"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Tedbir Nafakasının Kaldırılması ve Boşanma Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm nafakanın kaldırılması davası yönünden temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dosyadaki yazılara ve mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre yerinde görülmeyen bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı harcın temyiz edene yüklenmesine, peşin alınan harcın mahsubuna ve 67.20 TL. temyiz başvurma harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına yer olmadığına, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle karar verildi. 08.05.2009 (Cuma)...
Davalı duruşmadaki beyanında; yoksulluk nafakasının kaldırılması istemine bir itirazı olmadığını, ancak iştirak nafakasının azaltılması istemini kabul etmediğini beyan etmiştir. Mahkemece, nafaka borçlusu davalının 2015 Haziran ayı itibariyle 3,541 TL maaş ile çalıştığı, velayet sahibi davalının 2015 aralık ayı itibariyle 1,373 TL maaş ile geçimini sağladığı, müşterek çocuklardan F..9. Sınıf öğrencisi, ..n 4....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebine ilişkindir. 1- Davacının aylık 300,00 TL olan yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddi kararına yönelik istinaf isteminin incelenmesinde; Mahkemece davanın reddine karar verildiği ve bu karara karşı davacı tarafından istinaf yasa yoluna başvurulduğu anlaşılmaktadır. 6763 sayılı yasa ile değişik HMK. 341. maddesinin 2. fıkrasında öngörülen kesinlik sınırı 01.01.2021 tarihinden itibaren 5.880,00 TL.ye çıkarılmış olup, karar tarihinde kesinlik sınırı 5.880,00 TL. dir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun 06.04.2005 tarih ve 2005/3- 169 E- 235 K. sayılı kararı ile nafaka davalarında temyiz ve karar düzeltmede yıllık nafaka miktarının dikkate alınacağı açıklanmıştır. Davacının kaldırılmasını talep ettiği yoksulluk nafakasının bir yıllık miktarı (300,00 TL X 12) 3.600,00 TL olup 5.880,00 TL.'nin altındadır. Hüküm, nafaka miktarı itibariyle kesin niteliktedir. (Yargıtay 3....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARAR ÖZETİ: "Velayetin değiştirilmesi talebinin REDDİNE, Davacı taraf lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması yahut nafaka tutarının indirilmesine yönelik talebinin kısmen kabulü ile ; Keşan 2. Asliye (Aile Mahkemesi Sıfatıyla) Hukuk Mahkemesinin 27/02/20217 tarih 2017/38 esas 2017/70 karar sayılı anlaşmalı boşanma kararı ile davalı kadın yararına protokoldeki gibi kararlaştırılan aylık 500,00 TL nafakanın karardaki artış oranı ile birlikte dava tarihi itibariyle ulaştığı 882,14- TL yoksulluk nafakasının düşürülmesi talebinin REDDİNE, Kararda belirtilen nafakanın TÜİK tarafından belirlenen ÜFE oranındaki artırılması şartının kaldırılarak dava tarihinden itibaren her yıl Eylül ayının 1. Gününde yoksulluk nafakasının %30 oranında artırılmasına, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE, Tarafların müşterek çocukları Hamza Furkan AKSOY lehine hükmedilen iştirak nafakasının indirilmesine yönelik talebin REDDİNE, "karar verilmiştir....
Somut olayda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarında boşanma davasından sonra olağanüstü bir değişiklik olduğu ileri sürülmemiştir.O halde, tarafların gerçekleşen sosyal ve ekonomik durumları, nafakanın niteliği ve takdir edildiği tarih ve özellikle ekonomik göstergelerdeki değişim ile TÜİK’in yayımladığı ÜFE (TEFE) artış oranı nazara alındığında mahkemece, nafakanın TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılması suretiyle dengenin yeniden sağlanması gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yüksek nafaka takdiri doğru görülmemiştir.Ayrıca, 28.11.1958 tarih ve 15/15 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre; nafakanın artırılması, kaldırılması veya nafakaya hükmedilmesine dair istemlerin kabulünde, dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere karar verilmesi gerekir. Somut olayda, nafakanın dava tarihinden itibaren tahsiline karar vermek gerekirken infazda güçlük yaratacak şekilde bu hususun eksik bırakılmış olması da doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Aile Mahkemesi Taraflar arasındaki “yoksulluk nafakasının kaldırılması” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda Ankara 11. Aile Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 31.10.2013 gün ve 2012/589 E., 2013/1261 K. sayılı kararın temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 10.06.2014 gün ve 2014/2077 E.,2014/9274 K. sayılı kararı ile; "…Davada, 2000 TL olarak ödenen yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi talep ve dava edilmiştir. Mahkemece, yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmiştir. Davada, yoksulluk nafakasının kaldırılması talep edilmektedir....
Sayılı 28.01.2019 tarihli kararıyla hükmedilen aylık 3.000- TL yoksulluk nafakasının hakkaniyetin gerektirdiği üzere kaldırılmasına, sayın mahkemeniz aksi kanaatteyse mevcut nafakanın değişen koşullara göre uyarlanarak düşürülmesine karar verilmesini talep etmekteyiz." şeklinde beyanda bulunmuştur....
Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/34 Esas ve 2014/467 Karar sayılı ilamı ile davalı kadın için bağlanan ve dava tarihi itibariyle güncel değeri 1.271,48 TL olan yoksulluk nafakasının iş bu dava tarihi olan 07/02/2019 tarihinden geçerli olmak üzere aylık 600,00 TL'ye indirilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine..." gerekçesi ile karar verilmiştir. İSTİNAFA BAŞVURAN TARAF VE İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davalı tarafından; mahkemece hakkaniyetli bir indirim yapılmadığı belirtilerek kararın kaldırılması talebi ile istinaf yasa yoluna başvurulduğu görülmüştür. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; yoksulluk nafakasının kaldırılması davasıdır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:AİLE MAHKEMESİ Taraflar arasında görülen nafakanın kaldırılması davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir....
Davalının gelir durumu, elde ettiği gelirin kendisini geçindirebilecek durumda olup olmadığı tespit edilmeden nafakanın kaldırılmasına karar verilmesi doğru değildir.Öyle ise mahkemece, davalı kadının gelir durumunun net bir şekilde araştırılıp tespit edilmesinden sonra, eğer elde ettiği gelir, asgari ücret seviyesinde ya da bunun altında ise, çoğun için de az da vardır kuralı gereğince nafakanın kaldırılması isteminin azaltılması istemini de kapsadığı gözetilerek, davalının yaptığı iş gereği yoksulluğu ortadan kalkmasa bile mali durumunun olumlu yönde değiştiği dikkate alınarak nafakada hakkaniyete uygun bir oranda indirim yapılması, eğer davalının elde ettiği gelir kendi ihtiyaçlarını karşılayacak düzeyde ise, nafakanın kaldırılmasına karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir....