"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kamulaştırma bedelinin tespiti ve tescili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı idare ile davalılardan ... ve ... vekilleri yönünden verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R – 1) Davalılardan Mehmet Murat Hınısoğlu’na mahkemenin gerekçeli kararı ile davacı idarenin temyiz dilekçesi tebligatları ölü olduğundan bahisle iade edilmiş olup, Adı geçenin ölü olup, olmadığı nüfus kaydı ile tespit edilip, sağ ise kendisinin, ölü ise mirasçılarının adresleri, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 7. maddesinde belirtilen tapu, vergi ve nüfus kayıtları üzerinden ve haricen zabıta marifetiyle araştırılarak ve Tebligat Kanununun 28. maddesi uyarınca resmi ve özel müessese ile dairelerden de...
Tapu Sicil Müdürlüğü aleyhine 28/09/2006 gününde verilen dilekçe ile davacıların murusi ile tapu kaydında malik olarak görünen kişinin aynı kişi olduklarının tespitinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kabulüne dair verilen 28/11/2007 günlü kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, davacıların murisi ile tapu kaydında malik olarak görünen kişinin aynı kişi olduklarının tespiti istE.. ilişkindir. Mahkemece istem kabul edilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacılar 316 parsel sayılı taşınmazda (1/6) oranında hissedar olarak gözüken M.. Şengönül ile nüfus kayıtlarına E.. (Şengönül) Yağcıoğlu olarak görünen kişinin aslında aynı kişi olduklarını; kayıtlardaki M.. Şengönül'ün aslında 1334 tarihinde vefat ettiğini, sonradan doğan E.....
Nüfus kayıtlarındaki düzeltme davaları kamu düzeni ile yakından ilgilidir. Hakim, mevcut kanıtlar ve kayıtlardaki bilgiler ile yetinmeyerek kendiliğinden yapacağı araştırma ile elde edeceği bulgulara göre karar vermelidir. Bu bağlamda davacının iddia ettiği babası ve annesi ... ve ...'a ait açık nüfus kayıtları getirtilip, sağ ise kendileri ölü ise mirasçıları davaya dahil edilerek ve davacı ... ...'in ... ve ... kızı olup olmadığının tespiti yönünden DNA testi yaptırılıp onların kızı olduğu ve ... ile ...'nin aynı kişi olduğunun tespiti halinde ikinci kaydın iptali ile kayıttaki tüm nüfus işlemlerinin gerçek kaydına aktarılmasına karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ile davanın reddi doğru görülmemiştir....
Y... isimli sağ veya ölü herhangi bir kayda rastlanılmadığı, 16.04.1962 doğumlu A...O... kızı H.. Ş.. (Y...) isimli B... nüfusuna kayıtlı şahıs bulunmadığını bildirdiği, davacı tanığı olarak 1984 – 1994 yıllarında B... muhtarlığı yapan iki tanığın, davacı dışında H.. Ş..(Y...) isimli kişi bulunmadığı beyanları olduğu, A... İl Nüfus Müdürlüğü’nün T...’dan gelen 1994 yılı tevfikat bildirim listesindeki belirtilen ad, soyad baba adı ve doğum yılı bilgileri olan nüfusta kaydı olmadığı ancak, yaş tashihi, düzeltme gibi hususların İ... Nüfus Müdürlüğünden sorulması gerektiği bildirildiği anlaşılmaktadır. Mahkemece, İ... Nüfus Müdürlüğünden, T... tarafından düzenlenen 1994 yılı tevkifat listesindeki kimlik bilgileri bulunan davacı dışında bir kişi olup olmadığı araştırılmadan yazılı şekilde karar verilmesi, eksik araştırmaya dayalıdır. Mahkemece, İ......
Bu saptama yapılırken de aşağıda açıklanan yöntem izlenmelidir. 1- Düzeltilecek tapu kaydı tüm dayanakları ile birlikte getirtilmelidir. 2- Nüfus Müdürlüğünden kayıtta geçen kişi ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişinin kaydının bulunup bulunmadığı sorulmalı, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kaydı, tapu ve dayanakları ile bağlantı oluşturacak şekilde incelenmeli, gerekirse kök kayıtlarda istenmelidir. 3- Cumhuriyet Savcılığı aracılığıyla, taşınmazın bulunduğu mahalde kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi bulunup bulunmadığı araştırılmalıdır. 4- İstem konusunda tanık dinlenmelidir. 5- Tüm bu araştırmalar sonucu hala kesin bir kanaat oluşmamış ise tanıklar ve varsa tespit bilirkişileri de taşınmaz başında dinlenerek keşif yapılmalıdır. Açıklanan bu hususlar çerçevesinde inceleme ve araştırma sonucu, tapu ve nüfus bilgileri arasında bağlantı ve tutarlılık sağlandığında davanın kabulü yoluna gidilmelidir....
Mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm Nüfus İdaresi tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I 1-Dosyada, mahkeme kararı ve temyiz dilekçesinin davalı ... kayyımı ...'a tebliğ edildiğine dair bir belgeye veya kayda rastlanılmamıştır. Mahkeme kararı ve temyiz dilekçesi adı geçen kayyıma tebliğ edilmiş ise, belgelerinin dosyasına konulması veya kayıtlara dayanılarak tarihlerinin bildirilmesi, tebligat işlemi yapılmamışsa bu noksanlığın giderilmesi ile temyiz sürelerinin beklenmesinden, 2-Davalılardan ...'ın ölü olduğu iddia edilmiş ise de dosyadaki nüfus kaydından sağ olduğu anlaşıldığından, ölü ise ölüm kaydının idari yoldan işlenmesi için nüfus idaresine ihbarda bulunulmasından, sağ ise mahkeme kararı ve temyiz dilekçesinin usulüne uygun olarak tebliğinin sağlanarak temyiz süresinin beklenmesinden, 3-...'...
ilgilinin ölüm araştırmasının yapıldığı açıklamasında bulunulacağı, bu araştırma sonuçlanıncaya kadar kayıt üzerinde işlem yapılamayacağı, kişinin öldüğünün tespit edilmesi halinde ölüm olayının aile kütüğüne tescil edileceği, hakkında araştırma yapılan kişinin sağ olduğunun anlaşılması halinde ise yapılan açıklamanın silineceği, 4. bendinde de genel müdürlükçe, MERNİS ve adres kayıt sisteminde yer alan bilgilerden yararlanılarak uzun süredir işlem görmeyen, ölü olması muhtemel olup da aile kütüklerinde sağ görünenlerin araştırılmasının 3. fıkrada belirtilen usule göre nüfus müdürlüklerince yaptırılacağı belirtilmiştir....
Mirasçılık belgesi verilmesine ilişkin davada irs ilişkisi kural olarak nüfus kayıtları ile ispat olunur. Nüfus kayıtları belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturur. Bunların içeriğinin doğru olmadığının ispatı kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça herhangi bir şekle tabi değildir (TMK md.7). Hakim çekişmesiz yargıda re'sen araştırma ilkesi uyarınca, davanın ispatı için gerekli bütün delillere başvurabilir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 29. maddesinde bir kimsenin sağ veya ölü olduğunu veya belirli bir zamanda ya da başka bir kimsenin ölümünde sağ bulunduğunu ileri süren tarafın iddiasını ispat etmek zorunda olduğu, 30. maddesinde ise doğum ve ölümün öncelikle nüfus sicilindeki kayıtlarla, nüfus sicilinde bir kayıt yoksa veya bulunan kaydın doğru olmadığı anlaşılırsa her türlü delille kanıtlanabileceği belirtilmiştir. Somut olayda; dava konusu 1766 parselin ... (ölü) oğlu ... (ölü varisleri) adına kayıtlı olduğu anlaşılmaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Dava dilekçesinde, davacının babasının ölü ... olduğunun tespiti istenilmiştir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacı ...'nın babasının ... olduğunun tespitini istemiştir. Mahkemece, davacının Asliye Hukuk Mahkemesinde 1983/105-526 sayılı tarafları ve konusu aynı olan davayı açtığı, davanın görülüp reddedildiği, her ne kadar verilen kararın kesinleşip kesinleşmediği tespit edilememiş ise de, aynı davanın açılmış ve görülmüş olması nedeni ile dava şartı yokluğundan davanın reddine karar verilmiştir. Dava, babalığın tespiti istemine ilişkindir....
Muris adına kayıtlı ... kaydının incelemesinde ..., ..., ...-2 Mahallesi, 220 parsel sayılı taşınmazın 19.07.1955 tarihli tapulama tutanağına göre T.Sani-1299 tarih ve 13 numaralı ... kaydıyla ve harita musibince Pravadi muhacirlerinden ... oğlu ...’nın uhde-i tasarrufunda ise de ...’nın öldüğü ve kaç senesinde öldüğü kimleri mirasçı bıraktığı kati olarak bilinemediği muhtar ve bilirkişilerin beyanlarından anlaşılmakla kayden malik görünen ölü ...’nın mirasçılarına tahdit ve tespit yapıldığı, ... Nüfus Müdürlüğünden getirtilen ve bilirkişi vasıtasıyla tercümesi yapılan ... nüfus kayıtlarında ölü ... ve ölü ...’dan olma ...’nın 1873 yılında Pravadi’de doğduğu ve 1916 yılında öldüğü, ölü ... ve ölü Havva’dan olma eşi Hatice’nin ise 1925 yılında öldüğü, ... ve ...’nın müşterek çocuklarının 1903 ... doğumlu ... ve 1906 Balaban doğumlu ... olduğu, güncel nüfus kayıtlarının incelenmesinde ise ......