Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Yardım nafakası, aile bireylerini yoksulluk ve düşkünlükten kurtarmaya ilişkin bir nevi sosyal yardımlaşma olup ahlak kuralları ile geleneklerin zorunlu kıldığı bir ödevdir. Yardım nafakası isteyenin kusuru ile yardıma muhtaç duruma düşmüş olması, yükümlüyü borcundan kurtarmamaktadır. Aile bağlarının herhangi bir nedenle zayıflamış olması da yükümlülüğü ortadan kaldıran bir neden olarak düzenlenmemiştir. Bu nedenlerle kanun koyucu, yardım nafakasını kişinin ve toplumun vicdanına bırakmamış, kanuni bir ödev olarak düzenlemiştir. Okumakta olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....

    İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: Mahkemece yapılan yargılama neticesinde; asıl davanın kabulü ile dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzre nafakanın aylık 400 TL artırımı ile 750 TL ye yükseltilmesine, erkeğin usulüne göre harcını yatırarak açtığı karşı dava olmadığından karşı dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Karar taraf vekillerince ayrı ayrı istinaf edilmiş, Davacı davalı kadın vekili nafaka artırım miktarını usulen reddedilen karşı dava yönünden lehlerine vekalet ücreti hükmedilmemesini, Davalı davacı vekili iştirak nafakası artış miktarını istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Dava iştirak nafakasının artırımı davası, karşı dava ise ortak çocukla baba arasında kurulan şahsi ilişkinin yeniden düzenlenmesi, yoksulluk nafakasının kaldırılması isteminden ibarettir. HMK'nun 355. maddesine göre; inceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....

    Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde yoksulluğa düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir.Eğitimine devam etmekte olan kişi kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki, bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :İştirak ve Yardım Nafakası Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacılar tarafından iştirak nafakası ile yardım nafakasının miktarları yönünden temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yükletilmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve alınması gerekli 143.50 TL. temyiz başvuru harcının 79.70 TL. eksik yatırıldığından kalan 63.80 TL. temyiz başvuru harcının temyiz edene yükletilmesine işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 31.10.2018 (Çrş.)...

      (TMK. nun 330/1. maddesi) İştirak nafakası takdir edilirken ve iştirak nafakası artırılırken; çocuğun yaşı, ihtiyaçları, okul seviyesi, sosyal çevreye göre yaşam seviyesi, velayet tevdi edilen tarafın ekonomik durumu ile nafaka yükümlüsünün mali gücü birlikte değerlendirilip, hakkaniyete uygun bir nafakaya karar verilmelidir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında somut olay incelendiğinde, nafakanın bağlandığı tarihi ile eldeki davanın açıldığı tarih arasında geçen süre, tarafların sosyal ekonomik durumu, çocuğun yaşı dikkate alındığında hükmedilen iştirak nafakası az olmuştur. Bu nedenle davacının istinaf talebinin kabulü ile velayeti annede olan müşterek çocuk için aylık 700,00 TL iştirak nafakasının davalıdan alınarak velayeten davacı anneye verilmesine karar vermek gerekmekle, aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

      Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesinin 2019/72 Esas sayılı dosyası ile nafakanın artırımı talepli dava açıldığı, mahkemenin 21/11/2019 tarih 2019/317 Karar sayılı kararı ile kadın için bağlanan aylık 300,00TL tedbir nafakasının aylık 550,00TL'ye çıkarılmasına karar verildiği, bu süreçte erkek tarafından Anamur 1....

      Mahkemece neticeten ve özetle; "...davanın kısmen kabulü ile 1 no.lu celsenin 2 no.lu ara kararı ile davacı lehine takdir edilen tedbir nafakasının kararın kesinleşmesinden davacının eğitimi sona erinceye kadar yardım nafakası olarak davalıdan alınarak davacıya verilmesine" karar verilmiş, karara karşı davacı yan istinaf başvurusunda bulunmuştur. İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili, istinaf dilekçesinde özetle; yargılama aşamasında ileri sürdüğü sebeplerle birlikte miktarın yetersiz olduğunu, ÜFE artış talebi ile ilgili bir karar verilmediğini" istinaf sebebi yapmıştır. GEREKÇE : Dava, yardım nafakası isteğine ilişkindir. İnceleme HMK'nun 355 nci maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı ve kamu düzenini ilgilendiren hususlarda re'sen yapılmıştır. Tüm dosya kapsamı ile; Öncelikle belirtmek gerekir ki dava yardım nafakası davasıdır....

      Yardım nafakasına karar verilebilmesi için nafaka isteyenin yardım edilmemesi halinde zarurete düşeceğinin anlaşılması gerekmektedir. Zarurete düşme terimi çok sıkıntılı bir durumu ve ekonomik şartları ifade eder. Hükmedilecek yardım nafakasının miktarı yalnızca söz konusu sıkıntılı durumu önlemeye matuftur. Yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinimlerinin sağlanması gerekmez. Eğitimine devam eden reşit birey kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise, ana-babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Ne var ki; bunu vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde Medeni Kanun'un 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....

      Mahkemece; aradan geçen sürede nafakanın günün ekonomik koşullarına göre ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığı gerekçesi ile davanın kısmen kabulü ile müşterek çocuk için aylık 400.00 TL iştirak nafakasının dava tarihinden itibaren 700 TL'ye yükseltilmesine ve fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili ve davalı tarafından temyiz edilmiştir. Dava; iştirak nafakasının artırımı istemine ilişkindir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının temyiz itirazları yerinde değildir. Davacının temyiz itirazlarına gelince; Türk Medeni Kanunu'nun 182/2 maddesi gereğince; velayet kendisine tevdi edilmeyen taraf ekonomik imkanları ölçüsünde müşterek çocuğunun giderlerine katılmakla yükümlüdür....

        Dava, yardım nafakası davasıdır. Yardım nafakasını düzenleyen TMK'nın 328.maddesinde, çocuk ergin olmasına rağmen eğitimi devam ediyorsa ana ve babanın bakım görevinin çocuğun eğitimi sona erinceye kadar devam edeceği hükme bağlanmıştır. Mahkemece yardım nafakası miktarı belirlenirken, davacının ihtiyaçları ve anne babanın geliri, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçları göz önünde bulundurulmalıdır.TMK'nın 4.maddesindeki hakkaniyet ilkesi gözetilerek belirlenecek nafakanın, davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olması gerekir....

        UYAP Entegrasyonu