin hiçbir kaydı düzeltilemez ve kayıtların anlamını ve taşıdığı bilgileri değiştirecek şerhler konulamaz. Ancak olayların aile kütüklerine tescili esnasında yapılan maddi hatalar nüfus müdürlüğünce dayanak belgesine uygun olarak düzeltilir. " Kişisel durumlardaki değişikliklerin nüfus kaydında belirtilmesi ve doğru olmayan kayıtların değiştirilmesi ile nüfus kayıtlarının düzeltilmesi anlaşılır. Kayıt düzeltilmesi, aile kütüğüne tescil edilmiş, kaydın bir kısmının düzeltilmesi veya değiştirilmesidir. Nüfus kütüklerindeki doğru olmayan kayıtların düzeltilmesi için mahkemeden karar alınması zorunludur....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ Mahkemece; "....Davacının 04/12/1958 tarihinde nüfusa tescil edildiği tespit edilmekle, bir kişinin doğumundan önce nüfusa bildirilmiş olmasına imkan bulunmadığından, kişinin doğum tarihi, ancak nüfusa tescil tarihi kadar ilerleyebilir. Nüfusa tescil tarihinden sonraki bir tarihte doğmuş olma iddiası dinlenemeyeceğinden Davanın REDDİNE, " şeklinde karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; eksik incelemeyle ve araştırmayla karar verildiğini, delillerin doğru değerlendirilmediğini, davacının okula başlama tarihi ve tanık beyanlarının iddiayı doğruladığını belirterek , mahkeme kararının kaldırılmasına, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. DELİLLER: Nüfus kayıtları, askerlik şb kayıtları, milli Eğitim Bakanlığı kayıtları ve Tüm dosya kapsamı....
in adlı bir kişinin bulunduğunun bildirildiği zabtı Akçaburç Köyü muhtarınında imzaladığı,5.4.1990 tarihli bildirgenin verildiği dönemde muhtar olan Muzaffer Güzeldal'da mahkemeye tanık olarak verdiği ifadesinde davacının 1955 doğumlu olduğu,köyde başkada ... olmadığının beyan edildiği davacının tarımsal faaliyetiyle ilgili diger Kurumsal kayıtların getirtilmediği görülmüştür. Dava, sonucu itibariyle farklı doğum tarihi ile sigortalı olarak tescil edilen kişinin davacı olup olmadığının tespiti istemini içermektedir. Mahkemece, bildirgede yazılı bilgiler belirtilmek suretiyle Nüfus Müdürlüğünde bu kişinin nüfusta kaydının olup olmadığı sorularak tarımsal faaliyetiyle ilgili ziraat odası, tapu sicil kaydı,Ziraat Bankası ve Tarım Müdürlüğü kaydı getirtilmek 1.7.1965 doğumlu ... ile 10.9.1955 Doğumlu ...'...
Ergin olmayan çocuğa atanacak kayyım, atama kararının kendisine tebliğinden başlayarak bir yıl, (…) içinde soybağının reddi davasını açar. Kocanın açacağı soybağının reddi davasına ilişkin hükümler kıyas yoluyla uygulanır." ( TMK md.291 ) Dosya kapsamında bulunan nüfus kaydı kapsamında, davacının Mehmet ve Nermin kızı olduğu, nüfusta baba bir kız kardeşi görünen T3'ın Mehmet ve Halime kızı olarak kayıtlı olup 09.04.1973 doğum tarihli olduğu, tescil tarihinin gözükmediği görülmüş, getirtilen mernis doğum tutanağı kapsamında 08/09/1975 tarihinde baba Mehmet Kaynak tarafından nüfusa 29.07.1975 doğum tarihli olarak tescil ettirildiği, Kartal 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1980/294- 422 Esas Karar sayılı 10.09.1980 tarihli kararı ile baba Mehmet tarafından açılan yaş tashihi davası neticesinde Bilter Gülber'in doğum tarihinin 1973 olarak düzeltilmesine karar verildiği görülmüştür....
İLK DERECE KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesince "Dava, nüfus kaydı olmayan kişinin nüfusa kaydının yapılmasına ilişkindir....
Böyle bir yetki verildiğinde yetkiye dayanarak dava açan kişinin aktif dava ehliyeti vardır. ... Müdürlüğüne husumet yöneltilerek açılması gereken kayıt düzeltme davalarında, mahkemece sağlıklı bir inceleme yapılmalı, kayıt maliki ile ismi düzeltilecek kişinin aynı kişi olduğu kuşkuya yer vermeyecek şekilde saptanmalıdır....